Kamu Denetçiliği Kurumu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(2709 S. K. m. 74, 128) (6328 S. K. m. 21) (5510 S. K. m. 4) (5434 S. K. m. 89)

 

SAYI: 2020/75284-S.20.81946

BAŞVURU NO: 2020/77053

KARAR TARİHİ: 15/09/2020

 

RET KARARI

 

BAŞVURAN:

 

BAŞVURUYA KONU İDARE: Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı

 

BAŞVURUNUN KONUSU: Başvuran tarafından emekli ikramiyesi ödenmesi talep edilmektedir.

 

BAŞVURU TARİHİ: 24/06/2020

 

I. BAŞVURANIN İDDİALARI VE TALEPLERİ

 

1. Başvuran tarafından 01.09.2018 itibariyle emekli olduğu, kamu görevinden çıkarılması sebebiyle kendisine emeklilik ikramiyesi ödenmediği, söz konusu işlemin hukuka aykırı olduğu ifade edilerek emeklilik ikramiyesinin yasal faiziyle birlikte ödenmesi talep edilmektedir.

 

II. İDARENİN BAŞVURUYA İLİŞKİN AÇIKLAMALARI

 

2. Sosyal Güvenlik Kurumunun (SGK) 16.07.2020 tarihli ve … sayılı yazısında;

 

2.1. Başvuranın Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesinde Profesör olarak görev yapmakta iken 01.09.2016 tarihinde 672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarıldığı, bir süre 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4/1-(a) bendi kapsamında çalıştıktan sonra mülga 2829 sayılı Kanun hükümlerine göre birleştirilmiş hizmet süreleri üzerinden 01.09.2018 tarihinden itibaren emekli aylığı bağlandığı, ancak görevinden çıkarılmasından dolayı emekli ikramiyesi ödenmediği,

 

2.2. Başvurana 28 yıl 7 ay hizmetine karşılık emekli aylığı bağlandığı, başvuranın tahsis talep tarihi olan 10.08.2018 tarihi itibariyle 4/1-(c) kapsamındaki hizmetlerinin hizmet birleştirmesi yapılmaksızın aylık bağlanması için yeterli olduğu, başvuranın 4/1 -(a) kapsamında 1 yıl 5 ay 24 gün, 4/1-(c) kapsamında 26 yıl 9 ay 15 gün fiili hizmetinin ve 3 ay 15 gün fiili hizmet zammının bulunduğu,

 

2.3. Başvuranın emekli ikramiyesine esas 26 tam hizmet yılının bulunduğu,

 

2.4. 2829 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinde, "Kurumlara tabi çeşitli işlerde çalışmış olanların hizmet süreleri, aynı tarihlere rastlamamak kaydıyla bu Kanuna göre aylık bağlanmasına hak kazanıldığında birleştirilir. Ancak, hizmet süreleri toplamının aylık bağlanmasına yeterli olmaması halinde, bu Kanun hükümleri uygulanmaz.” hükmünün; 8’inci maddesinde ise “Birleştirilmiş hizmet süreleri toplamı üzerinden, ilgililere; son yedi yıllık fiili hizmet süresi içinde fiili hizmet süresi fazla olan kurumca, hizmet sürelerinin eşit olması halinde ise eşit hizmet sürelerinden sonuncusunun tabi olduğu kurumca, kendi mevzuatına göre aylık bağlanır ve ödenir.” hükmünün yer aldığı,

 

2.5. Bu hükümler gereğince iştirakçilerin aylık bağlanmaya hak kazandığı tarihte başka herhangi bir başvuruya gerek kalmaksızın hizmet birleştirme işlemlerinin yapıldığı,

 

2.6. 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun “İkramiye” başlıklı 89’uncu maddesinde, “Hizmet sürelerinin tamamı bu Kanun ve/veya 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçici 4 üncü maddesi kapsamında geçenlerden emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı bağlanan veyahut toptan ödeme yapılan asker ve sivil tüm iştirakçilere, her tam fiili hizmet yılı için aylık bağlamaya esas tutarın bir aylığı emekli ikramiyesi olarak verilir.

 

Birinci fıkra kapsamına girmemekle birlikte, bu Kanun ve/veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi kapsamında hizmeti bulunanlardan mülga 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanunun 8 inci maddesi uyarınca birleştirilen hizmet süreleri üzerinden emeklilik, yaşlılık ya da malullük aylığı bağlananlara ise; bu Kanun veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi hükümlerine tabi olarak bu Kanuna tabi daire, kuruluş ve ortaklıklarda geçen çalışmalarının, 25/8/1971 tarihli ve 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinde belirtilen kıdem tazminatına hak kazanma şartlarına uygun olarak sona ermiş olması şartıyla emekli ikramiyesi ödenir...” hükmüne yer verildiği,

 

2.7. 4/1-(c) kapsamındaki sigortalılardan mülga 2829 sayılı Kanun hükümleri kapsamında birleştirilmiş hizmet süreleri üzerinden aylık bağlananlara emekli ikramiyesi ödenebilmesi için iş sözleşmesinin 1475 sayılı İş Kanununun 14’üncü maddesinde belirtilen kıdem tazminatına hak kazanma şartlarına uygun olarak sona ermesi gerektiği,

 

2.8. Başvuranın kamu görevinden çıkarıldığı, görevine iadesine ilişkin herhangi bir karar bulunmadığı, bu sebeple kendisine ikramiye ödenmesinin mümkün olmadığı ifade edilmektedir.

 

III. İLGİLİ MEVZUAT

 

3. 2829 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinde, "Kurumlara tabi çeşitli işlerde çalışmış olanların hizmet süreleri, aynı tarihlere rastlamamak kaydıyla bu Kanuna göre aylık bağlanmasına hak kazanıldığında birleştirilir. Ancak, hizmet süreleri toplamının aylık bağlanmasına yeterli olmaması halinde, bu Kanun hükümleri uygulanmaz.” hükmü; 8’inci maddesinde ise “Birleştirilmiş hizmet süreleri toplamı üzerinden, ilgililere; son yedi yıllık fiili hizmet süresi içinde fiili hizmet süresi fazla olan kurumca, hizmet sürelerinin eşit olması halinde ise eşit hizmet sürelerinden sonuncusunun tabi olduğu kurumca, kendi mevzuatına göre aylık bağlanır ve ödenir.” hükmü yer almaktadır.

 

4. 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun “İkramiye” başlıklı 89’uncu maddesinde, “Hizmet sürelerinin tamamı bu Kanun ve/veya 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçici 4 üncü maddesi kapsamında geçenlerden emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı bağlanan veyahut toptan ödeme yapılan asker ve sivil tüm iştirakçilere, her tam fiili hizmet yılı için aylık bağlamaya esas tutarın bir aylığı emekli ikramiyesi olarak verilir.

 

Birinci fıkra kapsamına girmemekle birlikte, bu Kanun ve/veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi kapsamında hizmeti bulunanlardan mülga 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanunun 8 inci maddesi uyarınca birleştirilen hizmet süreleri üzerinden emeklilik, yaşlılık ya da malullük aylığı bağlananlara ise; bu Kanun veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi hükümlerine tabi olarak bu Kanuna tabi daire, kuruluş ve ortaklıklarda geçen çalışmalarının, 25/8/1971 tarihli ve 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinde belirtilen kıdem tazminatına hak kazanma şartlarına uygun olarak sona ermiş olması şartıyla emekli ikramiyesi ödenir...” hükmüne yer verilmektedir.

 

5. 1475 sayılı İş Kanununun “Kıdem tazminatı” başlıklı 14’üncü maddesinde, “Bu Kanuna tabi işçilerin hizmet akitlerinin:

 

1. İşveren tarafından bu Kanunun 17 nci maddesinin II numaralı bendinde gösterilen sebepler dışında,

 

2. İşçi tarafından bu Kanunun 16 ncı maddesi uyarınca,

 

3. Muvazzaf askerlik hizmeti dolayısıyle,

 

4. Bağlı bulundukları kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla;

 

5. 506 Sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı Kanunun Geçici 81 inci maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılmaları nedeniyle,

 

Feshedilmesi veya kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile sona erdirmesi veya işçinin ölümü sebebiyle son bulması hallerinde işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet aktinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödenir. Bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden ödeme yapılır.” hükmü yer almaktadır.

 

IV. KAMU DENETÇİSİ CELİLE ÖZLEM TUNÇAK’IN KAMU BAŞDENETÇİSİNE ÖNERİSİ

 

6. Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma neticesinde; birleştirilmiş hizmet süreleri üzerinden emekli aylığı bağlanan başvurana 5434 sayılı Kanunun 89’uncu maddesi uyarınca Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinde geçen hizmet süresinin 1475 sayılı İş Kanununun 14’üncü maddesinde belirtilen kıdem tazminatına hak kazanma şartlarına uygun olarak sona ermediği gerekçesiyle emekli ikramiyesi ödenmemesi yönünde tesis edilen işlemde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılarak “Ret Kararı Önerisi” Kamu Başdenetçisine sunulmuştur.

 

V. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE

 

A. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlendirme

 

7. Başvuran ile idare arasındaki uyuşmazlık emekli ikramiyesi ödenmesi talebinin reddedilmesinden kaynaklanmaktadır. Söz konusu uyuşmazlığın adilane bir çözüme kavuşturulabilmesi için öncelikle emekli ikramiyesine hak kazanma şartları tespit edilmeli, ardından başvuranın tespit edilecek bu şartları taşıyıp taşımadığı araştırılmalıdır.

 

8. Emekli ikramiyesi 5434 sayılı Kanunun 89’uncu maddesinde düzenlenmiş olup söz konusu maddenin ikinci fıkrasında mülga 2829 sayılı Kanunun 8’inci maddesi uyarınca birleştirilen hizmet süreleri üzerinden emeklilik, yaşlılık ya da malullük aylığı bağlananlara emekli ikramiyesi ödenebilmesi için 5434 sayılı Kanun veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4’üncü maddesi hükümlerine tabi olarak 5434 sayılı Kanuna tabi daire, kuruluş ve ortaklıklarda geçen memuriyet hizmet sürelerinin, 1475 sayılı İş Kanununun 14’üncü maddesinde belirtilen kıdem tazminatına hak kazanma şartlarına uygun olarak sona ermiş olması gerektiği kurala bağlanmaktadır.

 

9. Başvuranın 4/1-(a) kapsamında 1 yıl 5 ay 24 gün, 4/1-(c) kapsamında 26 yıl 9 ay 15 gün fiili hizmetinin ve 3 ay 15 gün fiili hizmet zammının bulunduğu, söz konusu hizmet süreleri birleştirilerek toplam 28 yıl 7 ay prim ödeme gün sayısı üzerinden emekli aylığı bağlandığı görülmektedir.

 

10. 2829 sayılı Kanunun 8’inci maddesi uyarınca birleştirilen hizmet süreleri üzerinden emekli aylığı bağlandığı anlaşılan başvurana emekli ikramiyesi ödenebilmesi, 5434 sayılı Kanunun 89’uncu maddesi uyarınca memuriyet hizmet sürelerinin, 1475 sayılı İş Kanununun 14’üncü maddesinde belirtilen kıdem tazminatına hak kazanma şartlarına uygun olarak sona ermiş olması halinde mümkündür.

 

11. 1475 sayılı Kanunun 14’üncü maddesinde, hizmet akdinin işveren tarafından ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller dışında herhangi bir sebeple feshedilmesi, işçi tarafından sağlık sebepleriyle veya ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sebebiyle veya zorlayıcı sebeplerle feshedilmesi, muvazzaf askerlik sebebiyle feshedilmesi, bağlı bulunulan kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla feshedilmesi, işçinin yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi isteği ile işten ayrılması, işçi kadın ise evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile hizmet akdini sona erdirmesi veya hizmet akdinin işçinin ölümü sebebiyle son bulması hallerinde kıdem tazminatına hak kazanılacağı öngörülmektedir.

 

12. Somut olayda başvuranın Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesinde Profesör olarak görev yapmakta iken 01.09.2016 tarihinde 672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarıldığı, bir süre 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4/1-(a) bendi kapsamında çalıştıktan sonra mülga 2829 sayılı Kanun hükümlerine göre birleştirilmiş hizmet süreleri üzerinden 01.09.2018 tarihinden itibaren emekli olduğu anlaşılmaktadır.

 

13. Başvuranın Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinde geçen hizmet süresinin, 672 sayılı KHK uyarınca kamu görevinden çıkarılması ile sona erdiği, dolayısıyla 1475 sayılı İş Kanununun 14’üncü maddesinde belirtilen kıdem tazminatına hak kazanma şartlarına uygun olarak sona ermediği görülmektedir.

 

14. Bu itibarla birleştirilmiş hizmet süreleri üzerinden emekli aylığı bağlanan başvurana 5434 sayılı Kanunun 89’uncu maddesi uyarınca Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinde geçen hizmet süresinin 1475 sayılı İş Kanununun 14’üncü maddesinde belirtilen kıdem tazminatına hak kazanma şartlarına uygun olarak sona ermediği gerekçesiyle emekli ikramiyesi ödenmemesi yönünde tesis edilen işlemde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmaktadır.

 

B. İyi Yönetim İlkelerine Uygunluk Yönünden Değerlendirme

 

15. İyi yönetim ilkelerine Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi yönetim ilkeleri” başlıklı 6’ncı maddesinde yer verilmiştir. Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme neticesinde; Kurumumuzca istenen bilgi ve belgelerin idare tarafından süresi içerisinde ve gerekçeli olarak gönderildiği, bu yönüyle “kanunlara uygunluk, makul sürede karar verme ve kararların gerekçeli olması” ilkelerine uygun davranıldığı; diğer taraftan idarece başvurana verilen cevabi yazıda ilgili işleme karşı hangi sürede hangi mercilere başvurulabileceğinin gösterilmediği, bu nedenle “karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkesine uyulmadığı anlaşılmış olup idarenin söz konusu ilkeye uygun davranması önerilmektedir.

 

VI. HAK ARAMA HÜRRİYETİNE İLİŞKİN AÇIKLAMA

 

16. 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 21’inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, bu Ret Kararının başvurana tebliğ tarihinden itibaren, ilgili idarenin işlemine karşı (varsa) dava açma süresinden artakalan süre kaldığı yerden işlemeye devam edecek olup Ankara İdare Mahkemesinde yargı yolu açıktır.

 

VII. KARAR

 

Başvurunun REDDİNE,

 

Kararın BAŞVURANA ve SOSYAL GÜVENLİK KURUMUNA tebliğine,

 

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisince karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy