Kale Çelik Eşya San. A.Ş.’nin, özellikle 2009 yılından sonra, bayilerinin yeniden satış fiyatına, satış ve pazarlama uygulamalarına, ıskontolarına müdahalede bulunduğu iddiası - Karar Sayı 14-37/705-313
Karar Dilini Çevir:
Rekabet Kurumu
Karar Sayısı: 14-37/705-313
Karar Türü: Rekabet İhlali
Konu: Kale Çelik Eşya San. A.Ş.’nin, özellikle 2009 yılından sonra, bayilerinin yeniden satış fiyatına, satış ve pazarlama uygulamalarına, ıskontolarına müdahalede bulunduğu iddiası
Karar Tarihi: 01.10.2014

Rekabet Kurumu Başkanlığından,
REKABET KURULU KARARI

Dosya Sayısı : 2014-5-29 (Önaraştırma)
Karar Sayısı : 14-37/705-313
Karar Tarihi : 01.10.2014
A. TOPLANTIYA KATILAN ÜYELER
Başkan : Prof. Dr. Nurettin KALDIRIMCI
Üyeler : Kenan TÜRK, Dr. Murat ÇETİNKAYA, Reşit GÜRPINAR,
Fevzi ÖZKAN, Doç. Dr. Tahir SARAÇ
B. RAPORTÖRLER: Mert KARAMUSTAFAOĞLU, Can SARIÇİÇEK
C. BAŞVURUDA
BULUNAN : Gizlilik talebi bulunmaktadır.
D. HAKKINDA İNCELEME
YAPILAN : - Kale Çelik Eşya San. A.Ş.
Atatürk Cad. Başarılı Sok. No:24 Güngören/İstanbul
(1) E. DOSYA KONUSU: Kale Çelik Eşya San. A.Ş.’nin, özellikle 2009 yılından sonra,
bayilerinin yeniden satış fiyatına, satış ve pazarlama uygulamalarına, ıskontolarına
müdahalede bulunduğu iddiası.
(2) F. DOSYA EVRELERİ: Kurum kayıtlarına 25.06.2014 tarihinde giren başvuru üzerine
hazırlanan 14.07.2014 tarih ve 2014-5-29/İİ sayılı İlk İnceleme Raporu, 07.08.2014 tarihli
Kurul toplantısında görüşülmüş ve 14-26/537-M sayı ile önaraştırma yapılmasına karar
verilmiştir. İlgili karar uyarınca düzenlenen 23.09.2014 tarih ve 2014-5-29/ÖA sayılı
Önaraştırma Raporu görüşülerek karara bağlanmıştır.
(3) G. İDDİALARIN ÖZETİ: Başvuruda özetle Kale Çelik Eşya San. A.Ş.’nin (KALE ÇELİK),
özellikle 2009 yılından sonra;
 Bayilerine, kale kapı ve kasalarının satış fiyatlarında, müşteri lehine herhangi bir
indirim yapılmamasını yazılı ve elektronik ortamda duyurduğu,
 Toplu sipariş talebinde bulunan bayilere sağlanan indirim oranlarının müşteriye
yansıtılmaması yönünde bayilerine yazılı ve sözlü bildirimde bulunduğu,
 Bayilere sağlanacak dönemsel primlerin koşulları arasında “indirim yapılmamasının”
da yer aldığı; KALE ÇELİK’in söz konusu durumu faturalardan kontrol ettiği ve indirim
yapan bayilerin primlerinin ödenmeyeceğini bildirdiği,
 Müşterilerin indirim yeteneğini azaltmak ve bayilerin satış fiyatını kontrol altına almak
maksadıyla bayilerin ürünlere ait fiyat listesi yayınlamasını engellediği, bu konuda
bayilere yazılı ve sözlü bildirimde bulunduğu,
 Müşterilerin bayiler ile doğrudan iletişime geçmesini engellemek ve fiyatları daha iyi
kontrol edebilmek adına bayilerin internet sitelerini kapatmalarını ve müşterilerin
sadece kendi sitesi üzerinden yönlendirileceğini belirten bildirim ve ihtarlarda
bulunduğu,
 Kapı ve kasa satışlarında, bayilerine verdiği pos cihazlarından sadece kendi
markasını taşıyan ürünlerin bedelinin çekilmesini sağlayarak fiyat kontrolü yaptığı,
 Anılan uygulamalar neticesinde bayilerin ciddi miktarda zarar ettiği ve rekabet
etmekte zorlandıkları

14-37/705-313
2/14

iddia edilmektedir.
(4) H. RAPORTÖR GÖRÜŞÜ: İlgili raporda; 4054 sayılı Kanun’un 41. maddesi uyarınca
soruşturma açılmasına gerek olmadığı ifade edilmiştir.
I. İNCELEME VE DEĞERLENDİRME
I.1. İlgili Pazar
I.1.1. İlgili Ürün Pazarı
(5) Kale Endüstri Holding A.Ş. bünyesinde yer alan KALE ÇELİK, çelik kapı, yangın kapıları,
para kasaları ve arşiv sistemleri gibi ürünlerin üretimi ve satışı alanında faaliyet
göstermektedir.
(6) Söz konusu ürünlerden çelik kapıların, kullanılacağı yere özel olarak üretilmesi nedeniyle
bu ürün bakımından herhangi bir alt sınıflandırma yapılmasının mümkün olmadığı
anlaşılmaktadır. Yangın kapıları ise belli standartlarda üretilmekle beraber, müşterilerin
taleplerine göre kişiselleştirilebilmektedir. Çelik kasalar ise, boyut, kullanım amacı ve
kullanım alanı olarak farklı alt sınıflara ayrılabilmektedir. Bu ürünler hem kendi aralarında,
hem de kendi grubu içinde belli bir oranda arz ikamesine konu olabilmektedir. Bununla
birlikte, yangına dayanıklı kapılar ve çelik kasalar için belli güvenlik standartlarının
sağlanması gereğinden dolayı arz ikamesine konu olma özellikleri sınırlı görülmektedir.
Ancak, talep ikamesi bakımından aynı durum geçerli değildir. Bu nedenle, bahse konu
çelik ürünlerin her birinin ayrı pazarlar şeklinde tanımlanması olasıdır.
(7) Dosya bakımından, KALE ÇELİK’in faaliyet gösterdiği “Çelik Kapı Pazarı”, “Çelik Yangın
Kapıları Pazarı” ve “Çelik Kasa Pazarı” başvuru konusu iddiaların değerlendirildiği
pazarları oluşturmaktadır. Bu pazarlarda yer alan her bir ürün bakımından alt pazarlar
tanımlanması mümkün görülmekle birlikte, söz konusu iddiaların KALE ÇELİK’in tüm
ürünlere ilişkin bayilik uygulamalarına yönelik olması nedeniyle dosya kapsamında kesin
bir pazar tanımı yapılmasına ve alt pazar ayrımına gidilmesine gerek duyulmamıştır.
I.1.2. İlgili Coğrafi Pazar
(8) Ürünlerinin tamamını yirmi ildeki 45 adet bayisi aracılığıyla satan KALE ÇELİK’in
faaliyetleri açısından, ürün satışlarının tüm Türkiye’de gerçekleştirilebilmesinin önünde
herhangi bir engelin ve pazardaki rekabet koşullarını farklılaştıran ya da bölge
ayrıştırmasını gerektiren herhangi bir unsurun bulunmaması sebebiyle ilgili coğrafi pazar
“Türkiye” olarak belirlenmiştir.
I.2. Teşebbüslerden Elde Edilen Bilgi ve Belgeler
(9) Dosya konusu iddiaların incelenmesi kapsamında, KALE ÇELİK, bayisi olarak faaliyet
gösteren Şahinbey Mimarlık Yapı Sanayi Ticaret A.Ş. (ŞAHİNBEY MİMARLIK) ve
başvuru sahibi ile görüşmeler yapılmıştır. Yapılan görüşmeler çerçevesinde elde edilen
bilgilere aşağıda yer verilmiştir.
I.2.1. KALE ÇELİK Tarafından Verilen Bilgiler
(10) KALE ÇELİK yetkilisi tarafından;
 Bayilerince (…..), siparişler doğrudan bayilere verilse de belirli bir ölçüye bağlı olarak
üretilmesi ve niteliği gereği özel ve kişisel olması nedeniyle kendilerince ölçülere
uygun şekilde üretilmesi gerektiği, bu nedenle bayiye verilen siparişlerin aslında
kendilerine verilmiş olduğu,
 Ayrıca bayilerdeki pos cihazlarının kendileri adına olduğu ve ödemelerin bu cihazlar
üzerinden kendilerine yapıldığı, bayilere %10 oranında bir komisyon ödendiği, ancak
(…..) de yapılabildiği, sipariş bedeli kendilerine ödendiğinde bayilere fatura kesildiği,
bayilerin de kendi adlarına müşteriye fatura kestikleri ve kendilerine de %10 tutarında
14-37/705-313
3/14

bir komisyon faturası düzenledikleri, buna göre ödeme gerçekleşmezse riskin
kendilerinin üzerinde olduğu ve bayinin böyle bir riski bulunmadığı, ödeme alınmadan
üretim yapılmadığı, ödemelerin kontrolüne ve müşteriye karşı sorumluluk
kendilerinde olduğu için takip etme zorunluluğu hissettikleri, montaj, ölçümleme gibi
hizmetlerin tamamen kendilerince yapıldığı, ancak bu hizmetlerin tüm Anadolu’ya
sunulması mümkün olmadığından, Anadolu’da faaliyet gösteren bayilerin ölçümleme
ve montaj hizmetleri sundukları, ürünle ilgili herhangi bir sorun olduğunda tüketicilerin
aslen kendilerine dönmesi gerektiği, ancak bayilere de dönüşler olabildiği, tüketicinin
kendilerine dönüş yapmasının önünde bir engel bulunmadığı,
 Bayilerinin faaliyetlerini aslen acente olarak gerçekleştirdikleri ancak iş hayatında
acentelik daha alt seviye bir oluşum gibi algılandığından bayi olarak isimlendirilmeyi
talep ettikleri, bayilerine şu an geçerli olan sistem çerçevesinde yıllık olarak ciro
üzerinden başarı priminin yılsonlarında ödendiği ve başka bir prim ve/veya
ödüllendirme sistemi kullanılmadığı, bayilerin kendi kâr payından düşmek suretiyle
daha düşük fiyat vermelerini engellemelerinin ve kontrol etmelerinin mümkün
olmadığı, her ürünün özellikleri ve fiyatı bakımından kendine münhasır olduğu ve fiyat
kendilerine bildirildikten sonra satışın bayilerce yapıldığı, belli ürünler bakımından
standartlaşmış konfigürasyonların olabildiği ve bu ürünler bakımından satış fiyatının
daha belirli olabildiği,
 Toplu alımların ve projelerin kendileri veya bayiler bakımından gerçekleştirilmesinin
mümkün olduğu, projeyi ilk alan ve sunan bayinin/kendilerinin projeyi gerçekleştiren
taraf olduğu, büyük projelerde özel taleplerin ve tasarımların söz konusu olabildiği, bu
projeler bakımından bayilerin kâr payını ortadan kaldırıp aradan çıkararak faaliyette
bulunmalarının centilmenlik ve ticari teamüller gereğince mümkün olmadığı, bayilerin
hiçbirinin münhasıran faaliyet göstermediği,
 “Kale Kilit”, “Kale Çelik Kapı” gibi tescil edilmiş ve tanınmış markalarının kullanımı
suretiyle açılan internet sitelerinin bulunduğu ve bunların bazılarının bayilerine ait
olduğu, bazılarının ise kendilerinden bağımsız teşebbüsler olduğu, bayilerin “Kale
Çelik”miş gibi davrandıkları ve bu şekilde “call center” açarak müşterilerle temasa
geçtiklerinin ve fikri mülkiyet hukukunu ihlal ettiklerinin tespit edildiği, bu ihlallere ve
memnuniyetsizliklere son verme hedefi ile bayilere ait internet sitelerinin
kapattırılması, tüm bayilerin internet sitelerini kendi internet siteleri üzerinde
birleştirerek marka pazarlamasının kendi üzerlerinden yapılmasını sağlamak
istedikleri, buna ek olarak tüketicilerin mal ve hizmet alımını kendisine en yakın
bayiden almasını sağlamanın amaçlandığı, ancak müşterilerin oturdukları yerden
bağımsız olarak hizmet alabilecekleri bayiyi seçmelerine engel olan bir unsurun
bulunmadığı, internetten satış yapılmadığı, kendilerine ait “call center” üzerinden
satış yapılabildiği, ancak müşterileri bayilere yönlendirme temelli politikalar güttükleri,
bayilerin fiyatlarının internette yer almadığı, ürünlerin ölçülerine ve tüketicinin
tercihlerine göre fiyatı değişen bir nitelik taşıması nedeniyle fiyat listelerinin
bulunmadığı, tescilli markalarının kullanımı bakımından sorumluluğun kendilerinde
olması nedeniyle bayilerin pazarlama ve tanıtımı “Kale Çelik”ten beklediği,
“” gibi müşterileri yanıltıcı nitelik taşıyan internet sitelerinin
kapatılmasını talep ettikleri, bu nitelikte bayiler ve sitelerle mücadele ettikleri, ancak
bayilerin kendi internet sitelerinde “Kale Çelik” ürünlerinin bayisi olduklarını
belirtmelerinde ve ürünleri koymalarında bir sakınca olmadığı, bu alanın müşterilerin
yanıltılmasına ve mağdur edilmesine açık olması nedeniyle endişe taşıdıkları ve
sorun yaşanmasını önlemeye çalıştıkları, bu nedenle marka isimlerinin izinsiz
kullanımını ve bayilerin “Kale Çelik”miş gibi davranmasını önlemeye çalıştıkları,
mahkeme kararıyla kapatılan siteler olmakla beraber, hala yasadışı olarak marka ve
logolarını kullanarak yayında olan internet sitelerinin de bulunduğu
14-37/705-313
4/14

ifade edilmiştir.
I.2.2. Başvuru Sahibi Tarafından Verilen Bilgiler
(11) Yapılan görüşmede, özetle;
 KALE ÇELİK'in bayilerin ıskonto yapmasına ve indirimli fiyatlar uygulamasına engel
olduğu, KALE ÇELİK'in pos cihazından ürünün fiyatının belli bir kısmını geçirip
kalanını nakit aldıklarını söyledikleri, 2007 ve sonrasında primlerin fatura kontrolüne
bağlandığı ve satış fiyatlarının kontrol altına alındığı, yapılacak indirimlerin ve verilen
fiyatların KALE ÇELİK tarafından onaylanmadığı durumlarda satış yapılamayacağının
bildirildiği, satışların çoğunluğunun pos cihazından gerçekleştiği, ürün bedelinin belli
kısmının nakit alınarak indirim yapıldığı, ancak KALE ÇELİK'in pos cihazından liste
fiyatının altında kalan ödeme olduğunun tespiti halinde prim vermeyeceğini bildirerek
bayileri tehdit ettiği,
 (…..), alış satış farkından kaynaklanan kâr dışında satış yapılan miktara bağlı
primlerin olduğu, ancak sonradan bu primlerin kaldırıldığı ve yıllık sisteme
dönüştürülerek yılda iki seferde ödeme yapılmaya ve bu süreçte tüm faturalar ile
ödemelerin kontrol edilmeye başlandığı, dolayısıyla satış fiyatlarını kontrol eden bir
sisteme dönüştüğü,
 KALE ÇELİK'in kendi merkezi internet sitesini yapmak ve oradan tüm bayilere link
vermek yönünde bir çalışmaya girdiği ve buna paralel olarak bayilerin sitelerini
kapattırmaya çalıştığı, (…..) bayilerin kendi sitelerinde kapı ve kasaların resimlerini
kullanmalarına izin vermeyerek haksız uygulamalara başvurduğu, bayiliği bitenlere
rekabet yasağı getirdiği, ayrıca yayınladıkları sirkülerlere aykırı davranılması
durumunda tazminat ödeme sorumluluğunun söz konusu olabildiği, KALE ÇELİK'in
kendi ürünleri bakımından bayiler ile münhasır olarak çalıştığı, bayilerin başka marka
kapı ve kasa satmasının söz konusu olmadığı ve bu şekilde faaliyet gösteren
bayilerin sözleşmelerinin sona erdirildiği, ancak KALE ÇELİK tarafından üretilmeyen
ürünler bakımından farklı markaların satışına izin verildiği,
 Acentelik için paranın tahsili ve malzemenin kalitesizliği dahil her konuda
sorumluluğun ana firmaya ait olması gerektiği, sipariş verilirken bayi tarafından ürün
bedelinin hepsinin KALE ÇELİK'e ödendiği, sonrasında ise bu bedelin müşteriden
taksitle tahsil edildiği, KALE ÇELİK'in tam ürün bedelini almadan üretime
başlamaması nedeniyle ürünün tam değerinin kendilerince pos cihazından ödenerek
üretime başlanmasını sağladıkları, müşterinin siparişinden vazgeçmesi durumunda
sorumluluğun bayide kaldığı, müşteriden henüz görmediği ve teslimine uzun süre
olan bir ürünün tam bedelini ödemesini beklemenin ticari hayata aykırı olduğu,
tüketicilerin sahip oldukları haklar gereğince sözleşmeden dönebilmelerinin gerektiği,
ancak bu hallerde KALE ÇELİK'in sorumluluğu tamamen bayiye atarak bedelin
tamamını talep eden uygulamalarının olduğu ve (…..) ifade edilmiştir.
I.2.3. ŞAHİNBEY MİMARLIK Tarafından Verilen Bilgiler
(12) Yapılan görüşmede, teşebbüs yetkilisi tarafından;
 16-18 aydır kale çelik kapı ve kasa bayisi olarak faaliyet gösterdikleri, KALE ÇELİK'in
perakende satış listesini kendilerine gönderdiği ve kendilerinin bu miktarları esas
alarak satış yaptıkları, satışlarının kredi kartı ve nakit şeklinde gerçekleştiği, sipariş
edilecek ürün için firmaları ile müşteri arasında bir sözleşme düzenledikleri, ürün
bedelinin, satış bedelinden (…..) TL/adet montaj bedeli ve %(…..) bayi kârı düşülerek
hazırlanan maliyet formu ve ölçü formu ile birlikte KALE ÇELİK’e gönderdikleri,
nakliye, montaj, malzeme ve işçilik bedellerinin kendilerine ait olduğu, toplu işlerde
KALE ÇELİK'ten fiyat onayı alarak fiyat verdikleri, KALE ÇELİK'e yapılan ödemelerin
14-37/705-313
5/14

nakit veya müşteri çekinin cirolanması ve Kale’ye verilmesi şeklinde gerçekleştiği,
KALE ÇELİK'in ürünle beraber fatura gönderdiği, kendilerinin de montajdan sonra
müşteriye alınan bedel karşılığı faturayı hazırlayıp verdikleri,
 Ayıplı mal durumunda KALE ÇELİK'in derhal tespit yapılmasını istediği, durumu
fotoğrafla tespit ettikten sonra onlara gönderdikleri ve KALE ÇELİK'in ilgili mevzuat
gereğince gereken işlemleri yaptığı, müşterilerin ödeme yapmaması durumunda satış
yapılmadığı için herhangi bir riskin söz konusu olmadığı, çekle ödeme halinde ise
bayi tarafından cirolandığı için ödenmeme halinde bayiye yönelebildikleri,
 Her üç ayda bir KALE ÇELİK tarafından belirlenen ciro ve miktar hedeflerine göre
gerçekleştirilen satış tutarı üzerinden yaklaşık %(…..) civarında bir prim aldıkları, tüm
siparişleri zaten bildiği için KALE ÇELİK'in ayrıca fatura talep ederek fatura kontrolü
yapmadığı,
 Aslen her müşterinin pazarlık yaptığı ve indirim istediği, (…..) ve KALE ÇELİK'in bunu
asla engellemediği ve indirim yapılmasına asla müdahale etmedikleri, (…..), ürünün
şahsa özel olması nedeniyle stokta mal tutulmasının mümkün olmadığı, kasa
talebinin ise ciddi bir büyüklük yaratmadığı, belli dönemlerde arttığı ve talep
edildiğinde kendilerine hemen ulaştığı, kapıların temin süresinin ise daha uzun
olduğu
ifade edilmiştir.
I.3. İnceleme ve Tespitler
(13) Raportörlerce yapılan inceleme ve görüşmelerde, söz konusu bayilik ilişkisini
aydınlatabilecek nitelikte bilgi ve belgelere ulaşılmıştır. Bununla birlikte, KALE ÇELİK,
KALE ÇELİK’in (…..) ve başvuru sahibinden ek bilgi istenilmiştir. Söz konusu bilginin
içeriği, gerek bayilerin gerekse KALE ÇELİK’in elinde bulunan ve 20061 yılından bu yana
uygulanan tüm bayilik sözleşmelerine, bayilik ilişkisini düzenleyen sirkülerlere ve söz
konusu ilişkinin rekabet hukuku anlamında bir bayilik olup olmadığını tespit etmeye
yöneliktir. Bu çerçevede, yeniden satıcılarının KALE ÇELİK’in bayisi/acentesi olup
olmadığı ve bayi olarak konumlandırılmış olmaları halinde satış, fiyatlama ve pazarlama
uygulamalarına müdahale edilip edilmediği hususu incelenmiştir.
I.3.1. KALE ÇELİK’ten Elde Edilen Bilgi ve Belgeler
(14) KALE ÇELİK’te yapılan incelemede, dosya konusu iddiaları destekler nitelikte ve 4054
sayılı Kanun’un ihlal edildiğini gösteren herhangi bir bilgi ya da belgeye ulaşılamamıştır.
Bununla birlikte, yerinde incelemede elde edilen bazı belgelere, KALE ÇELİK’in yeniden
satıcıları ile arasındaki ilişkiyi ortaya koymak bakımından önem taşımaları nedeniyle
aşağıda yer verilmiştir.
(15) KALE ÇELİK yetkilisi tarafından bazı şirket çalışanlarına gönderilen 09.05.2013 tarihli
“İhtar Verilecek Bayilerle İlgili” başlıklı elektronik postada aşağıdaki ifadeler yer
almaktadır:
“Bizim durumumuzda, birbirine karıştırdığımız 4 ayrı konu var. Bunlar:
1) Alan adının veya domain’in mülkiyeti,
2) Sahip olunan alan/domain adının başka birinin marka/ismini içermesi

1 4054 sayılı Kanun’da zamanaşımı süresi düzenlenmemiş olup, bu hususta Kabahatler Kanunu’nda yer
alan 8 yıllık zamanaşımı süresi esas alınmaktadır. Bu nedenle başvuru sahibinin iddiaları her ne kadar
2007 yılı ve sonrasına ilişkin olsa da bayilik ilişkisinin niteliğine ilişkin olarak 2006 yılından önceki
sözleşme ve delillerin dikkate alınması mümkün olmamıştır.
14-37/705-313
6/14

3) Bu domain/alan adı kullanılarak kendisine ait olmayan bir marka veya içerik ile
yayın yapmak/satış yapmak
4) Tümü ile farklı olan bir alan/domain adı altında kendisine ait olmayan bir marka
veya içerik ile yayın yapmak/satış yapmak

…..(TİCARİ SIR)…..

(16) KALE ÇELİK yetkilisi tarafından bazı şirket çalışanları ile teşebbüs avukatlarına
gönderilen 02.05.2013 tarihli “İhtar Verilecek Bayilerle İlgili” başlıklı elektronik postada
aşağıdaki ifadeler yer almaktadır:
“…Özgür Bey’den gelen son bilgiye göre, web sitelerini devretmeyen iki bayimiz daha
var. …İhtar verilmesi gereken bayilerimiz ekte sarı ile boyalı olan ORTAKLAR,
CANPOLAT, GARANTİ, İTM, KÜBRA TİC., GÜMÜŞ YAPI şeklindedir. …”
(17) KALE ÇELİK tarafından bir önceki paragrafta yer verilen belgede isimleri geçen bayilere,
teşebbüs temsilcileri tarafından noter vasıtasıyla çekilen ihtarnamelerde aşağıdaki
ifadeler ortak olarak yer almaktadır:
“…İnternet ortamında tespit edilen duruma göre adınıza kayıtlı…şeklindeki web siteleri ve
bunların yönlendirmiş olduğu adınıza kayıtlı…web sitelerinde Marka’lar kullanılmakta, ve
bu web sitelerinde adresiniz, ulaşım ve iletişim adresi olarak verilmekte, ayrıca web
siteleri üzerinden müvekkil şirket ürünleri tanıtılmakta ve sipariş alınmaktadır. Anılan web
siteleri Müvekkil Şirket web sitesi izlenimi verecek şekilde düzenlenmiştir.
Yine anılan web sitelerinde Müvekkil Şirket ile ilişkisi olmayan 444… telefon yer
almakta olup Müvekkil Şirketin bizzat yürüttüğü bir hizmet algısı uyandırılarak çağrı
merkezi hizmeti verilmektedir. Şöyle ki böyle bir numaranın kullanılması müşteriler
nezdinde bayi olan şirketinizin kurumsallaşmış bir şirket olduğu zannına sebebiyet
vermektedir...
Müvekkil Şirket resmi web sitesi…içeriğinde müşterilerin bayilere ve Kale Çelik Eşya
Satıcılarına ulaşmalarını kolaylıkla sağlayacak ve bayiler hakkında bilgi içeren web
sayfaları mevcuttur. Örneğin… linki tarafınız için oluşturulmuştur.”
(18) KALE ÇELİK yetkilisi tarafından bazı şirket çalışanlarına gönderilen 21.03.2013 tarihli
“Kapatılmayan Web Siteleri İle İlgili Bayiden Gelen Sitemli Mail” başlıklı elektronik
postada aşağıdaki ifadeler yer almaktadır:

…..(TİCARİ SIR)…..

(19) KALE ÇELİK showroom çalışanı tarafından Satış Müdürü’ne gönderilen 21.03.2013
tarihli “Acil Serdar Arslan Şikayeti İle İlgili Olarak” başlıklı elektronik postada aşağıdaki
ifadeler yer almaktadır:
“…Kendisi bize ulaşmaya çalışırken kurumsal bir numara olan 444 lü bir numarayı
arayarak (444 0 317 (…..) BAYİİ) kale çelik eşya müşteri hizmetlerini aradığını
zannetmiştir. …bayi çalışanı ile yaptığı görüşme sonucunda hiçbir şekilde merkezle
görüşmediğini anlayamamıştır. Müşterimiz bu sabah showroom a gelmiştir. Ve daha
öncesinde tanıştığımız için ve benim bu ölçü aldırma durumundan haberim varmış gibi bir
sohbet başlamıştır. Ancak yapmış olduğum araştırmada bizim sipariş açmadığımız ve
(…..) bayiinin siparişi açtığı ortaya çıkmıştır. Müşterimiz ŞİŞLİ’de ikamet etmektedir. Ve
14-37/705-313
7/14

kesinlikle kapısını bizden almak istediğini tarafıma bildirmiştir. Bizler showroom satış
temsilcileri olarak normal şartlar da tabiki bayilerimizin müşterilerine sunum yapıp
işlemlerini tamamlamaktayız. Ancak bu durum daha farklı bir olaydır. Burada müşteri bize
ulaştığını zannedip yanlışlıkla bayiye ulaşmıştır. Müşterimiz ayrıca bu durumdan çok
rahatsız olduğunu ayrıca bayilerin kurumsallaşmış şirket gibi davranarak kendilerini
kandırdıklarını ve iş ahlakı anlamında bu durumu etik bulmadığını da ayrıca tarafıma
bildirmiştir.”
(20) KALE ÇELİK yetkilisi tarafından ilgili e-posta, bazı şirket çalışanlarına, bir e-posta
adresine ve teşebbüs avukatlarına 22.03.2013 tarihli “Serda Arslan’ın İTM Müh.’le İlgili
Şikayeti” başlığı ile iletilmiştir. Söz konusu yetkili tarafından aynı alıcılara gönderilen
29.04.2014 tarih ve “Cem Yıldızak’ın İTM Müh.’le İlgili Şikayeti” başlıklı elektronik postada
aşağıdaki ifadeler yer almaktadır:
“…Küçükyalı bayimiz İTM ile ilgili ekteki şekilde bir müşteri şikayeti daha gelmiştir.
Konuyla ilgili yardımlarınızı rica eder, iyi çalışmalar dilerim.”
(21) Söz konusu e-postaya ilişkin olarak Satış Müdürü tarafından aynı alıcılara gönderilen
29.04.2014 tarihli ve “Cem Yıldızak’ın İTM Müh.’le İlgili Şikayeti” başlıklı elektronik
postada aşağıdaki ifadeler yer almaktadır:
“…Bayilerimiz web sitelerini devretmediği gibi, bu tip örnekler de elimizde oldukça birikti
artık sanırım. Sizlerden hukuki olarak harekete geçmenizi bekliyoruz. …”
(22) KALE ÇELİK Satış Müdürü tarafından bazı şirket çalışanlarına gönderilen 01.07.2014
tarihli “sunar mısır” başlıklı elektronik postada aşağıdaki ifadeler yer almaktadır:
“…Antalya Bayisi ÇKS müşterilerine, var olan müşteri satış listemizden yüksek fiyatta
teklif ve satış yapmaktadır. Bizim fiyat listelerimiz müşteri satış listesi olup, bayi
komisyonları bu bedel üzerinden %15 olarak belirlenmiştir. Bu nedenle…ihtarnameyi
ÇKS için hazırlamamızı rica edeceğim. …birçok müşteri bize fiyat konusunda şikayetçi
oluyor. Bu konuda bir uyarı yapmamız lazım diye düşünüyorum?”
(23) KALE ÇELİK adına bir avukatlık firması tarafından ITM Mühendislik Mümessillik ve Dış
Tic. Ltd. Şti.’ye gönderilen 16.12.2013 tarihli ihtarnamede aşağıdaki ifadeler yer
almaktadır:
“…Müvekkil Şirketle aranızdaki eski hukuki ilişki, 4054 sayılı Rekabetin Korunması
Hakkında Kanunun 4. maddesi kapsamına girmemektedir. … ‘Dikey Anlaşmalara İlişkin
Kılavuz’un 10 ve 11 numaralı paragrafları, Müvekkil Şirketle Sayın Muhatap arasındaki
artık feshedilmiş olan eski hukuki ilişkiye benzer ilişkilerin, 4054 sayılı Rekabetin
Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesi kapsamına girmediğini açıkça ortaya
koymakta ve teyit etmektedir. Zira Müvekkil Şirketle aranızdaki eski hukuki ilişki rekabet
hukuku anlamında bir bayilik ilişkisi değil, acentelik ilişkisidir. …Bu komisyon rekabet
hukuku anlamında bayilik karı değil, acentelik komisyonudur. Sayın Muhatabın rekabet
hukuku anlamında katlandığı bir risk olmadığı gibi, operasyonun herhangi bir
aşamasında fiili bir katkısı ve/veya yükümlülüğü bulunmamıştır. Operasyonun bütün
riskini Müvekkil Şirket üstlenmiş ve müşteriye sunulan fiili hizmeti bütünüyle Müvekkil
Şirket yerine getirmiştir. …Sayın Muhatabın müşteriye fiilen sattığı bir ürün veya sunduğu
operasyonel bir hizmet yoktur. Bu nedenle Sayın Muhatabın müşteriye indirim
yapabilmesi rekabet hukuku anlamında mümkün değildir. …rekabet hukuku anlamında
acentelik ilişkilerinde sağlayıcı teşebbüsün (Müvekkil Şirketin), müşteriye uygulanacak
fiyatları belirleme yetkisi bulunmaktadır ve bu durum hukuki ilişkiyi 4054 sayılı Rekabetin
Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesine aykırı kılmamaktadır. …Müvekkil şirketin
itiraz ettiği husus Sayın Muhatabın internet sitesi veya çağrı merkezi işletmesi olmamış;
bunları hukuka aykırı olarak ve Müvekkil Şirketin kanundan kaynaklanan haklarına ve
meşru ve makul menfaatlerine zarar verecek şekilde işletmesi olmuştur.”
14-37/705-313
8/14

(24) Söz konusu belgelere ek olarak, KALE ÇELİK’ten 2006 yılından itibaren uygulanmakta
olan bayilik sözleşmeleri talep edilerek, bayilik sisteminin işleyişine ilişkin bilgi talep
edilmiştir. Cevabi yazıda, rekabet hukuku açısından yetkili satıcılarının acente statüsünde
olduğu ve fiilen herhangi bir ticari risk taşımadığı ifade edilmektedir. Buna ilaveten
acentelik iddiasını destekleyici nitelikte olduğu belirtilen aşağıdaki unsurlar öne
sürülmüştür:
 Yetkili satıcıların yalnızca KALE ÇELİK adına sipariş aldığı ve aldıkları bu
siparişleri KALE ÇELİK'e ilettiği,
 Müşterinin ziyaret edilmesi ve ölçülerin alınması, kapı veya kasanın üretilmesi,
müşteriye nakil ve teslim, montaj, bedel tahsilatı vb. tüm husus ve süreçlerin bizzat
ve doğrudan KALE ÇELİK tarafından gerçekleştirildiği,
 İstanbul dışında gerçekleşen satışlar bakımından ise bu süreçler için yetkili
satıcılara KALE ÇELİK tarafından ücret ödendiği,
 Yetkili satıcıların “KALE ÇELİK’in malını satın alıp üçüncü kişilere satan”
konumunda olmadığı,
 Yetkili satıcıların, KALE ÇELİK satış sözleşmesinin ifası ve tahsilatı gibi konularda
müşterilerle doğrudan muhatap olduğu, ürün bedelini nihai müşteriden tahsil ettiği,
ürünün faturasının yetkili satıcılar tarafından kesildiği ve yetkili satıcıların da
komisyon oranları kadar KALE ÇELİK'e karşı fatura kestiği,
 Yetkili satıcıların, KALE ÇELİK’e verdikleri hizmet karşılığında yalnızca
komisyonlara hak kazandığı ve bu komisyonun, rekabet hukuku anlamında bayilik
kârı değil, acentelik komisyonu olduğu,
 Yetkili satıcıların rekabet hukuku anlamında katlandığı bir riskin olmadığı, hatta
operasyonun herhangi bir aşamasında kayda değer fiili bir katkılarının ve/veya
yükümlülüklerinin de bulunmadığı, bu anlamda tüm riskin KALE ÇELİK’e ait
olduğu ve müşteriye sunulan hizmetin de fiilen KALE ÇELİK tarafından yerine
getirildiği,
 Yetkili satıcıların satışına aracılık ettiği ürünlerin, müşteriye özel ve müşteri
bazında ayrı imalat, ölçüm ve montaj gerektiren ürünler olduğu, dolayısıyla
stoklanabilecek veya alınıp satılabilecek ürünler olmadığı ve bu nedenle bu
ürünlerin tüm müşteriler için yeknesak olarak uygulanabilecek fiyatlar olmasının da
mümkün olmadığı,
 Ürünlere ilişkin ödeme ve tahsilatın doğrudan KALE ÇELİK ile müşteri arasında
gerçekleştiği, yetkili satıcıların bu süreçlere risk alacak şekilde dahil olmasının söz
konusu olamayacağı ve bu nedenle tahsilat riskinin KALE ÇELİK’in üzerinde
olduğu
ifade edilmektedir.
(25) KALE ÇELİK tarafından intikal ettirilen, 2006 yılından beri uygulanmış çeşitli tarihli bayilik
anlaşmalarının hükümlerinde bazı farklılıklar olduğu görülmüştür. Anılan yazıda, 2006
yılından beri imzalanan bazı yetkili satıcılık sözleşmelerinin sürelerinin dolduğu ve
yenilenmediği için yürürlükte olmadığı ifade edilmiştir. Söz konusu sözleşmelerin özellikle
eski tarihli olanlarında2 yer alan hükümler değerlendirildiğinde, yetkili satıcıların KALE
ÇELİK mamullerini kendi hesaplarına ve rizikosu kendilerine olmak üzere satacaklarının
kararlaştırıldığı görülmektedir. Buna ilaveten, mamullerin ayıplı olması halinde

2 Buna örnek olarak KALE ÇELİK ile Eğinç Mobilya Dekorasyon İnş. Yat. Turizm Taş. İç ve Dış Tic. San.
Ltd. Şti. arasında imzalanmış olan 06.01.2011 tarihli sözleşme verilebilir.
14-37/705-313
9/14

sorumluluğun yetkili satıcıda olduğu, ayrıca yetkili satıcının reklam ve tanıtım
çalışmalarına katılmak zorunda bırakıldığı da anlaşılmaktadır. Ancak, 2006 yılından beri
uygulanan bazı sözleşmelerin süresinin dolduğu ve yenilenmediği için yürürlükten kalktığı
bilgisi çerçevesinde, yapılan değerlendirmede, yeni tarihli olan örnek yetkili satıcılık
sözleşmeleri dikkate alınmıştır.
(26) KALE ÇELİK ile İstanbul İç Mimarlık İnş. Taah. Proje. Dek. San. Tic. Ltd. Şti. arasında
imzalanmış ve 31.12.2014 tarihine kadar geçerli olan yetkili satıcılık sözleşmesinin
incelenmesi neticesinde, taraflar arasındaki ilişkinin ağırlıklı olarak acentelik ilişkisi
şeklinde değerlendirilebileceği kanaatine varılmıştır. Ek bilgi yazısından ve anılan
anlaşmanın 3(b) maddesinden anlaşıldığı üzere, yetkili satıcının KALE ÇELİK ürünlerini
“acentelik, mümessillik ve benzeri haklarla temsil ettiği” ifade edilmektedir. Anılan
sözleşmenin 4(e) maddesinde, tüm merkezi reklam ve tanıtım faaliyetlerinin KALE ÇELİK
tarafından yapılacağı; 4(f) maddesinde ise, yerel bazda yapılacak reklamlar açısından
KALE ÇELİK’in onayının alınması zorunluluğunun bulunduğu görülmektedir. Dosya
mevcudu bilgi ve belgelerden; KALE ÇELİK ile yetkili satıcıları arasında geçmiş dönemde
web sitelerinde kullanılan marka, logo ve domain adlarına ilişkin olarak sorunlar
yaşandığı ve bazı bayilik ilişkilerinin bu hukuka aykırı kullanımların sonlandırılmaması
nedeniyle feshedilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Söz konusu bayilik sözleşmesinin 7.
maddesinde KALE ÇELİK ile yetkili satıcıları arasında geçmiş dönemde sorun yaratmış
olan bu hususların da düzenlendiği, logo, marka ve domain adlarının yetkili satıcılar
tarafından ancak KALE ÇELİK’in onaylayacağı şekilde kullanılacağının belirtildiği
görülmektedir.
(27) Söz konusu sözleşmede ödeme hususunun düzenlendiği 8.2. maddesine göre; yetkili
satıcılara esas olarak nakit, KALE ÇELİK pos cihazları ve mail order gibi yollar üzerinden
ödeme yapılacaktır. Müşteri tarafından ödenen ürün bedelinin bir an önce KALE ÇELİK’e
aktarılması sağlanmaya çalışılmış, bu kapsamda müşterinin nakit ödeme yapması
durumunda dahi bedelin işlemin ertesi günü KALE ÇELİK’e gönderilmesi esası
benimsenmiştir. Dosya mevcudundan, yeni kurulmaya çalışılan yetkili satıcılık sistemi ile
müşterinin bedeli doğrudan KALE ÇELİK’e ödemesi ve yetkili satıcıların sadece bir
komisyon oranı çerçevesinde çalışması esasının yerleştirilmeye çalışıldığı
anlaşılmaktadır.
(28) Yukarıda yer verilen ana satış metodu dışında istisna olarak benimsenen bir diğer
yöntem ise kambiyo senetleri ile KALE ÇELİK’in onayına bağlı olarak ödeme
yapılabilmesidir. Bu kapsamda yetkili satıcı, kendi düzenlediği kambiyo senetleri veya
ciro ettiği üçüncü şahıslara ait kambiyo senetleri ile ödeme yapabilmekte; ödenen
bedeller ancak kambiyo senetlerinin ödenmesi halinde yetkili satıcının cari hesabına
alacak kaydedilmektedir. İlk bakışta, kambiyo senetlerinin ödenmemesi halinde yetkili
satıcıya yüklenen bir ticari riskin bulunduğu ifade edilse bile, kambiyo senetleri ile ödeme
yönteminin istisnai bir yol (zaruret hali, toplu satışlar ve KALE ÇELİK tarafından
düzenlenen kampanyalar) olduğunun dikkate alınması önem taşımaktadır. İstisnai olan
bu yol dışında müşterilerin ürün bedellerini ödemeleri ile ilgili herhangi bir riskin yetkili
satıcıya yüklenmediği görülmektedir. Dolayısıyla, olağan satış ve ödeme yolu dışında
kambiyo senetleri ile ödeme kabul edilmesinin fazladan bir ödeme riski doğurduğu ve bu
yolla ödeme yapılabilmesinin KALE ÇELİK’in iznine tabi olduğu anlaşılmıştır. Bu
çerçevede anılan hususun, “müşterilerin sözleşme şartlarını yerine getirmemesinden
dolayı” yetkili satıcıya yüklenmiş bir risk olarak değerlendirilemeyeceği sonucuna
varılmıştır.
(29) Yetkili satıcıya ticari ve mali risk yüklenmesinde ele alınabilecek son husus malların
nakliyesine ilişkin maliyetler konusudur. Anılan bayilik sözleşmesinin 11. maddesi
uyarınca İstanbul içinde satılan ürünlerin müşterinin adresine kadar nakliyesi, KALE
14-37/705-313
10/14

ÇELİK tarafından sağlanmaktadır. Aynı madde uyarınca ürünlerin İstanbul dışında teslimi
ise yetkili satıcı tarafından tayin edilen ambarda gerçekleştirilmekte olup, nakliye yetkili
satıcılar tarafından yapılmaktadır. Sözleşmenin 11. maddesinde ambara teslimden
itibaren her türlü hasar ve riskin yetkili satıcıya ait olduğu ifade edilmektedir. Ancak KALE
ÇELİK tarafından buna ilişkin bedellerin yetkili satıcılara ödendiği ve bunu yetkili
satıcıların KALE ÇELİK adına yaptığı ifade edilmektedir. Dolayısıyla, anılan hususun da
“taşıma masraflarına acentenin katkıda bulunması” olarak nitelendirilemeyeceği
anlaşılmaktadır.
I.3.2. Başvuru Sahibi ile (…..) Talep Edilen Bilgi ve Belgeler
(30) (…..) tarafından gönderilen yazıda, KALE ÇELİK ile aralarındaki bayilik ilişkisine, (…..)
nedeniyle son verildiği ifade edilmektedir. (…..) tarafından, KALE ÇELİK’in uyguladığı
bayilik sistemi uyarınca, müşteri siparişine ilişkin olarak ürün imalatına başlanmadan
önce ödemenin tamamının KALE ÇELİK’e yapıldığı ve %10’luk primlerin montaj
yapıldıktan ve fatura kesildikten yaklaşık bir ay sonra ödendiği ifade edilmektedir. Toplu
alımlarda önceden KALE ÇELİK’in yetkili satıcılara %10’luk ıskonto verdiği, ancak
sonradan bu ıskontonun sadece müşterilerce yapılacak toplu alımlara yansıtılabileceğini,
aksi taktirde bayilik iptaline kadar cezai yaptırımların uygulanacağını bildirdiği de
belirtilmektedir. Ayrıca, (…..) tarafından, kapı satışlarında müşteriye kesilen faturaların
KALE ÇELİK tarafından kontrol edildiği ve satış fiyatı üzerinden ekstra indirim
yapıldığının anlaşılması halinde primlerin ödenmeyeceğinin bildirildiği de ifade edilmiştir.
(31) (…..) tarihine kadar geçerli olan yetkili satıcılık sözleşmesinin özellikle 3., 6., 8. ve 11.
maddeleri ile yetkili satıcıya yüklenen herhangi bir riskin bulunmadığı yönündeki tespitin
çerçevesinde, anılan sözleşmenin KALE ÇELİK tarafından gönderilen ve yukarıda
incelenen yeni tarihli sözleşmelerden olduğu anlaşılmıştır. Bu bakımdan, genel hatlarıyla
yetkili satıcının, acente olarak nitelendirilebileceği kanaatine varılmıştır. Ayrıca (…..)
tarafından gönderilen ve ekinde yetkili satıcılık sözleşmesinin bulunduğu yazıda da %10
komisyon oranı çerçevesinde KALE ÇELİK’in ürünlerini sattıklarına dair ifadelerin
bulunduğu görülmektedir.
(32) İncelenmesi gereken bir diğer husus, başvuruda yer verilen “(…..)”dir. Buna göre, anılan
sözleşmenin birinci maddesinde, temin edilen KALE ÇELİK ürünlerinin yetkili satıcı
tarafından, “kendi hesabına ve rizikosu kendine ait olmak üzere” satılacağı ifade
edilmiştir. Söz konusu hüküm uyarınca yetkili satıcının bir bayi gibi risk aldığı ve KALE
ÇELİK ürünlerini bu çerçevede sattığı ifade edilebilir. Ancak, sözleşmenin diğer hükümleri
bu kapsamda yer alan bazı riskleri KALE ÇELİK’e yüklemektedir. Sözleşmenin 7.
maddesine göre yetkili satıcı, aldığı mamullere ilişkin ödemeyi ürünü sattığı müşteriden
aldığı çek ve senetleri ciro edip, KALE ÇELİK’e vererek yapacaktır. Bu hükümden,
ödemelerin asıl olarak her müşteriden o ürün karşılığında alınan çekle yapıldığı
anlaşılmaktadır. Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre, KALE ÇELİK’e ait pos
cihazları yoluyla da ürün bedellerinin ödendiği dikkate alındığında, müşterilerin aldıkları
ürüne ilişkin bedelleri bazen çek ve senet yoluyla bazen de pos cihazından kredi kartı
yoluyla doğrudan KALE ÇELİK’e ödedikleri anlaşılmaktadır. Yetkili satıcının bunları ciro
etmesinin onu da ödenmeme riskine karşı sorumluluğa ortak etmek anlamına geldiği
sonucuna ulaşılmaktadır. Ayrıca, sözleşmenin 37. maddesi uyarınca, bayilik devam
ederken dahi ödenemeyen müşteri çeklerinden bayi sorumlu olup, bu borçları ve gecikme
faizini bayinin ödemesi esas kabul edilmiştir.
(33) Sözleşmenin 11. maddesine göre, İstanbul içindeki montaj, nakliye ve ölçü alma işlemleri
KALE ÇELİK tarafından yapılmakta, KALE ÇELİK ve yetkili satıcının uygulayacağı tek bir
fiyat listesi üzerinden satış gerçekleştirilmekte ve sözleşmenin 13. maddesi uyarınca
yetkili satıcı bu liste üzerinden %10 ıskonto ile alım yapmaktadır. Sözleşmenin 18.
maddesi uyarınca kapılar teşhir amaçlı olarak bayilere KALE ÇELİK tarafından konsinye
14-37/705-313
11/14

olarak verilecek ve sözleşmenin 19. maddesine göre, bayiliğin sona ermesi halinde geri
alınacaktır. Benzer şekilde sözleşmenin 21. maddesi uyarınca reklam panoları da KALE
ÇELİK tarafından bayi için yaptırılmaktadır. Sözleşmenin 30. maddesine göre, kapı bedeli
KALE ÇELİK tarafından bayiye fatura edilmekte ve fatura altında %10 bayi ıskontosu
düşülerek ödeme yapılmaktadır. 31. madde uyarınca ise alınan siparişin tüm nakit ve
taksit ödemelerinin sipariş anında müşteriden alınarak KALE ÇELİK’e intikal ettirileceği
kabul edilmiştir.
(34) Bütün bu hükümlerin ve özellikle sözleşmenin 7., 31. ve 37. maddelerinin
değerlendirilmesinden, ödemelerin bayi tarafından müşteriden alınarak KALE ÇELİK’e
intikal ettirildiği anlaşılmaktadır. Nakliye, reklam ve teşhir ürünlerine ilişkin bedellerin de
KALE ÇELİK tarafından karşılandığı göz önüne alındığında, yetkili satıcının bunlara
ilişkin olarak bir risk taşımadığı değerlendirilebilecektir. Bu konuda risk doğurabilecek tek
uygulama, KALE ÇELİK’in yukarıda incelenen ve diğer sözleşmelerinde de görülen
kambiyo senetlerinin yetkili satıcı tarafından ciro edilmesi ile KALE ÇELİK’e verilmesi
hususudur. Bu uygulama çerçevesinde müşteri tarafından bedelin ödenmemesi halinde
KALE ÇELİK’in, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun ilgili hükümleri gereğince yetkili
satıcıyı da takibe dahil etmesi mümkün olabilecektir. Ayrıca sözleşme uyarınca
ödenmeyen müşteri çeklerinden KALE ÇELİK’in sorumlu olduğu konusu da
düzenlenmiştir.
(35) (…..) suretiyle faaliyet gösterildiğine ilişkin açıklamalar, değerlendirilmesi gereken bir
diğer husustur. KALE ÇELİK yetkili satıcılık sistemi, müşterinin siparişinin alınması,
bedelinin KALE ÇELİK’e intikal ettirilmesi ve akabinde ürünün KALE ÇELİK tarafından
üretilmesi suretiyle işlemektedir. Ancak, (…..) ifade edilmektedir. Bu çerçevede,
sözleşme uyarınca belirlenen sistemin dışına çıkılarak (…..) görülmektedir. Ancak, (…..)
belirtilmiştir. Anılan uygulamanın sözleşmeyle belirlenen sistemden farklı olduğu ve ilgili
firmanın kendi inisiyatifi ile uygulamaya geçirdiği anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, bu hususun
(…..) olarak nitelendirilemeyeceği ve istisnai bir süreç olduğu kanaatine varılmıştır.
Nitekim elde edilen diğer bilgi ve belgeler, (…..) yetkili satıcılık sisteminin genelinde yer
almadığını göstermektedir. Ayrıca, gerek KALE ÇELİK’den gerekse yetkili satıcı olan
ŞAHİNBEY MİMARLIK’tan alınan bilgiler çerçevesinde; çok fazla seçenek bulunması ve
çok sayıda kombinasyon yapılabilmesi nedeniyle her ürünün, müşteri talebine bağlı
olarak sipariş edildiği ve ödeme yapıldıktan sonra üretildiği görülmektedir.
(36) Dosya mevcudu bilgi ve belgelerin incelenmesi neticesinde, KALE ÇELİK tarafından
tasarlanan yetkili satıcılık sisteminin ağırlıklı olarak acentelik şeklinde olmasının
amaçlandığı anlaşılmaktadır.
I.4. Değerlendirme
I.4.1. Yeniden Satıcıların Acentelik Niteliğine İlişkin Değerlendirme
(37) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 102. maddesinde acente, “Ticari mümessil, ticari
vekil, satış memuru veya işletmenin çalışanı gibi işletmeye bağlı bir hukuki konuma sahip
olmaksızın, bir sözleşmeye dayanarak, belirli bir yer veya bölge içinde sürekli olarak ticari
bir işletmeyi ilgilendiren sözleşmelerde aracılık etmeyi veya bunları o tacir adına yapmayı
meslek edinen kimse” olarak tanımlanmaktadır.
(38) 4054 sayılı Kanun açısından ise, KALE ÇELİK ile yetkili satıcıları arasında yürütülen
yeniden satıcılık sisteminin rekabet hukuku uyarınca acentelik mi yoksa bayilik mi
olduğunun belirlenmesi, önaraştırma konusu iddiaların 4054 sayılı Kanun kapsamında
olup olmadığının tespiti açısından önem taşımaktadır.
(39) Bu çerçevede, acentelik sözleşmelerini düzenleyen 2002/2 sayılı Dikey Anlaşmalara
İlişkin Grup Muafiyeti Tebliği’nin Açıklanmasına Dair Kılavuz’un (Kılavuz) 1.5. maddesine
göre, acentelerin sadece sağlayıcı teşebbüsler adına aracılık etmesi nedeniyle genel
14-37/705-313
12/14

olarak acenteye getirilen kısıtlamalar 4054 sayılı Kanun kapsamında kabul
edilmemektedir. Anılan Kılavuz’un 10. paragrafı uyarınca acentelik ilişkisinin 4054 sayılı
Kanun’un 4. maddesi kapsamında olup olmadığının tespiti bakımından acentenin
yürüttüğü faaliyetlerle ilgili olarak bir mali veya ticari risk altında bulunup bulunmadığı
kriteri belirlenmiştir. Buna göre, acente herhangi bir mali veya ticari risk altında değilse
anılan ilişki 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesi dışında kabul edilmektedir. Sağlayıcı
teşebbüsün tüm mali ve ticari risklere katlanması durumunda, karşılık olarak acentenin
ekonomik faaliyetlerini yürütme şeklini belirleme yetkisine sahip olacağı, aksi durumda ise
tüm risklere katlanan acentenin kendi pazarlama stratejisini özgür şekilde belirlemesi
gerektiği anılan Kılavuz’da ifade edilmektedir.
(40) Söz konusu Kılavuz’un 12. paragrafında acentelik ilişkisini 4054 sayılı Kanun’un 4.
maddesi kapsamına sokan haller örnek niteliğinde olmak üzere aşağıdaki şekilde
sayılmıştır:
 Taşıma masrafları da dahil olmak üzere mal veya hizmetlerin alım veya satımına
ilişkin masraflara acentenin katkıda bulunması,
 Acentenin satış arttırma faaliyetlerine doğrudan veya dolaylı olarak katkıda
bulunmaya zorunlu tutulması,
 Stokta tutulan sözleşme konusu malların finansmanı ya da kayıp malların maliyeti
gibi riskleri acentenin taşıması ve satılmayan ürünleri acentenin müvekkile iade
edememesi,
 Acentenin satış sonrası hizmet, tamir veya garanti hizmeti vermekle yükümlü
tutulması,
 Acentenin, söz konusu pazarda faaliyet gösterebilmek bakımından gerekli
olabilecek ve sadece bu pazarda kullanılabilecek yatırımlar yapmak zorunda
bırakılması,
 Satılan ürünün sebep olduğu zararlardan dolayı üçüncü kişilere karşı acentenin
sorumlu olması,
 Müşterilerin sözleşmenin şartlarını yerine getirmemesinden dolayı, acentenin,
komisyonunu alamamasının dışında başka bir sorumluluk taşıması.
(41) Kılavuz’da yer verilen düzenlemeler esas alınarak KALE ÇELİK ile yetkili satıcıları
arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi sonucunda; yetkili satıcıların KALE ÇELİK’i acente
haklarıyla temsil ettiği, reklam, pazarlama gibi faaliyetlerin KALE ÇELİK’e ait olduğu ve
yerel bazda gerçekleştirilecek olan reklam ve pazarlama gibi faaliyetlerin KALE ÇELİK’in
iznine tabi olduğu, müşterilerce yapılan ürün bedeli ödemelerinin doğrudan KALE
ÇELİK’e yapıldığı, yetkili satıcıların belli oranda komisyonla çalıştığı, acentelerin taşıma
masraflarına katkıda bulunmadığı tespit edilmiş olup, tüm bu bulgular ışığında KALE
ÇELİK yetkili satıcılarının birer acente oldukları ve KALE ÇELİK’in faaliyetleri ile ilgili
olarak ticari veya mali bir risk almadığı sonucuna varılmıştır.
(42) Kılavuz’da aynı zamanda “…Münhasır acentelik şartı sadece marka içi rekabetle ilgilidir
ve genellikle rekabeti sınırlayıcı etki doğurmaz. Ancak sözleşme sonrası rekabet yasağı
da dahil olmak üzere rekabet etmeme yükümlülüğü markalar arası rekabet ile ilgilidir ve
şayet sözleşme konusu mal veya hizmetlerin satıldığı ilgili pazarda kapama etkisine yol
açıyorsa rekabeti sınırlayıcı etki doğurabilir ve sonuçta bu hüküm Kanun’un 4. maddesi
kapsamına girebilir” ifadesine yer verilmiştir. Ancak, incelenen bayilik sözleşmelerinin
hükümleri arasında sözleşme sonrası rekabet etmeme yükümlülüğü getiren herhangi bir
madde yer almamaktadır.
14-37/705-313
13/14

(43) Yukarıda yer verilen değerlendirmelerden hareketle; KALE ÇELİK ile acentelik
sözleşmesi akdettiği taraflar arasındaki ilişkinin 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesi
kapsamında olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
I.4.2. Yeniden Satış Fiyatının Tespit Edildiği İddialarına İlişkin Değerlendirme
(44) 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesi “Belirli bir mal veya hizmet piyasasında doğrudan veya
dolaylı olarak rekabeti engelleme, bozma ya da kısıtlama amacını taşıyan veya bu etkiyi
doğuran yahut doğurabilecek nitelikte olan teşebbüsler arası anlaşmalar, uyumlu
eylemler ve teşebbüs birliklerinin bu tür karar ve eylemleri hukuka aykırı ve yasaktır.”
hükmünü haizdir. Söz konusu maddenin ikinci fıkrasında özellikle hangi hallerin bu
kapsamda yer aldığı düzenlenmekte ve “Mal veya hizmetlerin alım ya da satım fiyatının,
fiyatı oluşturan maliyet, kâr gibi unsurlar ile her türlü alım yahut satım şartlarının tespit
edilmesi” bu hallerden biri olarak sayılmaktadır.
(45) 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesi kapsamında yer alan bazı anlaşmalar, belli koşulları
taşımaları halinde söz konusu maddenin uygulamasından muaf tutulabilmektedir 2002/2
sayılı Tebliğ’in 2. maddesinde “Üretim ve dağıtım zincirinin farklı seviyelerinde faaliyet
gösteren iki ya da daha fazla teşebbüs arasında belirli mal veya hizmetlerin alımı, satımı
veya yeniden satımı amacıyla yapılan anlaşmalar”ın yine bu Tebliğ’de sayılan koşulları
taşıması koşuluyla 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesinden muaf tutulacağı hükme
bağlanmıştır. Aynı Tebliğ’in 4. maddesinde, anlaşmaları ilgili Tebliğ ile sağlanan muafiyet
kapsamı dışına çıkaran sınırlamalar sayılmıştır. Bu sınırlamalar arasında “Alıcının kendi
satış fiyatını belirleme serbestisinin engellenmesi” ve “Tarafların herhangi birisinin baskısı
veya teşvik etmesi sonucu sabit veya asgari satış fiyatına dönüşmemesi koşuluyla,
sağlayıcının azami satış fiyatını belirlemesi veya tavsiye etmesi mümkündür”
düzenlemelerine yer verilmiştir. Buna göre, bu tür hükümleri içeren sözleşmeler ilgili
Tebliğ kapsamında sağlanan muafiyetten yararlanamamakta ve 4054 sayılı Kanun’un 4.
maddesindeki yasaklamaya tabi hale gelmektedir.
(46) Bununla birlikte, önceki bölümde yapılan değerlendirmeler çerçevesinde KALE ÇELİK ile
yetkili satıcıları arasında akdedilen özellikle yeni tarihli anlaşmaların gerek içerik gerekse
getirdikleri kısıtlamalar bakımından 4054 sayılı Kanun kapsamında olmadığı sonucuna
varılmıştır. Bu kapsamda ilgili acentelik sözleşmelerine ilişkin olarak yeniden satış
fiyatının tespit edildiği iddiasının değerlendirilmesi mümkün görünmemektedir. Ancak,
özellikle müşteri çeklerinin ödenmemesi nedeniyle yetkili satıcının ticari bir risk taşıdığı
anlaşıldığından, anılan ilişkinin Kanun’un 4. maddesi kapsamında incelenmesi de
mümkündür. Bununla birlikte, KALE ÇELİK’te yapılan yerinde incelemede, dosya konusu
iddiaları destekler nitelikte ve 4054 sayılı Kanun’un ihlal edildiğini gösteren herhangi bir
bilgi ya da belgeye ulaşılamamıştır. Bu nedenle ilgili yeniden satıcılık ilişkisinin bir bayilik
ilişkisi olduğu ve/veya ilgili sözleşmelerin 4054 sayılı Kanun kapsamında olduğu kabul
edilse dahi, yeniden satış fiyatının tespit edildiği iddialarının değerlendirilmesi mümkün
görünmemektedir.








14-37/705-313
14/14

J. SONUÇ
(47) Düzenlenen rapora ve incelenen dosya kapsamına göre, 4054 sayılı Kanun’un 41.
maddesi uyarınca şikayetin reddi ile soruşturma açılmamasına OYBİRLİĞİ ile karar
verilmiştir.



Full & Egal Universal Law Academy