İzmir Bölge İdare Mahkemesi 6. İdari Dava Dairesi 2021/2160 Esas 2021/2250 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 6. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2021/2160
Karar No: 2021/2250
Karar Tarihi: 23.11.2021



(2577 S. K. m. 45)
 
İSTEMİN ÖZETİ: Davacı şirket tarafından, şirketleri ile .... Tıp Merkezi'nin birleşmesinin Sağlık Bakanlığı'nın 11/04/2017 tarih ve 1052 sayılı yazısıyla uygun görüldükten sonra birleşme ile ilgili olarak Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Kemeraltı Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi Müdürlüğü'nün incelemesi üzerine anılan müdürlüğün 08/05/2020 tarih ve E.5912789 sayılı yazısı ile ".... 2018 yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Özel Sağlık Hizmeti Sunucularından Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesi'nin 15.7 maddesi gereğince, .... Tıp Merkezine ait Kurum alacaklarının Hastanenizin alacaklarından mahsup edilmek üzere borç kaydı oluşturularak işlem yapılacağı, ayrıca 08/05/2020 tarihi itibariyle Kurumla imzalanmış SGK sözleşmesinin sonlanacağı ve MEDULA sisteminden tesisinizin kapatılacağı..." yönünde tesis edilen işlemin iptali istemiyle açılan davada; davalı idare tarafından dava konusu işlemin tesis edilme sebebi olarak, davacı şirket ile .... Tıp Merkezi'nin birleşmesi nedeniyle 2018 yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Özel Sağlık Hizmeti Sunucularından Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesi'nin 15.7 maddesinin ihlal edilmesi gösterilmekle birlikte, anılan Sözleşmenin 13 ve 14. maddelerinde sözleşme hükümlerin ihlali halinde ilgililerden savunma isteneceği ve fesih öncesinde yazılı bildirimde bulunma yükümlülüğüne yer verildiği görüldüğünden, davacı taraftan savunma istenmeden ve fesih öncesinde yazılı bildirimde bulunmadan hukuki güvenlik ve belirlilik ilkelerine aykırı şekilde tesis edilen işlemde hukuka uygunluk görülmediği öte yandan, işin esasına yönelik olarak davalı idare tarafından, dava konusu işlemin gerekçesi olarak; SGK ile sözleşmesi 31/12/2016 tarihinde sonlanan .... Özel Sağlık Hiz. İnş. Nak. Tic. A.Ş. sahipliğindeki .... Tıp Merkezinin davacı şirket sahipliğindeki .... Göz Sağlığı ve Cerrahi Tıp Merkezi bünyesinde birleşmesi gösterilmiş ise de, dosyada yer alan Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nün 02/06/2020 tarih ve E.924 sayılı yazısında; Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarına özel sağlık kuruluşlarının tıp merkezi bünyesinde, tıp merkezlerinin birbiri bünyesinde birleşme işlemi yapılmakla birlikte, bu birleşmenin şirket birleşmesi olmayıp ruhsat birleşmesi olduğu, '' Diyarbakır ilinde .... Özel Sağlık Hizmetleri İnşaat Nakliyat Tic. A.Ş. sahipliğinde faaliyet gösteren .... Tıp Merkezi ruhsatı, aynı ilde .... Özel Sağlık Hiz. Optik Tıbbı Ürün Sanayi Tic. Ltd. Şti. sahipliğinde faaliyet gösteren .... Göz Sağlığı ve Cerrahi Dal Merkezi bünyesinde birleştirilmiş ve sonrasında .... Göz Sağlığı ve Cerrahi Dal Merkezi .... Özel Sağlık Hiz. Optik Tıbbi Ürün Sanayi Tic. Ltd. Şti. sahipliğinde özel hastaneye dönüşmüştür. Yapılan birleşme işlemi ruhsatların birleşmesi olup şirket birleşmesi değildir.....Devre yönelik .... Özel Sağlık Hizmetleri İnşaat Nakliyat Tic. A.Ş. ve .... Özel Sağlık Hiz. Optik Tıbbı Ürün Sanayi Tic. Ltd. Şti. arasında 07.02.2017 tarihinde sözleşme yapılarak .... Tıp Merkezi uygunluk belgesi/ruhsatı buna bağlı haklarıyla (kadro, cihaz vb) birlikte devredilmiştir. İki şirket arasında yapılan devir sözleşmesinin 4. maddesinin (c) bendinde "Devredenin devre konu Tıp Merkezi Uygunluk Belgesi (ruhsatı) devir tarihi olan, devre izin verildiği tarihe kadarki kamu veya özel hukuk gerçek ve tüzel kişilerden olan her türlü alacakları ve borçları devreden' e ait olacağı gibi, Sosyal Güvenlik Kurumu ve kamu kurum ve kuruluşlarına kesilen sağlık hizmet faturası alacakları da devreden'e ait olacaktır. Aynı şekilde devir tarihine kadarki her türlü Özel Hukuk ve Kamu Borçları da devreden'in şahsında kalacağını, (Yargı sürecinde devam edip, henüz sonuçlanmamış borç ve alacaklar) taraflar kabul, beyan ve taahhüt eder" şeklinde bir madde bulunmaktadır. Bu sözleşme kapsamında birleşmesinin gerçekleştiği 07.03.2017 tarihi öncesi .... Tıp Merkezi üzerinde bulunan borçların yine bu kuruluş üzerinde kalacağı .... Özel Sağlık Hizmetleri İnşaat Nakliyat Tic. A.Ş. tarafından taahhüt edilmiş olduğu...." bildirilmiş olduğundan, davalı idarenin işin esasına yönelik iddiasına da itibar edilmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yolunda İzmir 5. İdare Mahkemesince verilen 10/09/2021 tarih, E:2020/540, K:2021/1398 sayılı kararın; iki şirket arasındaki devir sözleşmesinin kuruma bildirilmediği, mevzuat çerçevesinde işlem tesis edildiği, davacı şirketin kendi üstüne düşen sorumluluğu yerine getirmediği ve gerekli bildirimleri yasal süresinde kuruma bildirmediği ileri sürülerek istinaf yoluyla kaldırılması istemidir.
 
SAVUNMANIN ÖZETİ: İdare Mahkemesi kararının hukuka uygun olduğu, istinaf başvurusunun reddi gerektiği savunulmaktadır.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Karar veren İzmir Bölge İdare Mahkemesi Altıncı İdari Dava Dairesince; dava dosyasında yer alan bilgi ve belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
 
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "İstinaf" başlıklı 45. maddesinde, "... İstinaf, temyizin şekil ve usullerine tabidir.
 
Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir..." kuralına yer verilmiştir.
 
Dosyadaki belgeler ile başvuru dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, istinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın kaldırılmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
 
Açıklanan nedenlerle;
 
- İzmir 5. İdare Mahkemesince verilen 10/09/2021 tarih, E:2020/540, K:2021/1398 sayılı karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine,
 
- aşağıda ayrıntısı gösterilen yargılama giderlerinin istinaf isteminde bulunan üzerinde bırakılmasına, yatırılan posta gideri avansından artan tutarın Mahkemesince yatırana iadesine,
 
- 23/11/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
 
 
NOT: KONUNUN ÖNEMİ GEREĞİ YEREL MAHKEME İLAMINI AŞAĞIDA YAYIMLIYORUZ
 
T.C.
İZMİR
5. İDARE MAHKEMESİ
 
ESAS NO: 2020/540
KARAR NO: 2021/1398
 
DAVANIN ÖZETİ: Davacı şirket tarafından, şirketleri ile .... Tıp Merkezi'nin birleşmesinin Sağlık Bakanlığı'nın 11/04/2017 tarih ve 1052 sayılı yazısıyla uygun görüldükten sonra birleşme ile ilgili olarak Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Kemeraltı Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi Müdürlüğü'nün incelemesi üzerine anılan müdürlüğün 08/05/2020 tarih ve E.5912789 sayılı yazısı ile ".... 2018 yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Özel Sağlık Hizmeti Sunucularından Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesi'nin 15.7 maddesi gereğince, .... Tıp Merkezine ait Kurum alacaklarının Hastanenizin alacaklarından mahsup edilmek üzere borç kaydı oluşturularak işlem yapılacağı, ayrıca 08/05/2020 tarihi itibariyle Kurumla imzalanmış SGK sözleşmesinin sonlanacağı ve MEDULA sisteminden tesisinizin kapatılacağı...'' yönünde tesis edilen işlemin; davalı idarenin hukuka aykırı olarak tesis etmiş olduğu işlemlerin, davacı şirket ile imzalanan sözleşmeden kaynaklanmadığı, davacı şirket hakkında sözleşme hükümlerine aykırı davrandığı yönünde bir tespit olmadığı gibi, bu konuda sözleşme hükümleri çerçevesinde savunma alınarak itiraz için süre verilerek herhangi bir işlem de tesis edilmediği, dava konusu işlemin tamamıyla bir başka şirketin kendi sözleşmesine aykırı olduğu iddia edilen fiilleri nedeniyle, SGK tarafından o şirkete verilen cezanın davacı şirkete ödettirilmesi sonucunu doğurduğu, oysa somut olayda, Sağlık Hizmeti Sunucuları Değerlendirme Komisyonu Raporu ve Kararı olmaksızın ve bu konulara ilişkin davacı şirkete hiçbir savunma ve itiraz hakkı verilmeden sözleşmenin sonlandırılmasının, idari işlemi yetki yönüyle sakatladığı, davalı idarenin işlemi esasen geri alma işlemi olup, bir idari işlemin geri alınmasının dava açma süresi ile sınırlı olduğu, esasen davacının hiçbir hatası, hilesi veya idareyi yanıltıcı bir eylemi/işlemi söz konusu değilken, davacı şirketin 2018 yılında imzaladığı sözleşmenin 2,5 yıl boyunca harfiyen tüm kurallarına uyduğu, dava konusu işlemle davacı şirketin kazanılmış hakkının ihlal edildiği, davacı şirkete önceden yazılı bildirimde bulunulmadan ve şirketin savunması alınmadan tesis edilen sözleşmenin sonlandırılması ve Medula Sisteminin kapatılması işleminin şekil yönüyle de hukuka aykırı olduğu, davacı şirketin kadrolarına aldığı sağlık çalışanlarına ilişkin tüm bildirimleri sözleşme öncesi davalı idareye sunduğu, şirketin sözleşmenin yapılmasına hiçbir yanıltıcı beyanı, kusuru bulunmadığı gibi sözleşmenin yapılış tarihi itibariyle henüz hastane ruhsatının alınmadığı ve tıp merkezi olarak faaliyetine devam ettiği, ülkemizin ve tüm dünyanın etkisi altına girdiği Pandemi sürecinde Sağlık Bakanlığı tarafından hastanelerinin Pandemi Hastanesi olarak belirlendiği, özellikle bu dönemde sağlık hizmetlerinin kesintisiz ve etkin bir şekilde devamının sağlanması gerektiği, haksız işlemin uygulanması durumunda gerek işletmeleri gerekse de hastaların durumunun geri dönülmeyecek şekilde zarar göreceği ileri sürülerek iptali istenilmektedir.
 
SAVUNMANIN ÖZETİ: Usule yönelik olarak; davanın görev yönünden reddi gerektiği, görevli mahkemenin Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu, esas yönünden ise; dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı, 2018 yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Özel Sağlık Hizmeti Sunucularından Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesi'nin 15.7 maddesi gereğince işlem tesis edildiği, haksız açılan davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Karar veren İzmir 5. İdare Mahkemesi'nce, duruşma için önceden belirlenerek taraflara bildirilen 07/09/2021 tarihinde davacı vekili Av. ….. ile davalı idareyi temsilen Av. ….'ın geldiği görülerek taraflara söz verilip usulüne uygun duruşma yapıldıktan sonra dava dosyası incelenmek suretiyle işin gereği görüşüldü:
 
Davalının görev itirazıyla ilgili olarak Uyuşmazlık Mahkemesi'nin 14/12/2020 gün ve E:2020/597, K:2020/768 sayılı kararı gereğince görevli yargı yerinin idari yargı olduğuna karar verildiğinden, işin esasına geçildi;
 
2018 yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Özel Sağlık Hizmeti Sunucularından Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesi'nin 13. maddesinde yer alan " Taraflar 20 iş günü önceden yazılı bildirimde bulunmak şartıyla sözleşmeyi her zaman tek taraflı olarak feshedebilir. Sözleşmenin SHS tarafından tek taraflı olarak feshedilmesi halinde 1 yıl süreyle aynı SHS ile tekrar sözleşme yapılmaz. Sözleşmesini fesheden SHS'nin devredilmesi halinde kurum alacağı tahsil edilmeden devralan SHS ile sözleşme yapılmaz. Sözleşmesini fesheden SHS ile 1 yıllık sürenin bitiminden sonra tekrar sözleşme yapılması durumunda daha önceki dönemlere ilişkin fesihle ilgili hükümlerin uygulanmasında bu madde kapsamında geçen süreler dikkate alınmaz'' ve aynı sözleşmenin 14. maddesinde yer alan "Ceza koşulu veya fesih uygulamasını gerektiren bir fiilin tespiti halinde 20 iş günü içinde SHS'den yazılı savunma istenir. Savunma talep yazısının tebliğ tarihinden itibaren 10 iş günü içinde SHS savunmasını verir. Kurum, gerekli gördüğü hallerde bu süreyi uzatabilir. Kurum müfettişlerince yapılan inceleme veya soruşturmalarda savunmalar müfettişlerce alınır." yine aynı sözleşmenin 15.7. maddesinde yer alan "SHS'nin işletme hakkının devri, kiralama da dahil olmak üzere işletmenin devri gibi sonuç doğurur. Bu kapsamda devreden ile devralanın her türlü kurum alacakları yönünden müşterek ve müteselsil sorumluluğu devam eder. Hem devredenin hem de devralanın kurum alacakları tahsil edilmeden devralan SHS ile sözleşme yapılmaz. SHS'nin, bir başka kişi veya kuruluş tarafından devralınması veya birleşmenin gerçekleşmesi halinde, devir veya birleşme tarihi itibariyle kurumla imzaladığı sözleşme fesih olur. Devralan veya birleşme gerçekleştirilen kişi ya da kuruluş ile 5510 sayılı Kanunun 103. maddesi hükümleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun sözleşmenin devri ve sözleşmeye katılma ve borç ilişkilerinde taraf değişikliklerine ilişkin hükümleri, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun ticari işletme hukukuna ilişkin hükümleri ve işbu sözleşme hükümleri saklı kalmak kaydıyla sözleşme yapılabilir. Fesih tarihinden itibaren devralan veya birleşme gerçekleştirilen kişi veya kuruluş ile sözleşme yapılana kadar geçen sürede hizmet sunulması halinde bedelleri kurumca ödenmez. " maddeleri yer almaktadır.
 
Dosyanın incelenmesinden, davacı şirket ile .... Tıp Merkezi'nin birleşmesinin Sağlık Bakanlığı'nın 11/04/2017 tarih ve 1052 sayılı yazısıyla uygun görüldükten sonra birleşme ile ilgili olarak Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Kemeraltı Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi Müdürlüğü’nün incelemesi üzerine anılan müdürlüğün 08/05/2020 tarih ve E.5912789 sayılı yazısı ile ".... 2018 yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Özel Sağlık Hizmeti Sunucularından Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesi'nin 15.7 maddesi gereğince, .... Tıp Merkezine ait Kurum alacaklarının Hastanenizin alacaklarından mahsup edilmek üzere borç kaydı oluşturularak işlem yapılacağı, ayrıca 08/05/2020 tarihi itibariyle Kurumla imzalanmış SGK sözleşmesinin sonlanacağı ve MEDULA sisteminden tesisinizin kapatılacağı..." yönünde işlem tesis edilmesi üzerine bakılan dava açılmıştır.
 
Anayasanın 2. maddesinde Türkiye Cumhuriyeti, bir hukuk devleti olarak nitelendirilmiştir. Hukuk devleti, eylem ve işlemleri hukuka uygun, insan haklarına dayanan, bu hak ve özgürlükleri koruyup güçlendiren her alanda adaletli bir hukuk düzeni kurup bunu geliştirerek sürdüren, Anayasa 'ya aykırı durum ve tutumlardan kaçınan, hukuku tüm devlet organlarına egemen kılan, Anayasa ve hukukun üstün kurallarıyla kendini bağlı sayıp yargı denetimine açık olan devlettir.
 
Hukuk Devleti'nin önemli bir unsuru olarak hukuk güvenliği, yalnızca hukuk düzeninin değil, aynı zamanda belirli sınırlar içinde, bütün Devlet davranışlarının, az çok, önceden öngörülebilir olması anlamını taşır. Hukuki güvenlik sadece bireylerin devlet faaliyetlerine duyduğu güven değil, aynı zamanda yürürlükteki mevzuatın süreceğine duyulan güveni de içerir.
 
Hukuk devletinin temel ilkelerinden bir diğeri de hukuki belirlilik ilkesidir. Bu ilke, düzenlemelerin hem kişiler hem de idare yönünden herhangi bir duraksamaya ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde açık, net, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olması, ayrıca kamu otoritelerinin ve yorumcuların keyfi uygulamalarına karşı koruyucu önlem içermesi zorunluluğunu ifade etmektedir.
 
Uyuşmazlıkta, davalı idare tarafından dava konusu işlemin tesis edilme sebebi olarak, davacı şirket ile .... Tıp Merkezi'nin birleşmesi nedeniyle 2018 yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Özel Sağlık Hizmeti Sunucularından Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesi'nin 15.7 maddesinin ihlal edilmesi gösterilmekle birlikte, anılan Sözleşmenin yukarıda metni yer alan 13 ve 14. maddelerinde sözleşme hükümlerin ihlali halinde ilgililerden savunma isteneceği ve fesih öncesinde yazılı bildirimde bulunma yükümlülüğüne yer verildiği görüldüğünden, davacı taraftan savunma istenmeden ve fesih öncesinde yazılı bildirimde bulunmadan hukuki güvenlik ve belirlilik ilkelerine aykırı şekilde tesis edilen işlemde hukuka uygunluk görülmemiştir.
 
Öte yandan, işin esasına yönelik olarak davalı idare tarafından, dava konusu işlemin gerekçesi olarak; SGK ile sözleşmesi 31.12.2016 tarihinde sonlanan ... Özel Sağlık Hiz. İnş. Nak. Tic. A.Ş. sahipliğindeki .... Tıp Merkezinin davacı şirket sahipliğindeki ... Sağlığı ve Cerrahi Tıp Merkezi bünyesinde birleşmesi gösterilmiş ise de, dosyada yer alan Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nün 02.06.2020 tarih ve E.924 sayılı yazısında: Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarma özel sağlık kuruluşlarının tıp merkezi bünyesinde, tıp merkezlerinin birbiri bünyesinde birleşme işlemi yapılmakla birlikte, bu birleşmenin şirket birleşmesi olmayıp ruhsat birleşmesi olduğu, " Diyarbakır ilinde ... Özel Sağlık Hizmetleri İnşaat Nakliyat Tic. A.Ş. sahipliğinde faaliyet gösteren .... Tıp Merkezi ruhsatı., aynı ilde ... Özel Sağlık Hiz. Optik Tıbbi Ürün Sanayi Tic. Ltd. Şti. sahipliğinde faaliyet gösteren ... Göz Sağlığı ve Cerrahi Dal Merkezi bünyesinde birleştirilmiş ve sonrasında ... Göz Sağlığı ve Cerrahi Dal Merkezi ... Özel Sağlık Hiz. Optik Tıbbi Ürün Sanayi Tic. Ltd. Şti. sahipliğinde özel hastaneye dönüşmüştür. Yapılan birleşme işlemi ruhsatların birleşmesi olup şirket birleşmesi değildir.
 
Devre yönelik ... Özel Sağlık Hizmetleri İnşaat Nakliyat Tic. A.Ş. ve ... Özel Sağlık Hiz. Optik Tıbbı Ürün Sanayi Tic. Ltd. Şti. arasında 07.02.2017 tarihinde sözleşme yapılarak Özel. Nisa Tıp Merkezi uygunluk, belgesi/ruhsatı buna bağlı haklarıyla (kadro, cihaz vb) birlikte devredilmiştir.
 
İki şirket arasında yapılan devir sözleşmesinin 4. maddesinin (c) bendinde "Devredenin devre konu Tıp Merkezi Uygunluk Belgesi (ruhsalı) devir tarihi olan, devre izin verildiği tarihe kadarki kamu veya özel hukuk gerçek ve tüzel kişilerden olan her türlü alacakları ve borçları DEVREDEN' e ait olacağı gibi, Sosyal Güvenlik Kurumu ve kamu kurum ve kuruluşlarına kesilen sağlık hizmet faturası alacakları da devreden’e ait olacaktır. Aynı şekilde devir tarihine kadarki her türlü Özel Hukuk ve Kamu Borçları da devreden'in şahsında kalacağını, (Yargı sürecinde devam edip, henüz sonuçlanmamış borç ve alacaklar) taraflar kabul, beyan ve taahhüt eder" şeklinde bir madde bulunmaktadır.
 
Bu sözleşme kapsamında birleşmesinin gerçekleştiği 07.03.2017 tarihi öncesi .... Tıp Merkezi üzerinde bulunan borçların yine bu kuruluş üzerinde kalacağı ... Özel Sağlık Hizmetleri İnşaat Nakliyat Tic. A.Ş. tarafından taahhüt edilmiş olduğu.... "bildirilmiş olduğundan, davalı idarenin işin esasına yönelik iddiasına da itibar edilmemiştir.
 
Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemin iptaline, aşağıda dökümü yapılan yargılama gideri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca duruşmalı işler için belirlenen 3.110,00 TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, aşağıda dökümü yazılı davalı idare tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, artan posta ücretinin kararın kesinleşmesinden sonra ilgisine göre taraflara iadesine, kararın tebliğini izleyen günden itibaren 30 gün içinde İzmir Bölge İdare Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere, 10/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (¤¤)
 



Full & Egal Universal Law Academy