İzmir Bölge İdare Mahkemesi 6. İdari Dava Dairesi 2020/709 Esas 2020/710 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 6. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2020/709
Karar No: 2020/710
Karar Tarihi: 12.06.2020



İSTEMİN ÖZETİ: Suriye uyruklu davacının tekrar geçici koruma kapsamına alınmasına yönelik başvurusunun reddine ilişkin İzmir Valiliği'nin 10.06.2019 tarih ve 86830649-000-E.31330 sayılı işleminin iptali istemiyle açılan davada; davacı ile 30.05.2019 tarihinde mülakat yapıldığı, bu mülakatta sorulan "Türkiye'den Suriye'ye hangi tarihte, hangi sınır kapısından gittiniz?" şeklindeki soruya, "2016 yılında ..... Kara Hudut kapısından çıkış yaptım, daha sonra 26.04.2018 tarihinde Hatay ..... kara hudut kapısından çıkış yaptım" şeklinde cevap verdiği, "Ülkenize ne sebeple döndünüz, ülkenizde neler yaşadınız ve ne kadar kaldınız? "şeklindeki soruya, "Kardeşim vefat ettiği için gittim. 1 yıl kaldım ailem ile birlikte kaldım o süre boyunca çalıştım, sonra bombalama başladı güvenli olmadı bölge beni askere alacakları için Türkiye'ye geldim." şeklinde cevap verdiği, söz konusu mülakatta sorulan "Ülkenizden Türkiye'ye tekrardan hangi tarihte ve ne sebeple geldiniz?" şeklindeki soruya;"2017 yılında geldim kimlik çıkarmak için geldim sonra beni yakaladılar ve sınır dışı ettiler ..., Suriye'de 1 yıl kaldım şimdi kimlik talep ediyorum. 22.04.2019 tarihinde tekrar Harmandalı geri gönderme merkezine alındım şu anda haftada bir imza geliyorum. Türkiye'de yaşam güvenli" şeklinde yanıtladığı, yine mülakatta sorulan "Suriye'ye tekrar dönerseniz ne olur?" şeklindeki soruya, "Tekrar Türkiye'ye gelirim gitmem Suriye'ye"diye yanıtladığı, "Ülkenizde kalan birinci derece akrabanız var mı?"şeklinde soruya ise, "Babam, annem, eşim Suriye'deler onlar 1 ay içinde gelecekler" diyerek cevap verdiği, bu mülakat sonucunda davalı idarece düzenlenen "Geçici Koruma Mülakat Raporu'nun" "kanaat" kısmında;"(...) yabancı hakkında yapılan GöçNet incelemesinde herhangi bir UYAP kaydına rastlanılmamış olup, yabancı hakkında 6458 sayılı kan. 54/1 (d) ve (ı) bentleri kapsamında sınır dışı kararı olduğu ve mülakat esnasında yalan beyanda bulunduğu yapılan mülakat neticesinde anlaşılmıştır. Yeniden geçici koruma talebinde bulunmasının sebebinin ekonomik olduğu düşünülmektedir.(...)" ifadesine yer verildiği ve dava konusu işlem ile de davacının yeniden geçici koruma kapsamına alınma talebinin reddine karar verildiği, buna göre; Geçici Koruma Yönetmeliği'nin "Tanımlar" başlıklı 3/f maddesinde de belirtildiği üzere; geçici korumanın, ülkesinden ayrılmaya zorlanmış, ayrıldığı ülkeye geri dönemeyen, acil ve geçici koruma bulmak amacıyla kitlesel olarak veya bu kitlesel akın döneminde bireysel olarak sınırlarımıza gelen veya sınırlarımızı geçen ve uluslararası koruma talebi bireysel olarak değerlendirmeye alınamayan yabancılara sağlanan koruma olduğu, davacının ise,26.04.2018tarihinde Suriye'ye Hatay ..... Kara Hudut Kapısı'ndan geri döndüğü, bir süre Suriye'de kaldığı ve davacının; 2016 ve 2018 yılında Hatay ..... Kara Hudut Kapısı'ndan çıkış yaptığı, babası, annesi ve eşinin Suriye'de bulunduğu, kardeşi vefat ettiği için Suriye'ye döndüğü, bir yıl ailesi ile birlikte kaldığı ve o süre boyunca çalıştığı ve askere alınacağı için Türkiye'ye geldiğini beyan ettiği hususlarının bir arada değerlendirilmesinden, geçici korumanın amacı ve kapsamı içerisinde kalmadığı açık olan davacının yeniden geçici koruma statüsüne alınması talebiyle yapmış olduğu başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda İzmir 1. İdare Mahkemesince verilen 14/11/2019 tarih, E:2019/840, K:2019/1302sayılı kararın; hukuka aykırı olduğu, kardeşinin vefatı nedeniyle Suriye'ye gitmek zorunda kaldığı ileri sürülerek istinaf yoluyla kaldırılması istemidir.
 
SAVUNMANIN ÖZETİ: Dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı olduğu belirtilerek istinaf başvurusunun reddi gerektiği savunulmaktadır.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Hüküm veren İzmir Bölge İdare Mahkemesi Altıncı İdare Dava Dairesince; dava dosyasında yer alan bilgi ve belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
 
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "İstinaf" başlıklı 45. maddesinde, "... İstinaf, temyizin şekil ve usullerine tabidir.
 
Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir.
 
Bölge idare mahkemelerinin 46 ncı maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir..." kuralına yer verilmiş; "Temyiz" başlıklı 46. maddesinde Bölge İdare Mahkemelerinin kararlarının tebliğini izleyen 30 gün içerisinde Danıştayda temyiz edilebileceği öngörüldükten sonra temyize tabi kararlarının hangileri olduğu sayma yoluyla sınırlanarak belirlenmiş, "temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 2. fıkrasında, "a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi, c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" kaldırma nedenleri olarak sayılmıştır.
 
Dosyadaki belgeler ile başvuru dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, istinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın kaldırılmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
 
Açıklanan nedenlerle; İzmir 1. İdare Mahkemesince verilen 14/11/2019 tarih, E:2019/840, K:2019/1302 sayılı karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine, davanın adli yardım talepli olması nedeniyle istinaf başvurusu sırasında alınmayan 148,60-TL başvuru harcı ile 24,50-TL posta giderinin davacıdan tahsilinin Mahkemesince tahsil Dairesinden istenilmesine, 12/06/2020 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy