İzmir Bölge İdare Mahkemesi 6. İdari Dava Dairesi 2020/1624 Esas 2020/1498 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 6. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2020/1624
Karar No: 2020/1498
Karar Tarihi: 19.11.2020



(2577 S. K. m. 45, 46, 49)
 
İSTEMİN ÖZETİ: Davacı tarafından, İzmir İli Güzelbahçe İlçesi ..... Mahallesi ..... Mevkii 3473 parsel sayılı taşınmazın zeytinlik olarak kayıtlı cinsinin tarla vasfına dönüştürülmesi talebinin reddine ilişkin 08.03.2019 tarih ve E.778421 sayılı İzmir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü işleminin iptali istemiyle açılan davada; her ne kadar davacı tarafından, maliki olduğu taşınmazın zaman içinde "zeytinlik" vasfını yitirmiş olduğu ve taşınmazın şahıs arazisi olduğu için zeytinlik saha olarak nitelenemeyeceği ileri sürülmüş ise de; taşınmazın niteliğinde bir şekilde değişiklikler meydana gelmiş olsa dahi zeytinlik sahaların daraltılamayacağı yönündeki düzenleme ve zeytinlik alanların korunmasına yönelik yukarıda yer verilen diğer mevzuat hükümleri dikkate alındığında şahıs arazisi niteliğinde olan davacıya ait taşınmazın "zeytinlik saha" olarak değerlendirilmesi gerektiği, ilgili Kanun'un 20'nci maddesinde, zeytinlik sahalarının daraltılamayacağı özellikle belirtildikten sonra, maddenin devamında zeytinlik sahalardaki ağaçların sökülmesi Bakanlığın fenni gerekçeye dayalı iznine bağlamış ise de; bu iznin "zeytinlik saha"nın vasfını değiştirmek amacıyla getirilmiş bir izin olmadığı, yaşlılık ya da çeşitli hastalıklar sebebiyle verimi düşmüş ağaçların yerlerine yenilerinin dikiminin sağlanmasına dönük olduğu da görüldüğü, 3573 sayılı Kanun hükümleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde, kanun koyucunun, ülke ekonomisine katkısı yadsınamayacak ve stratejik bir tarımsal ürün olan zeytin üretimini arttırmaya dönük olarak zeytinlik sahaların mutlak olarak korunması amacıyla hareket ettiği dikkate alındığında, davacının maliki olduğu taşınmazın "zeytinlik" vasfının değiştirilmesine ilişkin olarak yapılan talebin reddine dair dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda İzmir 3. İdare Mahkemesi'nce verilen 14/07/2020 tarih, E:2019/907, K:2020/770 sayılı kararın; 3573 sayılı Kanun kapsamında ve uygulamasında zeytinlik saha olarak değerlendirilebilmesi için her şeyden önce devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunup burada zeytincilik faaliyeti yapacağını beyan eden kişilere bu arazilerin Tarım ve Köy İşleri Bakanlığının uygun görmesi üzerine tahsis yapılması gerektiği, kanun koyucunun amacının zeytinlik oluşturmak için devletin bireylere tahsis ettiği arazilerin kullanım amacının değiştirilmemesi olduğu, mülkiyet hakkının ihlal edildiği olduğu ileri sürülerek istinaf yoluyla kaldırılması istemidir.
 
SAVUNMANIN ÖZETİ: Mahkeme kararının hukuka uygun olduğu belirtilerek istinaf başvurusunun reddi gerektiği savunulmaktadır.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Hüküm veren İzmir Bölge İdare Mahkemesi Altıncı İdare Dava Dairesince; davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek dava dosyasında yer alan bilgi ve belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
 
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "İstinaf" başlıklı 45. maddesinde, "... İstinaf, temyizin şekil ve usullerine tabidir.
 
Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir.
 
Bölge idare mahkemelerinin 46 ncı maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir..." kuralına yer verilmiş; "Temyiz" başlıklı 46. maddesinde Bölge İdare Mahkemelerinin kararlarının tebliğini izleyen 30 gün içerisinde Danıştayda temyiz edilebileceği öngörüldükten sonra temyize tabi kararlarının hangileri olduğu sayma yoluyla sınırlanarak belirlenmiş, "temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 2. fıkrasında, "a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi, c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" kaldırma nedenleri olarak sayılmıştır.
 
Dosyadaki belgeler ile başvuru dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, istinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın kaldırılmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
 
Açıklanan nedenlerle; İzmir 3. İdare Mahkemesi'nce verilen 14/07/2020 tarih, E:2019/907, K:2020/770 sayılı karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine, aşağıda ayrıntısı gösterilen yargılama giderlerinin istinaf isteminde bulunan üzerinde bırakılmasına, yatırılan posta gideri avansından artan tutarın Mahkemesince yatırana iadesine, 19/11/2020 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi. (¤¤)
 


Full & Egal Universal Law Academy