İzmir Bölge İdare Mahkemesi 6. İdari Dava Dairesi 2020/1307 Esas 2020/1536 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 6. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2020/1307
Karar No: 2020/1536
Karar Tarihi: 19.11.2020



(2577 S. K. m. 45, 46, 49)
 
İSTEMİN ÖZETİ: Davacı şirket tarafından, işyerinde çalıştırıldığı iddia edilen işçilerle ilgili işe giriş bildirgesi, işten ayrılış bildirgesi, aylık prim ve hizmet belgeleri verilmediği gerekçesiyle 5510 sayılı Kanun'un 102. maddesi uyarınca 31.211,00-TL para cezası verilmesine ilişkin 28.11.2019 tarih ve 18575305 sayılı Karşıyaka Sosyal Güvenlik Merkezi işleminin iptali istemiyle açılan davada; anılan şahısların belirtilen günde işyerinde çalıştığının tutulan tutanakla sabit olduğu, yukarıda yer verilen Yasa hükmü uyarınca düzenlenen tutanağın sigortalılığın tespitinde esas alınabileceği açık olup, bu durumda adı geçen çalışanların davacıya ait işyerinde çalışması ve aylık prim ve hizmet belgesinin verilmemesi nedeniyle asgari ücretin 2 katı oranında toplam 5.116,80-TL (2.558,40 x 2) idari para cezası verilmesinde hukuka aykırılık görülmediği, davaya konu edilen fiilin tespit edildiği 18.04.2019 tarihinden önce 29.09.2018 tarihinde yapılan tespit üzerine aynı ihlaller kapsamında 02.05.2019 tarih ve 6663805 sayılı işlemle davacı şirkete 12.582,00-TL idari para cezası verildiği, söz konusu bu işlemin davacı şirkete 10.05.2019 tarihinde tebliğ edildiği, yukarda da açıklandığı üzere tekerrür hükümleri uygulanarak idari para cezası verilebilmesi için, tekerrüre esas alınan ilk tespitten sonra idari para cezasının uygulanarak davacıya tebliğ edilmesi gerekmekte olup, ancak bu tebliğ sonrasında yapılacak tespitlere dayanılarak verilen para cezaları tekerrüre konu olabileceği, bakılan davada; 29.09.2018 tarihinde yapılan tespit üzerine aynı ihlaller kapsamında 02.05.2019 tarih ve 6663805 sayılı işlemle davacı şirkete 12.582,00-TL idari para cezası verildiği, söz konusu bu işlemin davacıya dava konusu işlemin tebliğ tarihi olan 06.12.2019 tarihinden önce 10.05.2019 tarihinde tebliğ edildiği açık ise de; bu tarihten sonra yapılacak tespitler üzerine tekerrür hükümleri uygulanacağından, 10.05.2019 tarihinden önceki 18.04.2019 tarihli tespitlere dayanılarak tesis edilen işlemlerde tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı anlaşılmış olup, her bir işçi için asgari ücretin 2 katı oranında (2.558,40-TL x 2 x 2 kişi=10.233,60-TL) para cezası uygulanması gerekir iken 5 katı oranında 25.584,00-TL para cezası uygulanmasında hukuka uyarlık görülmediği, İşten çıkış bildirgesi verilmemesine ilişkin olarak ise; her ne kadar davacıya asgari ücretin 1/10'u oranında 511,68-TL idari para cezası uygulanmış ise de; emniyet ekiplerince yapılan denetim sonucu düzenlenen tutanakta davacı şirkete ait işyerinde çalıştığı tespit edilen kişilerin işten ayrıldığına ilişkin herhangi bir tespitin yapılmadığı görülmüş olup, dava konusu işlemin işten ayrılış bildirgesinin verilmemesi nedeniyle uygulanan 511,68-TL idari para cezasına ilişkin kısmında ise hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın dava konusu işlemin, aylık prim ve hizmet belgesinin verilmemesi nedeniyle asgari ücretin 2 katı oranında toplam 5.116,80-TL para cezası verilmesine ilişkin kısmı ile işe giriş bildirgelerinin verilmemesi nedeniyle verilen para cezasının 10.233,60-TL'lik kısmı bakımından reddi, işlemin, işe giriş bildirgelerinin verilmemesinin tekerrür nedeniyle artırımına ilişkin 15.350,40-TL'lik kısmı ve işten ayrılış belgelerinin verilmemesi nedeniyle de asgari ücretin 1/10'u oranında 511,68-TL para cezası verilmesine ilişkin kısmının iptali yolunda İzmir 3. İdare Mahkemesi Hakimliğince verilen 05/06/2020 tarih, E:2020/19, K:2020/586 sayılı kararın; davacı tarafından; davanın kısmen reddine ilişkin kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı, davalı idare tarafından; dava konusu işlemin iptaline ilişkin kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı ileri sürülerek istinaf yoluyla kaldırılması istemidir.
 
SAVUNMALARIN ÖZETİ: Taraflarca savunma verilmemiştir.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Hüküm veren İzmir Bölge İdare Mahkemesi Altıncı İdare Dava Dairesince; dava dosyasında yer alan bilgi ve belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
 
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "İstinaf" başlıklı 45. maddesinde, "... İstinaf, temyizin şekil ve usullerine tabidir.
 
Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir.
 
Bölge idare mahkemelerinin 46 ncı maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir..." kuralına yer verilmiş; "Temyiz" başlıklı 46. maddesinde Bölge İdare Mahkemelerinin kararlarının tebliğini izleyen 30 gün içerisinde Danıştay’da temyiz edilebileceği öngörüldükten sonra temyize tabi kararlarının hangileri olduğu sayma yoluyla sınırlanarak belirlenmiş, "temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 2. fıkrasında, "a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi, c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" kaldırma nedenleri olarak sayılmıştır.
 
Dosyadaki belgeler ile başvuru dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, istinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın kaldırılmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
 
Açıklanan nedenlerle; İzmir 3. İdare Mahkemesi Hakimliğince verilen 05/06/2020 tarih, E:2020/19, K:2020/586 sayılı karara karşı yapılan istinaf başvurularının reddine, aşağıda ayrıntısı gösterilen yargılama giderlerinin istinaf isteminde bulunanlar üzerinde bırakılmasına, yatırılan posta gideri avansından artan tutarın Mahkemesince yatıranlara iadesine, 19/11/2020 tarihinde oybirliği ile kesin olarak karar verildi. (¤¤)
 


Full & Egal Universal Law Academy