İzmir Bölge İdare Mahkemesi 5. İdari Dava Dairesi 2020/764 Esas 2020/910 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 5. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2020/764
Karar No: 2020/910
Karar Tarihi: 29.09.2020



İSTEMİN ÖZETİ: Dokuz Eylül Üniversitesi Narlıdere Yerleşkesi içerisinde yer alan Güzel Sanatlar Fakültesi ve Devlet Konservatuvarının -içerisinde bulundukları binaların depreme dayanıklı olmadığından bahisle- tahliyesine ilişkin 02/07/2019 tarih ve 436 sayılı Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörlüğü işleminin iptali istemiyle açılan davada, davacı ...'un vekili aracılığıyla, 02/10/2019 tarihinde kayda giren dilekçeyle davadan feragat ettiği için bu davacı yönünden feragat nedeniyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer bulunmadığı, idarenin yürütmekle görevli olduğu kamu hizmetlerini sunmak amacıyla kullandığı eğitim, hizmet, yönetim vb. binaların seçimi ve bu nitelikteki binalarla ilgili değişiklik ve tasarruflara ilişkin idari işlemler -yönetilen/hizmet alan kişiler yönünden de birtakım sonuçlar doğursa ve bu yönüyle dava konusu olabilecek işlem niteliğini haiz olsa da- esas itibarıyla idarenin içsel işleyiş, yönetim ve organizasyonuna ilişkin olduğu, bu binalara ilişkin seçimin/tercihin idarenin yönetim, hizmet ve eğitim gibi hedef ve amaçları yönünden yerinde bir seçim/tercih olup olmadığının veya ihtiyaçlara tam olarak cevap verip vermediğinin ise “yerindelik denetimi”ne konu olduğu ve idarenin “iç denetimi/idari denetimi” kapsamında kaldığı bu hususların özü ve niteliği itibarıyla idari yargı yetkisi ve bu yargı kolu tarafından yapılan hukuka uygunluk denetiminin kapsam ve sınırları dışında yer aldığı, davalı idarenin, mevcut eğitim binalarını depreme dayanıklı olmamaları nedeniyle tahliye ve sonrasında güçlendirme veya yıkıp yeniden yapma tercihlerinden birini seçmesinin esasen bu nitelikte bir işlem olduğu ve bir yönüyle de idarenin takdir yetkisi içerisinde kaldığı, tahliyesine karar verilen binaların deprem yönetmeliğine göre deprem açısından yeterli güvenliğe sahip olmadığının ve yeterli deprem güvenlik seviyesine getirilmeden kullanılmasının sakıncalı olduğunun Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Bölümü öğretim üyelerince düzenlenen bir Rapor ile saptandığı, Mahkemeleri'nce dava konusu işlemin hukuken kabul edilebilir bir sebep olmaksızın tesis edildiği iddiası yerinde görülmediği, takdir yetkisinin kullanımında idarece açık ve bariz bir hata yapıldığı saptanmadığı ve işlemin kamu yararı amacı dışında bir amaçla tesis edildiği sonucuna varılmadığı gerekçesiyle davacı ... yönünden feragat nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, diğer davacılar yönünden ise davanın reddine karar veren İzmir 6. İdare Mahkemesi'nin 07/02/2020 gün ve E:2019/949, K:2020/113sayılı kararının; esasına ilişkin kısmının, usul ve hukuka aykırı olduğu, idarenin takdir yetkisinin sınırlarını aştığı, dava konusu işlemlerin hukuka, ölçülülük ilkesine, kamu yararına ev hizmet gereklerine aykırı olduğu, Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği, bir üniversitenin bulunduğu yerden tahliye edilerek başka bir yere taşınması hususunda Rektörün tek başına işlem tesis edemeyeceği, dava konusu işlemin dayanağı raporun objektif, tarafsız ve bilimsel olmadığı, konu ile ilgili olarak Güzel Sanatlar Fakültesi'nin Fakülte Kurulu tarafından alınmış bir kararının bulunmadığı, Güzel Sanatlar Fakültesi'nin bulunduğu arsanın ve binaların Güzel Sanatlar eğitimi dışında kullanılmasının mümkün olmadığı, eğitim hakkının ihlal edildiği ileri sürülerek, istinaf yolu ile incelenerek kaldırılması istenilmektedir.
 
SAVUNMANIN ÖZETİ: Mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu, binanın tahliyesinin, kural olarak, Üniversitenin tasarrufunda olduğu, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 13/a maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak dava konusu işlemin tesis edildiği, işlemin değerlendirme raporlarına dayandığı ve bu raporların bilimsel nitelikte olduğu, eğitim hakkının ihlal edildiğinin kesinlikle kabul edilmediği, bununla birlikte yaşam hakkının eğitim hakkından üstün olduğu, can güvenliği/yaşam hakkını tehdit ettiğinin tespit edildiği için dava konusu işlemin tesis edildiği, tesis edilen işlemin ve Mahkeme kararının hukuka uygun olduğu, istinaf isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Karar veren İzmir Bölge İdare Mahkemesi 5.İdari Dava Dairesi'nce işin gereği görüşüldü:
 
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların istinaf yolu ile incelenip kaldırılmaları, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 2. fıkrasının göndermede bulunduğu aynı Kanunun 49. maddesinin 2. fıkrasında yazılı nedenlerin bulunmasına bağlıdır.
 
İzmir 6. İdare Mahkemesi'nin 07/02/2020 gün ve E:2019/949, K:2020/113 sayılı kararının istinaf başvurusuna konu edilen kısmının dayandığı gerekçe usul ve yasaya uygun olup, kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmamaktadır.
 
Açıklanan nedenlerle; istinaf başvurusunun reddine, aşağıda dökümü yapılan istinaf aşamasına ait 192,10-TL yargılama giderinin davacılar üzerinde bırakılmasına, yatırılan posta ücretinin kullanılmayan kısmının Mahkemesince yatırana iadesine, 29/09/2020 gününde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy