İzmir Bölge İdare Mahkemesi 3. Vergi Dava Dairesi 2020/1878 Esas 2020/1709 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 3. Vergi Dava Dairesi
Esas No: 2020/1878
Karar No: 2020/1709
Karar Tarihi: 30.11.2020



(6100 S. K. m. 333)
 
BAŞVURUNUN KONUSU: Davacı şirket vekili tarafından, müvekkili adına düzenlenen 14.02.2020 tarih ve 441 sıra no'lu ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davada; davalı idarenin savunma yazısı ile eklerinde sunduğu belgelerin incelenmesinden; 09.04.2002 tarihinde yapılan değişiklik öncesi beyanname verilmemesi halinde vergi ziyaı cezası kesileceği açık olarak belirtilmekte iken Emlak Vergisi Kanununda 09.04.2002 tarihinden itibaren 4751 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikler sonucu beyan esasına ilişkin 20'nci madde kaldırılarak 23'üncü maddede yapılan değişiklik ile Kanunun 33'üncü maddesinde belirtilen vergi değerini tadil eden sebeplerin meydana gelmesi halinde bildirim verilmesi esası getirilmiş, 32'inci maddede de bildirimin süresinde verilmemesi durumunda verginin idarece tarh edileceği belirtildiği halde vergi ziyaı cezası kesileceğine dair bir ibareye yer verilmediği, bu durumda Emlak Vergisi Kanununda 09.04.2002 tarihinden itibaren beyanname verme zorunluluğu kaldırılarak emlak vergisi bildirimi verilmesi gereken hallerde mükellefin bildirim vermemesi durumunda verginin idarece tarh edileceği kuralı benimsendiğinden ve vergi ziyaı cezası kesileceğine dair bir hükme de yer verilmediğinden, 2019 vergi ziyaı cezası nın tahsili amacıyla düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka uyarlılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu ödeme emrinin iptaline ilişkin olarak Muğla Vergi Mahkemesi Hakimliği'nce verilen 15.09.2020 tarih ve E:2020/406, K:2020/711 sayılı kararın; bir binanın kullanış tarzının tamamen değiştirilmesi veya bir binanın ikamete mahsus mahallerinden bir kısmının dükkan, mağaza, depo gibi ticaret ve sanat icrasına mahsus mahaller haline kaydedilmesi halinde yapı kayıt belgesi alınan yerler için geriye dönük olarak emlak vergisi evleviyetle alınabileceği ileri sürülerek kaldırılması istenilmektedir.
 
SAVUNMANIN ÖZETİ: Vekil eden şirkete gönderilen ödeme emrinin usul ve yasaya aykırı olduğu, Vergi Usul Kanunu'nun 34'üncü maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinden önce vekil eden şirkete ihbarname tebliğ edilmediği, mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu öne sürülerek istinaf başvurusunun reddi gerektiği savunulmaktadır.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Hüküm veren İzmir Bölge İdare Mahkemesi Üçüncü Vergi Dava Dairesince işin gereği görüşüldü.
 
Muğla Vergi Mahkemesi Hakimliği'nce verilen 15.09.2020 tarih ve E:2020/406, K:2020/711 sayılı karar usul ve yasaya uygun olup, kararın kaldırılmasını gerektiren başka bir neden de bulunmamaktadır.
 
Açıklanan nedenle, İSTİNAF BAŞVURUSUNUN REDDİNE, aşağıda dökümü yapılan 227,00-₺ yargılama giderinin başvuruda bulunan üzerinde bırakılmasına, 492 sayılı Harçlar Kanunu ve buna bağlı tarife uyarınca belirlenen 54,40-₺ istinaf karar harcının davalı idareden tahsili için mahkemesince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına, yatırılan posta gideri avansından artan miktarın talep edilmesi halinde derhal, talep edilmemesi halinde ise kararın tebligat işlemlerinin tamamlanmasından sonra Mahkemesince 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 333'üncü maddesi uyarınca yatırana iadesine, kesin olarak 30.11.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy