İzmir Bölge İdare Mahkemesi 2. Vergi Dava Dairesi 2020/431 Esas 2020/283 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 2. Vergi Dava Dairesi
Esas No: 2020/431
Karar No: 2020/283
Karar Tarihi: 13.05.2020



İSTEMİN ÖZETİ: 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname kapsamında kapatılan .... Eğitim ve Öğretim Hizmetleri A.Ş.ne ait vergi borcunu kanuni temsilci sıfatıyla davacıdan tahsili amacıyla adına düzenlenen 01.08.2016 tarih ve 2016/4, 02.08.2016 tarih ve 2016/1,2 ana takip no'lu ödeme emirlerinin iptali istemiyle açılan davayı reddeden Muğla Vergi Mahkemesinin 16/01/2017 gün ve E: 2016/891, K: 2017/43 sayılı kararına yönelik davacının istinaf başvurusunun reddine karar veren Dairemizin 24.05.2017 tarih E:2017/1273 K:2017/1624 sayılı kararına karşı yapılan temyiz başvurusu üzerine Danıştay Dokuzuncu Dairesi'nin 26.02.2020 tarih ve E:2017/3775, K:2020/1204 sayılı kararı ve " 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 2. maddesinin 1/ (a) fıkrasında uyarınca kapatılarak, her türlü mal varlığı, alacakları, hakları ile belge ve evrakı bedelsiz olarak Hazineye devredilen ve ticaret sicil kaydı silinerek mükellefiyet kaydı kapatılan asıl borçlu şirketin vergi borçlarının; 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. maddesinin (6.1.2017 tarih ve 29940 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 679 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 6. maddesi ile değişik) 5. fıkrası uyarınca şirket mal varlığından tahsili yoluna gidilmesi, tahsil edilememesi veya tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması üzerine kanuni temsilcinin şahsi mal varlığından tahsili yoluna gidilmesi gerekirken tüm bu yollara başvurulmaksızın, şirket malvarlığından tahsili olanağı bulunmadığı hususu kesinleşmeden davacıdan tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinde hukuka uyarlık" görülmediği gerekçesiyle verilen bozma kararı üzerine yeniden bir karar verilmek üzere dava dosyasının esas kaydına alınmasından ibarettir.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Hüküm veren İzmir Bölge İdare Mahkemesi 2.Vergi Dava Dairesince; Dairemizin 24.05.2017 tarih E:2017/1273 K:2017/1624 sayılı kararının, Danıştay Dokuzuncu Dairesi'nin 26.02.2020 tarih ve E:2017/3775, K:2020/1204 sayılı kararıyla bozulması üzerine işin gereği görüşüldü:
 
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 10. maddesinde, tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatlar gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde, bunlara düşen ödevlerin kanuni temsilcileri, tüzel kişiliği olmayan teşekkülleri idare edenler ve varsa bunların temsilcileri tarafından yerine getirileceği, yukarıda yazılı olanların bu ödevleri yerine getirmemeleri yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınmayan vergi ve buna bağlı alacakların, kanuni ödevleri yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınacağı hükme bağlanmıştır.
 
23.7.2016 tarih ve 29779 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararnamenin 2. maddesinin 1/ (b) fıkrasında, (aralarında asıl borçlu şirketin de bulunduğu) ekli (II) sayılı listede yer alan özel eğitim kurum ve kuruluşlarının kapatıldığı hükme bağlandıktan sonra, 2. fıkrasında, kapatılan kurum ve kuruluşlara ait olan taşınırlar ile her türlü mal varlığı, alacak ve haklar, belge ve evrakın Hazineye bedelsiz olarak devredilmiş sayılacağı, bunlara ait taşınmazların tapuda resen Hazine adına, her türlü kısıtlama ve taşınmaz yükünden ari olarak tescil edileceğinin belirtildiği, 17.8.2016 tarih ve 29804 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. maddesinin 1. fıkrasında, 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan Kanun Hükmünde Kararnameler gereğince kapatılan ve Vakıflar Genel Müdürlüğüne veya Hazineye devredilen kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanallarının her türlü taşınır, taşınmaz, malvarlığı, alacak ve hakları ile belge ve evraklarının(devralınan varlık); her türlü tespit işlemini yapmaya, kapsamını belirlemeye, idare etmeye, avans dahil her türlü alacak, senet, çek ve diğer kıymetli evraka ilişkin olarak dava ve icra takibi ile diğer her türlü işlemi yapmaya, devralınan varlıklarla ilgili olup kanaat getirici defter, kayıt ve belgelerle tevsik edilen borç ve yükümlülükleri tespite ve hiçbir şekilde devralınan varlıkların değerini geçmemesi, ek mali külfet getirmemesi, kefaletten doğmaması ve Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ/PDY)’ne aidiyeti, iltisakı veya irtibatı olmayan kişilerle gerçek mal veya hizmet ilişkisine dayanması şartıyla bu varlıkların değerlendirilmesi suretiyle bunları uygun bir takvim dahilinde ödemeye, kapatılan kurum ve kuruluşların taahhüt ve garanti ettiği ancak vermediği mal ve hizmet bedellerinin ödemesini durdurmaya veya ödemeye, tahsili mümkün olmadığı anlaşılan veya tahsilinde ve takibinde yarar bulunmayan hak ve alacaklar ile taahhüt ve garantilerin tahsilinden vazgeçmeye, her türlü sulh işlemini yapmaya, devralınan varlıklarla ilişkili kredi veya gerçek bir mal veya hizmet ilişkisine dayanan borçlar nedeniyle konulmuş ve daha önce kaldırılmış takyidatları kredinin veya borcun ödenebilmesini sağlamak amacıyla kaldırıldığı andaki koşullarla tekrar koydurmaya ve ihyaya, menkul rehinleri dikkate almaya, devralınan varlıklara konulan takyidatların sınırlarını belirlemeye ve kaldırmaya, finansal kiralama dahil sözleşmelerin feshine veya devamına karar vermeye, devralınan varlıkların idaresi, değerlendirilmesi, elden çıkarılması için gerekli her türlü tedbiri almaya, gerektiğinde devralınan varlıkların tasfiyesi veya satışı amacıyla uygun görülen kamu kurum ve kuruluşlarına devretmeye, devir kapsamında olmadığı belirlenen varlıkları iadeye, kapatılanların gerçek kişiye ait olması halinde devralınacak varlıkların kapsamını belirlemeye, tereddütleri gidermeye, uygulamaları yönlendirmeye, bütün bu işlemleri yapmak amacıyla usul ve esasları belirlemeye, vakıflar yönünden Vakıflar Genel Müdürlüğü, diğerleri yönünden Maliye Bakanlığının yetkili olduğu hükme bağlandıktan sonra 2. fıkrasında, bu madde kapsamında devralınan varlıklardan nakit ve diğer hazır değerlerin emanet, diğer varlıklar ise nazım hesaplarda izleneceği, nazım hesaplarda izlenen varlıklardan elden çıkarılanların tutarının emanet hesaplarına alınacağı, ödenmesine karar verilen borçların bu emanetlerden ödenerek kalan tutarın bütçeye gelir kaydedileceği, 3. fıkrasında ise, kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanallarının bağlı oldukları şirketlerin faaliyetleri sonlandırılarak ticari sicil kayıtlarının resen terkin edileceği, bunların devralınan varlıkları dışındaki varlıklarının da Hazineye bedelsiz devredilmiş sayılacağı kuralına yer verilmiş, (6.1.2017 tarih ve 29940 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 679 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 6. maddesi ile değişik) 5. fıkrasında da, borçların ödenmesinde, kamu idarelerine ödenmesi gereken vergi, resim, harç, fon kesintisi, pay gibi borçlar, çalışanların sigorta primleri, rehinli alacaklar, enerji, iletişim ve su kullanım borçları, çeşidine bakılmaksızın beşyüz Türk Lirasını geçmeyen borçlar ve diğerleri şeklinde sıralamanın esas alınacağı hükmü yer almıştır.
 
Dosyanın incelenmesinden; asıl borçlu şirket hakkında yapılan mal varlığı araştırmasında şirket adına kayıtlı taşıt ve gayrimenkul bulunduğunun tespit edildiği, haciz bildirileri düzenlenerek taşıtlar ve gayrimenkul üzerine haciz işlemi tesisi edilmekle birlikte 23.07.2016 tarih ve 29779 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereğince söz konusu haciz şerhleri kaldırılarak taşınır ve taşınmazların Hazine adına tescilinin yapıldığı, şirketin borçlarını karşılayacak değerde mal varlığı bulunmadığından bahisle davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla ödeme emirlerinin düzenlendiği anlaşılmaktadır.
 
Hal böyle olunca; 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 2. maddesinin 1/ (a) fıkrasında uyarınca kapatılarak, her türlü mal varlığı, alacakları, hakları ile belge ve evrakı bedelsiz olarak Hazineye devredilen ve ticaret sicil kaydı silinerek mükellefiyet kaydı kapatılan asıl borçlu şirketin vergi borçlarının; 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. maddesinin (6.1.2017 tarih ve 29940 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 679 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 6. maddesi ile değişik) 5. fıkrası uyarınca şirket mal varlığından tahsili yoluna gidilmesi, tahsil edilememesi veya tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması üzerine kanuni temsilcinin şahsi mal varlığından tahsili yoluna gidilmesi gerekirken tüm bu yollara başvurulmaksızın, şirket malvarlığından tahsili olanağı bulunmadığı hususu kesinleşmeden davacıdan tahsili amacıyla düzenlenen dava konusu ödeme emirlerinde hukuka uyarlık görülmemiştir.
 
Açıklanan nedenle; Danıştay bozma kararına uyulmak suretiyle DAVANIN KABULÜ ile uyuşmazlık konusu ödeme emirlerinin iptaline, aşağıda dökümü gösterilen ve dava, istinaf ve temyiz aşamasında davacı tarafından yapılan toplam 517,05TL yargılama gideri ile AAÜT uyarınca davacı vekili için takdir edilen 1.890,00TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 30 gün içinde Danıştayda temyiz yolu açık olmak üzere 13/05/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy