İzmir Bölge İdare Mahkemesi 1. Vergi Dava Dairesi 2020/668 Esas 2020/979 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 1. Vergi Dava Dairesi
Esas No: 2020/668
Karar No: 2020/979
Karar Tarihi: 13.11.2020



(2577 S. K. m. 45)
 
İSTEMİN ÖZETİ: Asıl borçlu ….. Kurumları Bilişim İnşaat Taahhüt Tur.San.ve Tic. Anonim Şirketi'ne ait ödenmeyen kamu alacaklarının tahsili amacıyla davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen 23.10.2019 tarih ve 2019/12,13 sayılı ödeme emirlerinin iptali istemiyle açılan davanın; olayda, borcun ait olduğu dönemlerde "finans yönetmeni" sıfatıyla kendisine tanınan sınırlı imza yetkisinin, davacıya kanuni temsilcilik sıfatı kazandırması mümkün olmadığından, davacı adına düzenlenen dava konusu ödeme emirlerinde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle kabulüne karar veren İzmir 2. Vergi Mahkemesi'nin 29/04/2020 tarih ve E:2019/1620, K:2020/449 sayılı kararının, ilk savunma dilekçelerinde açıklanan nedenlerle yasal dayanaktan yoksun olduğu ileri sürülerek kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istenilmektedir.
 
SAVUNMANIN ÖZETİ: Savunma verilmemiştir.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Karar veren İzmir Bölge İdare Mahkemesi 1.Vergi Dava Dairesi'nce gereği görüşüldü;
 
Dava dosyası kapsamında yer alan bilgi ve belgeler dahilinde yapılan inceleme neticesinde, istinaf başvurusuna konu edilen, İzmir 2. Vergi Mahkemesi'nce verilen 29/04/2020 gün ve E:2019/1620, K:2020/449 sayılı kararın, usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu sonucuna varılmıştır.
 
Açıklanan nedenle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45/3. maddesine istinaden istinaf başvurusunun reddine, aşağıda dökümü yer alan 30,00 TL yargılama giderinin istinaf başvurusunu yapan taraf üzerinde bırakılmasına, yatırılan posta gideri avansından artan tutarın Mahkemesi'nce H.M.K'nun 333. maddesi uyarınca yatırana iadesine, 13/11/2020 tarihinde oyçokluğuyla kesin olmak üzere karar verildi.
 
KARŞI OY
 
Dava, …. Kurumları Bilişim İnşaat Taahhüt Tur. San. ve Tic. Anonim Şirketinin ödenmeyen amme borçlarının tahsili amacıyla, davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen 23.10.2019 tarih ve 2019/12,13 sayılı ödeme emirlerinin iptali istemiyle açılmıştır.
 
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 55. maddesinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere 15 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; 58. maddesinde de, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahısların böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı iddialarıyla tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde vergi mahkemesi nezdinde dava açabilecekleri hüküm altına alınmıştır.
 
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 10. maddesinin 1. fıkrasında, tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzelkişiliği olmayan teşekküllerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevlerin kanuni temsilcileri, tüzelkişiliği olmayan teşekkülleri idare edenler ve varsa bunların temsilcileri tarafından yerine getirileceği; 2. fıkrasında ise, yukarıda yazılı olanların bu ödevleri yerine getirmemeleri yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınamayan vergi ve buna bağlı alacakların, kanuni ödevleri yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınacağı hükme bağlanmıştır.
 
Davacının kanuni temsilci olduğu iddia edilen dönemde yürürlükte bulunan mülga 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 317. maddesinde, "Anonim şirket idare meclisi tarafından idare ve temsil olunur." hükmüne yer verilmek suretiyle kural olarak anonim şirketlerin kanunî temsilinin yönetim kuruluna ait olduğu düzenlenmiş, "Vazifelerin âzalar arasındaki taksimi" başlıklı 319. maddesinde "Esas mukavelede idare ve temsil işlerinin idare meclisi azaları arasında taksim edilip edilmeyeceği ve taksim edilecekse bunun nasıl yapılacağı tespit olunur. İdare meclisinin en az bir azasına şirketi temsil salahiyeti verilir.
 
Esas mukavele ile temsil salahiyetinin ve idare işlerinin hepsini veya bazılarını idare meclisi azası olan murahhaslara veya pay sahibi olmaları zaruri bulunmayan müdürlere bırakabilmek için umumi heyete veya idare meclisine salahiyet verilebilir. Bu gibi kayıtlar bulunmadığı takdirde 317. madde hükmü tatbik olunur." kuralına yer verilmek suretiyle esasen yönetim kuruluna ait olan şirketi temsil ve idare yetkisinin; esas sözleşme ile yönetim kurulu üyelerinden en az biri veya birden fazlasına veya esas sözleşmede genel kurula veya yönetim kuruluna verilecek yetki ile yönetim kurulu üyesi olmaları şartıyla murahhas üyelere veya şirkette pay sahibi olmasalar bile müdürlere devredilebileceği kurala bağlanmıştır.
 
Dava konusu olayda, asıl borçlu ... Kurumları Bilişim İnşaat Taahhüt Tur.San.ve Tic. Anonim Şirketinin 30.11.2007 tarihli genel kurul kararı ile şirketin yönetim kuruluna üç yıl süre ile …, … ve …'ün seçildiği, 04.12.2007 tarihli karar ile davacının şirketin "finans yönetmeni" olarak bir yıl süre ile atandığı, görev tanımının "milli ve gayri milli bankalarda her türlü hesap açma, kapatma, internet bankacılığı sözleşmeleri imzalamaya, şirket banka hesaplarından para çekmeye, şifreleri almaya, şirket hesaplarına bağlı olarak ticari ve benzeri kart talepleri yapmaya, bu kartları teslim almaya, her türlü üye işyeri, POS, sanal POS ve benzeri talepleri yapmaya, bu türlü işleri başından sonuna kadar takip etmeye, tüm resmi ve özel kurumlarla adli ve idari mercilerde, tapu dairelerinde, trafik şubelerinde, gümrüklerde, Sosyal Sigortalar Kurumunda her türlü işlemleri yapmaya, uzlaşma görüşmelerini başından sonuna yürütmeye, her türlü evrakı teslim almaya, Sosyal Sigortalar Kurumundan işyeri şifreleri almaya, bildirge verip almaya, beyannameleri imzalamaya, işlemlerin her aşamasında evrak ve belgelere imza atmaya, kredi talebinde bulunmaya, şirket kaşesinin altına yönetim kurulu üyelerinin herhangi birisinin imzası ile birlikte atacağı imza ile temsil ve ilzam etmesi" şeklinde yapıldığı, yönetim kurulu üyelerinin müşterek olarak şirketi temsile yetkili olduğu, davacının da tek tek yetkili olduğu hususlara ilave olarak tüm resmi ve özel kurumlarla adli ve idari mercilerde her türlü işlem yapmaya müşterek imzayla yetkili olduğu, dolayısıyla davacının da yönetim kurulu üyelerinde olduğu gibi en geniş şekilde ... Kurumları Bilişim İnşaat Taahhüt Tur. San. ve Tic. Anonim Şirketini temsil etmeye yetkili olması nedeniyle ilgili dönemlerde kanuni temsilci ise de; dava dosyasında mevcut bilgi ve belgelerden, asıl borçlu şirket adına yapılan tarhiyatlara ilişkin ihbarnamelerin ilan yolu ile tebliğ edildiği, şirketin işyerinde tebliğ yapılamadığına ilişkin 15.03.2010, 26.07.2010, 28.01.2011, 04.02.2011, 25.09.2013, 03.10.2013, 27.02.2014 tarihli tutanakların 213 sayılı Yasanın 102. maddesine uygun olmadığı, yönetim kurulu başkanının ikametgah adresinde tebliğ yapılamadığına ilişkin 06.12.2013 tarihli tutanaktan önce ilanen tebliğ işlemlerine başlandığı, ayrıca davalı idarece davacının kanuni temsilci olarak sorumlu tutulduğu da dikkate alındığında tüzel kişilere işyeri adreslerinde tebliğ yapılamaması durumunda bilinen adresler kapsamında tüm kanuni temsilcilerin adreslerinin araştırılması gerekirken sadece yönetim kurulu başkanının ikamet adresinde tebliğ yapılamadığı gerekçesiyle yapılan ilanen tebliğ işlemi 213 salılı Yasanın 93 ve devamı maddelerinde ki tebliğ esaslarına aykırı olması nedeniyle aynı Yasanın 114. maddesinde belirlenen süre içerisinde tarh ve usulüne uygun olarak tebliğ edilmeyen vergiler zamanaşımına uğradığından bu gerekçeyle ödeme emirlerinin iptal edilmesi gerektiği görüşüyle çoğunluk kararına katılmıyorum. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy