İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 5. İdari Dava Dairesi 2020/1036 Esas 2020/1675 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 5. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2020/1036
Karar No: 2020/1675
Karar Tarihi: 20.10.2020



İSTEMİN KONUSU: İstanbul2.İdareMahkemesinin 26/12/2019 tarih ve E:2019/907, K:2019/2516 sayılı kararının istinaf yolu ile incelenerek kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istenilmektedir.
 
YARGILAMA SÜRECİ:
 
Dava konusu istem: İstanbul İli, Güngören İlçesi, .... Mahallesi, .... Sokak, No:34 kapı numaralı, 17 pafta, 7647 parsel sayılı yerde bulunan taşınmazda ruhsat ve eklerine aykırı imalat yapıldığından bahisle, 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesi uyarınca 29.417,31-TL para cezası verilmesine ilişkin Güngören Belediye Encümeninin 29/11/2018 tarih ve 532 sayılı kararı ile aynı Kanunun 32. maddesi uyarınca ruhsata aykırı kısımların yıkımına ilişkin Güngören Belediye Encümeninin 29/11/2018 tarih ve 533 sayılı kararının iptali ile dava konusu Encümen kararı nedeniyle ödenen 22.062,98-TL bedelin iadesi istenilmiştir.
 
İlk derece mahkemesi kararının özeti: İstanbul2.İdareMahkemesinin 26/12/2019tarih ve E:2019/907, K:2019/2516sayılı kararı ile; "... 01.10.2018 tarihli yapı tatil tutanağı ile tespit edilen ve dava konusu encümen kararlarında esas alınan aykırılığı kapsar biçimde 26.12.2018 tarihli yapı kayıt belgesinin düzenlendiği, yapının tamamı için için alınan yapı kayıt belgesinin, hukuk aleminde geçerliliğini muhafaza ettiği gözönüne alındığında, 3194 sayılı Kanun'un geçici 16.maddesinin açık hükmü karşısında dava konusu yıkım ve para cezası işlemine dair dava konusu işlemlerde bu gerekçeyle hukuka ve mevzuata uygunluk bulunmadığı; davacı tarafından ödenen idari para cezasının yasal faiziyle birlikte iadesi istemi yönünden; taşınmazı 28.09.2018 tarihinde satın alıp 25.10.2018 tarihinde satmasından ötürü ve bilirkişi raporunda da inşai faaliyetlerin 31.12.2017 tarihinden önce yapıldığı belirtildiğinden cezaların şahsiliği ilkesine göre para cezasına konu inşai faaliyetten sorumlu tutulamaması sebebiyle, tahsil edilen idari para cezasının yasal faiziyle birlikte iadesi gerektiği, bu ödeme yapılırken, ödemenin .... tarafından, her ikisi adına yapıldığına dair şerh de dikkate alınarak iadesinin sağlanması gerektiği" gerekçesi ile dava konusu işlemlerin iptaline, tahsil edilen para cezasının yasal faizi ile birlikte davacıya iadesine karar verilmiştir.
 
İSTİNAFA BAŞVURANIN
 
İDDİALARI: Davalı idare tarafından; İlk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğu, mevzuata uygun işlem tesis edildiği ileri sürülerek davanın reddine karar verilmesi istenilmektedir.
 
KARŞI TARAFIN
 
SAVUNMASI: Davacı tarafından; dava konusu işlemin iptaline dair kararın hukuka uygun olduğu ileri sürülerek davalı idare istinaf başvurusunun reddi gerektiği savunulmuştur.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Karar veren İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Beşinci İdare Dava Dairesince; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "İstinaf" başlıklı (Değişik 6545 S.K./19. md.) 45. maddesinin 5. fıkrası uyarınca dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü.
 
İNCELEME VE GEREKÇE:
 
MADDİ OLAY:
 
İstanbul İli, Güngören İlçesi, .... Mahallesi, 17 pafta, 7647 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan yapıda davalı idare elemanlarınca yapılan denetimde 2 BK+ Zemin Kat+ 4 Normal Kat+ Ç.A.P’li B.A.K Dükkan + konut ruhsatlı 3B grubu binada 1. Bodrum katta binaya ait otoparkın dükkan haline dönüştürüldüğü, ayrıca kısmi 2. Bodrum katta binanın ortak mahalli olan sığınağın söz konusu alana dahil edildiği tespit edilerek 01.10.2018 tarih ve 169/25 cilt/yaprak nolu yapı tatil tutanağı düzenlenmiştir.
 
Anılan tutanağa dayanılarak Güngören Belediye Encümeninin 29.11.2018 tarih ve 532 sayılı kararıyla 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 42. maddesi uyarınca davacıya 29.417,31-TL idari para cezası verilmiş, 29.11.2018 tarih ve 532 sayılı kararıyla da 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca ruhsata aykırı kısımların yıkımına karar verilmiştir.
 
Anılan encümen kararlarının iptali ve dava konusu Encümen kararı nedeniyle ödenen 22.062,98-TL bedelin iadesi istemiyle bakılan dava açılmıştır.
 
İLGİLİ MEVZUAT:
 
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "İstinaf" başlıklı (Değişik 6545 S.K./19. md.) 45. maddesinin 5. fıkrasında, “Bölge idare mahkemesi, ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı yapılan istinaf başvurusunu haklı bulduğu, davaya görevsiz veya yetkisiz mahkeme yahut reddedilmiş veya yasaklanmış hâkim tarafından bakılmış olması hâllerinde, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vererek dosyayı ilgili mahkemeye gönderir. Bölge idare mahkemesinin bu fıkra uyarınca verilen kararları kesindir.” hükmü yer almaktadır.
 
3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesinin ilk cümlesinde; "Bu Kanun hükümlerine göre ruhsat alınmadan yapılabilecek yapılar hariç; ruhsat alınmadan yapıya başlandığı veya ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapıldığının ilgili idarece tespiti, fenni mesulce tespiti ve ihbarı veya herhangi bir şekilde bu duruma muttali olunması üzerine, belediye veya valiliklerce o andaki inşaat durumu tespit edilir." hükmüne yer verilmiştir.
 
Anılan Kanunun 42. maddesinde ise; ruhsat alınmaksızın veya ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının sahibine, yapı müteahhidine veya aykırılığı altı iş günü içinde idareye bildirmeyen ilgili fenni mesullere yapının mülkiyet durumuna, bulunduğu alanın özelliğine, durumuna, niteliğine ve sınıfına, yerleşmeye ve çevreye etkisine, can ve mal emniyetini tehdit edip etmediğine ve aykırılığın büyüklüğüne göre, beşyüz Türk Lirasından az olmamak üzere idari para cezaları uygulanacağı, Bakanlıkça belirlenen yapı sınıflarına ve gruplarına göre yapının inşaat alanı üzerinden idari para cezası verileceği hükme bağlanmıştır.
 
3194 sayılı İmar Kanununun 18 Mayıs 2018 tarihli ve 30425 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7143 sayılı Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanunun 16’ncı maddesi ile eklenen geçici 16’ncı maddesinin birinci fıkrasında; "Afet risklerine hazırlık kapsamında ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınması ve imar barışının sağlanması amacıyla, 31/12/2017 tarihinden önce yapılmış yapılar için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve yetkilendireceği kurum ve kuruluşlara 31/10/2018 tarihine kadar başvurulması, bu maddedeki şartların yerine getirilmesi ve 31/12/2018 tarihine kadar kayıt bedelinin ödenmesi halinde Yapı Kayıt Belgesi verilebilir. Başvuruya konu yapının ve arsasının mülkiyet durumu, yapı sınıf ve grubu ve diğer hususlar Bakanlık tarafından hazırlanan Yapı Kayıt Sistemine yapı sahibinin beyanına göre kaydedilir." hükmüne, dördüncü fıkrasında ise; "Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılarla ilgili bu Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil edilemeyen idari para cezaları iptal edilir." hükmüne yer verilmiş; 31.12.2018 günlü ve 538 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Yapı Kayıt Belgesi başvuru süresinin 30/06/2019 tarihine kadar uzatılmasına karar verilmiştir.
 
Anılan Yasa hükmüne dayanılarak hazırlanan ve 6 Haziran 2018 tarihli ve 30443 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Yapı Kayıt Belgesi Verilmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğin 6. maddesinin birinci fıkrasında, Yapı Kayıt Belgesi verilen yapıların maliklerinin, bu belgenin bir örneğini belediye ve mücavir alan sınırları içinde ilgili belediyesine, bu sınırlar dışında il özel idaresine vermek zorunda oldukları, aynı maddenin üçüncü fıkrasında, Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılarla ilgili 3194 sayılı Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil edilemeyen idari para cezalarının iptal edileceği belirtilmiş, 20 Eylül 2018 tarihli ve 30541 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Yapı Kayıt Belgesi Verilmesine İlişkin Usul ve Esaslarda Değişiklik yapılmasına Dair Usul ve Esasların 5. maddesi ile değişik 8 inci maddesinin ikinci fıkrasında ise; “(2) Yapı Kayıt Belgesi düzenlenemeyecek yapılar için bu belgenin düzenlendiğinin tespit edilmesi durumunda, Yapı Kayıt Belgesi iptal edilir, bu belgenin sağlamış olduğu haklar geri alınır, Yapı Kayıt Belgesi bedeli olarak yatırılmış olan bedel iade edilmez ve belge düzenlenmesi safhasında yalan beyanda bulunan müracaat sahibi hakkında 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 206 ncı maddesi uyarınca suç duyurusunda bulunulur.” düzenlemesine yer verilmiştir.
 
Öte yandan, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 688. maddesinde, "Paylı mülkiyette birden çok kimse, maddî olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına belli paylarla maliktir. Başka türlü belirlenmedikçe, paylar eşit sayılır. Paydaşlardan her biri kendi payı bakımından malik hak ve yükümlülüklerine sahip olur. Pay devredilebilir, rehnedilebilir ve alacaklılar tarafından haczettirilebilir.", 692. maddesinde, "Paylı malın özgülendiği amacın değiştirilmesi, korumanın veya olağan şekilde kullanmanın gerekli kıldığı ölçüyü aşan yapı işlerine girişilmesi veya paylı malın tamamı üzerinde tasarruf işlemlerinin yapılması, oybirliğiyle aksi kararlaştırılmış olmadıkça, bütün paydaşların kabulüne bağlıdır. Paylar üzerinde taşınmaz rehni veya taşınmaz yükü kurulmuşsa, paydaşlar malın tamamını benzer haklarla kayıtlayamazlar." hükmü yer almaktadır.
 
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 4. maddesinde, "Ortak yerlerin konusu sözleşme ile belirtilebilir. Aşağıda yazılı yerler ve şeyler bu Kanun gereğince her halde ortak yer sayılır.
 
a) Temeller ve ana duvarlar, taşıyıcı sistemi oluşturan kiriş, kolon ve perde duvarlar ile taşıyıcı sistemin parçası diğer elemanlar, bağımsız bölümleri ayıran ortak duvarlar, tavan ve tabanlar, avlular, genel giriş kapıları, antreler, merdivenler, asansörler, sahanlıklar, koridorlar ve buralardaki genel tuvalet ve lavabolar, kapıcı daire veya odaları, genel çamaşırlık ve çamaşır kurutma yerleri, genel kömürlük ve ortak garajlar, elektrik, su ve havagazı saatlerinin korunmasına mahsus olup bağımsız bölüm dışında bulunan yuvalar ve kapalı kısımlar, kalorifer daireleri, kuyu ve sarnıçlar, yapının genel su depoları, sığınaklar,
 
b) Her kat malikinin kendi bölümü dışındaki kanalizasyon tesisleri ve çöp kanalları ile kalorifer, su, havagazı ve elektrik tesisleri, telefon, radyo ve televizyon için ortak şebeke ve antenler sıcak ve soğuk hava tesisleri,
 
c) Çatılar, bacalar, genel dam terasları, yağmur olukları, yangın emniyet merdivenleri.
 
Yukarıda sayılanların dışında kalıp da, yine ortaklaşa kullanma, korunma veya faydalanma için zaruri olan diğer yerler ve şeyler de (Ortak yer) konusuna girer.", 16. maddesinde, "Kat malikleri anagayrimenkulün bütün ortak yerlerine, arsa payları oranında, ortak mülkiyet hükümlerine göre malik olurlar. Kat malikleri ortak yerlerde kullanma hakkına sahiptirler; bu hakkın genel kömürlük, garaj, teras, çamaşırhane ve çamaşır kurutma alanları gibi yerlerdeki ölçüsü, aksine sözleşme olmadıkça, her kat malikine ait arsa payı ile oranlıdır.", "Yasak işler" başlıklı 24. maddesinde; "Ana gayrimenkulün, kütükte mesken, iş veya ticaret yeri olarak gösterilen bağımsız bir bölümünde hastane, dispanser, klinik, poliklinik, ecza laboratuvarı gibi müesseseler kurulamaz; kat maliklerinin buna aykırı sözleşmeleri hükümsüzdür; dispanser, klinik, poliklinik niteliğinde olmıyan muayenehaneler bu hükmün dışındadır. Anagayrimenkulün, kütükte mesken olarak gösterilen bağımsız bir bölümünde sinema, tiyatro, kahvehane, gazino, pavyon, bar, kulüp, dans salonu ve emsali gibi eğlence ve toplantı yerleri ve fırın, lokanta, pastahane, süthane gibi gıda ve beslenme yerleri ve imalathane, boyahane, basımevi, dükkan, galeri ve çarşı gibi yerler, ancak kat malikleri kurulunun oybirliği ile vereceği kararla açılabilir." düzenlemeleri yer almaktadır.
 
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
 
Dosyanın incelenmesinden; İstanbul İli, Güngören İlçesi, .... Mahallesi, 17 pafta, 7647 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan yapıda davalı idare elemanlarınca yapılan denetimde "2 BK+ Zemin Kat+ 4 Normal Kat+ Ç.A.P’li B.A.K Dükkan + konut ruhsatlı 3B grubu binada 1. Bodrum katta binaya ait otoparkın dükkan haline dönüştürüldüğü, ayrıca kısmi 2. Bodrum katta binanın ortak mahalli olan sığınağın söz konusu alana dahil edildiği" tespit edilerek 01.10.2018 tarih ve 169/25 cilt/yaprak nolu yapı tatil tutanağının düzenlendiği, anılan tutanağa dayanılarak Güngören Belediye Encümeninin 29.11.2018 tarih ve 532 sayılı kararıyla 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 42. maddesi uyarınca davacıya 29.417,31-TL idari para cezası verildiği, 29.11.2018 tarih ve 532 sayılı kararıyla da 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca ruhsata aykırı kısımların yıkımına verildiği, dava konusu yapıya ilişkin olarak 3194 sayılı Kanunun Geçici 16. maddesi uyarınca 26.12.2018tarih,4094251başvuru numaralı, 6UUKU5KNbelge numaralı Yapı Kayıt Belgesinin alındığı anlaşılmaktadır.
 
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; yapı sahibinin beyanına dayalı düzenlenen yapı kayıt belgesi ile kayıt altına alınan yapıların, belgenin düzenlenmesine temel oluşturan Yasanın Geçici 16. maddesi ile belirlenen şartları taşımadığının ilgili idaresince tespiti halinde anılan Kanuna dayanılarak hazırlanan Tebliğin 8.maddesinin ikinci fıkrası uyarınca yine yetkili idaresince iptal edilmesi ve bu belgenin sağladığı hakların geri alınması mümkün olduğu gibi yargısal incelemesi devam eden davalarda da Yasanın istisna kapsamına aldığı alanlarda yapılan yapılar ile 31/12/2017 tarihinden sonra yapıldığı idaresince somut olarak kanıtlanan yapıların yapı kayıt belgesi ile sağlanan haklardan yararlanamayacağı açıktır.
 
Ayrıca, paylı mülkiyet hükümlerine tabi olunan ortak alanlarda maliklerin kendi payları oranında hak ve yükümlülüğe sahip olduğu, paylı mülkiyetin özgülendiği amacın ve kullanım şeklinin değiştirilmesi veya paylı mal üzerinde tasarruf yapılabilmesi için tüm paydaşların oybirliğiyle karar alması gerektiği sonucuna varılmaktadır.
 
Bu durumda, paylı mülkiyet hükümlerine tabi olan ortak alanlarda malikler kendi payları oranında hak ve yükümlülüğe sahip olduğundan, paylı mülkiyetin özgülendiği amacın ve kullanım şeklinin değiştirilmesi veya paylı mal üzerinde tasarruf yapılabilmesi için tüm paydaşların oybirliğiyle karar alması gerektiği, dolayısıyla paylı mülkiyete konu taşınmazlar üzerinde bulunan yapılar için yapı kayıt belgesi düzenlenebilmesi, paydaşlar tarafından oybirliği ile karar alınmasına bağlı olup, kat maliklerince oybirliğiyle alınmış bir karar olmadan ortak alanda (otopark ve sığınak) ruhsat ve eklerine aykırılıklar yapıldığı tespit edilen ve yapı kayıt belgesi ile kayıt altına alınan uyuşmazlık konusu yapının 3194 sayılı İmar Kanununun Geçici 16. maddesi ile sağlanan haktan yararlanamayacağı açık olduğundan, İdare Mahkemesince; uyuşmazlığın esasının incelenmesi suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, işleme konu yapı için 3194 sayılı Kanunun Geçici 16. maddesi uyarınca yapı kayıt belgesi düzenlendiğinden bahisle dava konusu işlemin iptaline karar verilmesinde hukuki isabet görülmemiştir.
 
Diğer taraftan, ilk derece mahkemesi sıfatıyla uyuşmazlığa bakan idare mahkemesince işin esası incelenmeksizin hüküm kurulmuş olması karşısında, 2577 sayılı Kanunun istinaf kanun yoluna ilişkin hükümleri uyarınca Dairemizce işin esasına girilmesi mümkün görülmemiş, kararın kaldırılması ve 2577 sayılı Yasanın 45/5. maddesi gereği yeniden bir karar verilmesi için dosyanın mahkemesine iade edilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
 
KARAR SONUCU:
 
Açıklanan nedenlerle;
 
1.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45.maddesinin 4.fıkrası uyarınca davalı idare İSTİNAF BAŞVURUSUNUNKABULÜNE,
 
2.İstanbul2.İdareMahkemesinin 26/12/2019tarih ve E:2019/907, K:2019/2516sayılı kararının KALDIRILMASINA
 
3.2577 sayılı Kanunun 45. maddesinin 5. fıkrası uyarınca yukarıda belirtilen gerekçe dikkate alınarak yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın kararı veren İlk derece Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
 
4.Mahkemece yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına,
 
5.2577 sayılı Kanunun 45. maddesinin 6. fıkrası uyarınca kararın taraflara tebliği için dosyanın ait olduğu mahkemeye gönderilmesine,
 
6.2577 sayılı Kanunun 45. maddesinin 5. fıkrası uyarınca kesin olarak 20/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy