İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 3. Vergi Dava Dairesi 2019/2860 Esas 2020/881 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 3. Vergi Dava Dairesi
Esas No: 2019/2860
Karar No: 2020/881
Karar Tarihi: 06.07.2020



(213 S. K. m. 353) (2577 S. K. m. 45, 46, 49) (193 S. K. Mük. m. 120)
 
İSTEMİN ÖZETİ: Davacı hakkında düzenlenen 30.10.2018 tarih ve 2018-A-6021/22,23 Sayılı vergi inceleme raporlarına istinaden üç kat vergi zıyaı cezalı olarak tarh edilip 2018110113JyX0000002,3,4,5,6 kesin fiş numaralı ihbarnamelerle bildirilen 2013/1-12 dönemine ait gelir vergisi, 2013/4-6,7-9,10-12 dönemlerine ait gelir geçici vergileri ve 2013/1-12 dönemi için 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353/1 maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması iptali istemiyle açılan davanın dava konusu özel usulsüzlük cezası ve gelir geçici vergi asıllarının kaldırılmasına, dava konusu gelir vergisi ve vergi zıyaı cezalarının kaldırılması isteminin ise reddine karar veren İstanbul 13. Vergi Mahkemesi'nin 23/05/2019 tarih ve E:2018/2136, K:2019/1067 Sayılı kararına karşı taraflarca istinaf isteminde bulunularak; kararın aleyhe olan hüküm fıkralarının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek kaldırılması istenilmektedir.
 
SAVUNMANIN ÖZETİ: Taraflarca savunma verilmemiştir.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Hüküm veren İstanbul Üçüncü Vergi Dava Dairesince işin gereği görüşüldü:
 
KARAR: Tarafların istinaf başvurusu, Davacı hakkında düzenlenen 30.10.2018 tarih ve 2018-A-6021/22,23 Sayılı vergi inceleme raporlarına istinaden üç kat vergi zıyaı cezalı olarak tarh edilip 2018110113JyX0000002,3,4,5,6 kesin fiş numaralı ihbarnamelerle bildirilen 2013/1-12 dönemine ait gelir vergisi, 2013/4-6,7-9,10-12 dönemlerine ait gelir geçici vergileri ve 2013/1-12 dönemi için 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353/1 maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması iptali istemiyle açılan davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar veren Vergi Mahkemesi kararının aleyhe olan hüküm fıkralarının kaldırılması istemine ilişkindir.
 
2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "İstinaf" başlıklı 45. maddesinin 1.fıkrasında; idare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine başvurulabileceği; 2.fıkrasında, istinafın, temyizin şekli ve usullerine tabi olduğu; 3. fıkrasında, bölge idare mahkemesinin, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararının hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar vereceği, karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkünse gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı vereceği; 4. fıkrasında, bölge idare mahkemesinin, ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulmadığı takdirde istinaf başvurusunun kabulüyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vereceği, bu halde bölge idare mahkemesinin işin esası hakkında yeniden bir karar vereceği; 6. fıkrasında ise, bölge idare mahkemelerinin 46. maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir hükümleri yer almaktadır.
 
Dosyadaki belgelerin incelenmesinden; istinafa konu kararın özel usulsüzlük cezası ve gelir geçici vergi asıllarına ilişkin kısımlarına davalı idare tarafından yapılan istinaf başvurusu ile davacı istinaf başvuruna konu kararın üç kat vergi ziyaı cezalı gelir vergisi ile gelir geçici vergilerine bağlı vergi ziyaı cezalarının tek kata ilişkin kısmında 2577 Sayılı Yasa'nın 45. ve 49.maddelerinde sayılan kaldırılmasını gerektiren nedenlerin bulunmadığı ve davalı istinaf dilekçesinde ileri sürülen iddiaların da kararın buna ait kısmının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte olmadığı sonucuna varıldığından davalı idare istinaf talebinin reddi ile davacı istinaf talebinin bu kısmının reddi gerekmektedir.
 
Davacı istinaf başvurusuna konu gelir geçici vergilerine bağlı olarak kesilen ve tek katı aşan vergi ziyaı cezalarına gelince;
 
193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununun geçici vergiye ilişkin mükerrer 120. maddesinin dördüncü fıkrasında; geçici verginin %10'u aşan tutarda eksik beyan edildiğinin saptanması halinde eksik beyan edilen bu kısım için ceza tahsil edileceği kurala bağlanmıştır. Maddede öngörülen oranı aşan tutarda eksik beyanda bulunan davacı adına salınan geçici vergi nedeniyle ceza kesilmesi mükerrer 120. maddede yer alan düzenlemenin gereği olmakla birlikte yıllık vergiye mahsuben peşin alınan geçici vergi nedeniyle yol açılan vergi kaybı nedeniyle hakkaniyet gereği bir kat ceza kesilmesi gerektiğinden, istinaf istemine konu kararın vergi ziyaı cezasının geçici vergi aslı tutarının bir katını aşan kısmı yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasının kaldırılması gerekmektedir.
 
Nitekim Danıştay Üçüncü Dairesinin 18.10.2018 tarih ve E:2018/4748, K:2018/5381 Sayılı kararı ile Danıştay Dördüncü Dairesinin 28.03.2019 tarih ve E:2016/17713, K:2019/2422 Sayılı kararı da bu yöndedir.
 
Buna göre, dava konusu 2013/4-6,7-9,10-12 dönemleri gelir geçici vergi üzerinden kesilen ve tek katı aşan vergi ziyaı cezalarının iptali istemine yönelik açılan davanın reddi yönünde verilen kısmın kaldırılarak anılan tutarların iptali suretiyle davanın bu kısmının kabulüne karar verilmesi gerekmektedir.
 
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, davalı idare istinaf başvurusunun reddine, davacı istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, İstanbul 13. Vergi Mahkemesi'nin 23/05/2019 tarih ve E:2018/2136, K:2019/1067 Sayılı kararının gelir geçici vergiler üzerinden kesilen vergi ziyaı cezalarının 1 katını aşan ve redde ilişkin kısmının kaldırılmasına, gelir geçici vergiler üzerinden kesilen vergi ziyaı cezalarının 1 katı aşan kısmına ilişkin davacı istinaf başvurusunun kabulüyle davanın bu kısmının kabulüne, kararın diğer kısımlarına yönelik taraf istinaf başvurularının reddine, dava kısmen kabul, kısmen ret ile sonuçlandığından aşağıda dökümü yapılan yargılama giderlerinin haklılık oranına göre takdiren 23,50 TL'sinin davalı idare üzerinde bırakılmasına, 278,50 TL yargılama giderinin 200,00 TL'sinin davalı tarafından davacıya ödenmesine, kalan kısmının davacı üzerinde bırakılmasına, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca taraf vekilleri lehine ayrı ayrı 1.890,00 TL avukatlık ücretinin takdirine, reddedilen tutar üzerinden 54,40 TL'den az olmamak üzere binde 4,55 oranında hesaplanacak nispi karar harcının davalı idarece davacıdan tahsiline, artan posta ücretinin kararın kesinleşmesinden sonra taraflara iadesine, kararın taraflara tebliğinden itibaren 30 gün içerisinde Danıştay'da temyiz yolu açık olmak üzere, 06.07.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
 
 


Full & Egal Universal Law Academy