İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 3. İdari Dava Dairesi 2020/562 Esas 2020/610 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 3. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2020/562
Karar No: 2020/610
Karar Tarihi: 12.11.2020



(2709 S. K. m. 128) (657 S. K. m. 4, 37, 64) (2577 S. K. m. 45)
 
İSTEMİN ÖZETİ: İstanbul …. Mahkemesinde Yazı İşleri Müdürü olarak görev yapan davacı tarafından; sözleşmeli olarak çalıştığı sürelerin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 64. maddesi gereğince disiplin cezası almaksızın geçirilen sekiz yıllık sürenin hesabında değerlendirilerek tarafına bir kademe ilerlemesi uygulanması istemiyle davalı idareye yaptığı başvurunun reddine ilişkin İstanbul Anadolu Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanlığının 18/07/2019 tarihli ve 2019/2392 Karar sayılı işleminin iptali istemiyle açılan davada; dava konusu işlemin iptaline ilişkin İstanbul 5. İdare Mahkemesince verilen 17/12/2019 tarih ve E:2019/165L K:2019/2475 sayılı karara karşı davalı idare tarafından; davacının sözleşmeli olarak göreve başladığı, daha sonra kadroya geçirildiği, kadrolu görev yaptığı sürenin sekiz yılın altında olması nedeniyle talebinin reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık olmadığı, işlemin iptaline ilişkin mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğu iddialarıyla istinaf yoluna başvurulmaktadır.
 
SAVUNMANIN ÖZETİ: İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Karar veren İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Üçüncü İdare Dava Dairesince işin gereği görüşüldü:
 
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 6545 sayılı Kanunun 19. maddesi ile değişik 45. maddesinin 3. fıkrasında; “Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı karan verir.” hükmü yer almaktadır.
 
Dava dosyasının incelenmesi sonucunda, istinaf başvurusuna konu mahkeme kararı hukuka uygun bulunduğundan ve başvuru dilekçesinde ileri sürülen iddialar da söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediğinden istinaf başvurusunun reddine, istinaf yargılama giderlerinin başvuran üzerinde bırakılmasına ve bu safhada tahsil edilen yargılama giderlerinden kullanılmayan kısmın ilgilisine iadesine, kararın taraflara tebliği için dosyanın ait olduğu Mahkemeye gönderilmesine, 12.11.2020 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
 
[GEREKÇELİ YEREL MAHKEME KARARI]
 
İSTANBUL
BEŞİNCİ İDARE MAHKEMESİ
 
ESAS NO: 2019/1651
KARAR NO: 2019/2475
 
DAVANIN ÖZETİ: İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi'nde Yazı İşleri Müdürü olarak görev yapan davacı taralından; sözleşmeli olarak çalıştığı sürelerin 657 sayılı kanunun 64.maddesi gereğince bir kademe verilmesi talebiyle davalı idareye yaptığı başvurunun "sözleşmeli olarak çalışılan sürelerin 8 yıllık sürenin hesabında değerlendirilemeyeceği" gerekçesiyle reddine yönelik tesis edilen İstanbul Anadolu Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyon Başkanlığının 18/07/2019 tarih ve 2019/2392 Karar sayılı işleminin; hukuka ve mevzuata aykırı olduğu, sözleşmeli olarak çalıştığı sürelerinde 8 yıllık sürenin hesabına dahil edilmesinin gerektiği iddia edilerek iptali istenilmektedir.
 
SAVUNMANIN ÖZETİ: 657 sayılı Kanunun 4/B maddesine tabi olarak çalışanların yasal düzenlemeler sonucu memuriyete geçirilmeleri halinde bu hizmetlerinin kazanılmış hak aylığında değerlendirildiği, ancak sözleşmeli dönmede taraflarına 657 sayılı kanunun disiplin hükümlerinin uygulanmadığı, bu hususta Adalet Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü'nün 10/07/2019 tarih ve E.8370/17275 sayılı görüşlerinde "söz konusu kanunun 37 ve 64. Maddelerinde yer verilen disiplin cezası almaksızın geçirilen sekiz yıllık sürenin hesabında sadece memuriyet hizmet sürelerinin esas alınacağı, söz konusu süreye kazanılmış hak aylığında sayılan sürelerin dahi ancak özel hüküm bulunması halinde eklenebileceği değerlendirildiğinden, memuriyet öncesi sözleşmeli personel olarak geçen sürelerin 8 yıllık sürenin hesabında değerlendirilemeyeceği mütalaa edilmektedir" şeklinde görüşlerine yer verildiği, davacının özlük dosyasının incelenmesinden; 07/06/2011 tarihinde sözleşmeli zabıt katibi olarak göreve başladığı, 21/10/2013 tarihinde kadrolu pozisyona geçirildiği, işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Karar veren İstanbul 5. İdare Mahkemesi'nce dava dosyası incelenmek suretiyle işin gereği görüşüldü:
 
Dava, ….. İstanbul Mahkemesi'nde Yazı İşleri Müdürü olarak görev yapan davacı taralından; sözleşmeli olarak çalıştığı sürelerin 657 sayılı kanunun 64. maddesi gereğince bir kademe verilmesi talebiyle davalı idareye yaptığı başvurunun "sözleşmeli olarak çalışılan sürelerin 8 yıllık sürenin hesabında değerlendirilemeyeceği" gerekçesiyle reddine yönelik tesis edilen İstanbul Anadolu Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyon Başkanlığı'nın 18/07/2019 tarih ve 2019/2392 Karar sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
 
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4/B maddesinde sözleşmeli personel;
 
"Kalkınma planı, yıllık program ve iş programlarında yer alan önemli projelerin hazırlanması, gerçekleştirilmesi ve işlerliği için şart olan, zaruri ve istisnai hallere münhasır olmak üzere özel meslek bilgisine ve ihtisasına ihtiyaç gösteren işlerde, Bakanlar Kurulunca belirlenen esas ve usuller çerçevesinde kurumun teklifi ve Devlet Personel Başkanlığının görüşü üzerine Maliye Bakanlığınca vizelenen pozisyonlarda, mali yılla sınırlı olarak sözleşme ile çalıştırılmasına karar verilen ve işçi sayılmayan kamu hizmeti görevlileridir." şeklinde tanımlanmıştır.
 
Anayasa'nın 128. maddesine göre Devletin, genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü olduğu kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler ancak memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle yürütülebilecektir.
 
Nitekim, 16.06.1978 günlü, 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan ve 28.06.1978 günlü, 16330 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve Genel Bütçeye dahil dairelerde, katma bütçeli idarelerde, döner sermayeli kuruluşlarda, belediyelerde, özel idarelerde ve kamu iktisadi teşebbüslerinde, özel Bütçeli İdareler ile 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamı dışında kalan kuruluşlarda sözleşme ile çalıştırılan personel ile ilgili düzenlemeler yapan "Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar"ın 2. maddesinde de, sözleşmeli personelin; mevzuatına uygun olarak sözleşme ile çalıştırılan ve işçi sayılmayan kamu görevlileri olduğu belirtilmiştir.
 
[GEREKÇELİ YEREL MAHKEME KARARI]
 
İSTANBUL
BEŞİNCİ İDARE MAHKEMESİ
 
ESAS NO: 2019/1651
KARAR NO: 2019/2475
 
DAVANIN ÖZETİ: İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi'nde Yazı İşleri Müdürü olarak görev yapan davacı taralından; sözleşmeli olarak çalıştığı sürelerin 657 sayılı kanunun 64.maddesi gereğince bir kademe verilmesi talebiyle davalı idareye yaptığı başvurunun "sözleşmeli olarak çalışılan sürelerin 8 yıllık sürenin hesabında değerlendirilemeyeceği" gerekçesiyle reddine yönelik tesis edilen İstanbul Anadolu Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyon Başkanlığının 18/07/2019 tarih ve 2019/2392 Karar sayılı işleminin; hukuka ve mevzuata aykırı olduğu, sözleşmeli olarak çalıştığı sürelerinde 8 yıllık sürenin hesabına dahil edilmesinin gerektiği iddia edilerek iptali istenilmektedir.
 
SAVUNMANIN ÖZETİ: 657 sayılı Kanunun 4/B maddesine tabi olarak çalışanların yasal düzenlemeler sonucu memuriyete geçirilmeleri halinde bu hizmetlerinin kazanılmış hak aylığında değerlendirildiği, ancak sözleşmeli dönmede taraflarına 657 sayılı kanunun disiplin hükümlerinin uygulanmadığı, bu hususta Adalet Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü'nün 10/07/2019 tarih ve E.8370/17275 sayılı görüşlerinde "söz konusu kanunun 37 ve 64. Maddelerinde yer verilen disiplin cezası almaksızın geçirilen sekiz yıllık sürenin hesabında sadece memuriyet hizmet sürelerinin esas alınacağı, söz konusu süreye kazanılmış hak aylığında sayılan sürelerin dahi ancak özel hüküm bulunması halinde eklenebileceği değerlendirildiğinden, memuriyet öncesi sözleşmeli personel olarak geçen sürelerin 8 yıllık sürenin hesabında değerlendirilemeyeceği mütalaa edilmektedir" şeklinde görüşlerine yer verildiği, davacının özlük dosyasının incelenmesinden; 07/06/2011 tarihinde sözleşmeli zabıt katibi olarak göreve başladığı, 21/10/2013 tarihinde kadrolu pozisyona geçirildiği, işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Karar veren İstanbul 5. İdare Mahkemesi'nce dava dosyası incelenmek suretiyle işin gereği görüşüldü:
 
Dava, ….. İstanbul Mahkemesi'nde Yazı İşleri Müdürü olarak görev yapan davacı taralından; sözleşmeli olarak çalıştığı sürelerin 657 sayılı kanunun 64. maddesi gereğince bir kademe verilmesi talebiyle davalı idareye yaptığı başvurunun "sözleşmeli olarak çalışılan sürelerin 8 yıllık sürenin hesabında değerlendirilemeyeceği" gerekçesiyle reddine yönelik tesis edilen İstanbul Anadolu Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyon Başkanlığı'nın 18/07/2019 tarih ve 2019/2392 Karar sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
 
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4/B maddesinde sözleşmeli personel;
 
"Kalkınma planı, yıllık program ve iş programlarında yer alan önemli projelerin hazırlanması, gerçekleştirilmesi ve işlerliği için şart olan, zaruri ve istisnai hallere münhasır olmak üzere özel meslek bilgisine ve ihtisasına ihtiyaç gösteren işlerde, Bakanlar Kurulunca belirlenen esas ve usuller çerçevesinde kurumun teklifi ve Devlet Personel Başkanlığının görüşü üzerine Maliye Bakanlığınca vizelenen pozisyonlarda, mali yılla sınırlı olarak sözleşme ile çalıştırılmasına karar verilen ve işçi sayılmayan kamu hizmeti görevlileridir." şeklinde tanımlanmıştır.
 
Anayasa'nın 128. maddesine göre Devletin, genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü olduğu kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler ancak memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle yürütülebilecektir.
 
Nitekim, 16.06.1978 günlü, 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan ve 28.06.1978 günlü, 16330 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve Genel Bütçeye dahil dairelerde, katma bütçeli idarelerde, döner sermayeli kuruluşlarda, belediyelerde, özel idarelerde ve kamu iktisadi teşebbüslerinde, özel Bütçeli İdareler ile 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamı dışında kalan kuruluşlarda sözleşme ile çalıştırılan personel ile ilgili düzenlemeler yapan "Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar"ın 2. maddesinde de, sözleşmeli personelin; mevzuatına uygun olarak sözleşme ile çalıştırılan ve işçi sayılmayan kamu görevlileri olduğu belirtilmiştir.
 
657 sayılı Kanun'un 64. maddesinde yer alan, Devlet memurlarından 6 yıllık sicil notu ortalaması 90 ve daha yukarı olanların aylık derecelerinin yükseltilmesinde dikkate alınmak üzere bir kademe ilerlemesi uygulanacağı kuralı, 6111 sayılı Kanun'un 100. maddesi ile "Son sekiz yıl içinde herhangi bir disiplin cezası almayan memurlara, aylık derecelerinin yükseltilmesinde dikkate alınmak üzere bir kademe ilerlemesi uygulanır." biçiminde değiştirilmiştir.
 
Dava dosyasının incelenmesinden; İstanbul Anadolu 62. Asliye Ceza Mahkemesi'nde Yazı İşleri Müdürü olarak görev yapan davacı tarafından; sözleşmeli olarak çalıştığı sürelerin 657 sayılı kanunun 64.maddesi gereğince bir kademe verilmesi talebiyle davalı idareye yaptığı başvurunun "sözleşmeli olarak çalışılan sürelerin 8 yıllık sürenin hesabında değerlendirilemeyeceği" gerekçesiyle reddine yönelik tesis edilen İstanbul Anadolu Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyon Başkanlığının 18/07/2019 tarih ve 2019/2392 Karar sayılı işleminin tesisi üzerine, söz konusu işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
 
Yukarıda yer alan mevzuat hükümlerinin birarada değerlendirilmesinden, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunda yer alan düzenlemelerin, anılan Kanun'un 4/D kapsamında çalışan işçiler için uygulanması mümkün olmamakla birlikte, Kanun'un 4/B maddesi kapsamında görev yapan sözleşmeli personel ile 4/C maddesi kapsamında görev yapan geçici personel hakkında referans norm olarak uygulanabileceği nitekim Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 17/06/2013 tarihli, YD İtiraz No: 2013/357 sayılı kararında, "657 sayılı Kanun hükümlerinin anılan Kanun'un 4/B maddesi kapsamında istihdam edilen sözleşmeli personel için doğrudan uygulanmasının söz konusu otamayacağı, ancak "referans norm" olarak dikkate alınabileceği" belirtilmiştir.
 
Davacı, davalı idarede 657 sayılı DMK'nun 4/B maddesi kapsamında sözleşmeli personel olarak istihdam edilmekte iken aynı kanuna 632 sayılı KHK getirilen geçici 37 madde hükmü uyarınca 4/A maddesi, kapsamında memur olarak atandığı ve yine bu madde hükmü uyarınca sözleşmeli personel pozisyonunda geçirdiği hizmet süresi kazanılmış hak aylık derece ve kademesinin tespitinde değerlendirildiği dosyada mevcut hizmet cetvelinin incelenmesinden anlaşılmıştır.
 
Yukarıda da anlatıldığı gibi,657 sayılı kanun hükümlerinin 4/B maddesi hükmü kapsamında istihdam edilen sözleşmeli personel hakkında doğrudan uygulanması mümkün olmamakla birlikte gerek bu hükümlerin "referans norm" olarak alınabileceğine dair Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun içtihatları, gerekse de Adalet Bakanlığı Disiplin Yönetmeliğinin Kapsam başlıklı 2. maddesinde yer alan, bu yönetmelik hükümlerinin sözleşmeli personel hakkında da uygulanacağını öngören hükmü karşısında davacının sözleşmeli personel olarak çalıştığı süre içinde herhangi bir disiplin cezası aldığı yolunda bir iddia ileri sürülmediğine ve bu sürenin de davalı idarece davacının kazanılmış hak aylık derece ve kademesinde değerlendirildiği konusunda taraflar arasında bir çekişme bulunmadığına göre aynı sürenin 657 sayılı Kanun'un 4/B maddesi kapsamındaki hizmetlerin 64. maddede belirtilen sekiz yıllık sürelerin hesabında değerlendirilmesi gerektiği ve davacının da 8 yıl içerisinde disiplin cezası almadığı görüldüğünden, davacıya bir kademe verilmesi gerekirken aksi yönde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata uyarlık bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
 
Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemin iptaline, aşağıda dökümü yapılan 156,50-TL yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, resmiden karşılanan 38,00-TL posta giderinin davalı idareden tahsili için harç tahsil müzekkeresi yazılmasına, artan posta ücretinin karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine, kararın tebliğinden itibaren 30 gün içerisinde İstanbul Bölge İdare Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere, 17/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy