İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/68 Esas 2023/443 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/68
Karar No: 2023/443
Karar Tarihi: 15.03.2023

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2021/68
KARAR NO: 2023/443
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 05/10/2020
NUMARASI: 2019/20 Esas - 2020/518 Karar
DAVA: Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
KARAR TARİHİ: 15/03/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket tarafından, zorunlu mali mesuliyet(trafık) poliçesi ile sigorta edilen ... Plakalı aracın 03/04/2016 tarihinde, ... ve ... plakalı araçta %100 oranında kusurlu olarak maddi hasar meydana getirdiğini, mahallinde tutulan tutanağa göre, ... plakalı sigortalı araç olayda %100 kusurlu olarak bu hasarı meydana getirdiğini, söz konusu hadise sebebiyle, yaptırılan ekspertiz sonucu 13.856,00 TL hasar tespit edilmiş olup, hasar miktarının sigortalı davalının kusur durumu ve teminatı dikkate alınarak karşı tarafa ödendiğini, tazminatı ödeyen müvekkili şirket, Trafik Sigorta Genel Şartları B1-c, B4-f maddesine (olay yeri terk) göre alacağın tahsili için dava açılması zorunluluğu ortaya çıktığını, davalıya ait araç, olayda %100 kusurlu olarak müvekkili şirketin büyük zararına sebep olduğundan, ... plaka sigortalı aracın kullanım şeklinin taksi olduğunu, aracın ticari amaçla kullanıldığının kabulü gerekeceğinden mahkemenin görevli olduğunu beyan ile 13.856,00 TL tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; söz konusu kaza ile müvekkilinin hiçbir alakası bulunmadığını, haksız olarak açılmış davanın reddi gerektiğini, kaza nedeni ile tutulan ve ekte tarafımızca sunulan tutanakta görüleceği gibi, kaza yerinden firar ettiği iddia edilen aracın plakasının ... olarak belirtildiği, bu tutanağın imza altına alındığını, ancak davacı tarafın ... plakalı aracın sahibi olması dolayısıyla müvekkiline huzurdaki davayı ikame ettiğini, tutanakta belirtilen ve müvekkil üzerine kayıtlı plakaların birbirinden farklı olduğunu, bahsedilen gün ve bahsedilen saatte müvekkiline ait aracın olay mahallinden dahi geçmediğini bu nedenle davacının firara dayalı rücu isteminin herhangi bir dayanağı da bulunmadığını, olay günü tutulan tutanakta ... Plakalı aracın kırmızı ışık ihlali yaptığı, söz konusu kazanın bu sebeple meydana geldiği belirtilmişse de müvekkiline ait ... plakalı aracın herhangi bir şekilde kırmızı ışık ihlali nedeni ile idari para cezası dahi kesilmediğini, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, " Davanın reddine" karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemece 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMMS Genel Şartlarının "zarar görenlerin haklarının saklı tutulması ve sigortacının sigortalıya rücu hakkı" başlıklı B.4/f bendinin yanlış yorumlanmış olduğunu, Yerel Mahkemenin yorumunun hatalı olduğunu, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMMS) Genel Şartlarının" zarar görenlerin haklarının saklı tutulması ve sigortacının sigortalıya rücu hakkı" başlıklı B.4/f bendi ile ispat külfetinin yer değiştiği gerçeğinin yerel mahekemece gözardı edilmiş olduğunu, bu madde ile ispat külfetinin yer değiştirmiş olduğunu ve sigortacı "olay yerinin terk edilmiş olması" tek başına ispat ettiğinde rücu sebebinin gerçekleşmiş kabul edilmesi gerektiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından; 03/04/2016 günü davacı tarafa sigortalı, davalının maliki olduğu olay yerini terk eden (Firari) araç sürücüsü yönetimindeki ... plaka sayılı aracın meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle, sigortacı tarafından ödenen hasar bedellerinin kendi sigortalısından tahsilinin talep edildiği anlaşılmaktadır. Taraflar arasında ZMMS poliçesi düzenlendiği görülmüştür. Bu halde dava konusu uyuşmazlıkta poliçe tarihinde yürürlükte bulunan ve 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMMS genel şartlarına göre değerlendirme yapılması gerekmektedir. 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında zarar görenlerin haklarının saklı tutulması ve sigortacının sigortalıya rücu hakkının düzenlendiği B.4. maddesi "Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez. Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda kazaya sebebiyet veren sigortalıya rücu edebilir. Sigortalıya başlıca şu nedenlerle rücu edilir: a-) Tazminatı gerektiren olay, sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kasti bir hareketi veya ağır kusuru sonucunda meydana gelmiş ise, b-)Tazminatı gerektiren olay, aracın ilgili mevzuat hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan veya geçerliliğini yitirmiş sürücü sertifikasına sahip ya da ehliyetine geçici/sürekli el konulmuş kimseler tarafından sevk edilmesi veya trafik kurallarının ağır kusur ile ihlali sonucunda meydana gelmiş ise,c-) Aracın, uyuşturucu madde veya ilgili mevzuatta belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle kullanılması sırasında meydana gelen zararlar,ç-) Tazminatı gerektiren olay, yolcu taşımaya ruhsatlı olmayan araçlarda yolcu taşınması veya yetkili makamlarca tespit edilmiş olan istiap haddinden fazla yolcu veya yük taşınması veya patlayıcı, parlayıcı ve tehlikeli maddeleri taşıma ruhsatı bulunmayan araçlarda, bu maddelerin parlama, tutuşma ve infilakı yüzünden meydana gelmiş ise, d-) Sigortalının rizikonun gerçekleşmesi halinde bu genel şartların B.1 maddesinde belirtilen yükümlülükleri yerine getirmemesinden dolayı zarar ve ziyan miktarında bir artış olursa, e-) Tazminatı gerektiren olayın aracın çalınması veya gasp edilmesi sonucunda olması halinde, çalınma veya gasp edilme olayında sigortalının kendisinin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kusurlu olduğu tespit edilirse, f-) Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halinde, Sigortacı rücu sebeplerine dayanarak tazminat sürecini geciktiremez ve bu sebeplere dayalı bilgi ve belgeyi hak sahibinden talep edemez." şekilinde düzenlenmiştir. Somut uyuşmazlıkta davaya konu trafik kazasına ilişkin kaza tespit tutanağında taksi sürücüsünün olay yerinden firar ettiğinin yazılı olduğu görülmektedir. Kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ZMMS Genel Şartlarında zarar görenlerin haklarının saklı tutulması ve sigortacının sigortalıya rücu hakkının düzenlendiği B.4. maddesi f bendinde bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesinin rücu sebebi olduğunu düzenlenmiştir. Dosya kapsamına sunulan tüm beyan ve belgelerden dava dışı sigortalı araç firari sürücüsünün olay yerini terk sebebinin ZMMS genel şartları B.4/f bendi kapsamında "tedavi" veya "yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme", "can güvenliği nedeniyle uzaklaşma" gibi zorunlu hallerden olmadığı bu nedenle rücu koşullarının oluştuğu gözetilerek davanın esasına girilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Bu kabule göre dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunun hasara uğrayan ... ve ... plakalı araçların hasarlı parçaları dikkate alınarak konusunda uzman bilirkişi tarafından ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli olarak hazırlandığı anlaşıldığına göre bu bilirkişi raporuna itibar edilerek 13.856,00 TL üzerinden davanın kabulüne, araç ticari olduğundan avans faizi uygulanmasına karar verilmiştir. Bu nedenle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK'nın 353/1-b/2. maddesi gereğince, İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
A- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK'nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre:1-Davanın KABULÜNE, 13.856,00 TL'nin ödeme tarihlerinden tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması alınması gereken 957,37 TL karar harçtan, peşin alınan 236,63 TL harcın mahsubu ile bakiye 720,74 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,3-Davacı tarafından yatırılan 236,63 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 5-Davacı tarafından yapılan 1.879,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 9.200 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 7-Taraflarca yatırılan gider avansın arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN ;1-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine 2-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan 108,50 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 148,60 TL istinaf başvuru harcının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 3-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK'nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.15/03/2023

Full & Egal Universal Law Academy