İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/387 Esas 2023/695 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/387
Karar No: 2023/695
Karar Tarihi: 14.04.2023

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2021/387
KARAR NO: 2023/695
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 19/11/2020
NUMARASI: 2017/335 Esas - 2020/660 Karar
DAVA:Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
KARAR TARİHİ: 14/04/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin destekçisi ...'in sevk ve idaresinde bulunan ... plakalı aracın Ordu İli Ulubey İlçesi ... köyü yolu üzerinde 12/12/2009 tarihinde maddi hasarlı ölümlü ve yaralamalı trafik kazasının meydana geldiğini, kazada müvekkillerinin destekçisi ...'in vefat ettiğini, ... plakalı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik merhumun eşi ... için 100,00 TL, çocuğu ... (...) ... için 100,00 TL, çocuğu ... için 100,00 TL, çocuğu ... için şimdilik 100,00 TL, çocuğu ... için 100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının poliçe limitleri sınırlı kalmak kaydıyla davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ... plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde 29/12/2008-2009 tarihleri arasında geçerli olmak üzere ZMMS poliçesi ile sigortalandığını, ...'in mirasçılarının sigortadan zarar gören 3. kişi olmayacağı için talep ettiği tazminat talebinin teminat kapsamı dışında olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun tespiti açısından davacının gerçekten de destekten yoksunluk zararları olup olmadığının davacı tarafça ispatının gerektiğini, davacı tarafın gerçek destekten yoksun kalma zararının tespiti için aktüerya uzmanından rapor alınması gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğu olduğu azami poliçe teminat limiti ve sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, "Davanın kabulü ile davacı ... için 141.465,00 TL, davacı ... için 540,00 TL, davacı ... için 540,00 TL, davacı ... için 3.075,00 TL, davacı ... için 4.380,00 TL olmak üzere toplam 150.000,00 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 17/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine" karar verilmiştir. Bu karara karşı davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Gerekçe ile hatalı hüküm oluşturulduğunu, yerel mahkemenin yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden hatalı karar verdiğini, Yargıtay içtihatları ile kanun maddesinin açık hükmü gereğince sigorta şirketinin yargılama giderinden ve ücreti vekaletten toplam hükmedilen maddi tazminata oranı dahilinde sorumlu tutulması gerektiğini, bu doğrultuda davalının yargılama masrafı ile ücreti vekalete mahkum edilmemesi buna karşın tüm harcın müvekkilinden tahsil edilmesine karar verilmesinin hukuka aykırılık oluşturduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Somut olayda, davalı ... Sigorta A.Ş., kazaya neden olan aracın Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası (ZMMS) sigortacısı olup, olay tarihi itibariyle bu davalının, temin ettiği ZMMS poliçe limiti ile sınırlı olarak zarardan sorumlu olacağı açıktır. O halde, davalı sigorta şirketinin harç, yargılama gideri ve avukatlık ücretinden, sigorta bedelinin (limitinin) hükmolunan tazminata oranı dahilinde sorumlu tutulması gerekirken mahkemece bu durum gözetilmeden davanın kabulüne karar verildiği halde harç ve yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılması ve davacılar yararına vekalet ücreti hükmedilmemiş olması doğru olmamıştır. (Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin 2021/22270 Esas 2022/9782 Karar sayılı ilamı.)Bu nedenle; davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK'nın 353/1-b/2. maddesi gereğince, İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A- Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK'nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre: 1-Davanın kabulü ile, davacı ... için 141.465,00 TL, davacı ... için 540,00 TL, davacı ... için 540,00 TL, davacı ... için 3.075,00 TL, davacı ... için 4.380,00 TL olmak üzere toplam 150.000,00 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 17/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, 2-Alınması gereken 10.246,50 TL ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 31,40 TL peşin harç, 2.554,00-TL ıslah harcı toplamı 2.585,40-TL'nin mahsubu ile bakiye 7.661,10-TL'nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davacı tarafça yapılan 1.700,00 TL bilirkişi ücreti, 553,00 TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 2.253,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, 4-Davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden kabul edilen maddi tazminat miktarları üzerinden İlk Derece Mahkemesi karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan Davacı ... için 17.389,17 TL, davacı ... için 540,00 TL, davacı ... için 540,00 TL, davacı ... için 3.075,00 TL, davacı ... için 4.380,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile belirtilen miktarlarda davacılara verilmesine, 4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, 5-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN ;1-Davacılar tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine,2-İstinaf aşamasında davacılar tarafından yapılan 65,00 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 162,10 TL istinaf başvuru harcının davalıdan tahsili ile davacıya/davalıya verilmesine, 3-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK'nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.14/04/2023

Full & Egal Universal Law Academy