İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2020/427 Esas 2023/553 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/427
Karar No: 2023/553
Karar Tarihi: 30.03.2023

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/427
KARAR NO: 2023/553
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/12/2019
NUMARASI: 2018/465 Esas - 2019/998 Karar
DAVANIN KONUSU: Destekten Yoksun Kalma Tazminatı
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/03/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355.maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
K A R A R Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin desteği ve eşi ...'ın 17.08.2017 tarihinde sevk ve idaresindeki ... plakalı çekici ve bu çekiciye bağlı ... plakalı yarı römork ile seyir halinde iken çekicinin ön sağ tekerin yerinden çıkarak arkada aynı istikamette seyir halinde olan ... plakalı aracın sağ ön çamurluk kısımlarına çarptığını, akabinde aynı istikamete seyretmekte olan ... plakalı aracın sol ön kısmı ile müvekkilinin desteği olan ...'a çarpması ile meydana gelen kaza neticesinde müvekkilinin desteğinin vefat ettiğini, kaza tespit tutanağına göre ... plaka sayılı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğunu, dava açılmadan önce davalı kuruma yaptıkları başvuruya rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 3.600,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı kuruma başvurdukları 02.05.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile; kazanın meydana gelmesinde yabancı ... plakalı araç sürücüsünün herhangi bir kusuru bulunmadığını, kazaya ilişkin yürütülen soruşturma sırasında alınan bilirkişi raporu ile kusurun davacının desteğine ait olduğunun belirlendiğini ve kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; dava konusu kazanın meydana gelmesinde davacının desteği ...'ın tamamen kusurlu olduğu, ... plakalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı vekilinin istinaf nedenleri; kaza tespit tutanağına göre davalı tarafça sorumluluğu üstlenilen araç sürücüsü ...'nın KTK 52/1-a maddesi gereğince kusurlu olduğunun belirtildiği, mahkemece alınan bilirkişi raporu ile cezai soruşturma sırasında ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen raporlarda kazaya karışan araç sürücüsü ...'nın kusursuz olduğunun belirtilmesi nedeniyle raporlar ile kaza tespit tutanağı arasında çelişki meydana geldiği, kusur raporuna itirazlarının dikkate alınmadığı, çelişki giderilmeksizin hüküm kurulmasının hatalı olduğu hususlarına ilişkindir. İlk derece mahkemesince 13/01/2020 tarihli ek karar ile; mahkemece verilen kararın miktar itibariyle kesin nitelikte olduğu gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf etmemiş sayılmasına karar verilmiş, ek karara karşı davacı vekilince yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. 1-Davacı vekilinin ek karara ilişkin istinaf nedenlerinin incelenmesinde; Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı isteğine ilişkin olup; dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak kaydıyla eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Belirsiz alacak davasında davacı, alacağının tam ve kesin olarak belirlenmesinden sonra HMK 107.maddesine dayalı olarak bir kez alacağını artırabilir. Ayrıca davasını HMK 176. ve devamı maddelerine göre bir kez de ıslah edebilir. Somut olayda, dava tarihi 25/05/2018 olup, dava tarihinde yürürlükte olan HMK'ya göre belirsiz alacak davası olarak açılmıştır. Davacı vekilinin yukarıda açıklanan ilkeler ışığında bedel artırım ve ıslah hakkı da olduğu gözetildiğinde ilk derece mahkemesinin kararın kesin olduğundan bahisle istinaf etmemiş sayılmasına ilişkin 13/01/2020 tarihli ek kararda isabet bulunmadığından ek kararın kaldırılması gerekmiştir. 2- Davacı vekilinin asıl karara ilişkin istinaf nedenlerinin incelenmesinde; Haksız fiile dayalı tazminat davalarında kusurun belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli yer tutmaktadır. Dosya içerisinde bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesinde; kaza tespit tutanağında; davacının desteği ...'ın sevk ve idaresindeki ... plaka sayılı çekici ve bu çekiciye bağlı ... plakalı yarı römork ile Konya istikametinden Aksaray istikametine seyri esnasında bilinen kilometreye geldiğinde, çekicinin ön sağ tekerinin yerinden çıkması akabinde çekicinin sağ kısmının asfalta düşmesi ve sürtünmesi neticesinde savrulan parçaların arkadan ve aynı yönde gelen ...'nun sevk ve idaresindeki ... plakalı aracın sağ ön çamurluk kısımlarına çarparak hasar verdiği, çekici ve otomobil sürücülerinin araçları yolun sağ banket kısımlarına çektikleri, otomobil sürücüsü ...'nun beyanına göre çekici sürücüsü davacının desteği ...'ın yola yaya çıkarak yolda bulunan parçaları almak istediği sırada, arkadan gelen ve aynı istikamette seyretmekte olan ... araç sürücüsü ...'nın aracının ön kısmı ile yaya ...'a çarpması ile meydana gelen kazada yaya ...'ın KTK'nın yaya kusurlarından 68/1a-1 maddesinde düzenlenen Yönetmelikte belirtilen tedbirleri almadan, gece ve gündüz görüşün az olduğu hallerde çarpmayı önyelici uyarıcı tedbirleri almama kuralını ihlal ettiği, otomobil sürücüsü ...'nın ise KTK'nın 52/1-a maddesinde düzenlenen aracın hızını kavşaklara yaklaşırken dönemeçlere girerken...vs hızını azaltmamak kuralını ihlal ettiği için kusurlu olduğunun belirtildiği, kazaya ilişkin Aksaray Cumhuriyet Baysavcılığı'nca yürütülen soruşturma esnasında ATK Ankara Trafik İhtisas Dairesi'nden alınan 28/09/2017 tarihli raporunda ise; davacının desteği ...'ın hız limitinin yüksek olduğu, meskun mahal sınırları dışındaki yolun, aydınlatmanın bulunmadığı olay yeri kesiminde yoldaki görünürlüğünü olumsuz yönde etkileyen üzerindeki koyu renk giysilerle kontrolsüzce seyir yoluna girmesi nedeniyle kazanın meydana gelmesinde tamamen kusurlu olduğu, kazaya karışan araç sürücüsü ...'nın kusurunun bulunmadığı kanaatine varıldığının bildirildiği, mahkemece alınan ...tarafından düzenlenen 15/06/2019 tarihli bilirkişi raporunda da ATK Ankara Trafik İhtisas Dairesi'nin raporundaki görüşün benimsendiği, bu hali ile kaza tespit tutanağı ile kusura ilişkin dosya kapsamında bulunan raporların çeliştiği, mahkemece bilirkişi raporunun hükme esas alındığı anlaşılmıştır. Kaza tespit tutanağı ile kusura ilişkin raporların çeliştiği anlaşılmakla mahkemece kusura ilişkin yeterli inceleme yapıldığını söyleme imkanı bulunmamaktadır. O halde mahkemece; kaza tespit tutanağı ile ceza soruşturması kapsamında alınan ATK Ankara Trafik İhtisas Dairesi'nin raporu ve mahkemece aldırılan kusur raporu arasındaki çelişkilerin giderilmesi yönünde İTÜ veya Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti'nden oluşturulacak 3 kişilik uzman bilirkişi kurulundan, kaza tespit tutanağındaki belirlemeler ile dosya kapsamında mevcut olan raporlar karşılaştırılarak çelişkileri giderecek mahiyette, uzlaştırıcı, denetime açık, ayrıntılı kusur durum ve oranlarının belirlendiği rapor aldırılarak sonucuna göre karar vermek gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulmuş olması isabetli olmadığından davacı vekilinin yerinde görülen istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK m. 353/1-a/6 gereğince kaldırılmasına karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ / Gerekçe uyarınca, 1/Davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜ ile, istinaf istemine konu olan ve başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararının HMK'nın 353/1-a/6 madde hükmü uyarınca KALDIRILMASINA, 2/Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3/İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırıldığı anlaşılan istinaf karar ve ilam harcının talep halinde kendisine İADESİNE, 4/Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 5/İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK'nın 353/1-a maddesi gereğince, kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 30/03/2023

Full & Egal Universal Law Academy