İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2023/413 Esas 2023/524 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi
Esas No: 2023/413
Karar No: 2023/524
Karar Tarihi: 29.03.2023

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/413
KARAR NO: 2023/524
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/692 Esas
KARAR NO: 2021/680
KARAR TARİHİ: 20/10/2021
DAVA: Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)
KARAR TARİHİ: 29/03/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; Kooperatiflerinin müflis banka nezdindeki mevduat hesabında bulunan toplam 43.928,47 TL nedeniyle alacaklı olduklarını, iflasın açılmasıyla birlikte İİK 196.maddesi gereğince sıra cetveline kayıt için iflas dairesine başvuru yaptıklarını, İstanbul ...İflas Dairesinin ... sayılı dosyasında önce Kooperatifin 2. Başkanının imzasının ayrıca istenildiğini, kendilerine gönderilmesine rağmen yetkisiz başvuru denilerek taleplerinin tümden reddedildiğini, İstanbul ... İflas Dairesinin alacağın tamamının reddedildiğine dair kararı 26.11.2020 tarihinde kendilerine tebliğ edildiğini, alacaklarının tamamının sıra cetveline kaydının ve kabulünün yapılabilmesi için işbu davayı açma zaruretinin hasıl olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulüne, kooperatifin alacağının tamamının sıra cetveline kaydına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Davacı tarafın işbu davayı hak düşürücü süre içerisinde açmamış ise davanın öncelikle usulden reddi gerektiğini, davacı yapı kooperatifi yetkililerinin müflis bankadan 43.928,47 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle 3189 kayıt numarasıyla İstanbul ... İflas Müdürlüğünün ... iflas sayılı dosyasına alacak kayıt talebinde bulunduğunu, mezkur hükümler dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde, davacı kooperatifin 27.04.2019 tarihinden itibaren 2 yıl süre ile ..., ... ve ... isimli kişilerden herhangi ikisinin müşterek imzası ile temsile yetkili olduklarının tespit edildiğini, İflas Müdürlüğü'ne sunulan alacak kayıt talebi dilekçesinin yalnızca ... tarafından huzurda imzalandığını, ikinci yetkili tarafından atılan imzanın huzurda atılmadığını, bunun üzerine İflas idaresi tarafından, ikinci imzanın yetkili kişi tarafından huzurda atılması gerektiğinin belirtildiğini, ancak imzanın süresinde tamamlanmadığını, işbu sebeple davacının yetkisiz alacak kayıt başvurusunun iflas idaresi tarafından reddine karar verildiğini, bu bakımdan İflas İdaresi kararında herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığını belirterek, davanın İİK 235.maddesi gereğince hak düşürücü süre içerisinde açılmamış ise öncelikle usulden reddine, dava süresi içerisinde açılmış ise izah edilen nedenlerle davanın esastan reddine, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, davayı takip eden taraf bulunmadığından dosyanın 19/04/2021 tarihinde takipsizlik nedeniyle işlemden kaldırıldığı ve yasal 3 aylık süre içinde yenilenmediği anlaşılmakla davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde; müvekkilinin yapılan tebligattan haberdar olmadığını, müvekkile yapılan tebliğ evrakında, "işyerinde daimi çalışana teslim" ibaresinin yer aldığını ancak kooperatifin o tarihlerde bir çalışanın olmadığını bu sebeple kooperatife yapıldığı gözüken tebligatın usulsüz olduğunu, ayrıca davanın takip edilmemesi halinde oluşacak hukuki duruma ilişkin hiç bir bilgilendirme olmadığını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK'nın 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususları da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, İİK 235. maddesi gereğince açılmış olan sıra cetveline itiraz ( kayıt kabul) davasıdır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "Tarafların Duruşmaya Gelmemesi, Sonuçları ve Davanın Açılmamış Sayılması" başlığını taşıyan 150. maddesinin 1. fıkrasında "Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir.", 5. fıkrasında "İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibariyle açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır." hükmüne yer verilmiştir. Dosya kapsamına göre; 19/04/2021 tarihinde yapılacak olan ön inceleme duruşma gününün, davacı kooperatif vekiline, tensip tutanağı, cevap dilekçesinin uzatılmasına ilişkin süre uzatım kararı dışında cevap dilekçesi ile birlikte üç defa tebliğ edildiği, tensip tutanağı ile birlikte 20/01/2021 tarihinde yapılan tebligatta, belirlenen ön inceleme gün ve saatinde duruşmaya gelmediği yada gelip de davayı takip etmediği takdirde dosyanın işlemden kaldırılacağı ihtar edildiği, 19/04/2021 tarihli ön inceleme duruşmasında, mahkemece davacı kooperatife usulüne uygun duruşma günü tebliği yapıldığı, duruşmaya katılan olmadığı, herhangi bir mazeret dilekçesi de sunulmadığı, davacı kooperatifi temsilen dava dilekçesini imzalayan yetkililerin görev sürelerinin sunulan imza sirküsüne göre 27/04/2021 tarihinde sona erecek olduğu görüldüğü, davalı vekilince mazeret dilekçesi sunulduğu, ancak mazeret dilekçesinde davanın davacı tarafça takip edilmemesi halinde davayı takip etmek istediklerine dair bir beyan bulunmadığı, ayrıca belgeli bir mesleki mazeret bildirilmediğinden davalı vekilinin mazeretinin reddi ile takip edilmeyen davanın HMK 150/1 maddesi uyarınca işlemden kaldırılmasına, dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren 3 aylık süre içinde yenilenmemesi nedeniyle HMK 150/5 maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı kooperatif vekili istinaf nedeni olarak; müvekkilinin yapılan tebligattan haberdar olmadığını, müvekkile yapılan tebliğ evrakında, "işyerinde daimi çalışana teslim" ibaresinin yer aldığını ancak kooperatifin o tarihlerde bir çalışanın olmadığını bu sebeple kooperatife yapıldığı gözüken tebligatın usulsüz olduğunu, ayrıca davanın takip edilmemesi halinde oluşacak hukuki duruma ilişkin hiç bir bilgilendirme olmadığını ileri sürmüş ise de davacı kooperatife, tensip tutanağı ile birlikte duruşma gününü bildirir 20/01/2021 tarihinde yapılan tebligatta, davacının duruşmaya gelmediği yada gelip de davayı takip etmediği takdirde dosyanın işlemden kaldırılacağı ihtar edildiği anlaşılmış olup, tebligatın davacı kooperatifin daimi çalışanı olduğunu bildiren ...'ye imza karşılığında teslim edilmiştir. Her ne kadar tebligat yapılan ...'nin kooperatif çalışanı olmadığı, usulsüz tebligat nedeniyle davacı kooperatifin duruşma gününden haberdar olmadığı iddia edilmiş ise de, davacı kooperatifin alacak kaydı için iflas masasına yaptığı başvuruya ilişkin iflas masanın red kararı da aynı şekilde davacı kooperatifin daimi çalışanı olduğunu bildiren ...'ye 26/11/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilinin dava dilekçesinde "İstanbul ... İflas Dairesinin alacağın tamamının reddedildiğine dair kararı 26.11.2020 tarihinde kendilerine tebliğ edildiğini" açıkça kabul ettiğinden bu yöndeki istinaf nedeni yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesinin kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, HMK 353/1.b.1 bendi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvusunun esastan reddine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-HMK' nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan REDDİNE, 2- Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davacı tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcı davacı tarafından peşin yatırıldığından harç konusunda bir karar verilmesine yer olmadığına, 4-Davacının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına, 5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/1.a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.29/03/2023

Full & Egal Universal Law Academy