İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/1223 Esas 2023/327 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1223
Karar No: 2023/327
Karar Tarihi: 01.03.2023

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1223
KARAR NO: 2023/327
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/1244
KARAR NO: 2018/1320
KARAR TARİHİ: 21/12/2018
DAVA: Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
KARAR TARİHİ: 01/03/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile sigortalısı ... Tic. A.Ş. arasında akdedilen sigorta sözleşmesi nedeniyle düzenlenen ... nolu Allrisk sigorta poliçesi ile 01/11/2014-2015 tarihleri arası "Gaziosmanpaşa İlçesi ... Mah. ... Pafta, ...-...-...-...-...-...20 parseller ve ...-... pafta, ... parsellerde" yer alan riziko adresinde bulunan ... Şantiyesi'ndeki depolarda 02/06/2015 tarihinde kimliği belirsiz kişi veya kişiler tarafından gerçekleştirilen hırsızlık neticesinde sigortalı nezdinde hırsızlık meydana geldiğini, bu kapsamda inşaat şantiyesinin elektrik işlerini yürüten ... Elektrik A.Ş. isimli şirketin mallarının çalındığını ve hırsızlık olayının davalı güvenlik şirketinin sunması gereken hizmeti iyi ifa etmemiş olması nedeniyle meydana geldiği belirtilerek dava dışı sigortalıya ödenen 32.533,18 TL tazminatın davalı güvenlik şirketinden ödeme tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; her ne adı altında olursa olsun tazminat sorumlulukları bulunmadığını, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla bahse konu hırsızlık olayında dava dışı sigortalının değil sigortalının taşeronu olan ... A.Ş.'nin mallarının çalındığının, işbu dava bakımından yetkili yerin Ankara Mahkemeleri olduğunu, talebin zaman aşımına uğradığını, kaldı ki herhangi bir sorumlulukları bulunmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece ''... Bilirkişiler güvenlik uzmanı ..., mali müşavir ... ve sigorta uzmanı Dr. ...'ten alınan 15/11/2018 tarihli bilirkişi raporu ile de; ... Adi ortaklığı ile davalı ... Hizm. A.Ş. arasında akdedilen sözleşmenin eki niteliğindeki "... Şantiye görev yeri özel talimatına ek talimatname" başlıklı belgenin 10. maddesinde "özellikle görev bölgeleri olan şantiye giriş kapıları ve şantiye sahası yol güzergahları dışında bulunan taşeron firmaların malzeme depolarının güvenliğinden Securitas sorumlu değildir. Firmalar kendi malzeme kayıtlarına ilişkin ... güvenlik şirketini her ne sebeple olursa olsun mesul ve sorumlu değildir." şeklindeki sözleşme hükmünden hareketle meydana gelen hırsızlık olayının davalı şirketin sorumluluğunda olmayan sebeplerden kaynaklandığı keza oluşan rizikonun hırsızlık teminatı kapsamında gerçekleştiğine dair kesin kanıtların yer almadığı, tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde davalı şirketin oluşan hasar bedelinden sorumlu olduğu sonucuna varılamayacağının tespit edildiği görülmektedir. Tüm dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli ve denetime açık olduğundan davalı şirketin sorumluluğunda olmayan bir sebepten kaynaklanan riziko nedeniyle ödenmiş bulunan hasar bedelinin davalı şirketten rücu suretiyle tahsiline yönelik davanın reddine" dair karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; ek talimatnamede ... Adi Ortaklığını temsilen yetkili temsilcinin imzasının yer almadığı, dolayısıyla söz konusu metnin esas alınmasının hukuken mümkün olamayacağını, geçerli olsa dahi taşeron firmaların depolarının güvenliğinin sağlanmasında tamamen sorumluluk dışında bırakılmadığı, toplamda 26,49 km uzunluğundaki bu kabloların şantiye dışarısından çıkarılabilmesine ancak birden fazla kişi tarafından bir araca yüklenmesi durumunda kapıların giriş çıkışları kapılarını kullanarak çalınan malların dışarıya çıkarılmasının gerektiği ve kapıların güvenliğinin davalı şirket tarafından sağlanması gerektiği belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK'nin 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususlarını da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (T.T.K.) 1472 (6762 sayılı T.T.K.'nin 1301) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminat bedelinin rücuen tahsili istemine ilişkindir. ... nolu davacı ile dava dışı ... A.Ş./ ...A.Ş. ve ...A.Ş. Ortak Girişimi/İşyerlerinde Çalışan Müteahhitler ve/veya Tali Müteahhitler ve/veya Tedarikçiler ve /veya stajyerler ...A.Ş. ve ...A.Ş. Ortak Girişimi (Adi Ortaklığı) arasında düzenlenen İnşaat All Risk Sigorta poliçesinin 17.11.2011-2012 dönemlerini kapsadığı, sigortalı iş yerinde 02.06.2015 tarihinde meydana gelen hırsızlık olayı sonucunda maddi hasar meydana geldiği, hasar bedelini ödeyen davacı sigorta şirketinin halefiyet ilkesi gereğince iş bu davayı açtığı anlaşılmıştır. İnşaat Bütün Riskler Sigorta Poliçesi'nde ... Sigorta A.Ş. (... nolu poliçe sigorta bedelinin %43'ü), ... Sigorta A.Ş. (... nolu sigorta poliçesi sigorta bedelinin %10'u), ... Sigorta A.Ş. (... nolu sigorta poliçesi sigorta bedelinin %10'u), ... Sigorta A.Ş. (... nolu sigorta poliçesi sigorta bedelinin %19,5'i), ... Sigorta A.Ş. (... nolu sigorta poliçesi sigorta bedelinin %12,5'i) ve ... Sigorta A.Ş. (... nolu sigorta poliçesi sigorta bedelinin %5'i) ile sigorta ettiren ... Tic. A.Ş. ve ... Tur. San. ve Dış Tic. A.Ş. ortak girişimi (... Adi ortaklığı) arasında akdedilen çok taraflı sigorta sözleşmesi sonucu düzenlenen inşaat bütün riskler sigorta poliçesi ile sigorta şirketinin ... Mah. ... pafta; ...-...-...-...-...-..., ... parseller ve ...-... pafta, ... parsel"de bulunan riziko adresindeki ve ... Venezia (Konut, AVM ve Ofis projesi) projesi kapsamında "... Tic. A.Ş./... Taah. Tic. A.Ş. ve ... Dış Tic. A.Ş. ortak girişiminin (... Adi ortaklığı)/İşyeri ve Çalışan Müteahhitler ve/veya Tali Müteahhitler ve/veya Tedarikçiler ve/veya Stajyerler ve/veya bilgileri ölçüsünde sözleşmede yer alan diğer menfaatdarların sigortalı adına yaptıkları faaliyetler sırasında (isimleri poliçede özel olarak belirtilmiş olmasa bile) yukarıda adı geçenlerin yönetici ve/veya ortakları ve/veya çalışanları ve/veya temsilcilerinin başına gelebilecek bir iş kazası neticesinde sigortalıya yöneltilebilecek sorumluluklar teminata dahildir. (Bildirilen işçilik ücretlerine yukarıda belirtilen birimlerin çalışanlarının da işçilik ücretleri dahildir)" şeklinde belirtilen sigortalıların 17/11/2011-01/11/2014 inşaat süresi ve 01/11/2014-01/11/2015 bakım devresi arasında geçen süre için inşaat/montaj bedelleri için "inşaat işleri 699.025.000,00 TL, şantiye tesisleri 396.522,00 TL, enkaz kaldırma bedeli 10.000.000,00 TL, deprem 709.421.522,00 TL ve GLKHHKMH Terör 709.421,522,00 TL" ve 3. şahıs mali mesuliyet maddi bedeni ayrımı yapılmaksızın olay başı ve yıllık toplamda 5.000.000,00 TL sigorta bedeliyle İnşaat Allrisk Sigortası genel şartları, 3. şahıs mali mesuliyet sigortası genel şartları, işveren mali mesuliyet sigortası genel şartları, özel şartlar ve aşağıda belirtilen Munich Re klozları esaslarınca 107 şantiye binaları ve malzeme depoları teminatı limiti 396.522,00 TL olarak ve yangın/hırsızlık rizikolarında 1.000,00 USD muafiyet uygulanmak kaydıyla sigortalanmıştır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun 22.03.1944 tarih E. 37, K. 9, R.G. 3.7.1944 sayılı kararında "Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava olmayıp; aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur." şeklinde vurgulanmaktadır. ... Bankası İstanbul Kurumsal Şube tarafından düzenlenen dekontun incelenmesinde, davacı sigorta şirketinin 19/10/2016 tarihinde 32.533,18 TL hasar bedelini ödediği görülmektedir. Yapım Sözleşmesi ... İnşaatı 1. Etap Yapım İşleri Sözleşmesi'nin ...A.Ş.-...A.Ş. İş Ortaklığı ile ... A.Ş. arasında düzenlenmiştir. İş bu sözleşmede ...A.Ş. (yüklenici)'nin, ...A.Ş.-...A.Ş. İş Ortaklığı (iş veren) yüklenimindeki İstanbul ili Gaziosmanpaşa İlçesi ... Mah. .... Pafta, ...-...-...-...-...-... parseller ve ...-... pafta, ... parsellerde yapılmakta olan ... İnşaatı 1. Etap Yapım İşleri'nin sözleşmede belirlenen şekilde 15.000.000,00 TL +KDV bedelle yapılması kabul ve taahhüt edilmiştir.
Yapım İşleri Birim Fiyat Usulü Taşeron Sözleşmesinin, ...A.Ş. ile ... A.Ş. (taşeron) arasında düzenlendiği ve İstanbul ili Gaziosmanpaşa İlçesi ... Mah. .... Pafta, ...-...-...-...-...-... parseller ve ...-... pafta, ... parsellerin, arsa satış karşılığı gelir paylaşımı usulü ile yapılması işi kapsamında yapılan elektrik işleri kısmının sözleşme eki proje, şartnameler ve diğer dökümanlara göre teklif edilen fiyatlar üzerinden, fen ve sanat kaidelerine uygun olarak yapılması işi olduğu anlaşılmaktadır. İş bu sözleşmenin 25. maddesinde ''diğer hususlar'' başlığı ile ''taşeron tarafından şantiye alanına getirilen malzemelerin (sözleşme kapsamındaki her türlü malzemenin, kontrol teşkilatı tarafından onayı alınmak zorundadır) yatay, düşey taşımaları, emniyet ve korunması kabul işlemlerine kadar tamamen kendisine aittir.'' yer almaktadır. ,,, Adi Ortaklığı ile ... A.Ş. (davalı) arasında düzenlenen özel güvenlik hizmetleri sözleşmesinde, iş bu sözleşmenin konusunun ,,, tarafından 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun ve ilgili mevzuata uygun olarak işverenin (... Adi Ortaklığına Ait ... Şantiyesi ve ... Adi Ortaklığına Ait ... Satış Ofisi) ... mahallesi .... Pafta ...-... -... -... -... -... -... ve ...-... pafta ... parsel Gaziosmanpaşa İstanbul ve eski Edirne Asfaltı Merkez Kavşağı Küçükköy Gaziosmanpaşa İstanbul adresindeki şantiye ve satış ofisinde güvenlik şirketinin kendi personeli ve çalışanı olan özel güvenlik görevlisi/görevlileri ile özel güvenlik mevzuatı çerçevesinde belirlenen hizmet kalitesi ve personel stantlarında, kesintisiz ve sistematik olarak özel güvenlik ve koruma hizmetleri sağlamak ve buna bağlı düzenlemeleri yürütmek amacına ilişkin olduğu, 12/24 vardiya sisteminde genel toplam 18 kişiden oluşan ekip ile hizmet verilmesinin planlandığı belirtilmiş olup, taraflar arasında düzenlenen ek protokol ile, taraflar arasında akdedilen 29.06.2013 tarihli özel güvenlik hizmetleri sözleşmesine 3.1. maddesinin düzenlenerek sözleşme süresinin 1 yıl süreyle uzatıldığı teyit edilmiş ve sözleşmenin 4.1 maddesinin düzenlenerek 18 kişi olarak belirtilen personel sayısının 40 kişiye çıkarıldığı belirtilmiştir. ... Şantiye Görev Yeri Özel Talimatına Ek Talimatname'nin ... A.Ş. ile ... Adi Ortaklığına ait ... Şantiyesi arasında düzenlendiği belirtilmiş olup, ... Adi Ortaklığına ait ... Şantiyesi adına iş ortağı temsilcisi şantiye şefi ... ad-soyadı yazılarak imzalandığı anlaşılmıştır. İş bu belgenin 9. maddesinde ''görevde iken her bir güvenlik görevlisi şüpheli gördüğü bir teşhis ettiği her türlü olayda kişiyi kayıt etmek ... Şantiye yetkilisi /şefi ve ... A.Ş. şube Müdürü'ne bildirerek ihbar etmekle yükümlüdür. Bu sayede olası hadiseler engellenebilecektir. Ayrıca ihbar yükümlülüğünde bulunulmuş güvenlik risklerini ilişkin şantiye yönetimi tedbir alacak ve alınmayan tedbirlere ilişkin ... sorumlu tutulmayacaktır," 10. maddesinde "özellikle görev bölgeleri olan şantiye giriş kapıları ve şantiye sahası yol güzergahları dışında bulunan taşeron firmaların malzeme depolarının güvenliğinden ... sorumlu değildir. Firmalar kendi malzeme kayıtlarına ilişkin ... güvenlik şirketini her ne sebeple olursa olsun mesul ve sorumlu değildir." hükümleri yer almaktadır. Davalı şirket yetkilileri tarafından ... Yetkililerine bildiren risk bildirimleri: 23.01.2015-05.04.2015 dönemine ilişkin bildirilen yazılarda kapı girişindeki kameraların bozuk olduğu, taşeron firma depolarının emniyetsiz olduğu, kapı sistemlerinin zayıf ve güvenli olmadığı, şantiye içerisinde bulunan depoların korunaksız güvenlik sistemlerinin yeterince olmadığı, kameralarının güvenlik noktasına kurulması gerektiği, güvenlik personeli sayısının yetersizliği şantiyenin B bölgesindeki girişte kapı olmadığı ve tamamen açık olduğu belirtilmiştir. Ekspertiz raporunda, hırsızlık olayının 02.06.2015 tarihinde meydana geldiği beyan edilmiş ise de ihbarın geç yapıldığı ve ekspertiz çalışmasının 19.10.2015 tarihinde yapıldığı, hasar tespitini tam yapılamaması, muhasebe kayıtlarına ulaşılamaması nedeniyle sigortalı tarafından hasarın geç bildirildiğinin beyan edildiği, kabloların çalındığı ... isimli taşeron firmaya ait deponun inşaatın altında bulunan otopark alanında bulunduğu, deponun yaklaşık 30 m2 olduğu, üç tarafının ve tavanın beton olduğu, ön tarafın yerden tavana kadar demir levhalar ile kapatıldığı ve asma kilit ile kilitlenen kapısının olduğu, depoda yapılan incelemede tavanda alarm pırı olduğu, inşaat alanında gündüz ve gece 6 adet özel güvenlik görevlisinin bulunduğu ve güvenliklerin vardiya usulü çalıştığı, inşaat alanının dışarıya kapalı olduğu ve içeriye araç ile belirli noktalardan girişinin mümkün olduğu, bu noktalarda da güvenlik görevlisi ve bariyer olduğu, inşaat alanına bakıldığında çok geniş bir alana yayıldığı, 6 adet güvenlik görevlisinin tüm bölgelere hakim olmasının mümkün olamayacağı ve güvenlik zaafiyetinin doğabileceğini düşünüldüğü, güvenlik personelinin birinin gece devriye gezdiğinin beyan edildiği ancak hangi sıklıkta devreye atıldığının belirlenemediği, hırsızlığın gerçekleştiği deponun bulunduğu yeri gösterir kamera bulunmadığından hırsızlık anına ilişkin görüntü temin edilemediği, sigortalı yetkilisi dışarıda bulunan kameralara ait kayıtlarının incelendiğini, olay gecesi sabaha karşı inşaat alanına sadece ekmek fırınına ait arabanın girdiğini ve çıktığını, bunun dışında araç girişine rastlanmadığını beyan ettiği, yapılan incelemeler sonucunda hasar nedeninin hırsızlık olarak belirlendiği ve gerçekleşen rizikonun poliçede teminat altında olduğu, kablo çalınması nedeniyle oluşan zararın toplam 78.339,65 TL olduğu belirtilmiştir. Gaziosmanpaşa Kaymakamlığı İlçe Emniyet Müdürlüğü Karadeniz Polis Merkezi Amirliği ne uyuşmazlığa konu hırsızlık olayı ile ilgili olarak şikayetçi olunması nedeniyle ...'nın toplam yaklaşık 26.944 metre kablo çalındığına 02.06.2015 tarihinde ifade verildiğine dair tutanaklar dosyasına alınmıştır. Tanık ... duruşmada bulunan beyanında özetle, davalı şirkette 2007 yılından beri çalıştığını, ... A.Ş.'nin şantiyesinde sadece kapı güvenliğinden ve ana güzergah hattında devriye görevini üstlenildiğini, ... yapının 16 tane taşeron firması olduğunu ve bu firmaların kendi alanında muhtelif depoları bulunduğunu, bu depoların güvenliğinden kendilerinin sorumlu olmadığını, hırsızlık yapıldığı iddia edilen güne ilişkin araç çıkış yapıldığına dair herhangi bir kayıtlarının bulunmadığını beyan etmiştir.Güvenlik uzmanı, mali müşavir ve Sigorta bilirkişisi tarafından düzenlenen heyet raporunda özetle; ekspertiz incelemesinin olaydan yaklaşık 4 ay sonra olması nedeniyle ekspertiz raporundaki tespitlerin hırsızlık olayındaki bulgular ile örtüşmesinin mümkün olamayacağı, çalındığı iddia edilen makaralara sarılı kabloların metraj ve ağırlıkları değerlendirildiğinde hacimsel genişliğinin büyük bir araca yüklenmesi gerektiği ve yüklemenin her bir makara yönünden en az 5- 6 kişi ile yapabileceği veya forklift aracı ile yüklenmesini gerektiği, dolayısıyla aracın ve malzemelerin yükleneceği aracın gece sessizliğine istinaden motor sesinin duyulması gerektiği, sigortalı yetkilisi tarafından izlenen kamera kayıtlarında 02.06.2015 tarihinde şantiye alanı dışında fırın ekmek aracı haricinde araç olmadığının tespit edildiği, deponun güvenliğinin sağlanması ilgili kamera görüntülerinin takibi ve alarm sisteminin ... A.Ş. tarafından sağlandığı, güvenliğinin ise davalı şirket personeli tarafından yapıldığı, hırsızlık olayının olduğu tarihte eksper raporuna göre de toplamda 40 kişiyle güvenliği sağlandığı, ... Şantiye Görev Yeri Özel Talimatı'na Ek Talimatname 10. maddesi, risk analizleri birlikte incelendiğinde İnşaat All Risk Sigorta Poliçesi teminat kapsamında yer alan hırsızlık teminatının dava konusu olaydaki illiyet bağının teminat kapsamında değerlendirilemediği görüşme tespitinde bulunulmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın reddine dair karar verilmiş olup, davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.Davacı vekilince sunulan istinaf yoluna başvuru dilekçesinde mahkemece hükme esas alınan ek talimatnamede ... Adi Ortaklığı'nı temsile yetkili temsilcisinin imzası bulunmadığı ve bu nedenle iş bu metnin hükme esas alınmasının hukuken mümkün olmadığı belirtilmiştir.Adi ortaklık; iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir (TBK. 620/1 md.). Diğer bir anlatımla, adi ortaklık; birbirini tanıyan, birbirlerinin kabiliyet ve şahsiyetlerine güvenen, eşit ve aynı durumda olan gerçek veya tüzel kişilerin, müşterek amacın gerçekleştirilmesini sağlayacak vasıtaları (sermaye paylarını) ortaklığa getirme konusunda karşılıklı ve uygun irade beyanlarının birbirine ulaşmasıyla teşkil eden bir kişi topluluğudur.Adi ortaklığın üçüncü kişilerle ilişkisini düzenleyen TBK 637. maddesinde ''Ortaklardan biri, ortaklık veya bütün ortaklar adına bir üçüncü kişi ile işlem yaparsa, diğer ortaklar ancak temsile ilişkin hükümler uyarınca, bu kişinin alacaklısı veya borçlusu olurlar.Kendisine yönetim görevi verilen ortağın, ortaklığı veya bütün ortakları üçüncü kişilere karşı temsil etme yetkisi varsayılır. Ancak, temsil yetkisine sahip yönetici ortağın yapacağı önemli tasarruf işlemlerine ilişkin yetkinin, bütün ortakların oy birliğiyle verilmiş olması ve yetki belgesinde bu hususun açıkça belirtilmiş olması şarttır'' hükümleri yer almaktadır. Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2022/1961 E. 2022/6220 K. sayılı ilamda adi ortaklığın ayrı bir tüzel kişiliği bulunmamaktadır. Bu nedenle adi ortaklığın işlerini yürüten ortağın iki şekilde hareket etme ihtimali vardır. Bunlardan ilki dolaylı temsildir. Dolaylı temsilde, yapılan işlemin hüküm ve sonuçları önce bu hukuki işlemi yapan kişinin şahsında doğar, daha sonra diğer işlemlerle temsil edilen kişiye devredilir. Bu tür temsilin özelliği gereği yapılan işlemden doğan borç ve haklar nedeniyle üçüncü kişinin, diğer ortak ve ortaklara karşı istemde bulunma hakkı olmadığı gibi, diğer ortak ya da ortakların da üçüncü kişiye karşı bir istemde bulunmalarına olanak yoktur. Ortaklığın işlerini yöneten ortak şirketi dolaysız da temsil edebilir. Bu durumda, temsilcinin işlemi kendi hukuki alanına uğramaksızın, doğrudan doğruya temsil edilen kimsenin hukuki sahasında hüküm ve sonuç doğurur. Sözleşme tarihinde yürürlükte olan 818 sayılı Borçlar Kanunu (BK)'nun 533. maddesi gereğince; şirket işlerini idare yetkisini haiz her ortak, ortakları üçüncü şahıslara karşı temsil yetkisine de sahiptir. Bu nedenle ortaklığı, bütün ortaklar elbirliği ile yönetiyorsa bütün ortakların; bir veya birkaç ortak yönetiyorsa bu yönetici ortak veya ortakların adi ortaklığı veya diğer ortakları temsil yetkisi bulunmaktadır. Yani iç ilişkide idare, dış ilişkide temsil yetkisine tekabül eder. Adi ortaklıkta, ortaklar adına yapılan veya ortakların sonradan icazet (olur) verdikleri işlemlerden doğan borçlar nedeniyle BK'nin 534. maddesi gereğince bütün ortaklar sorumludur.'' belirtilmiştir.Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2014/14203 E. 2015/9523 K. sayılı ilamında "... Kural olarak; bir hukuki işlem, ilke olarak o işlemi yapan kimse hakkında hüküm ve sonuç doğurur. Bazı hallerde ise hukuk düzeni başka bir kimsenin başkası ad ve hesabına hukuki işlem yapmasına izin vermektedir. Temsil yoluyla yapılan bu işlemlerde işlemi, temsil olunan adına temsilci yapmakla birlikte, bu işlem sanki bizzat temsil olunan tarafından yapılmış gibi işlem görür. Hukuki işlem, bunu yapan temsilcinin değil, temsil olunanın işlemidir.Temsilcinin, temsil olunanın ad ve hesabına bir sözleşme yapabilmesi için; başkası adına hareket iradesi ile birlikte ayrıca temsil yetkisine de sahip olması gerekir. Bir kimse temsil yetkisi olmadığı halde başka bir kişi adına bir hukuki işlem veya sözleşme yaparsa, yetkisiz temsil sözkonusu olur. Yetkisiz temsilde temsilcinin yaptığı sözleşme kurulmuş olmakla birlikte temsil olunanın hukuk alanında hüküm ve sonuç doğurmaz, temsil olunan aleyhine bir tazminatta doğurmaz. Zira; yetkisiz temsilcinin yaptığı sözleşmenin tarafı, kendisine yetki vermediği için temsil olunan değildir. Bu husus TBK. M. 46/1'de 'bu işlem ancak onandığı takdirde temsil olunanı bağlar' denilmek suretiyle açıkça ifade edilmiştir.O halde mahkemece; adi ortaklık sözleşmesini imzalayan 3. kişiler ... ve ...'ın davacı şirketin yetkilisi olup olmadığı hususlarının Ticaret Sicil Müdürlüğü'nden sorulup, buna ilişkin belgelerin toplanmasından sonra, eğer dava dışı 3. kişilerin davacı şirketi temsil yetkilerinin bulunduğunun anlaşılması durumunda, işin esasına girilerek, yapılacak yargılama neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi, aksi takdirde, dava dışı 3. kişilerin davacı şirketi temsil yetkilerinin bulunmaması halinde şimdiki gibi aktif husumet yokluğu nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı ve yanılgılı gerekçelerle hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.'' belirtilmektedir. Yukarıdaki bilgiler ışığında tüm dosya kapsamı bir bütün olarak birlikte incelendiğinde; öncelikle 9. ve 10. maddeleri hükme esas alınan ... Şantiye Görev Yeri Özel Talimatına Ek Talimatname'sinin yetkili temsilciler vasıtasıyla imzalanmadığı itirazının incelenmesi gerekmektedir. Zira, belirtilmiş olduğu üzere davacı vekilince sunulan istinaf dilekçesinde anılan iş bu sözleşmenin ...-... Adi Ortaklığı'nın yetkili temsilcisi tarafından imzalanmadığı itirazı ileri sürülmüştür. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda bu konuya ilişkin bir değerlendirme yapılmadığı anlaşıldığından, adi ortaklığı oluşturan şirketlerin ilgili Ticaret Sicil Müdürlüğü'nden temsilcileri sorulmalı, dava dışı ...'ın temsil yetkisinin bulunduğunun anlaşılması durumunda, varılacak sonuç dairesinde karar verilmesi gerekmektedir. Dava dışı ...'ın temsil yetkisinin bulunmadığının tespiti halinde ise ... Şantiye Görev Yeri Özel Talimatına Ek Talimatname'sinin temsil olunan aleyhine sonuç doğurmayacağı nazara alınarak gerekirse taraftarın kusur durum ve oranına ilişkin bilirkişi heyetinden denetime elverişli rapor hazırlanması istenmeli ve iş bu raporun mahkemece değerlendirmesi sonucunda hüküm tesisi yoluna gidilmelidir. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı HMK'nin 353-(1).a.6 maddesi gereğince dosyanın mahkemesine iadesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı tarafın istinaf başvurusunun KABULÜNE,2-İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin, 2016/1244 Esas, 2018/1320 Karar sayılı ve 21/12/2018 tarihli kararının HMK'nin 353/1a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,3-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılmak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal Mahkemesine İadesine,4-Harçlar Kanunu gereğince davacı tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye GELİR KAYDINA, istinaf karar harcının talep halinde davacıya İADESİNE, 5-Davacının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/1-g bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 01.03.2023

Full & Egal Universal Law Academy