İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2023/676 Esas 2023/454 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi
Esas No: 2023/676
Karar No: 2023/454
Karar Tarihi: 04.05.2023

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2023/676 Esas
KARAR NO: 2023/454
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/12/2022
NUMARASI: 2022/1744 D.İş. - 2022/1767 K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz (Finans)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 04/05/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: İhtiyati haciz talep eden vekili dava dilekçesinde özetle; Borçlular, müvekkili şirkete olan borçlarından dolayı, bir adet çeki tanzim, imza ve ciro ettiklerini, alacaklarının hiçbir teminata bağlı bulunmadığını, borcun kendisinin de vadesi geldiği halde bugüne kadar ödenmediğini, borçlular hakkında İstanbul ... İcra Müdürlüğünden ... Esas dosyasından icra takibi başlatıldığını, icra takibinden haberdar oldukları taktirde borçluların mallarını kaçırmalarından endişe edildiğini, buna mani olmak için 100.000,00 TL'lik muaccel alacaklarının teminen borçluların menkul ve gayrimenkul mallarıyla 3. şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesinin 28/12/2022 tarihli D.İş kararıyla; "İhtiyati haciz talebinin kabulü ile, 100.000,00 TL için alacağın yetecek miktarda borçlunun kendisinde veya üçüncü şahısta olan taşınır, taşınmaz malları ve alacakları ile diğer haklarının borca yetecek miktarda İHTİYATEN HACZİNE," karar verilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden vekili dilekçesinde özetle; Mahkemenin 2022/1744 D.İş ve 2022/1767 K. ve 28.12.2022 tarihli kararı ile yokluklarında müvekkilinin malvarlığının ihtiyaten haczine karar verildiğini, ihtiyati haciz kararının İstanbul ...İcra Dairesi ... E. sayılı dosya ile icra edildiğini, icra dairesi tarafından uygulanan hacizler yokluklarında yapıldığını ve taraflarınca bu hacizlerle ilgili tebliğ yapılmadığını, 17/01/2023 tarihi itibari ile ihtiyati haczi öğrendiklerini, ihtiyati haciz kararına karşı mahkememizin yetkisine itiraz ettiklerini, ihtiyati haciz kararının dayanağı olan çekin bir kambiyo senedi olduğunu, kambiyo senetlerine dayalı olarak ihtiyati haciz kararı vermeye yetkili mahkemelerin Genel yetkili yer olan borçlunun yerleşim yeri mahkemesi (HMK md.6), muhatap bankanın bulunduğu yer ödeme yeri sayıldığından buradaki yer mahkemesi (HMK md.10), İİK’nun 50/1. maddesi uyarınca çekin keşide edildiği yerdeki mahkeme, borçlu birden fazla ise, borçlulardan birinin yerleşim yeri mahkemesin yetkili olduğunu, ( HMK.nun 7/1.) yasal düzenlemeler çerçevesinde yetkiye ilişkin bu seçimlik yerlerden hiçbiri İstanbul adliyesi yargı sınırları içerisinde bulunmadığını, bu nedenle yetkili yer mahkemesi müvekkili şirket adresi olan Mersin mahkemeleri olduğunu, ayrıca Kambiyo senetlerine bağlı alacaklar aranacak borçlardan olduğundan alacaklının yerleşim yerinin bulunduğu yer ve çekin ibraz edildiği yer mahkemesi de yetkili olmadığını, itirazlarının kabulüne, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesinin 09/02/2023 tarihli ek kararıyla; "... Çekin ibrazının borçlunun ödeme yapacağı kimseyi öğrenmesini sağlayıcı bir fonksiyonu yoktur. Dolayısıyla çekin bankaya ibrazıyla borçlunun ödeme yapacağı kimseyi tespit ettiği ve aramanın tüketildiğini kabul etme ve bunun sonucu olarak da çek borcunun götürülecek borca dönüştüğünü kabul etme olanağı yoktur. Yine kambiyo senetlerinde ve bu bağlamda çekte hak doğrudan doğruya çeke ait kayıtları ihtiva eden evrakta tecessüm ettiği için çekteki borcu tek başına para borcu sayma olanağı da yoktur. Bu yönüyle TBK'nun 89/1 maddesine göre çekteki borcun götürülecek borç olduğunu kabul etme imkanı bulunmamaktadır. Açıklanan bu hususlar gözetildiğinde ihtiyati hacze itiraz eden borçlu ... Tic. Ltd. Şti. vekilinin yetki itirazının kabulü ile; mahkememizin 2022/1774 D.İş esas 2022/1767 D.İş karar sayılı 28/12/2022 tarihli ihtiyati haciz kararının işbu borçlu yönünden kaldırılmasına" karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dava konusu kambiyo senedinin bir çek olup bu çekin, 20.07.2022 tarihli Faktoring Sözleşmesine istinaden müvekkili tarafından iktisap edildiğini, sözleşme kapsamında alınan bu çekin karşılıksız çıkması sebebi ile girişilecek işlemler için sözleşme kapsamındaki yetki sözleşmesinin geçerli olduğunu, 20.07.2022 tarihinde, Manavgat Tetik Toptan ile imzalanan Faktoring Sözleşmesinin 8 numaralı maddesinde bu sözleşmeden doğabilecek tüm uyuşmazlıkların çözümünde İstanbul Çağlayan Mahkeme ve İcra Müdürlükleri yetkilidir dendiğini, yetkisizliği ileri sürülen ihtiyati hacze konu dayanak çeke karşılıksızdır ibaresinin İstanbul'da uygulandığını, karşılıksızdır işleminin de İstanbul' da yapılmasından ötürü yine yetkili icra müdürlüklerinin İstanbul İcra Müdürlükleri olduğunu, İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin ihtiyati hacizde yetkiye itirazının kabülüne dair kararının kaldırılmasını, itirazın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. İhtiyati haciz ve ihtiyati hacze itiraz 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (İİK) 257. vd maddelerinde düzenlenmiştir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin; 20/09/2016 tarihli, 2016/8892 E.-2016/7362 K. sayılı, 14/11/2016 tarihli, 2016/12481 E. - 2016/8797 K. sayılı, 05/12/2016 tarihli, 2016/12815 E.-2016/9299 K. sayılı, 13/09/2017 tarihli, 2017/2488 E.-2017/4324 K. sayılı ilamlarında ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nin 17/07/2019 tarih, 2019/1365 E. ve 2019/980 K. sayılı kaldırma kararında vurgulandığı üzere; muhatap bankaya ibraz edilen ve karşılıksız kalan çeke dayalı borç, bu şekilde aranması tüketildikten sonra götürülecek borç niteliği kazanacağından ve HMK’nın 10. maddesi gereğince ifa yeri olarak 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 89. maddesinde belirtilen alacaklının yerleşim yeri mahkemesi de ihtiyati haciz talebinde yetkili mahkeme haline gelecektir. Çekin götürülecek borç niteliği kazanabilmesi için bankaya ibrazı zorunlu ise de, karşılıksızdır işlemi yapılmasına gerek yoktur. Banka tarafından herhangi bir sebeple karşılıksızdır işlemi yapılmayıp çek bedeli de ödenmeyebilir. Çek süresinde ibraz edilmekle götürülecek borç niteliği kazanacaktır. Atıf yapılan Yüksek Mahkeme kararlarında da açıklandığı üzere muhatap bankaya ibraz edilerek bedeli tahsil edilmeyen talep konusu çek, artık aranacak borç olmaktan çıkarak götürülecek borç niteliği kazanmıştır. HMK’nın 10. maddesi gereğince ifa yeri olarak TBK’nın 89. maddesinde belirtildiği gibi ihtiyati haciz talep eden alacaklı şirketin yerleşim yeri de yetkili hale gelmiştir. Bu nedenle çekin karşılığının bulunmuş olmasının yetki yönünden bir sorun yaratmayacağı anlaşılmıştır. Bu konudaki davacı istinaf isteminin kabulü gerekmiştir.Somut durumda, ihtiyati haciz talep eden, taraflar arasında factoring sözleşmesi bulunduğunu, bu sözleşmede taraflar arasındaki ihtilaflarda İstanbul Mahkemelerinin yetkili kılındığına dair kayıt bulunduğunu savunmuş ise de, itiraz edenler sözleşmenin tarafı olmadığından bu konudaki yetki hükmünün itiraz edenler yönünden uygulanması mümkün değildir. Ancak çekin ibrazı nedeniyle davacı kendi yerleşim yerinde takip yapabileceğinden yukarıdaki açıklamalar kapsamında alacaklı, kendi yerleşim yerinde, borçlunun yerleşim yerinde, birden fazla borçlu bulunması halinde borçlulardan birinin yerleşim yerinde, çekin keşide yeri veya ödeme yerinde ihtiyati haciz talebinde bulunabilecektir. Buna göre ihtiyati haciz talep eden taraf, TBK 89. maddesi uyarınca yetkili hale gelen İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi'nden talepte bulunduğundan, mahkemece yetkili olduğu halde, ihtiyati hacze yetki yönünden yapılan itirazın kabulüne karar verilmesi usule aykırı olduğundan, ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın 6100 Sayılı HMK'nın 353/1-b/2. maddesi gereğince kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılması gerekmediğinden yeniden hüküm kurulmasına karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Talep eden vekilinin istinaf isteminin gerekçeler yönünden KISMEN KABULÜ ile, 2- İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 09/02/2023 tarih, 2022/1744 D.İş., 2022/1767 K. Sayılı ek kararının 6100 Sayılı HMK'nın 353/1-b/2. maddesi gereğince KALDIRILMASINA, ancak belirtilen hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden dair yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, 3- Karşı taraf ... San. ve Tic.ltd.Şti. vekili tarafından 17/01/2023 tarihli itirazının reddine, İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 28/12/2022 tarih, 2022/1744 D.İş ve 2022/1767 karar sayılı kararı ile verilen ihtiyati haciz kararının aynen DEVAMINA, 4- İstinaf talebi kabul edildiğinden ihtiyati haciz talep eden tarafça yatırılan istinaf harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine, 5- İstinaf yargılaması için talep eden tarafından yapılan 492,00 TL istinaf yoluna başvurma harcı, 72,00 TL tebligat, müzekkere ve posta gideri olmak üzere toplam 564,00 TL yargılama giderinin ileride haksız çıkan taraftan tahsiline, 6- İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, 7- 6100 Sayılı HMK'nın 302/5. maddesi uyarınca kararın tebliği ve harç tahsil işlemleri ile infazının yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına, 8- 6100 Sayılı HMK'nın 333. maddesi gereğince var ise bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine, 6100 Sayılı HMK'nın 353/1-b/2. maddesi hükmü gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK'nın 362/1-f. ve 2004 Sayılı İİK'nın 258/(3). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 04/05/2023

Full & Egal Universal Law Academy