İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2022/838 Esas 2023/578 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/838
Karar No: 2023/578
Karar Tarihi: 04.04.2023

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Dosya No: 2022/838
Karar No: 2023/578
İncelenen Kararın
Mahkemesi: İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi: 14/12/2021
Numarası: 2020/244 (E) 2021/733 (K)
Davanın Konusu: Maddi Tazminat
Karar Tarihi: 04/04/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 04/08/2018 tarihinde, davacıların oğlu ...'in idaresindeki ... plaka sayılı motosiklet ile plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen aracın karıştığı trafik kazası sonucu davacıların oğlunun vefat ettiğini, davalıya yapılan başvuru sonucunda 11/11/2019 tarihinde 71.630 TL ödeme yapıldığını fakat yapılan ödemenin eksik olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik davacı ... için 6.000 TL ve davacı ... için 4.000 TL olmak üzere toplam 10.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, davacılar vekili 28/11/2021 tarihli talep artırım dilekçesi ile maddi tazminat talebini davacı ... için 19.830,31 TL, davacı ... için 18.372,18 TL olmak üzere toplam 38.202,49 TL'ye artırmıştır. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davaya konu kaza nedeniyle dava öncesi ödeme yaptığını, davacı tarafla yapılan ibraname gereği borcun tamamen sona erdiğini ve müvekkilinin kazayla ilgili sorumluluğu kalmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; ... tarafından yaptırılan aktüer hesabında 360.000 TL olan teminatın önce (hak sahiplerinin yaşlarına göre) yaklaşık %50 oranında 179,073 TL’ye, sonra 4/8 kusur oranına göre 89.537 TL’ye, sonrasında da müterafik kusur nedeniyle % 20 oranına göre 71.630 TL’ye indirildiğini ve ödeme yapıldığını, kusur oranının neye göre 4/8 oranında belirlendiğinin hukuki ve bilimsel izahı olmadığını, teminattan yaklaşık %50'ye varan indirim yapılmasının ve müterafik kusur indirimi yapılmasının yasal dayanağı bulunmadığını, tüm bu hususlar gözetilmeden ilk derece mahkemesince verilen hükmün usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.Dosya kapsamından, 04/08/2018 tarihinde, davacıların desteği ...'in idaresindeki ... plakalı motosiklet ile plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen aracın karıştığı trafik kazası sonucu davacıların desteğinin vefat ettiği anlaşılmıştır.İlk derece mahkemesince hükme esas alınan 20/02/2021 tarihli bilirkişi kurulu raporunda; olay mahallinde kazanın nasıl meydana geldiği yönünde kaza tespit tutanağı veya kaza krokisinin tanzim edilmediği, olay anını gösterir kamera görüntüsü bulunmadığı, olay görgü tanıklarının ifadelerinde net şekilde olayın nasıl meydana geldiği yönünde beyanlarının bulunmadığı, farklı beyanlar bulunduğu, bu nedenle olay mahallinde müteveffa motosiklet sürücüsünün mü doğrultu değiştirip yolun solundan sağa yöneldiği veya plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen aracın mı doğrultu değiştirdiği yönünde kesin bir kanaat oluşmadığından plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen araç sürücüsünün % 50 oranında eşit derecede kusurlu, ... plakalı motosiklet sürücüsü müteveffa ...'in % 50 oranında eşit derecede kusurlu olduğu belirtilmiştir.Davaya konu kazaya ilişkin olarak dosya kapsamında kaza tespit tutanağının ve kaza krokisinin bulunmadığı, olayın nasıl meydana geldiği hususunun kesin tespit edilemediği somut olayda tarafların eşit kusurlu kabul edilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.Dava açılmadan önce davalı tarafından 11/11/2019 tarihinde davacı anne ...'e 40.769 TL, davacı baba ...'e 30.861 TL olmak üzere toplam 71.630 TL ödeme yaptığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. İlk derece mahkemesince alınan 20/02/2021 tarihli bilirkişi kurulu raporunda desteğin müterafik kusurunun bulunup bulunmamasına göre alternatifli hesaplama yapılarak desteğin %50 kusur durumuna göre ve müterafik kusurunun bulunmadığının kabulü durumunda; davacı baba ...’in DYK zararının 52.779,24 TL olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından 11/11/2019 tarihinde ödenen 30.861 TL'nin 20.02.2021 rapor tarihindeki güncel değerinin 34.407,06 TL olduğu, bu miktarın düşülmesi ile bakiye maddi zararının 18.372,18 TL olduğu, davacı annenin DYK zararının 65.283,84 TL olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından 11/11/2019 tarihinde ödenen 40.769 TL'nin 20.02.2021 rapor tarihindeki güncel değerinin 45.453,53 TL olduğu, bu miktarın düşülmesi ile bakiye maddi zararının 19.830,31 TL olduğu, desteğin müterafik kusurlu olduğunun kabulü durumunda ise davalı sigorta şirketi tarafından 11/11/2019 tarihinde yapılan ödeme ile davacıların zararlarının karşılandığı tespit edilmiştir.Her ne kadar otopsi tutanağında destek ...'in ölüm nedeninin genel beden travmasına bağlı kafatası ve yüz kırıklarıyla birlikte beyin kanaması ve beyin doku harabiyeti sonucu meydana geldiği tespit edilmiş ve ilk derece mahkemesince destek müterafik kusurlu olduğu kabul edilerek davacıların tazmin edilmeyen bakiye zararlarının bulunmaması sebebiyle davanın reddine karar verilmiş ise de yukarıda belirtildiği gibi kaza tespit tutanağının bulunmadığı, desteğin kask takıp takmadığı hususunda dosya kapsamında herhangi bir delil bulunmadığı anlaşılmakla mahkemece desteğin müterafik kusurlu olduğu yönündeki kabulü doğru olmamıştır.Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK'nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, ilk derece mahkemesince alınan 20/02/2021 tarihli bilirkişi kurulu raporunda usul ve yasaya uygun olarak ve desteğin müterafik kusuru bulunmadığı yönündeki seçenek uyarınca hesaplanan davacı ... için 19.830,31 TL, davacı ... için 18.372,18 TL destekten yoksun kalma tazminatının ödeme tarihi olan 11/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; A- Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen ilk derece mahkemesi kararının, HMK'nin 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre: 1-)Davacıların davasının kabulü ile davacı ... için 19.830,31 TL, davacı ... için 18.372,18 TL destekten yoksun kalma tazminatının ödeme tarihi olan 11/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak ile adı geçen davacılara verilmesine, 2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.609,61 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 54,40 TL harç ve 96,33‬ TL ıslah harcı olmak üzere toplam 150,73 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.458,88‬ TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-Davacılar tarafından dava açılırken yatırılan 54,40 TL peşin harç ve 96,33‬ TL ıslah harcı olmak üzere toplam 150,73 TL harcın davalıdan alınarak davacılara verilmesine, 4-Davacılar tarafından sarfedilen 1.400 TL bilirkişi ücreti ve 61 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.461 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, 5-Dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı ...'e verilmesine, 6-Dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı ...'a verilmesine,7-Kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN; 1-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar ve ilam harcının, istem halinde ilk derece mahkemesi tarafından yatıran tarafa iadesine,2-İstinaf kanun yolu aşamasında davacılar tarafından sarfedilen 220,70 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ile 63 TL posta gideri olmak üzere toplam 283,70 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, 3-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,4-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK'nin 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.04/04/2023

Full & Egal Universal Law Academy