İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2023/1343 Esas 2023/1286 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2023/1343
Karar No: 2023/1286
Karar Tarihi: 19.04.2023

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1343
KARAR NO: 2023/1286
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/11/2022
NUMARASI: 2022/313 Esas - 2022/969 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar sebebiyle)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 19/04/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla 6100 Sayılı HMK' nın 352.maddesi gereğince dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; 17.07.2019 tarihinde Çağlayan İşletme Müdürlüğü hizmet sahası içinde bulunan Kağıthane İlçesi, ... Mahallesi, ... Caddesi, No:... adresinde, 25.07.2019 tarihinde ... İşletme Müdürlüğü hizmet sahası içinde bulunan Fatih İlçesi, ... Mahallesi, ... Sokak, No:... adresinde, 25.07.2019 tarihinde ... İşletme Müdürlüğü hizmet sahası içinde bulunan Fatih İlçesi, ... Mahallesi, ... Sokak, No:... ve 17.07.2019 tarihinde ... İşletme Müdürlüğü hizmet sahası içinde bulunan Fatih İlçesi, ... Mahallesi, ... Sokak, No:... adreslerinde, müvekkili şirketin tesislerine altyapı kazı çalışmaları esnasında hasar verildiğinden bahisle İstanbul ...İcra Müdürlüğünün ...-...-...-... Esas sayılı dosyalarıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalılar tarafından borca ve ve icra takibine itiraz edildiğini, davalılar tarafından takibin durdurulmasından sonra davadan önce güncel dosya hesabına göre değil, sadece ödeme emrinde asıl alacak kadar kısmi ödeme yapıldığını, işbu hasara bedeli olan asıl alacak ve faizi kadar tutarın ödenmesi ile davalıların verdikleri hasarı, hasar miktarını kabul ve ikrar etmiş olup ödeme, ihtirazı kayıtsız ve rızaen gerçekleşmiş olduğundan borçlu bu ödeme yönünden itirazından vazgeçtiğini, takip tarihi için ödeme emrinde gösterilmiş olan alacak miktarından 5.278,45 TL tutarında asıl alacak kaldığını, ilgili icra takipleri için bu tutar yönünden davalıların sorumluluğunun devam ettiğini, tüm bu sebeplerle itirazın iptaline, takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekilleri cevap dilekçelerinde; Davanın reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesince; "Yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı şirketin, davalı İSKİ tarafından yapılan ödemeler mahsup edildikten sonra bakiye bir alacağının kalmadığı, yapılan ödemelerin takip tarihlerinden sonra olduğu, bu haliyle açılan icra takiplerinin de yerinde olmadığı anlaşıldığından davacının davasının ayrı ayrı reddine" karar verilmiştir. Verilen karara karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun(HMK) 355. maddesi gereğince istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Dava; Haksız eylemden kaynaklanan alacak davasıdır. Davacı vekil 5.278,45 TL yönünden itirazın iptali talebinde bulunmuş ilk derece mahkemesince davanın reddine karar vermiş bu karara karşı davacı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur.29906 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6773 sayılı kanunun 41.maddesi ile değişik HMK'nın 341/2 madde hükmü gereğince miktar ve değeri 3.000,00 TL'yi geçmeyen mal varlığına ilişkin davalar kesin olup, hüküm tarihi itibariyle kesinlik sınırı8.000,00 TL'ye çıkartılmıştır. Bu durumda, davacının istinaf talebine konu olan ve redde ilişkin bulunan, 5.278,45 TL miktar itibariyle kesin olup, yasa yolu kapalı bulunmaktadır.Buna göre, maddi tazminat talebinin kabulüne ilişkin hükmün, ilk derece mahkemesi kararının verildiği tarih itibarı ile öngörülen kesinlik sınırının altında kaldığı, maddi tazminat yönünden ilk derece mahkemesince verilen kararın kesin nitelikte olduğu, dolayısıyla istinaf edilmesinin mümkün olmadığı anlaşıldığından, davacı vekilinin maddi tazminata yönelik istinaf dilekçesinin 6100 Sayılı HMK'nın 341/2., 346/1. ve 352/1-b. maddeleri gereğince reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı vekilinin istinaf dilekçesinin 6100 Sayılı HMK'nın 341/2., 346/1. ve 352/1-b. maddeleri gereğince REDDİNE, 2- Davacı tarafça peşin yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, 3- Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,5- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK'nın 352. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı 341/2., 346/1. ve 352/1-b. maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.19/04/2023

Full & Egal Universal Law Academy