İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/1395 Esas 2023/1463 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2023/1395
Karar No: 2023/1463
Karar Tarihi: 11.05.2023

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/1395
KARAR NO: 2023/1463
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/03/2023
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ: 11/05/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İhtiyati tedbir talep eden vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ... Müşteri numaralı ve ... nolu tüketim noktası nolu elektrik aboneliği sözleşmesi bulunduğunu, 09.01.2023 tarihli fatura döneminde normal aboneliğe ilişkin fatura kesilmesine rağmen aynı tarihli kaçak kullanım tutanağı tanzim ed ildiğini, kaçak kullanım sebebi olarak ise abonesiz kullanım gösterildiğini,Abonesiz kullanımdan ötürü düzenlenen kaçak kullanım tutanağından sonra yine müvekkil şirketi aleyhine 09.02.2023 tarihli fatura düzenlendiğini, Kaçak kullanımdan ve diğer sair tüm borçlara şirketnezdinden itirazlarının süresinde yapıldığını, müvekkili şirket aleyhine girişilen bir icra takibi de Bulunmadığını, ancak aşama itibariyle müvekkil şirketin, elektriğinin haksız olarak kesilmesi tehdidi ilekarşı karşıya olduğunu beyan ederek, müvekkili şirket adına kurulu ... müşteri numaralı ve ... tüketim nolu elektrik enerjisinin bu tarihten itibaren müvekkili şirketi tarafından düzenli ödenmesi koşulu ile elektrik enerjisinin kesilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi tarafından 03/03/2023 tarihli karar ile "Somut olayda ihtiyati tedbir talep eden vekilinin talebi, davalı şirket nezdinde elektrik aboneliği bulunmasına rağmen usulsüz bir şekilde kaçak elektrik kullandığı iddiasıyla elektriğinin kesildiği hususuna dayanılarak tedbiren elektrik enerjisi verilmesi istemine ilişkindir. Belirtilen ilkeler doğrultusunda ihtiyati tedbir talebinin değerlendirilmesinde; talep eden vekilinin ihtiyati tedbir talebinin yerinde olduğu, aleyhine tedbir talep eden şirket tarafından kesintiye ilişkin somut bir gerekçenin ortaya konulmadığı, talep eden tarafın elektrik tedarik eden şirket nezdinde hali hazırda bir aboneliğinin mevcut olduğu, talep eden tarafın ticari faaliyetlerini sürdürebilmesi için bu aşamada elektrik temininin gerekli olduğu, tedbiren elektrik verilmesi halinde elektrik tedarikçisi ve dağıtıcısı şirket yönünden telafisi imkansız bir zararın ortaya çıkmayacağı ancak taraflar arasındaki hak ve adalet ilkesi gözetildiğinde tedbir talep eden şirketin elektrik temin edememesi halinde ticari faaliyetlerini bu aşamada sürdüremeyeceği, ihtiyati tedbir talep eden şirket tarafından 6100 sayılı HMK'nun 389. ve devamı maddelere göre yaklaşık ispatın aranması, tedbir kararı verilebilmesi için davanın ispatına elverişli delil bulunmasının zorunlu olmaması, istekte haklı olma ihtimalinin mevcut olmasının yeterli oluşu, ihtiyati tedbire karar verilebilmesi için ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve ihtiyati tedbirin bir sebebinin mevcut olması gerekliliği nazara alınarak talebin kabulüne karar vermek gerekmiştir..." gerekçeleriyle 1-İhtiyati tedbir talebinin teminat karşılığı kabulü ile; -Talep eden tarafın ... A.Ş nezdinde bulunan ... müşteri numaralı aboneliğinde 09/01/2023 tarihli ... seri numarası kaçak elektrik tutanağı doğrultusunda yapılan kesintinin tedbiren kaldırılmasına ve talep eden tarafa aboneliği doğrultusunda elektrik enerjisi verilmesine, -Teminat miktarının bu aşamada takdiren kaçak elektrik fatura bedeli de dikkate alınarak 52.726,80 TL olarak belirlenmesine karar verilmiştir. Karara itiraz üzerine duruşmalı olarak yapılan inceleme sonunda 13.03.2023 tarihili ek kararla; "... talep eden tarafın dilekçesi ile 351.512,02 TL ve 177.419,29 TL TL bedelli faturalar yönünden ihtiyati tedbir talep ettiği, Mahkememizce verilen değişik iş kararı ile hüküm kısmında 177.419,29 TL'lik fatura yönünden bir karar verilmediği görülmektedir. Buna göre 03/03/2023 tarihli kararda da yer verildiği şekilde; talep eden tarafın elektrik tedarik eden şirket nezdinde hali hazırda bir aboneliğinin mevcut olduğu, talep eden tarafın ticari faaliyetlerini sürdürebilmesi için bu aşamada elektrik temininin gerekli olduğu, tedbiren elektrik verilmesi halinde elektrik tedarikçisi ve dağıtıcısı şirket yönünden telafisi imkansız bir zararın ortaya çıkmayacağı ancak taraflar arasındaki hak ve adalet ilkesi gözetildiğinde tedbir talep eden şirketin elektrik temin edememesi halinde ticari faaliyetlerini bu aşamada sürdüremeyeceği kanaatine varıldığından, 09.02.2023 tarihli, ... fatura nolu, 177.419,29 TL tutarlı fatura yönünden ek karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. " gerekçeleriyle 1-Talep eden tarafın 09.02.2023 tarihli, ... fatura nolu, 177.419,29 TL bedelli fatura yönünden ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile; -Talep eden tarafın ... A.Ş nezdinde bulunan ... Müşteri numaralı ve ... numaralı aboneliklerinde 09.02.2023 tarihli, ... fatura nolu, 177.419,29 TL bedelli fatura doğrultusunda yapılan kesintinin tedbiren kaldırılmasına ve talep eden tarafa aboneliği doğrultusunda elektrik enerjisi verilmesine, -03/03/2023 tarihli karar ile belirlenen teminat tutarı yeterli olduğundan bu aşamada yeniden teminat alınmasına yer olmadığına karar vreilmiştir. Karara karşı aleyhine ihtiyati tedbir talep eden tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.Aleyhine ihtiyati tedbir talep eden vekili istinaf başvurusunda özetle; karar usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı - borçlunun icra takibinde talep edilen borcun varlığına ilişkin iddialarının da haksız olduğunu, borçlu şirketin elektriğin kesilmesinin engellenmesinin usul ve yasaya uygun olmadığını, açılan davanın dava zaman kazanmak amacı ile yapıldığını, sadece borçlu şirketin menfaatleri korunmakta olduğunu, müvekkilinin bu durumdan uğramış olduğu zararın hiçe sayıldığını, teminatın yetersiz olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir. Talep eden, kaçak elektrik kullanmadığını, daha önce tahakkuk eden faturaları ödediğini ileri sürerek müvekkili şirkete ait işyerinin elektriğinin dava sonuna kadar kesilmemesi ve icra takibi başlatılmaması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir. HMK 389 ve devamı maddelerine göre “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir". Talep edenin haklarının derhâl korunmasında zorunluluk bulunan hâllerde, hâkim karşı tarafı dinlemeden de tedbire karar verebilir. Mahkeme, tedbire konu olan mal veya hakkın muhafaza altına alınması veya bir yedi- emine tevdii ya da bir şeyin yapılması veya yapılmaması gibi, sakıncayı ortadan kaldıracak veya zararı engelleyecek her türlü tedbire karar verebilir.Somut olayda; dava konusu kaçak elektik tüketimine konu mahal iş yeri olup işin niteliği gereği elektriğin talep edenin işletmesi için olmazsa olmaz koşulu gözetildiğinde kesintinin, talep edenin ticari işletme faaliyetinin durmasına sebep olacağı, bu haliyle talep edenin ağır ekonomik kayıplara uğrayacağı, tarafların karşılıklı menfaatleri esas alındığında yargılama süresince çekişme konusu elektriğin kesilmesinin davacı aleyhine ağır zararlar doğuracağı, davanın sonuna kadar, en azından dava konusu miktarla sınırlı davacının işletmesinde elektrik kesintisinin önüne geçmek gerektiği, bunun yanı sıra alacağın miktarına göre elektrik şirketinin de ihtiyati tedbir isteminde hukuki yararı bulunduğu anlaşılmaktadır. Zira talep edenin mal varlığında gelebilecek bir değişim nedeni ile ilerde belirlenecek alacaklı şirket zararının elde edilmesi zorlaşabileceği gibi tamamen imkansız hale de gelebilecektir. Bu haliyle HMK'nın 389. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesinde ve teminat miktarının belirlenmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.Açıklanan nedenlerle, mahkemece verilen kararın usul ve hukuku uygun olduğu anlaşılmakla aleyhine tedbir talep edilenin istinaf talebinin HMK'nın 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Aleyhine tedbir talep edilen ... Anonim Şirketi'nin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 11/05/2023

Full & Egal Universal Law Academy