İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2019 Esas 2023/1228 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/2019
Karar No: 2023/1228
Karar Tarihi: 25.04.2023

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/2019
KARAR NO: 2023/1228
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/02/2022
NUMARASI: 2014/1222 E - 2022/102 K
Birleşen İstanbul 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/390 esas sayılı dosyasında;
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit - Birleşen Dava : Alacak
KARAR TARİHİ: 25/04/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili davalı ... aleyhine açtığı asıl dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin plastik işi ile uğraştığını ve ... tesisat no.lu elektrik sayacının abonesi olduğunu, davalı şirket elamanlarının 16.06.2014 tarihinde ... no.lu tutanak ile müvekkiline ait ... marka ... seri nolu elektrik sayacını arızalı olduğu gerekçesi ile söktüklerini ve yerine ... marka ... seri no.lu elektrik sayacını taktıklarını, daha sonra müvekkili aleyhine 38.107,90 TL bedelli faturanın tahakkuk ettirildiğini, dava konusu faturanın 30.08.2014- 30.07.2014 tarihleri arasında 1 aylık süre için tahakkuk ettirildiğini, tesisat döküm evrakına ve ... tesisat no.lu elektrik sayacına göre sözleşme gücünün 135 kWh olduğunun görüleceğini, fakat dava konusu faturanın 225 KWh kurulu güç üzerinden hesaplandığını ve tahakkuk ettirildiğini, yine davalı şirket tarafından 2014 yılı Haziran ayı için ayrıca 7.926,40 TL elektrik faturası tahakkuk ettirildiğini, davaya konu faturanın düzeltilmesi için 12.08.2014 tarihinde davalı şirkete itiraz edildiğini, fakat faturanın iptal edilmediğini, dava konusu faturanın hukuka aykırı olarak tahakkuk ettirildiğini, müvekkilinin işyerinde fiziken 1 ayda dava konusu fatura tutarı kadar elektrik tüketilmesinin mümkün olmadığını, 2014 yılının 5. ayından itibaren işyerinde bulunan makine ve ekipmanların pek çoğunun Zonguldak ili Çaycuma ilçesinde kurulan fabrikaya taşınmaya başlandığını, gerek tesisat endeks dökümü evrakı gerekse işyerinde kullanılan makinelerin yeni fabrikaya aktarılarak çalışma kapasitesinin azalması nedenleri ile dava konusu faturanın usul ve yasalara aykırı tahakkuk ettirildiğinin açık olduğunu beyanla ,31.07.2014 fatura tarihli ... fatura no.lu 38.107,90 TL bedelli bir adet faturadan dolayı borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili ... aleyhine açtığı ve birleşen dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ... tesisat nolu elektrik sayacının abonesi olup davalı şirketin 27.02.2015 fatura tarihli 28.603,10 TL bedelli 13.03.2015 son ödeme tarihli dava konusu elektrik faturasını müvekkili aleyhine usul ve yasalara aykırı olarak tahakkuk ettirildiğini, müvekkili şirket aleyhinde ... tarafından 31.07.2014 tarihli 38.107,90 TL bedelli bir adet elektrik faturası tahakkuk ettirildiğini, işbu faturanın iptali istemi ile İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/1222 Esas sayılı dava dosyası ile menfi tespit davası açıldığını, anılan mahkemece talepleri doğrultusunda teminat mukabilinde 38.107,90 TL'lik faturadan dolayı enerji kesilmesi işlemlerinin durdurulduğunu, buna rağmen ...'ın müvekkili şirketin dava konusu edilen ve ihtiyati tedbir kararı verilen 38.107,90 TL'lik fatura bedelinin ödenmemesi sebebi ile müvekkili şirketin abonelik sözleşmesini müvekkili şirkete hiçbir bilgi vermeden feshetmiş olduğunu, davalı şirketin ise merkez adresi aynı olan ...'ın müvekkilinin abonelik sözleşmesini haksız olarak fesih etmesinden sonra müvekkili aleyhine dava konusu edilen faturayı tahakkuk ettirdiğini, müvekkili şirket tarafından enerji kesilmesi baskısı altında dava konusu edilen faturanın ihtirazi kayıtla ödenmiş olduğunu, ayrıca huzurda açılan dava ile İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/1222 Esas sayılı dava dosyası arasında hukuki ve fiili bağ mevcut olup dava dosyasının 8 ATM dava dosyası ile birleştirilmesine ve ayrıca 24.264,88 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH; Davacı yan, asıl ve birleşen davalar bakımından, davasını 03/04/2017 tarihli ve '' davalılardan ...tan alacağımız olan 38.107,90 TL ye fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla bugüne kadar işlemiş 12.194,52 TL reeskont faizi ile bugünden itibaren ise asıl alacağımıza işleyecek reeskont faizi ile birlikte asıl alacağımız olan 38.107,90 TL nin tahsiline ve 2-)Davalılardan ...tan asıl alacağımız olan 24.284,88 TL ye fazlaya ilişkin haklarımız saklı kaydıyla bugüne değin işlemiş 7.771.16 TL reeskont faizi ve bugünden itibaren asıl alacağımıza işleyecek reeskont faizi ile ile birlikte asıl alacağımız olan 24.284,88 TL nin tahsiline'' şeklindeki dilekçesi ile ıslah etmiştir. Asıl davada davalı ... A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket tarafından yapılan tahakkuk ve hesaplamaların EPDK ve 24887 sayılı ve 25.10.2002 tarihli Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği'ne uygun yapıldığını, tahakkukun doğru olduğunu, hesaplamaların yasal dayanaklarının belgelerle mevcut olduğunu, davacıya ait tesisattaki ... marka davacıya ait ... numaralı tesisatta bulunan ... marka ... seri no.lu sayacın 16.06.2014 tarihinde değiştirildiğini, anılan sayaç üzerinde yapılan 19.06.2014 tarihli taboratuvar incelemesi sonucuna göre: "Sayacın S fazı besleme devresi arızalı ve sayaç bu fazda kayıt yapmıyor. Sayacın F ve T fazlarına ait ölçüm devreleri arızalı, sayaç her iki fazda %50 eksik kayıt yapıyor" şeklinde tespit oluşturulduğunu, otomatik sayaç okuma sisteminden (OSOS) alınan değerlerden de S fazına ait gerilim sigortasının atık olduğu ve kayıt yapmadığının tespit edildiğini, tespite istinaden de 28.02.2014-16.06.2014 tarihleri arasına ait olan 94.449,50 KWh eksik tüketimin hesabı yapıldığını, davacının 12.08.2014 tarih ve 11383 sayılı dilekçe ile bu tahakkuka itirazda ettiğini, 20.08.2014 tarihli yazı ile hesapta hata olmadığına dair cevap yazısının müvekkili şirket tarafından davacıya yazıldığını, davacının kullanmış olduğu elektrik enerjisinin karşılığı olan borcunun tahsil edilmesini sağlayacak olan yaptırımın tedbiren durdurulmasını müvekkil şirket açısından hak kaybına yol açacağını, yargılamanın tedbir kararı verilmeden yapılması gerektiğini, davacının iddiasının yargılamayı gerektirdiğini, davacının haklı olup olmadığının yargılama ile ortaya çıkacağını, bu sebeple ihtiyati tedbir kararının reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin elektrik dağıtım işini kar elde etme amaçlı sürdürdüğünü, müvekkili şirket kamu kurumu olmadığından perakende elektrik satış faaliyetinin de ticari faaliyet olarak gerçekleştirildiğini, bu sebeple abone borçların tahsil edilmesinin müvekkilinin ticari faaliyetinin bir amacı olduğunu, açıklanan sebeplerle olası bir ihtiyati tedbir kararının müvekkilinin zararının artmasına sebep olacağını, sonuç olarak haksız ve yersiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Birleşen davada davalı ... A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu ... tesisata ilişkin abonelik sözleşmesinin 16.02.2015 tarihinde feshedildiğini, sözleşmenin iptalinden sonra ilgili mahalde 27.02.2015 tarihinde yapılan kontrolde abonelik sözleşmesi yapılmadan enerji kullanımı yapıldığının tespit edilerek, abonesiz kaçak kullanım adı altında kaçak kullanım bildirimi ile 24.038,75 TL bedelin tahakkuk ettirildiğini, yapılan tespit ve tahakkukta herhangi bir hata bulunmadığını belirterek; haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; 1-Asıl Dava Yönünden: 1-a) Davanın KISMEN KABULÜ ile; davacı yanın davalıya 31/07/2014 tarihli, ... nolu, 38.107,90 TL'lik faturanın 31.908,16 TL'lik kısmı yönünden borçlu bulunmadığının TESPİTİNE, -Davacı yanca yargılama sırasında ödeme yapıldığından 31.908,16 TL asıl alacak ile 6.256,18 TL ıslah tarihine (03/04/2017) kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 38.164,34 TL nin davalıdan istirdatı ile davacıya VERİLMESİNE, 31.908,16 TL'ye ıslah tarihi olan (03/04/2017) tarihinden itibaren reeskont faizi UYGULANMASINA, 1-b)Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, Birleşen dava yönünden: 2-a)Davanın KISMEN KABULÜ ile; 24.264,88 TL asıl alacak ile 4.757,58 TL ıslah tarihine (03/04/2017) kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 29.022,46 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, 24.264,88 TL ye ıslah tarihi olan 03/04/2017 tarihinden itibaren reeskont faizi uygulanmasına, 2-b)Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,şeklinde hüküm kurulmuştur. Mahkemece verilen kararı, davalılar vekilleri istinaf etmiştir. 1- Davalı ... vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporuna itirazları karşılanmadan eksik inceleme yapılarak hüküm kurulduğu, müvekkili şirket tarafından yapılan tahakkukların hukuka uygun olup davanın reddi gerektiği, dava konusu tesisatta ... seri numaralı ... marka sayaç için 19.06.2015 tarihinde yapılan kontrolde "sayacın S fazı besleme devresi arızalı bu fazda kayıt yapmıyor. R ve T fazlarında %50,2 eksik kayıt yapıyor" tespiti yapıldığı,ilgili tespite istinaden sayacın doğru tüketim kaydetmediği 28.02.2014-14.06.2014 tarihleri arasına geçmiş aynı dönem tüketimler referans alınarak 94.449,50 kWh ek tüketim hesaplandığı, ilgili dönemde sayaç arızası harici 05.03.2014-14.06.2014 tarihleri arası gerilim trafosu atık olduğundan hesaplama eksik yapılmış olup, aboneye de ilgili dönemde faturanın ödenmesi yönünde bilgi verildiği, davacıya ait ... numaralı tesisatta bulunan ... marka ... seri numaralı sayaç değiştirilerek yapılan laboratuvar incelemesi sonucuna göre: “Sayacın S fazı besleme devresi arızalı ve sayaç bu fazda kayıt yapmıyor. Sayacın F ve T fazlarına ait ölçüm devreleri arızalı, sayaç her iki fazla %50 eksik kayıt yapıyor.” şeklinde tespit oluşturulduğu, otomatik sayaç okuma sisteminden (“OSOS”) alınan değerlerden de S fazına ait gerilim sigortasının atık olduğu ve kayıt yapmadığının tespit edildiği, tespite istinaden 28.02.2014 - 16.06.2014 tarihleri arasına ait olan 94.449,50 kWh eksik tüketimin hesabı yapıldığı, tespit ve hesaplamaların Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 14.maddesi doğrultusunda olup, 94.449,50 kWh eksik tüketim yerine 25.675,100 kWh tüketim üzerinden hüküm kurulmasının hatalı olduğu, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemekle birlikte yapılan faiz hesabının da hatalı olduğu ,asıl ve birleşen davalar kapsamındaki asıl alacak tutarlarına yasal ve reeskont faiz oranlarına göre hesaplama yapılmışsa da yapılan bu hesaplama, faiz hesabına esas dönem olan 31/03/2015 - 03/04/2017 tarihleri arasındaki toplam 734 günün tamamı için %9.75 olmak üzere tek bir reeskont faiz oranı esas alınarak yapıldığından hatalı olduğu, kesinlikle davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, aksi kanaatin hasıl olması ihtimaline binaen, T.C. Merkez Bankası verilerine göre, 14/12/2014 - 31/12/2016 tarihleri arası için %9 ve 31/12/2016 - 03/04/2017 tarihleri arası için %8.75 reeskont faiz oranı esas alınarak hesaplama yapılması gerektiği, kararın bu sebeplerle usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek,kaldırılması istenmiştir. 2- Davalı ... vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; usul yönünden ; bilirkişi raporlarına atıfla hüküm kurulduğu ,bu sebeple kararın gerekçesiz olduğu, birleşen dava yönünden esasa ilişkin olarak ; bilirkişinin usule aykırı olarak hukuki görüş bildirdiği,dava konusu ... no’lu tesisata ait mahalde davacı şirket adına olan abonelik sözleşmesinin 16.02.2015 tarihinde feshedildiği, sözleşmenin iptalinden sonra ilgili mahalde 27.02.2015 tarihinde yapılan kontrolde; “abonelik sözleşmesi yapılmadan enerji kullanımı yapıldığı” tespit edilerek ‘Abonesiz Kaçak Kullanım’ adı altında ... nolu kaçak kullanım bildirimi ile 24.038,75-TL bedel tahakkuk ettirildiği, yapılan tespit ve tahakkukta herhangi bir hata bulunmadığı, bilirkişiler tarafından tanzim edilen raporlarda abonesiz kaçak bedeli hesabında müvekkili şirket gibi 23.522,65 kWh tüketimi esas almış; ancak fatura bedeline eklenmesi gereken diğer bedellerden ceza enerji bedelini ve kayıp bedelini hiç hesaplamamış, diğer bedelleri ise eksik hesaplandığı, kaçak bedeli hesabına esas tüketim miktarlarını doğru almışsa da hesaplamada bulunan 5.271,01-TL çıplak enerji bedeli haricinde 1,5 kat ceza enerji bedeli hesaplanması ve 3.868,08 TL ceza enerji bedelini faturaya eklemesi gerektiği halde bu ceza enerji bedelini hesaplanmadığı, oysa enerji bedeli + dağıtım bedeli + PSH bedeli + iletim bedeli + kayıp bedeli toplamının 1,5 katı alınması gerektiği, müvekkili şirket hesaplamaları EPDK mevzuatı doğrultusunda olup, farklı bir hesaplama yapılmasının mümkün olmadığı, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 30/2.maddesinde “Kaçak elektrik enerjisi kullandığı tespit edilen tüketicinin, 29 uncu madde çerçevesinde hesaplanan tüketimi, dahil olduğu abone grubuna kaçak elektrik enerjisi kullandığı dönemde uygulanmakta olan ve birinci fıkrada kapsamı belirtilen fonsuz tarifenin 1,5 (bir buçuk) katı ile çarpılarak, kaçak enerji bedeli hesaplanır ve bu bedel fatura edilir.” denildiği, ayrıca kayıp kaçak bedellerinin bir maliyet unsuru olduğunun yasa ile belirlendiği, 6719 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un özellikle 15., 21. ve 26. maddelerinde ifade olunan düzenlemelerle bu durum daha net ve açık hale getirildiği,BTV Belediye Tüketim Vergisi % 5 olmasına rağmen % 1 olarak hesaplanmış; BTV, TRT fon payı, enerji fonu bedelleri eksik hesaplanmıştır. Yine iletim bedeli, dağıtım bedeli, PSH bedeli de eksik hesaplandığı gibi tüm bu eksik hesaplamalara bağlı olan KDV hesabının da hatalı olduğu, Bilirkişi kök ve ek raporlarının, detaylı görüş ve hesaplamaları ihtiva etmeyen, mevzuata atıf yapmayan raporlar olup denetime elverişli olmadığı, bu nedenle hükme esas olacak nitelikte olmadığı, Diğer yandan davacı yanın ıslah dilekçesinde, asıl alacak tutarlarına, hangi tarihten itibaren, hangi tür ve oranda faiz işletilerek 12.194,52 TL ve 7.771.16 TL faiz hesabı yapıldığı da anlaşılamadığı, ayrıca davacı yan hem ıslah etmek ve faiz alacağının asıl ve birleşen davalar kapsamında, 12.194,52 TL ve 7.771.16 TL olduğunu beyan etmek suretiyle faiz alacağı talebi yönünden davasını iş bu bedeller ile sınırlandırmış, hem de aynı dilekçe ile ıslah tarihinden itibaren de asıl alacak tutarlarına işleyecek olan reeskont faizini talep ederek dava konusu alacak tutarlarını bir kez daha belirsiz hale getirmiş olduğu, asıl ve birleşen davalardaki tahakkuklarda hata bulunmadığı, kaçak elektrik tespit tutanakları Hukuk Genel Kurulunun ve müstakar Yargıtay içtihatları gereği aksi ispat edilinceye kadar geçerli belgelerden olup; sunulan deliller ile haklılığının ispat edildiği, Ayrıca, davacının ödemelerini yaparken ihtirazi kayıt öne sürmeden ödediği, serbest irade ile ve ihtirazi kayıt konulmadan ödenen bedelin geri istenemeyeceği, zira Türk Borçlar Kanunun 78. maddesine göre ihtiyariyle yapılan bir ödeme olduğundan onu geri isteyemeyeceği, kararın bu sebeplerle usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek,kaldırılması istenmiştir. HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; asıl dava ; menfi tesbit ve birleşen dava; alacak talebine ilişkindir. Asıl davadaki talep; 31/07/2014 tarihli, ... nolu, 38.107,90 TL'lik faturadan dolayı borçlu bulunulmadığının tespiti ile yargılama sırasında fatura bedeli ödendiğinden ödenen bedelin istirdadına ilişkindir. Birleşen davadaki talep ise, haksız olarak tahakkuk ettirildiği ve ihtirazı kayıtla ödendiği iddia olunan 27.02.2015 fatura tarihli, 28.603,10 TL bedelli, 13.03.2015 son ödeme tarihli faturadan dolayı ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Davacı tarafça , asıl ve birleşen davalar bakımından sunulan 03/04/2017 uyap tarihli ıslah dilekçesi ile asıl dava yönünden; 38.107,90 TL ile iş bu miktara ıslah tarihine kadar işlemiş 12.194,52 TL reeskont faizi, birleşen dava yönünden de; 24.284,88 TL ile iş bu miktara ıslah tarihine kadar işlemiş 7.771,16 TL reeskont faizi dava değeri olarak belirtilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; Dava konusu tesisatta ... seri numaralı ... marka sayaç için 19.06.2015 tarihinde yapılan kontrolde "sayacın S fazı besleme devresi arızalı bu fazda kayıt yapmıyor. R ve T fazlarında %50,2 eksik kayıt yapıyor" tespiti yapıldığı, davalı tarafça ilgili tespite istinaden sayacın doğru tüketim kaydetmediği 28.02.2014-14.06.2014 tarihleri arasına geçmiş aynı dönem tüketimler referans alınarak 94.449,50 kWh ek tüketim hesaplandığı görülmektedir. Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğini yürürlükten kaldıran 08.05.2014 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 14. maddesinde; (1) Sayacın, tüketicinin kusuru dışında herhangi bir nedenle; b) Doğru tüketim kaydetmediğinin tespit edilmesi halinde, 1) Sayacın eksik veya fazla tüketim kaydettiği miktarın sayaç dışı bir unsurdan kaynaklanması ve bunun dağıtım şirketince yerinde yapılan incelemede, teknik olarak tespit edilmesi durumunda bu tespit dikkate alınarak, 2) Sayacın eksik veya fazla tüketim kaydettiği miktarın elektrik sayaçları tamir ve ayar istasyonlarında teknik olarak tespit edilmesi durumunda söz konusu tespit dikkate alınarak, 3) (1) ve/veya (2) numaralı alt bentlerde düzenlenen tespitin bulunmadığı durumlarda; varsa tüketicinin aynı döneme ait sağlıklı olarak ölçülmüş geçmiş dönem tüketimleri dikkate alınarak, yoksa, tespit tarihinden sonraki tüketicinin ödeme bildirimine esas ilk iki tüketim dönemine ait tüketimlerinin ortalaması dikkate alınarak, hesaplama yapılır ve fark tüketiciye iade veya fatura edilir. c) (a) ve (b) bendinde belirtilen hallerde, geçmiş dönemlerde sağlıklı olarak ölçülmüş tüketimleri bulunmayan ve mevsimsel olarak belirli dönemlerde yoğun tüketim yapılan tarımsal sulama, yazlık mesken, turizm sektörü gibi kullanım yerlerinde, benzer özelliklere sahip kullanım yerlerinin tüketimleri dikkate alınarak geçmiş dönem tüketimleri bu madde kapsamında hesaplanır ve (a) bendi kapsamında tüketiciye fatura edilir, (b) bendi kapsamında ise fark tüketiciye iade veya fatura edilir. Bu çerçevede, kullanım yerindeki elektrik enerjisi tüketim miktarını etkileyebilecek değişiklikler de dikkate alınmak suretiyle, bir sonraki yılda aynı döneme ilişkin olarak tüketicinin tüketimi ile bu fıkra kapsamında hesaplanan tüketim miktarı arasında ortaya çıkan farkın tüketici lehine olması halinde fark, nihai yıl tarifeleri dikkate alınarak tüketiciye iade edilir. Aksi durumda ise fark aynı şekilde hesaplanarak tüketiciye fatura edilir. (2) Faturaya esas süre, doğru bulgu ve belgenin bulunması halinde on iki ayı geçemez. Söz konusu bulgu ve belgelerin bulunmaması halinde ise, faturaya esas sürenin başlangıcı olarak, son endeks okuma ile tutanak düzenlenmiş olması kaydıyla kontrol, mühürleme, kesme-bağlama, sayaç değiştirme işlemleri gibi, sayaç mahallinde dağıtım şirketince gerçekleştirilmiş olan en son işlem tarihi esas alınır. Ancak bu süre hiçbir şekilde doksan günü geçemez. (3) Bu madde kapsamında faturalamaya esas sürenin başlangıcı, ikili anlaşma veya perakende satış sözleşmesinin imzalandığı tarihten önceki bir tarih olamaz. (4) Bu madde kapsamında yapılan faturalama işleminde sayacın hiç tüketim kaydetmediği veya eksik tüketim kaydettiği dönem birim fiyatları kullanılır ve gecikme zammı uygulanmaz. Tüketicinin talep etmesi durumunda söz konusu miktar, faturaya esas alınan tüketim döneminin içerisindeki ay sayısı kadar eşit taksitler halinde ödenir. Taksitlendirme yapılması halinde uygulanacak gecikme zammı oranı, bu Yönetmelikte belirlenen gecikme zammı oranını hiçbir şekilde aşamaz. Eksik tüketim kaydedilen durumlarda, önceden ödenmiş olan bedeller, faturaya yansıtılmaz.” hükmü getirilmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ; asıl dava yönünden davalı ...'ın hatalı işlem yaptığı, arızalı dönemde tahakkuk edilip ödenen 4 adet faturanın toplamının 32,958.10 TL olduğu, bahse konu bu dört faturanın da hatalı olduğu, arızalı döneme denk geldiği, arızalı 4 dönem için ödenmesi gereken toplam tutarın (39,157.84 TL-32,958.10 TL) 6,199,74 TL olduğu, davalı tarafça eksik tüketimden dolayı 6,199.74 TL tahakkuk ettirilmesi gerekirken, 38,107.90 TL tahakkuk ettirilip, bu miktarın da tahsilatının gerçekleştirdiği, yani davalı tarafın 31,908.16 TL fazladan tahakkuk edip tahsilatını gerçekleştirdiği,, davacı yanın davalıya 31/07/2014 tarihli, ... nolu, 38.107,90 TL'lik faturanın 31.908,16 TL'lik kısmı yönünden borçlu bulunmadığının tespitine, ayrıca davacı yanca yargılama sırasında ödeme yapıldığından 31.908,16 TL asıl alacak ile 6.256,18 TL ıslah tarihine (03/04/2017) kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 38.164,34 TL'nin davalıdan istirdatı ile davacıya verilmesine, 31.908,16 TL ye ıslah tarihi olan (03/04/2017) tarihinden itibaren reeskont faizi uygulanmasına karar verilmiş, Birleşen dava yönünden ise; yine az yukarıda ayrıntıları yazılı bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere asıl davada dava konusu yapılan 38,107.90 TL'lik hatalı faturadan dolayı mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararı kalkmadan elektriklerin kesilmesi sebebiyle sözleşmenin davalı tarafça tek taraflı olarak feshedildiği anlaşılmakla birlikte, kullanım devam ettiğinden ilerleyen endeks kayıtlarından dolayı bir sonraki endeks okumasında bu ilerlemenin sözleşmesiz kaçak olarak kayıtlara geçtiği, yani kaçak tutanağı tutulmadan endeks kayıtlarının ilerlemesi üzerinden işlem gerçekleştirildiği, halbuki sözleşme fesih edilirken enerjinin kesilmesinin de şart olduğu, bu itibarla fesih işlemi gerçekleştikten sonra elektriğin kesilmemesi, davacı tarafa bilgi verilmemesi, Kaçak/Usulsüz Elektrik Tespit Tutanağı düzenlenmemesi nedenlerinden dolayı 24,264,88 TL olarak tahakkuk edilen kaçak elektrik faturasının mevzuata aykırı olduğunu anlaşıldığından, davanın kısmen kabulü ile, 24.264,88 TL asıl alacak ile 4.757,58 TL ıslah tarihine (03/04/2017) kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 29.022,46 TL'nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 24.264,88 TL ye ıslah tarihi olan 03/04/2017 tarihinden itibaren reeskont faizi uygulanmasına ve fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir,. İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 06.01.201 5) tarihinde ihtiyati tedbir kararı vermiştir. Davalı ...'tan 18.02.2015 havale tarihli dilekçe ile mahkemeden enerji kesilmemesi yönündeki ihtiyati tedbir in kaldırılması hususunda talep gelmiş, ancak bu talep 8. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından reddedilmiştir. Red ya da kabul kararı gelmeden ... tarafından davacı şirketin elektriği kesilmiş ve 27.02.2015 tarihli 28.603,10 TL bedelli kaçak fatura tahakkuk ettirilmesi mevzuata aykırı bulunmuştur. Mahkemece yargılamada bilirkişi heyetlerinden raporlar alınmıştır.Mahkemece hükme esas alınan ek bilirkişi raporunda; tüketim bedellerine ,maliyet unsuru olduğu yasa ile düzenlenmiş bulunan kayıp kaçak bedellerinin dahil edilmesi gerekirken dahil edilmediği, tutanak tarihindeki EPTHY uyarınca fonsuz tarife uygulanması gerektiği halde ,enerji fonu ve TRT payı eklendiği görülmüştür. Kaçak kullanım sözkonusu olmadığından fonsuz tarifenin 1,5 katı hesaplama yapılmasını gerektiren bir durum sözkonusu olmadığından,bu yönde hesaplama yapılmamasında mevzuata aykırılık bulunmamaktadır. BTV' ile ilgili olarak ,mesken ve ticarethane gurubu aboneliklerde BTV oranı % 5,sanayi gurubu aboneliklerde ise oran %1 olmakla ,davacı sanayi abonesi ise % 5 yerine % 1 alınması mevzuata uygundur. Bu sebeplerle ;tüketim bedellerine kayıp kaçak bedellerinin eklenmesi ve fonsuz tarife esas alınması ile hesaplama yapılması gerektiğinden ,yargılama sırasında rapor tanzim eden 2. bilirkişi kurulundan bu hususları kapsayan ek rapor alınarak ,sonucuna göre karar verilmesi gereklidir. Açıklanan nedenlerle; davalıların istinaf başvurusunun kabulü ile kararın HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalıların istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edenlere isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edenlere ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.25/04/2023

Full & Egal Universal Law Academy