İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/513 Esas 2023/748 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2023/513
Karar No: 2023/748
Karar Tarihi: 04.05.2023

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/513 Esas
KARAR NO: 2023/748
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/09/2022
NUMARASI: 2022/169 2023/104
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 04/05/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tedbir talepli dava dilekçesi ile; markanın kullanmama neden ile iptaline ve davalı adına kayıtlı olduğu bildirilen ... sayılı marka tescil belgelerinin üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesinin 20/07/2022 tarihli ara kararı ile; davalı adına ... sayı ile tescilli markanın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi talebinin 5.000,00 TL'lik teminat karşılığında kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekilinin itirazı üzerine duruşmalı inceleme yapılmış ve 30.09.2022 Tarihli ara kararda; "....dava, davalı adına kayıtlı ... tescil nolu markanın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi ve davalı adına tescilli markanın kullanılmama nedeniyle iptali talebine ilişkin olup, söz konusu iptali talep edilen markanın davanın devamı sırasında üçüncü kişilere devredilmesi durumunda, taraf teşkili sağlanması hususunda zorluk ve verilecek kararın infazında sıkıntı yaşanmaması, bu cümleden olmak üzere, hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşmaması amacıyla verildiği, yerleşmiş istinaf uygulamalarının da (İst. BAM 16. HD., 17/11/2020 tarih, 2020/1877-2020/1919; İstanbul BAM. 16. HD. 07/12/2018 tarih, 2018/3590Esas, 2018/2636 Karar) aynı mahiyette olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin mahkememizce verilmiş tedbire ilişkin itirazın reddine..." karar verilmiştir.
İSTİNAF: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; HMK 389.maddesindeki şartların oluşmadığını, markaya tedbir uygulanabilmesi için davanın menfaati olanlar, Cumhuriyet savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları tarafından açılması gerektiğini, davacının iş bu davda menfaati olduğunu ispatlaması gerektiğini, davacı tarafça bu durumun ispatlanamadığını, Tedbir kararında hukuki yararın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16.HD 2020/1877, 2020/1919 K sayılı ilamı ve markanın tanınmışlığı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16.HD'nin 2018/3590E, 2018/2636Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere dayanak noktaların iş bu davada gerekçelendirilmediğini, Davacının Bakırköy 2.FSHHM nin 2021/261 E sayılı dosyasında markalrın benzer olmadığının açıkça tespiti yapıldığını v ekararın kesinleştiğini, davacının sırf markanın tanınmış olması gerekçesiyle (Bakırköy 2.FSHHM 2021/261 E bilirkişi raporları ile çürütülmüştür) zarar gördüğünü ve aktif dava ehliyeti olduğunu ileri sürdüğünü, ispatlanabilir zararının olmadığını, dava önceki başvuruların reddedildiğini, hükümsüzlük davası ile elde edilemeyen sonucun iptal davası ile amaçlandığını belirterek 30.09.2022 Tarihli ara kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE Dava, markanın kullanmama nedeni ile hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesinin 20.07.2022 tarihli ara kararı ile; dava konusu markanın üçüncü kişilere devrinin önlenmesine ilişkin teminatlı olarak ihtiyati tedbir kararı verilmiş, davalı vekilinin ihtiyati tedbire itirazının reddine karar verilmiştir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ihtiyati tedbire itirazın reddi kararının kaldırılması istemine ilişkindir. TPMK cevabi yazısına göre davaya konu ... numaralı İOSB +ŞEKİL markası 38 nolu sınıfta davalı adına tescillidir. Dosya kapsamındaki mevcut delil durumuna göre davacının ihtiyati tedbir talebinde hukuki yararı mevcut olup, markanın devri halinde taraf teşkil sorunu yaşanacağı, usul ekonomisi ilkesi gereğince ihtiyati tedbir kararının yerinde olduğu kanaatine varılmakla davalı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK'nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, -Davacının gider avansından kullanıldığı anlaşılan 5-TL istinaf masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.04/05/2023

Full & Egal Universal Law Academy