İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/1545 Esas 2023/700 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1545
Karar No: 2023/700
Karar Tarihi: 18.04.2023

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1545 Esas
KARAR NO: 2023/700
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/06/2021
NUMARASI: 2020/510E, 2021/638K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 18/04/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının takipte yetki itirazının yerinde olmadığını, davalının çekteki imzasına ve ciro işlemine karşı herhangi bir itirazda bulunmadığını, takip tarihinde çek bedeli ve borç ödenmediğinden faiz ve ferilerine yönelik talebin yasal olduğunu belirterek İstanbul Anadolu ...İcra Müdürlüğü'nün ... E sayılı dosyası yönünden takibe itiraz eden davalının itirazının iptali ile tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Takipte yetkiye itiraz ettiklerini, davalının çekte lehtar konumunda olduğunu, keşidecinin ise dava dışı ... olduğunu, müvekkilinin çeki ...'tan aldığını ve sonrasında ... şirketi lehine ciroladığını, davacının çeki vadesinde tahsile koymadığını, keşidecinin banka hesabında vadeden itibaren bir yıl süre ile para tuttuğunu, bankanın kendi kusuru nedeni ile çeki tahsil edememesinin sorumluluğunu müvekkiline yükleyemeyeceğini, bankanın çeki edinme sebebi yahut neden süresinde tahsil edilmediği yönünde açıklamada bulunmadığını, müvekkili ile davalı arasında hukuki ilişki olmadığını, davalı bankanın genel icra takibi başlattığını, davalı bankanın ancak temel ilişkiye dayanarak ... şirketine başvuruda bulunabileceğini belirterek davanın reddini ve tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: ".... davacı bankanın davalı lehtar ile aralarındaki temel hukuki ilişkiyi ve alacaklı olduğunu ispat etmesi gerektiği, davacıca dava dilekçesinde yemin deliline de dayanmadığı, davacıca davaya konu süresinde ibraz edilemeyen çek dışında bir delil sunamadığı, davalının hamilden önceki ciranta da olmaması nedeniyle, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.Davacı her ne kadar işbu davayı açmakta haksız ise de, kötüniyetli olduğu tespit edilemediğinden, İİK madde 67 deki şartlar oluşmadığından, davalı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına...." şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;Kararın eksik incelemeye dayalı olduğunu, müvekkilinin alacaklı olduğunun davaya konu icra takip dosyasına ve işbu dava dosyasına sunulan vesikalar ile sabit olduğunu, davalı yanın cirantası olduğu çek bedelinin ödemediğiniden yasal sorumluluğunun devam ettiğini, davalı yanın takibe konu çek üzerindeki imzayı ve çeke dayalı sorumluluğunu inkar etmediğini, davalının çekten cayıldığına, bedelinin ödendiğine ilişkin herhangi bir iddia ve itirazının olmadığını, müvekkilin alacak talebi çeke dayalı olarak haksız kazanç sağlayan, sebepsiz zenginleşen tüm borçlulara karşı ileri sürülebileceğini, takibe dayanak belge imza ve borç ilişkisi kabul edilmekle İİK 68 normlarına haiz " borç ikrarına havi" bir evrak halini aldığını ve ödemenin de ancak yazılı belge ile ispatı gerektiğini, oysa davalı yanın herhangi bir ödemede bulunmadığını, davalının sebepsiz zenginleşmiş olduğunu, keşideci ... tarafından çek hesabında bulunan tutarın hesaptan çekildiğini ve işlem tarihinden itibaren takip konusu borcu ödemeye yanaşmayan takip borçluları, haksız kazanç elde ettiğini ve müvekkil bankayı zarara uğrattığını, TTK madde 818 gereğince poliçeye ilişkin bir kısım hükümler çek hakkında da uygulanacağını, TTK 724 madde uyarınca; müteselsil sorumluluk olduğunu, TBK 77 madde uyarınca haklı bir sebep olmaksızın bir başkasının malvarlığından veya emeğinden zenginleşen bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlü olduğunu, borç ödeme yükümlülüğünü kabul eden davalının itirazının MK 2.md kapsamında hakkın kötüye kullanılması olduğunu, TTK 732 Maddesinde hükmünün dikkate alınması gerektiğini, davalının borcunun düşmediğini, zira borcun ödendiğine veya sona erdiğine dair herhangi bir beyan ve vesika sunulmadığını, Y.19HD, 2022/008423, 2002/007094 K sayılı ilamında; "somut olay yönünden uyuşmazlığın TTK 644 md hükmü çerçevesinde çözümlenmesi gerekmekte olup davalı keşideci sebepsiz zenginleşmediğini usulen kanıtlayamadığından sonucu itibarı ile doğru olan hükmün onanmasına..." şeklinde karar verdiğini, Mahkemenin 11/03/2021 tarihli duruşmada evrak toplanmasına ve bilirkişi incelemesine karar vermiş iken 11/06/2021 tarihli duruşmada bundan vazgeçerek hüküm tesis ettiğini, bunun dahi eksik incelemenin göstergesi olduğunu beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İNCELEME Davaya konu İstanbul Anadolu ...İcra Müdürlüğü'nün ... E sayılı dosyasında; davacı banka tarafından borçlular ...LT ŞTİ, ... İNŞ ...LTD ŞTİ, ... aleyhine 20.000TL asıl alacak 1925TL faiz ki toplam 21.925,0 TL nin tahsil talebi ile genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, takip dayanağı olarak; 20.000TL bedelli çek, cari hesap kayıtları, banka hesap ve kayıtlarının yazılı olduğu, çek suretinin eklendiği, davalının süresi içinde yetkiye ve borca itiraz ettiği görülmüştür. Takip dosyasında bir sureti bulunan ... Bankası Sapanca Adapazrı Şubesine ait 05.08.2018 Tarihli ... seri nolu 20.000TL bedelli çek incelendiğinde çekin Keşidecisinin ..., Lehtar cirantanın Davalı .... Ltd.Şti, İkinci ... Ltd. Şti, Hamilin Davacı ... Bankası olduğu, çekte ibraz bilgisinin yer almadığı görülmüştür.
GEREKÇE Dava, İİK'nın 67.maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Takip dayanağı çek 05.08.2018 keşide tarihli olup, TTK'nın 796. maddesinde öngörülen yasal ibraz süresi içinde muhatap bankaya ibraz edilmediğinden, hamil, TTK m.818 f.1 ı bendi atfıyla 730.maddesi uyarınca cirantaya müracaat haklarını kaybetmiştir. Somut olayda taraflar arasında temel ilişki olmayıp davacı, çeke bağlı müracaat haklarını kaybettiğinden, davacı kambiyo ilişkisine dayanarak davalı cirantadan alacak talep edemez. Süresinde bankaya ibraz edilmeyen çeke dayalı olarak keşidecinin, TTK m.818 f.1 m bendi yollamasıyla 732. maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan sorumluluğu devam ederse de bu durum aralarında temel ilişki olmayan ciranta için geçerli olmadığından davacının istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Bu durumda mahkemece davanın reddine karar verilmesinde usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığından davacı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1 maddesi gereğince, davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 179,90 TL harçtan, peşin yatırılan 59,30 TL'nin mahsubu ile bakiye 120,60TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına, 3-İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.18/04/2023

Full & Egal Universal Law Academy