İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/1521 Esas 2023/709 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1521
Karar No: 2023/709
Karar Tarihi: 18.04.2023

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1521 Esas
KARAR NO: 2023/709 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/06/2021
NUMARASI: 2018/212 E. - 2021/427 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 18/04/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacıların yaş sebze ve meyve alım satım işi ile iştigal eden esnaflar olup, davalıya olan ambar borcuna karşılık olarak ... San ve Tic Ltd Şti tarafından keşide edilen ... çek numaralı 31/01/2018 vade tarihli 60.000,00TL ve ... San ve Tic Ltd Şti tarafından keşide edilen ve ... çek numaralı 28/02/2018 vade tarihli 75.658,00TL bedelli olan toplam 135.658,00TL bedelli ... banka Ostim/Ankara Şubesine ait çeklerin davalı lehtar ...'a verildiğini, gerçek sahipleri davalı ve ..., ... -... olan fakat ticaret sicil kayıtlarında ...,... ve ... (...'ın oğlu) olarak görünen ... San ve Tic Ltd Şti adlı şirketin %50 hissesinin devri için davalı ile anlaşılması üzerine 8 adet çekin davalı tarafa verildiğini, 15/03/2017 karar tarihli tutanakla ... San ve Tic Ltd Şti hisselerinin %50'si ... ve ... tarafından davacı ...'a devredildiğini ve bu durumun ticaret sicil gazetesinde yayınlandığını, sonradan ortaklığın bozulduğunu, hisselerin iade edildiğini, varılan mutabakat gereği davalıya verilen 8 adet çekten 4 adet çek şirket yetkilisi tarafından davacılara iade edildiğini, kalan 4 adet çekin ise 3 adedinin davacılar tarafından ödendiğini, 1 adet çek için de menfi tespit davası açıldığını, 14/09/2017 vade tarihli 85.000TLlik çek için ... Gıda tarafından ödeme yapıldığını, bunların haricinde şüpheli tarafından davacılara iade edilmesi gereken 3 adet çek kaldığını, ... çek nolu ve ... çek nolu toplam 170.000TL meblağlı çeklerin ödenmesi şartıyla davaya konu 1.ve 2.aylara ait çeklerin iade edileceği ve 35.000TL para iade edileceği hususunda davalı ile anlaşılmasına rağmen çeklerin bedellerinin davacılar tarafından ödendiği halde davaya konu çeklerin ve 35.000TLnin davacılara iade edilmediğini, bedeli ödenmiş olan davaya konu çekleri davacılara iade etmeyen davalı hakkında savcılığa şikayette bulunulduğunu, davalı taraf aleyhine İstanbul 14.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/77 esas sayılı menfi tespit davası açıldığını, davaya konu çekler hakkında davalı tarafından icra takibi yapılmak suretiyle davacılar aleyhine işlem yapılmasının muhtemel olduğunu beyanla, davacıların davalıya borçlu olmadıklarının tespiti ile davaya konu çeklerin iptaline, ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalının %20'den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı yanın açmış olduğu davanın hukuki dayanaktan yoksun olup, kötü niyetli olduğunu, davalı tarafından Ankara 14.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/65 esas sayılı dosyasına yaptıkları müracaatla çeklerin hamillerinin davalı olduğu, çeklerin asıl değerlerinin 60.000TL ve 75.658TL olduğunu, davacı tarafın az bir teminatla durdurma kararı almak için çek değerlerini 6.000 TL ve 7.000 TL olarak düşük gösterildiğini ve davacı tarafın mahkemeleri yanılttığı belirtilerek beyanda bulunulduğunu, bunun üzerine mahkemenin davacıların kötü niyetli olduklarını, çeklerin hamilleri olmadıklarını, çek bedellerin kötü niyetli olarak düşük gösterildikleri tespit edilerek ödeme yasağını kaldırdığını ve haksız davalarını reddettiğini, davacı tarafın aynı kötü niyetli tutumla, dava dışı 85.000TL değerindeki çekin bedelini davalıya ödememek için kötü niyetli olarak Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/766 esas sayılı davası ile çek zayi davası açtıklarını, mahkemece davacının kötü niyetli olduğu tespit edilerek çek üzerindeki tedbirin kaldırıldığını, davacının kötü niyetle davalıya hakkı olan çeklerin bedelini ödememek için her türlü yola başvurduğunu, davacı tarafından dava dilekçesinde, davacıların yaş sebze meyve işiyle uğraştığı ve dava konusu çeklerin davalıya ambar borcuna karşılık verildiğini açıkça beyan edildiğini, hal böyle olmasına rağmen davacı tarafın kötü niyetli olarak çek iptal davaları açtığını beyanla, mahkemece verilen tedbir karanının kaldırılmasını, davacının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 01/06/2021 tarihli 2018/212 E. - 2021/427K. sayılı kararıyla; "... davacı tarafça, davalı ile dava dışı ... San ve Tic Ltd.Şti'nin %50 hisselerinin alımı konusunda anlaşıldığı, buna ilişkin olarak 8 adet çek verildiğini, bu çeklerden iki adedine ilişkin davacı şirket tarafından (... ve ... nolu 85.000,00 TL meblağlı çekler) 170.000-TL ödeme yapıldığını, ancak hisse devrinin ortaklık ilişkisinin bozulması nedeni ile gerçekleşmediği, hisse devrinin yapılmaması nedeniyle çeklerin iadesi konusunda anlaşıldığı, bu kapsamda çeklerin bir kısmının iade edildiği, ancak davacı tarafından ödenmiş olan 170.000-TL nin geri ödenmediği, bunun yerine davalıya ambar borcuna karşılı verilen dava konusu 2 adet çekten (... ve ... nolu 75.658,00TL bedelli çekler) mahsubu konusunda anlaşıldığı, buna rağmen mahsubun yapılmadığının iddia edildiği, bu kapsamda tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılabilmesi için dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği, davalının defter ve belgelerini sunmaması nedeniyle davacının ticari defter ve belgelerinde yapılan incelemeye göre dava konusu çeklerin ambar borcuna karşılık davalıya verildiğinin sabit olduğu, ancak davalı ile davacılar arasında gerek hisse devri konusunda gerekse davacı tarafça hisse devri için verilen çekler dolayısı ile ödenen paranın davalıya ambar borcuna karşılık verilen çek bedelinden mahsup edileceği konusunda bir anlaşma olduğuna ilişkin dosyada bir delilin bulunmadığı, bu itibarla davacının davasını ispat edemediğinin anlaşıldığı" gerekçesiyle; ispat edilemeyen davanın davanın reddine, mahkemece dava konusu çekler hakkında hakkında ihtiyati tedbir kararı verildiği, bu nedenle davalının alacağını tahsilde gecikmesinden kaynaklı zararının oluştuğu ve İİK. 72/4. Maddesi uyarınca alacaklı davacı lehine alacak tutarının %20 i oranında tazminata hükmedilmesi gerektiği kanaatine varılarak ve kısa kararın 2. bendinde maddi hata yapılmak sureti ile "İİK 72/3 maddesi" ifadesi İİK. 72/4. Maddesi olarak düzeltilmek sureti ile İİK 72/4, maddesi uyarınca davalının dava konusu çekler dolayısı olan toplam 135.658-TL alacağının %20' si oranında (27.131,60 TL) tazminatın davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davacılar vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; dava dilekçesindeki iddialarını tekrarla ... Ürünleri Ltd şirketinin %50 hisse devri nedeniyle 8 adet çek verildiği, daha sonra ortaklığın bozulması üzerine 4 çek'in müvekkiline iade edildiği, keşidecisi ... Ltd şirketi, lehdarı ... olan ... çek numaralı 26/10/2017 vade tarihli 85.000 TL bedelli çek ile ... çek numaralı 16.11.2017 vade tarihli 85.000 TL bedelli çekin müvekkili tarafından ödendiğini, ... çek numaralı 14/09/2017 keşide tarihli 85.000 TL bedelli çekin ise ... Gıda tarafından müvekkili hesabına gönderildiğini, çekin iade edildiğini, dava konusu çeklerin davalıya ambar borcu karşılığı olarak verildiğini, ancak ortaklık işinin bozulması sonucu iade edilmesi gereken ve iade edilmeyen çeklere karşılık olarak bu dava konusu çekler ile mahsup yapılması konusunda anlaştıklarını, yapmış olduğu ödemeler düştükten sonra davaya konu çek bedellerinin mahsubu ile kalan 35.000 TL'nin ise müvekkiline geri ödeneceğini, ancak iade edilmediğini ve ödeme yapılmadığını, bu hususun telefon görüşmeleri ve mesajlar ile sabit olduğunu, davalı tarafın ses kayıtları ve mesajları hukuki delil olmadığını ileri sürmüşse de, Yargıtay 19.HD'nin 15/02/2016 tarih 2015/14813 E. - 2016/2351 K.sayılı kararında, facebook gibi sosyal medya üzerinde yapılan yazışmalarda bile alacaklı olduğunun kabulüne karar verdiğini, İstanbul CBS'nin 2018/44604 hazırlık numarası ile yapmış oldukları şikayet üzerine soruşturmanın devam ettiğini beyanla mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulünü talep etmiştir.
DELİLLER: İlk derece mahkemesince Beypazarı Asliye Hukuk Mahkemesi kanalıyla bilirkişi Mali Müşavir ...'dan alınan 04/10/2020 tarihli raporda; "...davacının ticari defterlerinde davalıya verdiği çeklerin ... seri nolu ödeme makbuzu ile kayıt altına alınarak ticari defterde davalıya verilen avanslar hesabında 159.10 alt hesabıyla borçlandırıldığını, ticari defter kayıtlarında davalının davacıya 135.658,00TL borçlu olduğu, 2017 yılının kapanış kayıtları ve 2018 yılının açılış kayıtlarının incelenmesi sonucunda davacı defterlerinde, davalının aldığı 2 adet çekten dolayı 135.658TL borçlu olduğunu" belirtilmiştir. İstanbul 14.ATM'nin 2018/77 E. - 2019/1261 K.sayılı 11.12.2019 tarihli ilam örneğinden; davacı ... tarafından ... aleyhine ... çek numaralı 28/12/2017 vade tarihli 85.000 TL bedelli ... Bankası Sincan Organize Sanayi Şubesine ait çekten dolayı borçlu bulunmadığının tespiti talepli dava açtığı, mahkemece davanın reddine karar verildiği görülmüştür. ... Bankası Genel Müdürlüğü'nün yazı cevabından; keşideci ...ltd şirketi olan ... seri numaralı 85.000 TL bedelli çekin 16/11/2017 tarihinde ... Tic.Paz.Ltd şirketi tarafından ibraz edilerek ödendiği bildirilmiştir. Davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde ... Bankası Beypazarı Şubesine ait dekont örneğini ibraz ettiği, dekonttan ... Gıda şirketinin ... nolu çeke istinaden açıklamasıyla ...'a 85.000 TL eft gönderdiği anlaşılmıştır. İstanbul CBS Sahtecilik ve Dolandırıcılık Bürosunun 2018/44604 sayılı soruşturma dosyası örneğinin incelenmesinde; müştekiler ... Tarım Hayvancılık Nakliye...Ltd şirketi ve ... tarafından şüpheli ... aleyhine bedelsiz kalan senedi kullanmak suçundan şikayetçi oldukları, dosyaya müştekilerin flashbellek ibraz ettiği ancak savcılık tarafından görüntülerin açılmadığı gerekçesiyle iade edildiğine dair tutanak tutulduğu, şüphelinin emniyette alınan ifadesinde toplam 3 adet çek'i ambar borcuna karşılık aldığını, ancak borçluların alacağını ödememek için Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinde ve Ankara Mahkemelerinde yalan beyanda bulunarak çeklerin kaybolduğunu ve iptalini istediklerini, haksız davalarının reddedildiğini, aynı çekler ile ilgili bu seferde İstanbul da dava açtıklarını, bu davada çeklerin ambar borcuna karşılık verildiğinin ikrar edildiğini, ancak şirket alışverişinden kaynaklı verildiğine dair beyanların zaman kazanmaya yönelik olduğunu söylediği anlaşılmıştır. Savcılık dosyasında flash disk'in daha sonra çözümünün yapıldığı Hakan Ünal ve Naci Dayan isimli şahıslar arasında geçen telefon görüşmelerinin bilirkişi tarafından dökümünün yapıldığı, üçüncü görüşmenin ise ... ve ... (...'ın oğlu) arasında olduğu anlaşılmıştır. Savcılık dosyasının daha sonra yetkisizlik kararı verilerek Beypazarı Cumhuriyet Savcılığına gönderildiği anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E: Çeke dayalı menfi tespit davasında, ilk derece mahkemesince davanın reddine, tedbir nedeniyle icra takibinin durdurulması yönünde tedbir kararı verildiğinden, davalı alacaklı lehine %20 oranında tazminata hükmedilmesine karar verilmiş, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu ve keşidecisi davacı şirket olan davaya konu iki adet çeklerin, davacı tarafından davalıya ambar borcuna karşılık verildiği konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. Davacılar vekili dava dışı ... San ve Tic Ltd Şti adlı şirketin %50 hissesinin devri için davalı ile anlaşılması üzerine 8 adet çekin davalı tarafa verildiğini, ortaklık işinin bozulması sonucu iade edilmesi gereken ve iade edilmeyen çeklere karşılık olarak bu dava konusu çekler ile mahsup yapılması konusunda anlaştıklarını, yapmış olduğu ödemeler düştükten sonra davaya konu çek bedellerinin mahsubu ile kalan 35.000 TL'nin ise müvekkiline geri ödeneceğini, ancak iade edilmediğini ve ödeme yapılmadığını ileri sürerek, davaya konu çeklerden dolayı borçlu bulunmadığını ileri sürmüştür. İspat yükü kendisinde olan davacılar vekilinin 6100 Sayılı HMK 200. Madde gereğince iddialarını ispat yönünden yazılı delil sunmadığı, mahsup iddiasının davalı tarafça kabul edilmediği, delil olarak dayanılan savcılık dosyasına sunulan görüşme kayıtları ile savcılıkta alınan bilirkişi raporundan dökümü yapılan görüşmelerin ikisinin üçüncü kişiler arasında olduğu, davalı ile Doğukan isimli kişiler arasında yapılan görüşmenin de uyuşmazlık yönünden delil niteliğinin bulunmadığı anlaşılmakla, mahkemece ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-6100 sayılı HMK.'nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacılar vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 179,90 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL eksik harcın davacılardan alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-İstinaf yargılama giderleri olarak; Davacılar tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 18/04/2023 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.

Full & Egal Universal Law Academy