İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/1670 Esas 2023/609 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/1670
Karar No: 2023/609
Karar Tarihi: 06.04.2023

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1670
KARAR NO: 2023/609
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/06/2022
NUMARASI: 2021/901 E. - 2022/722 K.
DAVANIN KONUSU: Rehinin Kaldırılması
Taraflar arasındaki rehinin kaldırılması davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle konusuz kalan davanın reddine dair verilen karara karşı, davalı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davalı banka tarafından dava dışı ... İnş. Ltd Şti lehine kredi kullandırıldığını, davacının da müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak kredi sözleşmesine imza attığı iddia edilerek kredi borcunun asıl borçlu tarafından ödenmemesi üzerine Bakırköy ... Noterliğinin 30/03/2016 ... ve ... yevmiye nolu ihtarnamelerinin gönderilmesi neticesinde kredi sözleşmesinden ve borçtan haberdar olduğunu, davacının ne borçlu şirket ne de banka ile herhangi bir sözleşme ilişkisi olmadığını, kredi borcuna kefaletinin yada ipoteğinin bulunmadığını, davalı banka tarafından davacıya ait ... plakalı araç üzerine rehin sözleşmesine istinaden rehin konulduğunu, davacının kat ihtarnamelerinin kendisine tebliğinden sonra Bursa ... Noterliğinin 04/04/2016 tarih ... yevmiye nolu ve 06/04/2016 tarih ... yevmiye nolu ihtarnameleri ile cevap verdiğini, kredi sözleşmesindeki kefaleti, rehin sözleşmesini, borcu ve ferilerini kabul etmediklerini, kredi sözleşmesindeki imzanın kendisine ait olmadığını, davacının aracı üzerine konulan rehnin kaldırılmasını, her türlü maddi ve manevi tazminat talep hakkını saklı tuttaklarını, davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, savunmasında özetle; yetkili mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, dava dışı şirketin borcu nedeniyle davacı ile yapılan taşıt rehini sözleşmesi nedeniyle rehin borçlusu sıfatıyla adına kayıtlı ... plakalı araç üzerine rehin tesis edildiğini, Bakırköy ... Noterliğinin 30.03.2016 tarihli ... yevmiye nolu ihtarnamesinin davacıya gönderildiğini, dava dışı asıl borçlu şirket hakkında da İstanbul ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı ve İstanbul ... İcra Müdürlüğünün ... Esas dosyaları ile icra takibi başlatıldığını, borçlu şirket tarafından davacı ...'in imzaladığı rehin sözleşmesi belgesinin e-mail ile davalı bankaya gönderildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ve rehinin kaldırılmasına ilişkin verilen karar davalı vekilince istinaf başvurusu üzerine Dairemizin 14.10.2021 tarih ve 2019/1402 E. 2021/1243 K. Sayılı ilamında kaldırılmıştır. Mahkemece kaldırma kararı sonrası rehinin geçerliliğine ilişkin araştırma yapılırken araç üzerinde rehinin kaldırıldığı belirlenmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "...BAM kaldırma kararı doğrultusunda davacının sözkonusu sözleşmeye mail yoluyla onay verip vermediği, konusunda izahat istenmiş olup sözleşmenin imzalanmadığı, maile onay verilmediği beyanı 4721 Sayılı TMK'nın Taşınır Rehni Başlıklı 940/2 maddesinde 'Gerçek veya tüzel kişilerin alacaklarının güvence altına alınması için kanun gereğince bir sicile tescili zorunlu olan taşınır mallar üzerinde zilyetlik devredilmeden de taşınır malın kayıtlı bulunduğu sicile yazılmak suretiyle rehin kurulabileceği, rehin kurulmasına ilişkin diğer hususların tüzükle belirleneceği' düzenlemesi ve 23.05.2022 müzekkere cevabından araç üzerindeki rehnin kaldırıldığı ve 3. Kişiye satıldığı, davalının rehni ön inceleme duruşmasından sonra kaldırmış olması nedeni ile nispi vekalet ücreti takdirine.." gerekçesiyle, konusuz kalan davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davaya konu rehininin müvekkil banka tarafından kendiliğinden kaldırılmadığını, Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/632 Esas, 2019/424 Karar sayılı ilamının Bursa ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyasından ilamlı takibe konu edilmesi ve müvekkil banka icra emri gönderilmesi neticesinde kaldırıldığını, bu nedenle davanın konusuz kalmadığını, rehinin ilamlı icra tehdidi altında kaldırıldığından mahkeme kararının isabetsiz olduğunu ve davanın esastan reddi gerektiğini, dava dışı borçlu ... İnş.Ltd Şti'ne kullandırılan kredinin teminatı olarak davacıya ait .. plakalı aracın kaydına rehin şerhi işlendiğini, sözleşmenin davacı tarafından imzalandıktan sonra e-mail ortamında firmanın tek yetkilisi olan ...'a gönderildiğini ve rehin sözleşmesinin geçerli şekilde kurulduğunu, sözleşmede rehinin konusu, bedeli, rehin verilen aracın markası, plakası, şasi numarasının yazıldığını, davacının da sözleşmeyi imzaladığını kabul ettiğini, müvekkilinin davanın açılmasında kusuru bulunmadığından yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağını, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın reddine, karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, dava dışı asıl borçlunun imzalamış olduğu kredi sözleşmesi kapsamında verildiği söylenilen rehnin fekki davasıdır. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, karar verilmiş; bu karara karşı, davalı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık 08.08.2014 tarih ve ... sayılı genel kredi sözleşmesine ilişkin olduğu söylenilen kredi nedeniyle taşıt üzerine tesis edilen rehnin davacı açısından bir bağlayıcılığının bulunup bulunmadığı ve bağlamda bahsi geçen kredi sözleşmesinin asıl borçlusu olduğu iddia edilen ... Şirketinin borcunun teminatı oluşturup oluşturmayacağı noktalarında toplanmaktadır. İlk derece mahkemesince 08.04.2019 tarihli kararla rehin sözleşmesinin geçersiz olduğu kabul edilerek ve araç kaydındaki rehinin geçersiz olduğu tespit edilerek rehinin kaldırılmasına karar verilmiştir. Bu kararın davalı tarafından istinaf edilmesine rağmen tehiri icra kararı alınmamı ve kararın davacı tarafından takibe konu edilmesi nedeniyle araç kaydındaki rehinin kaldırıldığı, davalı vekilince beyan edilmiştir. Getirtilen sicil kaydında da araç üzerindeki rehinin kaldırıldığı ve aracın 14.01.2021 tarihinde satıldığı anlaşılmıştır. Taşıt üzerindeki rehinin kaldırılması şeklinin bir önemi bulunmamaktadır. Rehinin kaldırılmış olması nedeniyle, rehinin kaldırılmasına ilişkin davanın konusuz kaldığı açık olup, rehinin kaldırılmasına sebep veya saiki hakkında bir araştırma yapılmasına gerek bulunmamaktadır. İlk derece mahkemesince, Dairemizin kaldırma kararı sonrası yapılan araştırmada rehin sözleşmesinin davacı tarafından usulüne uygun şekilde imzalandığı veya davacı iradesi ile sözleşme suretinin geçerli şekilde bankaya bildirildiği kesin olarak belirlenmediğinden, dava tarihi itibariyle davacının dava açmada haklı olduğu kabul edilerek yargılama giderlerinden davalının sorumlu tutulması yerinde olup, davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvuru nedenlerinin reddine karar vermek gerekmiştir.Açıklanan bu gerekçelerle HMK'nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davalı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye gelir kaydına, bakiye 99,20 TL istinaf karar harcının davalıdan tahsiline,3-Davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.06.04.2023
KANUN YOLU: HMK'nın 362/1.a maddesi uyarınca, dava konusunun değerine göre karar kesindir.

Full & Egal Universal Law Academy