İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/151 Esas 2023/684 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/151
Karar No: 2023/684
Karar Tarihi: 13.04.2023

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/151
KARAR NO: 2023/684
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 13.08.2021
NUMARASI: 2020/127 Esas - 2021/621
DAVA: İtirazın İptali
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın sözleşmede üzerine düşen yükümlülüklerine aykırı davranması sebebiyle müvekkili şirket tarafından dava ve icra takibi konusu sözleşmeler feshedilmiş ayrıca kıstelyevm usulü hesap edilen pazarlama faaliyetlerine katılım bedelinin iadesi ve akde aykırılığın tespit edilebilmesi cihetiyle yapılan noter masrafları davalı taraftan ihtarname ile talep edildiği halde borcunu ödemediğinden aleyhine İstanbul ... İcra Müdürlüğünün ... E. numaralı dosya kapsamında icra takibi başlatıldığını, davalının süresinde itiraz ederek takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalıya usulüne uygun tebligat çıkartılmasına rağmen davaya süresi içerisinde cevap vermediği görüldü.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "...Tüm izah edilen nedenler çerçevesinde; Davacı vekilinin 11/08/2021 tarihli dilekçesi ile davalının İstanbul ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyasındaki itirazından vazgeçtiğini, akabinde İstanbul ... İcra Müdürlüğünce borçlunun itirazından vazgeçmesi üzerine 01/07/2021 tarihli karar tensip tutanağı ile takibin kesinleştirildiğini beyan etmesi üzerine davanın konusunun kalmadığı anlaşılmakla; davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, başlangıçta alacak likit olmakla bilirkişi tarafından hesaplanan 23.013,94 TL asıl alacağın %20'si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Davalının icra dosyasına yapmış olduğu itiraza rağmen, yapılan bilirkişi incelemesinde 23.013,94 TL ana para ve 377,71 TL Noter ihtar gideri olmak üzere toplam 23.391,65 TL katılım bedelinin davacıya iadesi gerektiği hesaplanmış olup , alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli, taraflar arasında düzenlenen sözleşme koşullarına uygun olduğu anlaşılmakla rapora itibar edilerek ,dava tarihi itibari ile davalının takip dosyasına mevcut itiraz olduğundan ve davalının itirazının kısmen haklı olmadığı ve davacının dava açmakta kısmen haklı olduğu anlaşıldığından, kısmen kabul kısmen red oranı dikkate alınarak davacı ve davalı aleyhine yargılama giderine ve vekalet ücretine hükmolunması gerektiği..." gerekçesiyle, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, başlangıçta alacak likit olmakla bilirkişi tarafından hesaplanan 23.013,94 TL asıl alacağın %20'si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafından bu dava sebebiyle yapılan 2.097,25-TL yargılama giderinin bilirkişi raporu dikkate alınarak hesaplanan red ve kabul oranına göre 1.083,85-TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına, davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan maktu 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin bilirkişi raporu dikkate alınarak hesaplanan red ve kabul oranına göre 682,17 TL'nin davalıdan tahsili, 637,83 TL'nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davalı/borçlunun, borca olan itirazından vazgeçerek borcu kabul ettiğinden davaya konu alacağın tamamı üzerinden takibin kesinleştiğini ve davanın konusuz kaldığını, dolayısıyla davalı/borçlu tarafça borç sonradan kabul edildiğinden ve dava açılmasına sebebiyet verildiğinden yapılan yargılama giderlerinin, harçların ve arabuluculuk ücretinin tamamının davalı/borçluya yükletilmesi, ayrıca icra inkar tazminatının da davalı/borçlu tarafça kabul edilen tüm alacak olan 45.269,22 TL üzerinden verilmesi gerektiğini, bu yönlerden ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararının istinaf sebepleri bakımından düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, bayilik sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılmış olan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK'nın 67. maddesi uyarınca iptali ve icra inkar tazminatının tahsili istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; bu karara karşı, yasal süresi içinde, davacı vekilince, hükmün ferileri bakımından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacı tarafından davalı aleyhine İstanbul ... icra müdürlüğünün ... E sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığı, alacağın dayanağı olarak pazarlama faaliyetlerine katılım bedeli gösterildiği, davalının takibe vaki itirazı üzerine duran takibin devamı için eldeki davanın 25.02.2020 tarihli açıldığı anlaşılmaktadır. Yargılama sürecinde davalının 22.06.2021 tarihli icra müdürlüğüne sunduğu dilekçesi ile icra takibine vaki itirazından vazgeçtiğini bildirdiği, bunun üzerine davalı hakkında yapılan takibin kesinleştiği, bu hususun ise 01.07.2021 tarihli icra müdürlüğü kararı ile tespit edildiği sunulu belgelerle anlaşılmaktadır. İlk derce mahkemesince davalının yargılama sürecinde icra takibine yönelttiği itirazından vazgeçmesi nedeniyle davanın konusuz kaldığına karar verilmiş, ancak alınan bilirkişi raporu kapsamında davalının itirazında kısmen haklı olduğu gerekçesiyle tarafların davada haklılık durumuna göre yargılama gideri vekalet ücreti ve arabuluculuk ücretine hükmedilmiştir. Davacı vekilince davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle kurulan hüküm benimsenmekle birlikte, davalının takibe vaki itirazından vazgeçmesi nedeniyle konusuz kalan davada yargılama gideri ve vekalet ücretinin tüm takip tutarı dikkate alınarak müvekkili lehine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararı bu yönden istinaf etmiştir. Dosyanını incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan takibe vaki itiraz üzerine duran takiben devamı için eldeki davanın açıldığı, itirazın iptali davasının takibe sıkı sıkıya bağlı dava olduğu, davanın açılmasından sonra yargılama sürecinde ön inceleme duruşmasının tamamlanmasından sonra davalının icra takibine vaki itirazından vazgeçmesi nedeniyle takibin tüm takip tutarı yönünden kesinleştiği, bu surette davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla, davacı lehine takipteki toplam alacak tutarı üzerinden icra inkar tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama gideri hükmedilmesi gerekirken, alınan bilirkişi raporu kapsamına göre tarafların davada haklılık durumunun değerlendirilmesi ile icra inkar tazminatı vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, davacı vekilinin istinaf başvurusunun bu nedenle kabulü gerekmiştir. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK'nın 353/1.b.2 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının, icra inkâr tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden düzeltilmek üzere kaldırılmasına ve davanın esası hakkında yeniden hüküm kurulmasına dair aşağıdaki hüküm verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1.b.2 maddesi gereğince kabulüyle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının icra inkâr tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden düzeltilmek üzere kaldırılmasına ve davanın esası hakkında Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına, bu doğrultuda; 1-Dava konusuz kaldığından, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 2-Likit alacağa vaki haksız itiraz nedeniyle İİK'nın 67/2. maddesi uyarınca, takip konusu asıl alacağın takdiren %20'si oranında belirlenen 9.053,84 TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 179,90 TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 546,74 TL harçtan mahsubu ile artan 366,84 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,4-Davacı tarafından bu dava sebebiyle yapılan 2.097,25 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,5-Sarf edilmeyen gider avanslarının, talep hâlinde, yatıran tarafa iadesine, 6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan maktu 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,7-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 8-İstinaf aşamasındaki harç ve yargılama giderleri yönünden: a-Davacı tarafından sarf edilen istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına; 59,30 TL istinaf peşin karar harcının, talep hâlinde, ilk derece mahkemesince davacıya iadesine, b-Davacı tarafından harcanan 162,10 TL istinaf başvuru harcı ile 66,50 TL istinaf posta gideri olmak üzere toplam 228,60 TL kanun yolu giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 9-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,10-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK'nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 13.04.2024 tarihinde, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU: HMK'nın 362/1.a maddesi uyarınca, dava değeri itibariyle karar kesindir.

Full & Egal Universal Law Academy