İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/978 Esas 2023/264 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2017/978
Karar No: 2023/264
Karar Tarihi: 04.04.2023

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/978 Esas
KARAR NO: 2023/264
DAVA: Tespit
DAVA TARİHİ: 16/06/2017
KARAR TARİHİ: 04/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davacı şirketin -----yıllarda -------- ihale edilmiş olan birçok yol ve köprü yapımını üstlendiğini, bu işler için gerekli olan teminat mektuplarını davalı bankadan aldığını, davalı bankanın davacı şirkete gerekli kontrgarantileri de alarak kredi tesis ettiğini ve -------teminat mektubu verdiğini, daha sonra davalının anlaşmaya ve yasaya aykırı şekilde ---------- yok sayarak davacı şirketin ve şirket ortağının------ bankada bulunan mevcut hesaplarına ------koyarak mevduatlarını dondurduğunu ve faiz işletmediğini, yapılan işleme itiraz edildiğini ancak red cevabı aldıklarını, yaptıkları başvurulara olumlu yanıt alamamaları üzerine ----- kayıtlı dava dosyasında ---- aleyhine kuruma borçları olmadığının tespiti istemli dava açtıklarının, davanın haklı bulunarak ----- Karar sayılı ilam ile kabul kararı verildiğini, kararın ---- tarafından onandığını ve kesinleştiğini,----tarihli dilekçe ile davalı bankaya başvurduklarını ancak verilen ------ cevapla blokaja devam edileceğinin bildirildiğini beyanla, davalı banka görevlilerinin görevi ihmal ve haksız eylemleri sonucu işlenen------ verilmiş olan teminat mektuplarına 10 yıllık zamanaşımı başlangıcından sonra ödenen komisyonların en yüksek faiz ile davalıdan tahsiline, davalı banka tarafından mevduatlarına konulmuş bulunan haksız blokajın konulduğu tarihten başlayarak günümüze dek en yüksek faizin uygulanmasına ve faiz uygulandıktan sonra mevduatın kendilerine iadesine ve davalı bankanın kötü niyet tazminatı ile cezalandırılmasına karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davaya konu ------------ adet teminat mektubuna ilişkin davacı yanın iddialarının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğu, teminat mektuplarının zamanaşımına uğradığının davacı tarafından kesin delillerle kanıtlanamamış olduğu, kesin ve süresiz teminat mektupları vönünden 10 - yıllık zamanaşımının dolduğunun henüz söylenemeyeceği, vadesiz teminat mektuplarında zamanaşımının muhatabın bankaya karşı alacağının muaccel olmasından yani riskin doğmasından itibaren 10 yıl olduğu, bu nedenle bankaların vadesiz teminat mektuplarında zamanaşımı süresinin başlangıcını tespit edebilmek için muhatap kurumlardan uzun yıllar sonra gelen tazmin taleplerinde riskin doğduğu tarihin istendiği, davaya konu teminat mektuplarının risk başlangıç tarihi davacılar tarafından kanıtlanmamış olduğundan bu tarihe kadar sistem çıkışının yapılmadığı, sistem çıkışı yapılmayan bu mektuplar yönünden davacı ile davalı arasındaki sözleşme gereğince -----almanın bankanın hakkı olduğu, davalı bankanın ------işletme hakkının ancak teminat mektubunun iadesi, muhalap idareler tarafından davalı bankanın ibra edilmesi, ---------- gibi kurumlardan teminat mektubuna konu işle ilgili ilişiksiz belgesi getirilmesi ve teminat mektubunun hükümsüzlüğünü belirleyen kesin mahkeme kararı bulunması gibi hallerde son bulacağı, davacı şirketin sayılan şartlardan hiçbirini yerine getirmediği, davacının dava dayandığı mahkeme kararında teminat mektupları arasında davalı bankanın yalnızca ----------düzenlenen 565 TL kesin teminat mektubu yönünden işletilen 584,44 TL primin davacıya iadesine karar verildiği ancak davacının bu ilamı sunarken sanki sistemde yer alan ------- adet teminat mektubunun tamamı yönünden karar verilmiş algısı yaratmaya çalıştığı, davacının iddialarının aksine muhatap idareye borcunun devam ettiği bu sebeple davalı bankanın teminat mektuplarına bankacılık düzenlemeleri ve imzalanan sözleşmeler gereğince ----------işletmesinde hukuka aykırı bir durum bulunmadığı, bu davaya konu teminat mektuplarına davalı banka tarafından ----- yılından beri ----- masrafı işletilmediği belirlilerek davanın reddi talep edilmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava; zamanaşımı nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti, teminat mektupları için haksız olarak ödenen komisyonların iadesi, haksız bloke konulan mevduat hesaplarının işleyen faizin iadesi ve kötüniyet tazminatı istemlerine ilişkindir.
Mahkememiz dosyasının ilk olarak -------------- sayılı dosyası üzerinden incelemeye alındığı: Dava, ticari kredi ve teminat mektubu kullanımı nedeniyle taraflar arasında kurulan bankacılık işleminden kaynaklanmakta olup, TTK'nun 4 ve 5.maddesi gereğince ticari dava olması nedeniyle Mahkememiz görevli bulunmadığından, Ticaret Mahkemesi görevli olduğundan, HMK'nun 114 ve 115.maddesine göre, görev, dava şartı olup yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülmese de kendiliğinden gözetileceğinden bahisle görevsizlik kararı verilerek mahkememize tevdi edildiği anlaşıldı.
Mahkememiz dosyası üzerinden yapılan incelemede; Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Mahkememiz ara kararı gereği; davalı bankanın---- şubesinde inceleme yapılarak rapor hazırlanmasının talep edildiği; Bilirkişiler-------- tarihli gerekçeli raporunda özetle; Davaya konu olayda davacı tarafların, ------ verilmek üzere davalı bankadan ----- karşı üstlendikleri işleri tamamlayarak kesin hesabın onaylandığı, ancak dava dışı ---- teminat mektuplarının iadesi için ------ alınacak ilişiksizlik yazılarını istediği, bunlar temin edilemeyince teminat mektuplarını serbest bırakmadığı bu kurumun yazılarından anlaşılmaktadır. Davacının dosyaya sunmuş olduğu-----Numaralı dosyada davanın kabul edilerek davacının---- borcunun bulunmadığına karar verildiği ve kararın--------------- kararıyla onandığı görülmüş, ancak dosyada vergi dairesinden alınmış ilişiksizlik belgesine rastlanmamıştır. Teminat mektubu çerçevesinde bankanın garanti yükümlülüğünün tamamen sona erdiğini ispat yükü davacı lehtardadır. Lehdar bunun için ya teminat mektubunu bankaya iade etmeli/ettirmeli ya da gerekli ilişiksizlik belgelerini eksiksiz şekilde temin ederek bankaya ibraz etmelidir. Davacıların--------- borçlu olmadığı hükmen sabit olsa da teminat mektuplarının iade edilmemesinin veya hükümsüz kılınmamasının tek sebebinin ------ borcu yoktur yazısının eksikliğinin olmadığı, aynı zamanda vergi dairesinin borcu yoktur yazısının da bankaya ibraz edilmediği anlaşılmaktır. Sonuç olarak, taraflar arasındaki----- göre dava tarihi itibariyle teminat mektuplarının iadesi koşullarının oluşmadığı, bununla birlikte taraflar arasında imzalanmış ----- başlıklı INI. Maddesinin sonunda yer alan hüküm ile -------doğrultusunda, teminat mektuplarının muhatabı ------ dava konusu ------- teminat mektubunun verildiği işlerle ilgili borcu olup olmadığının sorularak gelecek cevaplara göre yeniden değerlendirme yapılabileceği ; şeklinde beyan ve mütalaa da bulunulmuştur.
Mahkememiz ara kararı gereği ek rapor alınmasına karar verilmiş olup; bilirkişi heyeti tarafından sunulan ek raporda özetle; ---- dönemi ticari defter ve kayıtları zaman aşımına uğramış oldukları için davalı bankadan temin edilememiştir. Davalı bankanın ekstrelerine göre ------- tutarında teminat mektubu devre ------ tahsilatı yapılmıştır. Davalı bankanın ---- döneminde teminat mektuplarından dolayı devre ------ tahsil etmediği, dosya içeriğindeki hesap ekstrelerinden anlaşılmaktadır. -----Yönünden; Davalı banka ile davacı arasında aktedilen ------muhasebe sistem kaydının ---- tarihinde yapılmış olduğu, işbu tarih itibariyle ------- mevduat hesabı üzerine rehin konulmuş olduğu, rehin vadesiz tasarruf mevduatı hesabı üzerine konulduğu için herhangi bir faiz işletilmediği, davacının vadeli mevduat olarak değerlendirilmesi yönünde davalıya vermiş olduğu bir yazılı talimata da dosya içeriğinde rastlanmadığı, Banka ve finans sektöründeki yerleşik teamüllere göre şayet rehin sözleşmesinde faiz işletileceği yönünde bir düzenleme yoksa vadesiz mevduat hesabı üzerine konulan blokeden/rehinden dolayı faiz işletilmediği, mevcut delil durumuna göre faiz işletilme koşullarının oluşmamış olduğu değerlendirilmektedir. ----Yönünden; davalı bankanın---- tarihinde açılan -------vadeli hesap üzerine rehin konulmuştur. Anılan vadeli hesap vade sonlarında sürekli temdit edilmek suretiyle hesapta ---- tarihi itibariyle toplam -----para birikmiştir, şeklinde beyan ve mütalaada bulunulmuştur.Mahkememiz ------ tarihli ara kararı gereği, yeni bir heyet oluşturularak yeniden rapor alınmasına karar verildiği; bilirkişi -------- tarihli raporda özetle;
Davalı banka tarafından, davacı şirket lehine muhatap dava dışı --------- hitaben, ihale konusu taahhüt işleri için ------- adette toplam 5.965,00 TL tutarında, kesin ve süresiz teminat mektupları verildiği, Muhatap -------- tarafından teminat mektuplarının akıbetleri konusunda; Davalı bankaya verilen 05.01.2010 tarihli yazılı cevapta, davaya konu teminat mektuplarına ilişkin işlerin kesin hesaplarının ve kesin hakedişlerinin yapıldığı, sadece ------- borcu yoktur yazısının ibrazı halinde iade edilecekleri bilgisi verildiği, Sayın Mankemeye verilen ------------ teminat mektuplarının kurumun ------- saklı tutulduğu, diğer teminat mektuplarının ise dosya saklama süreleri dolduğundan imha edildikleri bilgisinin verildiği, bu durumda davaya konu teminat mektuplarına ait taahhüt işlemlerinin tamamlandıklarının anlaşıldığı; Dava dışı ------tarafındarı sayın Mahkemenin -------- müzekkeresine verilen cevabi yazıda, davacıların vergi borçlarının bulunmadığırın bildirildiği, ayrıca davacı şirket tarafından ---- tarihinde alınan ----- genelinde yapılan sorgulama sonucunda, davacı şirketin ------- kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcunun da bulunmadığının anlaşıldığı, Davacı şirket tarafından, ----- ilişiksiz belgesi ve ilgili ---- de borcu yoktur yazısı alınarak , dava dışı muhatap------ sunulmadığından, dava konusu teminat mektuplarının halen meri oldukları, bu sebeple taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesi uyarınca, davalı bankanın davacılara ait hesaplar üzerindeki rehin ve blokeyi sürdürebileceği ve dava konusu teminat mektuplarından dolayı ----------talep hakkının olduğu, ancak davalı bankaca ---- tarihinden sonra ------------talep/tahsil edilmediği, Davacı--------olarak açılan ve blokeli olduğu anlaşı an ------ no.lu vadeli mevduat hesabının aylık vadelerle faiz işletilerek temdit edildiği ve ------ bakiyeye ulaştığı, diğer bir deyişle dava konusu --------- mevduat hesabındaki tutar davalı bankaca nemalandırıldığından, davacı ----- faiz kaybının bulunmadığı, Davacı ------ üzerine, taraflar arasında imzalanan ----------- kısmına rehin konulduğu ve söz konusu hesap vadesiz hesap olması neden yle rehinli tutara faiz işletilemediği, bu sebeple davalı bankaca, davaya konu teminat mektaplarından -------- tarihinden itibaren----- tahsilatı yapılmadığı kanaati oluştuğu; şeklinde beyan ve mütalaada bulunulmuştur.Teminat mektupları bir çeşit garanti sözleşmesi niteliğinde olup garanti sözleşmelerine ilişkin olarka TBK .128 de özel olarak bir zamanaşımı düzenlenmediğinden TBK m. 146 gereği genel zamanaşımı olan 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu , ancak teminat mektubunun düzenlendiği tarihte genellikle teminat mektubu veren bankanın aktif riski gerçekleşmediğinden zamanaşımı süresinin derhal başlamasının işin niteliğine uygun düşmeyeceği, kaldı ki TBK m.149'a göre de" zamanaşımı, alacağın muaccel olmasıyla işlemeye başlar. Alacağın muaccel olmasının bir bildirime bağlı olduğu hallerde zamanaşımı bu bildirimin yapılabileceği günden işlemeye başlar" hükmünün bulunduğu . Dolayısıyla müşterinin ------ödeme borcunun da bankanın garanti yükümlülüğünün ortadan kalkması halinde sona ereceği hususları değerlendirildiğinde bankaya yapılan bildirim olmadığından zamanaşımı definin de dikkate alınamayacağı anlaşılmıştır.Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davalı banka tarafından mahkememize gönderilen ----tarihli yazı ekinde yer alan banka ile davacılar arasında imzalanmış olan -------- incelenmesinde ilgili sözleşmenin teminat ve kefalet mektupları kredisi başlıklı 3. Maddesinde " teminat mektuplarının iptal edilerek bankaya geri verilmesine veya tekeffülden ibra edildiğinin muhatabı tarafından yazı ile açıkça bankaya bildirilmesine kadar, bu teminat mektuplarından dolayı bankaya karşı her türlü taahhüt ve sorumluluğun devam ettiğini müşteri kabul ve taahhüt eder." hükmünün amir olduğu, davaya konu ---- ------ tekeffülden ibra yazılarının dosyaya sunulan belgeler arasında bu hükme göre bulunmadığı, bu haliyle teminat mektuplarının verildiği taahhüt işlerinin kesin kabulünün yapılmış olması halinde sözleşmede yer alan -muhatabı tarafından yazı ile açıkça bankaya bildirilmesi- koşulunun yerine getirilmediği, yapılan iş nedeniyle davacının prim ve vergi borcu yönünden ilişiksiz belgesi sunamadığı, davacıların -----borcunun olmadığının mahkeme kararı ile hükmen sabit olması dikkate alınsa da teminat mektuplarının iade edilmemesinin veya hükümsüz kılınmamasının tek sebebinin -----oktur yazısının eksikliği olmadığı bununla beraber -------borcu yoktur belgesi de alınarak bankaya ibrazının gerektiği ancak ---- alınan ve bankaya sunulan ilişiksizdir/ borcu yoktur belgesine dosyada rastlanmadığı ve davacı tarafından sunulduğunun da ispatlanamadığı, bu haliyle taraflar arasındaki ----göre dava tarihi itibariyle teminat mektuplarının iade koşullarının oluşmadığı, davacı ----- davacının vadesiz hesabı üzerine rehin konulmuş olduğu , rehin vadesiz mevduat hesabı üzerine konulduğundan herhangi bir faiz işletilmediği ve davacının da faiz işletilmesi yönünde bir talebi bulunmadığından vadesiz mevduat hesabı üzerine konulan blokeden /rehinden dolayı faiz işletilmediği anlaşıldığından faiz işletilme koşullarının oluşmadığı , davacı --- yönünden davalı banka tarafından açılan vadeli hesabına ----- vade sonlarında sürekli temdit edilmek suretiyle ilgili hesapta 18.10.2021 tarihi itibariyle toplam 3.277,41 TL para olduğunun anlaşıldığı , dolayısıyla bloke nedeniyle faiz kaybının bulunmadığı , dosyadaki alınan tüm raporların birbiriyle aynı görüşte olduğu da dikkate alındığında davanın tüm talepler yönünden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın tümden REDDİNE,
2-Karar harcı 179,90 TL'den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 85,39 TL harcın mahsubu ile bakiye 94,51 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T'deki esaslara göre belirlenen 5.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 345. maddesi uyarınca 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer eş değer Mahkemesine verilecek usulüne uygun istinaf dilekçesi ile ---------- Adliye Mahkemesi İstinaf Yasa Yoluna başvurabileceği belirtilerek verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/04/2023

Full & Egal Universal Law Academy