İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/327 Esas 2023/265 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2021/327
Karar No: 2023/265
Karar Tarihi: 29.03.2023

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/327 Esas
KARAR NO: 2023/265
DAVA: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 17/05/2021
KARAR TARİHİ: 29/03/2023
Mahkememizde görülen Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı taraf arasında 2020 yılı Haziran ayında; ayıpsız 20 adet -----dalış tüpünün 1-2 aylık süre bir zarfı için davalı yanın kullanımına verilmesi üzerine anlaşmaya varıldığı, dalış hizmetleri veren davalı yanın talebi üzerine, yaz döneminde ihtiyaç duyduğu tedarik eksiğini aralarında geçmiş yıllara dayanan ticari güven teamülü kapsamında tüm iyi niyeti ile gidermek istediğini, davalı taraf kullanım bedeli karşılığında davacı tarafından öncelikle iki adet fatura tanzim edildiği, ancak aradan geçen 1 seneye yakın süre zarfında davalı yan ne işbu faturaların karşılığı tutarı ödendiği, teslim ettiği ürünleri anlaşılan zaman diliminde iade etmediği, bahsi geçen süre zarfında davalı yanın, süreklilik arz edecek şekilde davacıyı oyalayarak satım konusu ürünlerin iadesini geciktirdiğini ve nihayetine teslim etmeyeceğine dair kesin kanaatini oluştuğu, akabindeki süreçte davacı tarafından önceki iki faturaya ek olarak bir fatura daha düzenlenerek; ürünlerin artık iadesinin istenmediği, son fatura ile daha önce kendilerine bildirilen bedel ile arasındaki fiyat farkının ilk iki faturadaki tutar ile birlikte tarafına ödenmesi talebi davalı yana iletildiği, her ne kadar davalı yan kendisine ulaşan son faturayı iade ettiğini beyan etse de dava tarihi itibariyle davacıya ulaşan herhangi bir iade bildirimi bulunmadığı, düzenlenen son faturayı kabul etmemiş, vekil edenin aralarındaki ticari güven teamülüne dayanarak kendisine yaptığı yardımı suüstimal ettiğini, davacı tarafından düzenlenen üç ayrı faturanın toplam tutarının faizlerden ari biçimde 26.000 TL tutarında olduğu, 20 adet dalış tüpü mevcut olduğu, birim fiyat olarak 1.300 TL
fiyat çıkardığı, yukarıda arz ve izah olunan gerekçeler ile sayın mahkemenin resen göz önüne alacağı
gerekçeler doğrultusunda; davanın kabulüne, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak
kaydıyla, şimdilik 1.000 TL'lik alacaklarının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek 6102 sayılı Türk
Ticaret Kanunu'nun 1530. Maddesi ile düzenlenen faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin davacı tarafla aralarında akdi bir ilişki bulunmadığı, davacı taraf söz konusu dalış tüplerini geçici olarak davalı
tarafa bıraktığı, buna ilişkin taraflar arasında bir sözleşme bulunmadığı, davacının 2 adet fatura
düzenlemiş olup bu faturalara ek olarak bir fatura daha düzenlediği, Türk Ticaret Kanunundaki
düzenlemeye göre faturadan söz edilebilmesi için, taraflar arasında daha önceden kurulmuş bir
sözleşmenin olması, ticari bir ilişkinin bulunması gerektiği, dolayısıyla faturanın mutlaka bir
sözleşmeye dayanması gerektiği, sadece faturanın tebliğ edilmesi akdi bir ilişkinin kanıtı olmadığı gibi
tebliğ edilen faturaya yasal süresi içinde itiraz edilmemesi de sözleşme ilişkisinin varlığına ispatının
olmadığı, kaldı ki davalının söz konusu faturaya 8 günlük yasal süresi içinde noter kanalıyla itirazda
bulunduğu, davalı, davacı tarafa her zaman iyi niyetli ve dostane bir yaklaşım sergilediği, bu duruma davacının çalışanı dahi tanıklık edebileceği, davacı taraf, davalıdan her borç para istediğinde geri çevrilmediği, her seferinde davalının iyi niyeti suiistimal edildiği, davalının aralarındaki arkadaşlığa dayanarak davacıya parasını geri iade etmesini sonra gelip tüplerini almasını defaten söylemesine rağmen davacı 1.500 TL olan meblağı vermekten kaçındığını, menfaat sağlamak için bu durumu kullanıp işbu davayı kötü niyetli olarak açtığını, davacının talebinin haklı gösterecek bir hukuk kuralının bulunmaması, mahkemenin de hukuk kurallarını re'sen dikkate aldığı ve uyguladığı için tüm beyanlarının ileri sürülmesi savunmayı genişletme olarak değerlendirilemeyeceği, her ne kadar davalının savunmasına dayanak olan delillerini cevap dilekçesinde bildirmesi gerekse de davaya hiç cevap vermeyen davalının, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların doğru olmadığını ispat etmek için karşı delil sunması mümkün olduğunu belirterek davacının hukuki dayanaktan yoksun açmış oldukları davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, davacı tarafından davalıya belirli bedel karşılığında kullanılması için verilen 20 adet dalış tüpünün davalı tarafından iade edilmeyip ayrıca kullanım bedelinin de ödenmemesi nedeniyle dalış tüplerinin bedelinin ödenmesi istemli alacak davasıdır.
Mali müşavir eşliğinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. Bilirkişi 01/03/2022 tarihli raporunda; tacir olan her iki tarafların 2020 ve 2021 yıllarına ilişkin ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının süresinde alındığı,T.T.K’ nu V.U.K’ nu hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, 17.05.2021 dava tarihi itibariyle, davacı şirketin kendi defterlerinde davalı taraftan 24.500,12 TL alacaklı gözüktüğü, davalı şirketin ise incelenen defterlerinde davacı tarafa dava tarihi itibariyle 7.940,00 TL tutarında borçlu gözüktüğü,tarafların ticari defter kayıtları arasındaki uyumsuzluğun davacı tarafından 31.03.2021 tarihinde KDV dahil 16.560,12 TL tutarındaki “----- FİYAT FARKI”
açıklaması ile düzenlenen faturadan kaynaklandığı, raporun 4.d.1 bölümünde incelenen
-----. Noterliğinin 1 Nisan 2021 tarih ------ yevmiye no.lu ihtarname içeriğinde davalı
tarafından davacıya bahse konu faturanın iade ve iptal edilmesi hususunda yasal süresinde itiraz
edildiği görüldüğü, Tüm bu hususlar çerçevesinde yapılan incelemede dava konusu toplamda
20 adet------ dalış tüpünün davacı tarafından davalıya teslimine ilişkin herhangi bir ihtilaf bulunmadığı, ancak dosya kapsamında tarafların beyanları ve deliller doğrultusunda davalı tarafa geçici kullanım maksadıyla verildiği iddia edilen tüplerin davacıya geri iadesine ilişkin herhangi bir iade belgesi, tutanak ibraz edilmediği, aynı şekilde davacı tarafından düzenlenen fatura bedellerinin tamamının davacıya ödendiğine ilişkin somut bir belge, ödeme dekontu dosya kapsamında yer almadığı hususları topluca değerlendirildiğinde davacının davalı taraftan olan alacağına ilişkin 7.940,00 TL tutarlık kısmını ispat etmiş olduğu rapor edilmiştir. Dosyanın makina mühendisi------tevdi ile, bildirilen dalış tüplerinin niteliklerine göre 3. Faturanın kesim tarihindeki rayiç değerlerinin hesaplanması için rapor düzenlenmesinin istenilmesine, karar verilmiştir.Bilirkişi 13/01/2023 tarihli raporunda;
fatura tarihi 30.03.2021 itibariyle, -- fiyatı (KDV dahil) = 1.300 TL/Tüp 20 adet ----- fiyatı (KDV dahil) = 26.000 TL olduğu rapor edilmiştir.
Davacı vekili 07/02/2023 tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporu doğrultusunda ıslah talepleri dikkate alınarak, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı tutulmak sureti ile 26.000 TL'nin ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle ödenmesi şeklinde karar verilmesini talep etmiştir.Yapılan yargılama sonunda toplanan tüm deliller ile denetlenip benimsenen ve somut olaya uygun görülen bilirkişi raporundaki gerekçeler ve hesaplamalara göre; davacının dava konusu 20 adet dalış tüpünü davalıya kullanım için verdiği ve davalı tarafından iade edilmediği ve kullanım bedelinin ödenmediği yönünde ihtilaf bulunmadığı görülmüş, dalış tüplerinin 3. Faturanın kesim tarihindeki rayiç değerleri bilirkişiye hesaplatılmış, davalı taraf her ne kadar davacıya borç verdiğini, borcun ödenmemesi nedeniyle dalış tüplerini iade etmediğini iddia etse de takas definde bulunmadığından bu durum değerlendirilmemiş ve davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Davanın KABULÜ İLE, 26.000,00 TL 'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 1.776,06 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.716,76 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı taraf yararına AAÜT uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 59,30 TL başvurma harcı ve 59,30 TL peşin harç ve 1.928,00 TL bilirkişi ücreti, posta ve yazı giderleri olmak üzere toplam 2.046,60 TL' nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davadan önce gidilen ara buluculukta devletçe karşılanan 1.320,00 TL ara buluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
7-Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,Dair karar, davacı asil ve vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde ------Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.

Full & Egal Universal Law Academy