İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/19 Esas 2023/330 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2022/19
Karar No: 2023/330
Karar Tarihi: 29.03.2023

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/19 Esas
KARAR NO:2023/330
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 10.01.2022
KARAR TARİHİ:29.03.2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, davalıların sahtecilik fiilleri başta olmak üzere haksız eylem ve işlemlerinden ötürü ciddi boyutta dolandırılmış olup çok ciddi bir maddi kayıp içerisinde olduğunu, -------- müvekkil şirkette çalıştığı dönem içinde tespit edilebildiği kadarı ile diğer davalı firma ile (ve isimleri yukarıda yazılı diğer firmalar ile) iş birliği içerisinde gerçekte müvekkili şirketin almadığı hizmetlerin karşılığı olarak fatura tanzim ettirdiğini ve bu gerçeğe aykırı faturaları sorumlu olduğu dosyaların içlerine kaydetmek suretiyle müvekkili ciddi miktarda zarara uğrattığını, Davalıların bu haksız işlemlerine önceleri küçük miktarlarda başladığını özellikle de evden çalışma döneminde (pandemi dönemi) çok büyük seviyelere çıkarttıklarını, ------- halinde diğer davalı firmanın kestiği faturaları kabul edip ilk önce karlı dosyalara işlediğini sonrasında 2. bir yöntem olarak da sistem üzerinde yabancı para kurlarını düşük göstermek suretiyle öncelikle bu dosyalardaki karlılığı arttırdığını sonrasında ise dava konusu herhangi bir hizmet alınmamış faturaları işleyerek tekrar dosyaların karlılıklarını normal sayılabilinecek seviyelere getirdiğini,Örnek olarak 10.000 USD tutarlı hizmet faturası olan dosyada USD kuru 6-TL. iken 1-TL. olarak değiştirmiş ve dosyayı 50.000-TL. daha karlı bir hale getirdiğini, sonra bu dosyaya diğer davalı şirketin (gerçekte hiçbir hizmet verilmediği halde düzenlenen) 50.000-TL. tutarlı bir faturasını işlediğini ve bu bedelin ilgili şirkete ödenmesini sağladığını, böylelikle dosyanın karlılığı değişmediği için tespitinin de kısa süre içinde mümkün olmadığını, bu tespit edildiği anda savunması istendiğini, sözlü olarak; “Tefecilere 200.000 TL borcu olduğunu ve hatta son konuşmasında 400.000 TL ödeme istediklerini ve kafasına silah dayadıklarını sonrasında da bu yola başvurmak zorunda kaldığını” beyan ettiğini, kendisinden bunu yazılı olarak beyan etmesini istendiğinde kendi el yazısı ile Mahkemeye sunduklarını, itirafı yazmış fakat tam imza aşamasına geldiğinde babası ile konuşması gerektiğini belirtip babası ve telefonunda “kayınço” olarak kayıtlı kişilerle konuştuktan sonra imza atmak istemediğini bir gün düşündükten sonra gelip imzalayacağını söylediğini, bir gün sonra kendisine ulaşıldığında artık gelmek istemediğini bildirdiğini, esas itibariyle olaylar silsilesinin özeti ; davalılar birlikte hareket etmek suretiyle hiçbir kayıt ve şart altında hizmet alınmayan ve karşılığı olmayan faturaların keşide edilmesine ve müvekkilden ödeme alınmasına sebebiyet vererek hem müvekkili ciddi boyutlarda zarara uğratmışlar hem de dolandırıcılık, nitelikli dolandırıcılık, güveni kötüye kullanma, evrakta sahtecilik, bilişim sistemindeki verileri değiştirme vs. suçlarını işlediklerini, hizmet alınmamasına rağmen hizmet alınmış gibi gösterilen ve bu minvalde sahte/gerçeğe aykırı faturalar düzenlenerek ve müvekkil şirket muhasebe sistemine kaydedilerek müvekkil şirket huzurdaki dosya özelinde----tutarında zarara uğratıldığını, ilgili zararın tazmini için müvekkili şirketçe------ dosyası üzerinden her 2 davalı hakkında da icra takibi başlatılmış ise de borçlular haksız ve mesnetsiz olarak sırf alacağın tahsilini geciktirmek amacı ile borca itiraz ettiklerini ve icra takibinin durduğunu, davalılar hakkında ------soruşturma sayılı dosyası üzerinden soruşturmanın devam ettiğini, her 2 davalının iş bu dava dilekçesini tebliğ aldıktan sonra ve dava neticesinde haksız çıkacaklarını öngörmeleri neticesinde mevcut mal varlıklarını devretmek sureti ile borçlarını ödemekten kaçınmaları kuvvetle muhtemel olduğunu, böyle bir durumda müvekkilin alacağını tahsil edememe riski ile ciddi olarak karşı karşıya kalacağını, Bu nedenle davalıların malvarlıklarının ---- 3. kişilere devrinin engellenmesi yönünden HMK 391. maddesine göre teminatsız olarak ihtiyati haciz konulmasını talep ettiklerini, Davamızın kabulü ile davalıların----- sayılı dosyasına yapmış olduğu haksız ve mesnetsiz itirazların iptaline ve takibin devamına, Davalılar aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin karşı tarafa tahmiline, karar verilmesini talep ettikleri görüldü.
SAVUNMA: Davalı vekili tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı görüldü.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, haksız fiil iddiasına dayalı maddi tazminat talebi nedeniyle itirazın iptali davasıdır.Davalılardan------- davacı şirkette 14.02.2014 tarihinde şirket bünyesinde çalışmaya başladığı ve 10.05.2021 tarihine kadar ---- olarak görevini sürdürdüğü, diğer davalı şirketin 27.10.2008 tarihinde kurulduğu, dava dışı ---------- aynı adreste bulunduğu ve her iki davalının sahtecilik eylemleri nedeni ile davacıları zarara uğrattığı gerekçesi ile maddi tazminat taleplerinden kaynaklı takip başlatıldığı tespit edilmiştir.Benzer nitelikte ----karar sayılı dosyasının incelenmesi sonucu, davacının ---- tarafından davalı olarak----- aleyhine Haksız Fiilden Kaynaklanan İtirazın İptali davası açıldığı, mahkeme tarafından Görevsizlik kararı verilerek dosyanın ---- gönderilmesi yönünde gerekçeli karar oluşturulduğu ve bahse konu kararın -------- karar sayılı ilamı uyarınca mahkeme kararına karşı yapılan istinaf talebinin esastan reddine dair --------tarihinde karar verilmiştir.7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 5.maddesi; "a)5953 sayılı Kanuna tabi gazeteciler, 854 sayılı Kanuna tabi gemi adamları, 22/05/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa veya 11/01/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun İkinci Kısmının Altıncı Bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işveren veya işveren vekilleri arasında, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuk uyuşmazlıklarına, b)İdari para cezalarına itirazlar ile 5510 sayılı Kanunun geçici dördüncü maddesi kapsamındaki uyuşmazlıklar hariç olmak üzere-------- taraf olduğu iş ve sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklara, c)Diğer kanunlarda iş mahkemelerinin görevli olduğu belirtilen uyuşmazlıklara ilişkin dava ve işlere bakar" şeklinde düzenlenmiştir. Yapılan yargılama sonucu; somut olayda davalının davacı bünyesinde 14.02.2014 ile 10.05.2021 tarihleri arasında ihracat operasyon şefi elemanı olarak çalıştığı, davacı şirket ile davalı arasında işçi işveren ilişkisi olduğu tespit edilmiştir.----------- ilamı doğrultusunda 6100 sayılı HMK'nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca görev kamu düzenine ilişkin olduğundan resen araştırması gereken bire husus olduğundan mahkememizin görevsizliğine ve dosyanın--------Nöbetçi İş Mahkemesi'ne gönderilmesine dair hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 6100 sayılı HMK 114/1 - c ve 115/2 maddeleri gereği dava şartı yokluğu sebebiyle USULDEN REDDİNE,
2-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
3-Görevli ve yetkili mahkemenin --------İş Mahkemeleri olduğuna,
4-6100 sayılı HMK'nın 20. Maddesi gereğince kararın kesinleşmesine müteakiben iki hafta içinde talep halinde dava dosyasının yetkili ve görevli mahkeme olan ----------Nöbetçi İş Mahkemesi'ne gönderilmesine, aksi halde aynı madde gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına (kararın tebliği ile ihtarat yapılmış sayılmasına
5- HMK'nun 331(2) maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
İlişkin olarak davacı vekilinin yüzüne e duruşma ile katılan davalı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde---------- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 29/03/2023

Full & Egal Universal Law Academy