İstanbul Anadolu 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/83 Esas 2023/67 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Anadolu 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi
Esas No: 2021/83
Karar No: 2023/67
Karar Tarihi: 28.03.2023

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/83 Esas
KARAR NO: 2023/67
DAVA: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 21/05/2021
KARAR TARİHİ: 28/03/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
İ D D İ A / Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının faaliyetlerine 2016 yılında başlamış, bünyesinde: ------ gibi onlarca alanında maruf marka tesciline sahip tanınmış bir şirket olduğunu, öncelikli amacının okula yardımcı ve sınavlara hazırlık alanında başladığı yayıncılığı farklı türde ve formatta ürünlerle öğrencilere destek olmak olduğunu, yüzlerce farklı basılı kitapları , akıllı tahta uygulamaları , mobil kütüphaneler ve video çözüm uygulamaları ile dijital platforlarda eğitimi destekleyen firmanın Avrupanın en büyük kitap evi olan---- firması olduğunu, ----nezdinde ----- nolu markasının olup, bu marka altında ciddi miktarda kitap basmış, bastığı kitaplar için ciddi telif ücretleri ödemiş, tanıtım için çok ciddi masraflar yaptığını, tescilli “-----” markası ile davalı'nın “-------markaları doğrudan ilintili sınıflarda tescilli ve birebir aynı / ayırt edilemeyecek kadar benzer markalar olup markalar arasında iltibas tehlikesi bulunduğunu, Somut olayda çok daha belirgin bir şekilde: davalı markalarının esas unsuru olan ----- ibaresi, birebir müvekkili markası ile görsel , işitsel ve kavramsal olarak aynı olduğunu, eğitim kitabı basan markalar arasında tüketicilerin bağlantı kurması ve bu benzerliğin karıştırılma tehlikesi yaratması kaçınılmaz olduğunu Müvekkilinin-----Nolu ----- markasının başvurusunun 06.08.2020 tarihli olup, Davalının ilk marka başvurusundan 25 gün önce olduğunu, Sundukları telif sözleşmesi'nin ise 13.05.2020 tarihli olup davalının marka başvurusu yaptığı tarih olan 1.09.2020 den 4 ay önce olduğunu, Davacının resmi bandrol talep formu ve taahhütnamesi 31.08.2020 tarihli olup davalının marka başvurusundan 1 gün önce olduğunu, Davacının fiilen bu markayı daha önce kullanmış hem de tescil olarak Davalıdan önce bu marka için başvurmuş olup bunlar resmi belgelerle sabit olduğunu, bu markası altında 2.283.774,23 TL lik kitap basmış, bastığı kitaplar için telif ücretleri ödemiş, reklam masrafları yaptığını, bu marka ile ilgili yaptığı yatırımlar kapsamlı bir dosya halinde CD olarak mahkemeye sunacaklarını, SMK'nın 5. veya 6. maddesinde yer alan ret nedenlerinden birini taşıması hükümsüzlük nedeni olup, Davalının mezkur markalarının SMK'nın 5/ç ve yine SMK'nın 6/1 maddesi uyarınca de yer alan hükümsüzlüğüne karar verilmesinin gerektiğini, Davalının tescillerinin ve kullanımlarının daha sonra olup, bu kullanımların aynı zamanda marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini, Bu nedenlerle , fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla; Marka tecavüzü ve haksız rekabet durumunun tespitine, önlenmesine, durdurulmasına, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, Davalı adına tescilli: 01.09.2020 tarihli ---- başvuru no'lu ----- ibareli 24.10.2020 tarihli ---- başvuru no'lu-----ibareli 01.09.2020 tarihli -----başvuru no'lu " ----- ibareli markalarının HÜKÜMSÜZLÜĞÜ İLE SİCİLDEN TERKİNİNE, karar verilmesini talep etmiştir.
K A R Ş I İ D D İ A / Davalı-Karşı Davacı Vekili Asıl Dava Cevap Dilekçesi ve 21/12/2021 tarihli Karşı Dava Dilekçesinde; Davacı adına tescilli -----Markasının olmadığını, dava konusu edilen ---- markasının, ----adına ------nezdinde ilk defa 13.01.2010 başvuru tarihi, 24.01.2020 tescil tarihi ile tescil edilmiş olup, 10 yıllık tescil koruma süresi 13.07.2020 tarihinde dolduğunu, ayrıca ---- markası adıyla davacının bastığı ve satışa sunduğu tek bir ürün olmadığını, Davacının davalıya ait markalar üzerinden ettiğini ve buna devam ettiğini, Davacının Markası "----- olup "----- olmadığını,----- İfadesinin ise birçok alanda kullanılabildiğini, davacının ---- markası ile müvekkilinin ----Markası Arasında Hiçbir Şekilde İltibas Kurulmasının olanaksız olup, sınavlara hazırlanan her öğrencinin---- kitabını satın almayı tercih edeceğini, ------her gün için ayrı ayrı günlük planla hazırlanmış ---- testlerinin olduğunu öğrencilerin -----kitabını satın almayı tercih edeceğini, "---- her gün için ayrı ayrı günlük planla hazırlanmış ------ testlerinin olduğunu öğrencilerin bildiği Davacı taraf dava dilekçesinde, dava konusu -----" ibaresinin 2016 yılında kurulan şirketleri üzerinden oluşturulduğunu ileri sürmüşse de bu iddianın doğru olmadığını, ------ ibaresinin 2009 yılından bu yana eğitim yayıncılığı piyasasında var olan ve müvekkilinin ortakları arasında bulunduğu dava dışı -----tarafından kullanılan oldukça eski bir ibare olduğunu, ----İbaresinin çok uzun yıllardır yardımcı kaynak kitap sektöründe marka olarak kullanılmakta ve---- nezdinde çok eski yıllarda Marka Tescili Almış Firmalar Bulunduğunu, "-----" marka tescilini ---- BAŞVURU NO İLE ----- almış olduğunu---- nezdinde -----Marka Tescilinin ise ilk olarak 24.01.2012 tarihinde gerçekleştiren "------ sahibi olan----- diğer yayın şirketi olan -------- hisse sahibi müvekkilimiz ... olduğunu, ----ortaklara ait ---- şirketler olup, daha sonradan 23.06.2015 Tarihinde---- ticari ünvanını ----- olarak değiştirdiğini, davalı müvekkilinin 2015-2019 yılları arasında ---- oranında büyük hissedarı olduğunu, Davalının henüz 5 yıl önce kurulan davacı şirketten çok uzun yıllar önce yayıncılık piyasasına girmiş olup 2005 yılından bu yana eğitim yayınları işi ile uğraştığını,"----- gibi onlarca alanında maruf marka tesciline sahip tanınmış ticari bir kişil olduğunu, yüzlerce farklı basılı kitapları, akıllı tahta uygulamaları, mobil kütüphaneler ve video çözüm uygulamaları ile dijital platformlarda eğitimi destekleyen çeşitli büyük firmalarla yaptığı işbirlikleri ve ortaklıklar ile gerekse gerçekleştirdi editörlük, yazarlık gibi faaliyetlerle bu alanda katkı sağlamaya çalıştığını, dava konusu "------ markasının yayıncılık sektöründe oluşturulmasında katkıda bulunduğunu ve ----- markasını 24.01.2012 tarihinde ilk defa kendi adına tescil ettiren ---- sahibi olan ---- diğer yayın şirketi olan "----- hisse sahibi olduğunu, ----- ---- şirketler olup, daha sonradan -----" ticari ünvanını -----olarak değiştirdiğini, Ticaret sicil kayıtları ve----kayıtlarından da açıkça görüleceği üzere,----- markasının eğitim yayınları, yardımcı ders kitapları ve sınava hazırlık yayınları pazarında özellikle 2009'lu yıllardan itibaren önemli bir paya sahip olup tanınmış marka haline gelmesinde davalının doğrudan katkısı bulunduğunu, Ayrıca ----- tarafından 2009 yılından itibaren ----- markalarıyla satışa sunulan ders ve test kitaplarının mevcut olduğunu, davacının iddiasının aksine,----- markasının eğitim yayınları, yardımcı ders kitapları ve sınava hazırlık yayınları pazarındaki yaratım sürecinde, 2016 yılında faaliyetlerine başlayan davacı şirketin en ufak bir dahli bulunmadığını, Zira, 2016 yılında kurulan bir şirketin 2009 yılında yaratılan ve piyasaya sürülen bir markanın yaratım sürecinde ver almasının mümkün olmadığını, Davacı tarafın dava dilekçesinde zikredilen, "DAVALI MARKALARININ öne çıkan ASLİ UNSURU ----- ibaresidir, “----- ibaresinin - davacı şirket tarafından yaratılmış ayırt ediciliği yüksek bir markadır." iddiasını kabul etmediklerini, "----- ait olan "-----markasının 10 yıllık tescil koruma süresi 13.07.2020 tarihinde dolmuş olup marka koruma süresi içinde gerekli yenileme işlemlerini gerçekleştiremediğini, bu zaman zarfında da marka, fikir ve emek sahibi müvekkili tarafından kullanılmaya devam edildiğini, nitekim müvekkilinin yetkilisi ve ortağı olduğu bir diğer yayın şirketi olan -----adına çıkarttığı yayın ürünlerinde "-----markasını eski tarihlerden bu yana kullanmava devam ettiğini, Davalının "----markasının ilk marka hakkı sahibi ----- - şirketi olan "----- hisse sahibi ve Yönetim Kurulu Başkanı olduğunu, uzun yıllardır yayıncılık hizmetleri sektöründe çalışan firmaların ortak ve yetkilisi sıfatıyla, faaliyet konusu matbaa, baskı, ders ve yardımcı kaynak kitapların hazırlanması, basım dağıtım ve satışı işleri ile iştigal ettiğini ------ŞİRKETİ gibi şirketlerle yayıncılık ve matbaa sektöründe özellikle yardımcı ders kitaplarının ve sınava hazırlık dökümanlarının hazırlanması, yayınlanması ve pazarlanması ile uğraştığını, Davalının tanınmış markalarından olup, 2009'un sonundan itibaren piyasada yayınlanarak işlem gören; -----markasını -----markasını ----- markasını da ------ no ile tescil ettirdiğini, Ayrıca dava dışı ------ başvuru ve tescil no'lu "-----" markasının da olduğunu, Ders ve sınav yayın dünyasının tanınmış markası olan "---- asli unsuru ile yıllardır davalı tarafından çeşitli yayınlar yapılmakta ve bu yayınlar davalı tarafından pazarlanmakta olduğu halde iş bu davanın davacısı olan ----adlı 2016 kuruluş tarihli firmanın kötüniyetli olarak ------" ismi ile 2020 tarihinde marka başvurusunda bulunduğunu ve adına 23.03.2021 tarihinde tescil ettirerek -----ibaresini sahiplenmeye çalıştığını, Davacı şirket, 2009 tarihinden bu yana piyasada tanınır olan ve "----- nezdinde ilk defa 13.01.2010 başvuru tarihi, 24.01.2020 te: tarihli---- markasının, 10 yıllık tescil koruma süresi 13.07.2020 tarihinde biter bitmez birden bire ortaya çıkıp 06.08.2020 tarihinde ----MARKASINI kendi adına tescil ettirmek için ---- başvuruda bulunduğunu, başkasının oluşturup 10 yıl önce piyasaya sürdüğü marka üzerinde öncelikli ve üstün hak sahibi yapmayacağını, Davacının, kendi başvuru yaptığı ----- markasını bugüne kadar ciddi ve gerçek bir kullanımı olmadığını, davacının kendi internet sitesine ----- dahi bu davaya cevabı hazırlamak için girdiğimiz gün "----- alt başlığında, aşağıdaki markaların olduğu, buna mukabil ------ markasının olmadığı, SMK m. 25/f. 7'de belirtildiği üzere, SMK m. 19/f.2 hükmünde düzenlenen markanın kullanılmadığı iddiası def'i olarak ileri sürülebileceğini, Davalının “------” isimli markayı kullanımının uzun yıllar öncesine dayandığını,----markasının öyküsü, yaratım süreci, piyasadaki tanınma sürecinin çok eskiye dayandığını, 2009 yılından bu yana kullanılmakta olan bir marka olduğunu, markanın başvuru tarihinin 13.01.2010 olduğunu, 10-15 Yıldır Yardımcı Kaynak Kitap Sektöründe marka olarak kullanıldığını, ---- nezdinde bu ----- ibaresiyle marka tescili almış firmaların olduğunu, Davacının, delil listesinde sunduğu telif sözleşmeleri ve basım sözleşmeleri, kendine ait olan "---- adıyla yapılmamış, müvekkilinin tescili "'----- markaları adına yapılmış olduğunu, telif sözleşmeleri ve basım sözleşmeleri incelendiğinde, kendisine ait -----marka başvurusunu yaptıktan hemen sonra bu sözleşmelerin imzalandığı ve yayına verildiği, daha tescil aşamasının dahi beklenmediği yani kendi markasının tescil tarihinden önce yayınlara başlandığı görüleceğini, davacının müvekkilime ait markasına tecavüz sonucu elde ettiği haksız kazanç elde ettiğini gösterdiğini.Davacının beyan etmiş olduğu bandrolleri "---- markalı ürünleri için değil, tam tersine müvekkilinin tescilli markası olan ---- - için alındığını, bu şekilde markayı yıpratarak, itibarsızlaştırarak kalitesi düşük ürünleri satışa sürerek müvekkilini ciddi bir şekilde zarara soktuğunu, Karşı davada: Yukarıda ayrıntılarıyla izah edildiği üzere, ----- markasının müvekkilinin hukuki ve organik bağı içinde bulunduğu ----- adına -----nezdinde ilk defa 13.01.2010 tarihinde tescil başvurusu yapılmış ve o tarihten itibaren eğitim yayıncılığı piyasasına çeşitli isimlerle yayınlar yaptığını, "----isimli markanın eğitim yayıncılığı piyasasında tanınır, bilinir bir marka olduğunu, markanın görür görmez zihinlerde ----" gibi ibareler getirecek şekilde akılda kalıcılık oluşturmasının 2009 yılına dayandığını, Davacı-Karşı davalının -----müvekkiline ait "----- markalarını 06.08.2020 tarihinden itibaren haksız ve hukuka aykırı bir şekilde kullandığını, bu markalar üzerinden telif sözleşmeleri yaptığını ve haksız kazanç sağladığı Dilekçeleri ekinde kapak görsellerini sunduğu, davacı-karşı davalı şirketin sahibi olduğu "----- adıyla basılıp satışa sunulan test kitaplarının üzerinde tamamen müvekkilinin münhasıran hak sahibi olduğu markaların bire bir kullanıldığını, davacı-karşı davalı eyleminin marka hakkına tecavüz teşkil ettiğini, Davacı-karşı davalıdan SMK kapsamında davacı-davalının müvekkilinin tescilli markalarıyla ilgili yaptığı tüm Ssözleşmeler, satış sonucu elde ettiği gelirleri gösterir belgeler, ticari defterler, ----- satın aldığı bandrollere ilişkin belgeler, aldığı ödemelere ilişkin belgeler üzerinde inceleme vapılmasını talep ettiklerini, ve sair her türlü belgelerin davacı-karşı davalı tarafından Sayın Mahkemenize sunulması hususunda Müvekkilinin markalarına yönelik gerçekleştirilen tecavüz nedeniyle SMK md. 150/1 ve 151/1-2(b) in fiili zararını ve yoksun kaldığı karın tazminini talep ettiklerini, Öncelikle ve ivedilikle, müvekkilimiz adına tescilli " ------markaları hakkında verilen teminatsız ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, İhtiyati Tedbir Kararının devamına karar verilecek ise uygun bir miktar ihtiyati tedbir teminatının davacı tarafından - yatırılmasına karar verilmesini, ayrıca haksız ihtiyati tedbir kararı nedeniyle davacı hakkında fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL maddi- 10.000 TL manevi tazminatın ticari faiziyle birlikte davacıdan alınarak müvekkilime ödenmesine karar verilmesini, Müvekkili tarafından davacı adına tescilli -----markasına yönelik tek bir tecavüz fiili mevcut olmadığından Davacının haksız ve hukuka aykırı dava ve taleplerinin REDDİNE karar verilmesini, karşı davanın kabulü ile Müvekkili adına tescilli "------markaların karşı davalı tarafından gerçekleştirilen marka hakkına tecavüz nedeniyle SMK MD. 149/C bendi gereğince karşı davalının tecavüz fiillerinin durdurulmasını SMK md. 149/ Ç bendi gereğince TECAVÜZÜN ORTADAN KALDIRILMASINI, müvekl tescil markaları kullanılarak yapılan basımların basım-yayınevi ve satış kanallarından toplatılmasını ve imhasını, Karşı davalı-davacı tarafından müvekkiliNin markalarına yönelik gerçekleştirilen tecavüz nedeniyle SMK md. 150/1 ve 151/1-2(b) gereğince müvekkilimin fiili zararı ve yoksun kaldığı karın tazmini olarak fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla HMK md. 107 gereğince belirsiz alacak mahiyetinde olmak üzere şimdilik 30.000 TL'nin ticari faiziyle birlikte davacı-karşı davalıdan tahsili ile müvekkilime ödenmesine karar verilmesini, SMK md. 150(2)'ye göre; fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla karşı davalıdan şimdilik HMK md.107 gereğince belirsiz alacak mahiyetindeki 50.000 TL itibar kaybı tazminatının ticari faiziyle birlikte müvekkiline ödenmesine karar verilmesini, ----- ibaresinin 2009 yılından beri kullanılan ibare olduğunu, Davacı tarafından yaratılan bir ibare olmadığını, ----ibareli çok sayıda marka tescili olduğunu, Davalının davacıdan önce yayıncılık sektörüne girip 2005 yılından beri bu iş ile uğraştığını,---- markasının ilk sahibi olan dava dışı ----- hisse sahibi olduğunu, ----- markası üzerinden davacının öncelikli üstün hakkı olmadığını, bu sebeple davanın reddini karşı dava olarak ise;----- markasının davacı-karşı davalı tarafından kullanımlarının, davalı-karşı davacının marka hakkına yönelik tecavüz teşkil ettiğini, Bu sebeple marka hakkına yönelik tecavüz dolayısı ile oluşan zararlara karşılık şimdilik 50,000 TL itibar tazminatı, 30,000 TL ise maddi tazminat, ayrıca haksız tedbir sebebi ile 10,000 TL maddi,10,000'TL manevi tazminatın SMK'nın 151/2,b maddesi uyarınca tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E /davacı adına tescilli ---- numaralı ----- ibareli marka ile Davalı adına kayıtlı ----- numaralı ----- numaralı -----numaralı ----- isimli markaların aynı sınıfta tescilli markaların hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı, davacı markasına yönelik marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil edip etmediği, karşı davada ise; davalı tarafından kullanılan ---- markasının gerçek hak sahipliği iddiası nedeni ile davacı-karşı davalının -----markası kullanımlarının marka hakkına yönelik tecavüz oluşturup oluşturmadığı, maddi tazminat ve itibar tazminatı talebi ile haksız ihtiyati tedbir nedeni ile maddi manevi tazminat davasıdır.Mahkememiz dosyasından aldırılan 05/12/2022 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; Asıl dava açısından ---- tescil nolu ----- markasının 06.08.2020 tarihinden itibaren -----. Sınıflarda yer alan mal ve hizmetler için davacı adına ----nezdinde tescilli olduğu, ---- tescil nolu ----- markasının 01/09/2020 tarihinden ibaren ----. Sınıfta,---- tescil nolu “----- markasının 01/09/2020 tarihinden itibaren ----sınıfta, ----tescil nolu ----- markasının 24/10/2020 tarihinden itibaren ---- Sınıfta davalı-karşı davacı adına ----nezdinde tescilli olduğu, Davalı-Karşı davacı adına tescilli ----- noile tescilli markaların SMK 6/1 uyarınca hükümsüzlük koşullarının mevcut olduğu, Davalı Karşı davalının davacıya ait markaların aynısı veya benzerini ------ Sınıflarda kullandığına yani davacının tescilli markalarından doğan haklarını ihlal ettiğine dair herhangibir tespit yapılamadığı, karşı dava açısından Davalı-Karşı Davacının ----- tescil nolu markasının 01/09/2020 tarihinde,----- tescil nolu markasının 01/09/2020 tarihinde ve------ tescil nolu markasının 24/10/2020 tarihinde, davacı-karşı davalının tescilli markasından sonra başvurusunun yapılmış oluğu, davalı-karşı davacının sözkonusu markaların gerçek ve öncelikli hak sahibi olduğunu İspatlayamamış olması nedenleri ile davaya dayanak markalarından doğan haklarını davacı-karşı davalıya karşı ileri süremeyeceği, marka hakkına tecavüzün koşullarının mevcut olmadığı yönünde raporunu sunmuşlardır.
Tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, tüm usuli eksiklikler giderilmiştir.Dosya içerisine alınan bilirkişi raporu, kayıt ve belgeler, sicil dosyaları, taraf iddia ve savunmaları birlikte değerlendirildiğinde, asıl dava, davalı tarafından kullanılan ------ ibaresinin kullanımının davacının---- numaralı ----- markasına yönelik tecavüz ve haksız rekabette bulunduğunun tespiti durdurulması ve ortadan kaldırılması ile davalı adına tescilli-----numaralı ----- numaralı ------ numaralı ----- ibareli markaların benzerlik sebebiyle davacının ---- markası üzerinde üstün hak sahibi olduğu iddiasına dayalı hükümsüzlük davası. Karşı davanın ise, davacı karşı davalı tarafından kullanılan ------ ibaresinin marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiği iddiasına dayalı, tecavüzün durdurulması, 30.000 TL Maddi tazminat ile 50.000 TL itibar kaybı tazminatının tahsiline ilişkin olduğu, mahkememizce taraflara ilişkin marka kayıtları, ticaret sicil kayıtları ve diğer tüm deliller toplandıktan sonra dosyanın konusunda uzman bilirkişi heyetine tevdi edildiği, bilirkişi heyetince sunulan 05/12/2022 tarihli bilirkişi raporunda, asıl dava yönünden hükümsüzlük koşullarının mevcut olduğu, davalının davacıya ait markaların aynısı veya benzerin ---- Sınıflarda kullandığına dair tespit yapılamadığı, karşı dava açısından ise marka hakkına tecavüz koşullarının mevcut olmadığı yönünde görüş bildirildiği, mahkememizce tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde, davacı karşı davalının 06/08/2020 başvuru tarihli ---- numaralı ----- ibareli markanın -----. Sınıflarda tescilli sahibi olduğu, davalı - karşı davacının ise 01/09/2020 başvuru tarihli ---- numaralı ---- ibareli markanın ---- Sınıfta---- numaralı ----- ibareli markanın -----. Sınıfta ve 24/10/2020 başvuru tarihli ----- numaralı-----ibareli markanın ----- Sınıfta tescilli sahibi olduğu, tarafların markalarının ortak olarak -----. Sınıfta tescilli olduğu yine ticari faaliyet alanlarının da sınavlara hazırlık yayınları alanında olduğu, taraf markaları karşılaştırıldığında ----- ibaresinin ortak unsuru olduğu, davacı karşı davalı markasında yer alan ----- ile davalı - karşı davacı markalarında yer alan ---- ibarelerinin tanımlayıcı mahiyette yardımcı unsur olduğu, bu yönüyle ----- ibaresinin taraf markalarının esas unsurunu oluşturduğu ve markaların birebir aynı olduğu bu sebeple aynı emtialarda kullanılması sebebiyle de iltibas tehlikesinin mevcut olduğu, ortalama tüketiciler nezdinde karışıklığa sebebiyet verebileceği ----ibaresinin gerçek hak sahipliği iddiası yönünden marka başvurusu tarihleri dikkate alındığında davacı - karşı davalının, davalı - karşı davacıdan 25 gün önce marka tescil başvurusunda bulunduğu buna göre davacı - karşı davalının bu tarih itibariyle ----ibaresi üzerinde öncelik hakkı olduğu, davalı - karşı davacı tarafından dava dışı ----tarafından ---- ibaresinin 2009 ve 2010 yıllarında tescilli olarak kullanıldığı davalı - karşı davacının -----hisse sahibi olduğu, belirtilerek markanın üstün hak sahibi olduğunu iddia etmiş ise de dava dışı----- ayrı bir tüzel kişilik olduğu geçmişte o şirket tarafından kullanılan ----ibaresinin davalı - karşı davacıya üstün hak sağlayamayacağı onun dışında davalı - karşı davacının----- ibaresini davacı - karşı davalıdan önce kullandığına dair herhangi bir delil ibraz etmediği, bu sebeple mahkememizce de tescil başvuru tarihlerine göre davalı - karşı davacının marka üzerinde gerçek hak sahibi olduğu sonucuna ulaşıldığı, bu sebeple asıl davada hükümsüzlük yönünden davanın kabulüne karar vermek gerektiği, asıl davadaki marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet iddiası yönünden ise davacı - karşı davalının ----- ibaresi üzerinde mahkememizce varılan tespite göre davacı - karşı davalının üstün hak sahibi olması, davalı - karşı davacı tarafından tescil ettirilen ve aynı sektörde kullanılan ----ibareli marka kullanımlarının davacı - karşı davalı markasına yönelik olarak 6769 Sayılı SMK' nun 29. Maddesi kapsamında marka hakkına tecavüz ve TTK' nun 55/1-a)4 maddesi uyarınca haksız rekabet teşkil ettiği anlaşıldığından bu yönüyle davanın kabulüne, karşı dava olarak ise karşı davacı ------ yayınları üzerinde üstün ve gerçek hak sahipliği iddiasını ispatlayamadığı için karşı davanın reddine, ayrıca karşı davacı tarafından mahkememizce marka kayıtları üzerine konulan teminatsız ihtiyati tedbir kararının hukuka aykırı olduğu iddiasıyla 10.000 TL Maddi ve 10.000 TL Manevi tazminat talep edilmiş ise de ihtiyati tedbir kararı nedeniyle davalı - karşı davacının markayı kullanmasının engellenmediği tedbirin genel bir uygulama olarak taraf teşkili açısından hemen hemen bütün hükümsüzlük davalarında talep üzerine uygulanan bir yöntem olduğu, davalı - karşı davacı tarafından usulüne uygun olarak tedbir kararına itiraz edip teminat alınması yönünde talep de bulunmadığı gibi, teminat alınmasını gerektirir ihtiyati tedbir nedeniyle uğramış olduğu zarara ilişkin herhangi bir bilgi ve belge sunmadığı anlaşıldığından bu yöndeki talep bakımından da davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Asıl davanın KABULÜ ile, davalı tarafından davacının----- numaralı markasına yönelik tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine, önlenmesine, durdurulmasına, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, davalı adına tescilli -------numaralı markaların HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE,Karşı davanın REDDİNE,
ASIL DAVA YÖNÜNDEN:
1-Peşin harcın mahsubu ile eksik alanın 120,60 TL harcın davalıdan tahsiline, hazineye irat kaydına,
2- Marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet talebi bakımından: Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davalı - karşı davacıdan tahsiline, davacı - karşı davalıya verilmesine,
3- Hükümsüzlük davası bakımından: Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davalı - karşı davacıdan tahsiline, davacı - karşı davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL peşin harç, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti, 224,00 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 3.283,30 TL yargılama giderinin davalı - karşı davacıdan tahsiline, davacı - karşı davalıya verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
KARŞI DAVA YÖNÜNDEN:
1-Alınması gerekli toplam 179,90 TL harçtan fazla alınan 1.586,40 TL nin davalı - karşı davacıya iadesine,
2-Marka hakkına tecavüzün tespiti davası yönünden: Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davalı - karşı davacıdan tahsiline, davacı - karşı davalıya verilmesine,
3-Maddi tazminat talebi yönünden: Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davalı - karşı davacıdan tahsiline, davacı - karşı davalıya verilmesine,
4-İtibar tazminatı talebi yönünden: Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davalı - karşı davacıdan tahsiline, davacı - karşı davalıya verilmesine,
5-Haksız ihtiyati tedbir sebebiyle maddi tazminat davası yönünden: Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, takdir olunan 10.000,00 TL ücreti vekaletin davalı - karşı davacıdan tahsiline, davacı - karşı davalıya verilmesine,
6-Haksız ihtiyati tedbir sebebiyle manevi tazminat davası yönünden: Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 10.000,00 TL ücreti vekaletin davalı - karşı davacıdan tahsiline, davacı - karşı davalıya verilmesine,
7-Davalı - karşı davacı tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,
8-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair davacı - karşı davalı vekili ile davalı - karşı davacı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Full & Egal Universal Law Academy