İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/856 Esas 2023/184 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2022/856
Karar No: 2023/184
Karar Tarihi: 28.02.2023

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/856 Esas
KARAR NO: 2023/184
DAVA: Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 24/10/2022
KARAR TARİHİ: 28/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan alacak (satım sözleşmesinden kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; iki tarafın tacir olduğunu, görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğunu, ara buluculuğa başvurulduğunu, anlaşmazlık ile sonuçlandığını, tutanağın sunulduğunu, davalı şirketin yurt dışında madeni yağ konusunda ticari faaliyette bulunduğunu, davacı ile davalı arasında yapılan ürün alışverişi karşılığında davalı tarafından 40.613,86 Euro tutarlı proforma fatura düzenlendiğini, bu faturaya istinaden toplam tutarın yarının ödemesinin talep edildiğini, müvekkilinin 10.000 ve 10.613,86 euro olmak üzere toplam 20.613,86 Euro ödeme yaptığını, açıklamaya proforma faturanın numarasının yazıldığın, ancak davalı şirketin satışa konu hiçbir ürünü teslim etmediğini, ve yapılan ödemeyi iade etmediğini, satış sözleşmesi kapsamında davalının temerrüde düştüğünü, sözleşmenin feshedildiğini, yapılan ödemenin iadesinin talep edildiğini, taraflar arasında düzenlenen ticari faturalara ihtiyati haciz konulmasını, Davalı Şirket Gümrüğü'nde bulunan mallarına, haciz tatbik edilinceye kadar, alacak tutarında ihtiyati tedbir konulmasına, davanın kabulü ile, müvekkilinin nakit olarak gönderdiği tutarların toplamı olan 20.613,86 Euro'nun davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, müvekkil'in davalı şirketten olan alacağına fatura tarihinden itibaren işleyecek olan faizin TTK. md 1530 ve TTK. md 8 kapsamında bileşik faizin hesaplanmasını ve davalıdan tahsil edilmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa dava dilekçesinin e tebligat yolu ile 14/11/2022 tarihinde yapıldığı, cevap dilekçesinin sunulmadığı, davalı adına vekaletname sunulduğu, cevap süresinin uzatılması isteminde bulunulduğu, mahkememizce 18/11/2022 tarihli ara karar ile cevap süresinin 2 hafta uzatılmasına karar verildiği, davalı vekilinin çekilme dilekçesi sunduğu, ve dilekçesinin davalı şirkete e tebliğ yolu ile tebliğ edildiği, süresinde sunulan cevap dilekçesinin bulunmadığı anlaşılmakla, HMK 128 madde hükmü gereği dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaları inkar etmiş sayılmıştır.
Hukuki Nitelendirme, Delillerin Değerlendirilmesi ve Netice
Uyuşmazlık, taraflar arasında ticari ilişkinin var olup olmadığı, bu ilişki nedeniyle davalının yükümlendiği edimi yerine getirip getirmediği, davacı tarafından yapılan ödemenin iade edilmesinin gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır.Davacı vekili dilekçesinde taraflar arasında ticari satımın söz konusu olduğunu, bu hususta davalı şirket tarafından proforma fatura düzenlendiğini, bu fatura doğrultusunda sözleşmenin tutarının yarısı olan 20613,86 Euro nun karşı yana gönderildiğini, ancak satım sözleşmesine konu malların müvekkil şirkete gönderilmediğini, ödenen tutarın de iade edilmediğini belirterek davanın kabulü ile 20613,86 Euro nun fatura tarihinden itibaren işleyecek bileşik faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf vekilince cevap dilekçesi bakımından süre uzatım talebinde bulunulmuş, talep kabul edilmesine rağmen cevap dilekçesi verilmemiştir.“---- Proforma fatura, bir mal satmak, imal etmek veya iş görmek isteyen kimsenin, bu işlerle ilgili akde icabını gösteren, satılacak veya imal edilecek malın veya yapılacak işin fiyat ve vasıflarını göstermek üzere mala veya işe talip olması düşünülen kimseye gönderilen teklifi ifade eden bir ticari vesikadır. Doktrinde de proforma fatura, herhangi bir malın kesin satışından önce fiyat ve vasfını göstermek üzere satıcı veya imalatçı işletme tarafından malı satın almak isteyen firma ya da kişiye verilen fatura olarak tanımlanmıştır. (------Bu tanımlardan da anlaşılacağı üzere uygulamada sıkça rastlanan ve sözleşmenin imzalanmasından önce malın fiyatını, özelliklerini vs. göstermek amacıyla düzenlenen proforma fatura hukuki niteliği itibariyle icap niteliğindedir”------“… Davacı, satım sözleşmesine konu malların davalıya teslim edilmesine rağmen ödeme yapılmadığını iddia etmiş, davalı ile satım ilişkisinin kurulmadığını, fatura konusu malların kendisine teslim edilmediğini savunmuştur. Uyuşmazlık, davacı tarafça faturası düzenlenen işlerin davalıya teslim edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır.Fatura tek başına alacağın varlığına delil olmaz, dava konusu ürünlerin teslimi hukuki bir işlem olup, ancak TMK 6. ve HMK. 190 ve 200 maddeleri gereği yazılı delillerle ispat edilebilir.Davalı; davacı tarafından düzenlenen faturaları kendi defterine kaydetmek suretiyle ispat yükünü üzerine almış olup; savunmasını ispat edememiştir.Diğer yandan; Proforma fatura mahiyet itibariyle teklif mektubu olup sözleşmeye davet niteliği taşımaktadır. Bu faturanın taraflar arasında sözleşme niteliğinde olduğunun kabul edilebilmesi için düzenlenen şartların taraflarca uygulanması gerekmektedir.Somut olayda, başlangıçta proforme faturanın taraflarca uygulandığı ispatlanamadığından …”
-------Davacı karşı yana proforma faturadaki bedeli 10000,00 ve 10613,86 Euro olmak üzere toplam 20613,86 Euro yu 31/5/2022 tarihinde göndermiş, davalı tarafından davacıya gönderilen proforma fatura ise 26/5/2022 tarihlidir. Dolayısıyla bu haliyle sözleşme uygulanmaya başlandığı anlaşılmaktadır.Tensiple birlikte ---- Şubesi’ne müzekkere yazılarak ----numaralı IBAN hesabına ait, 31/5/2022 tarihli 10000,00 Euro ve 31/5/2022 tarihli 10613,86 Euro tutarlı iki adet dekont aslının onaylı birer suretinin Mahkememize gönderilmesinin istenilmiş, yazıya cevap verilmiş, dekontlar dosya arasına alınmıştır.Proforma fatura yukarıda anılı yüksek mahkeme kararlarına göre icap mahiyetinde olup muhatabı tarafından kabul edilmiş ve ödeme yapıldığına göre taraflar arasında sözleşmenin kurulduğu noktasında ihtilaf yoktur. Ödeme yapıldığı da dekont içeriklerine göre sabit olduğuna göre, davalının karşılıklı edimleri havi sözleşmede edimini yerine getirdiğini, yani faturada yer alan, taraflar arasında sabit olduğu anlaşılan sözleşmeye konu malları teslim ettiğini ispat etmesi gerekir. Davalı tarafından cevap dilekçesi verilmediği gibi, yüklenilen edimlerin gereği gibi yerine getirildiği (malların teslimi) hususu da ispat edilemediğine göre, karşılıksız kalan 20613,86 Avro'nun ödeme tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/A maddesi gereğince değişen ve değişecek oranlarda işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1.Davanın KABULÜ ile;
20.613,86 Avro'nun ödeme tarihi olan 02/06/2022 tarihinden itibaren, 3095 sayılı kanunun 4/A maddesi gereğince değişen ve değişecek oranlarda işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2.Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 25.599,85.-TL'den dava açılırken yatırılan6.445,74.-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 19.154,11.-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.Davacı tarafça dava açılırken yatırılan 6.445,74.‬-TL peşin harç ve 80,70.-TL başvurma harcı olmak üzere olmak üzere toplam 6.526,44.‬-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4.Davacı tarafından posta gideri olarak yapılan 114,50.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5.Davalı tarafından yapılan yargılama giderleri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6.Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ye göre belirlenen 55.466,40.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
7.Arabuluculuk sürecinde düzenlenmiş sarf kararında yer alan 3.120,00 TL'nin 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesi uyarınca, davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8.Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde------Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.

Full & Egal Universal Law Academy