İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/556 Esas 2023/265 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2022/556
Karar No: 2023/265
Karar Tarihi: 11.04.2023

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/556 Esas
KARAR NO: 2023/265
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/08/2022
KARAR TARİHİ: 11/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili----- plakalı ticari araç ile 12.01.2022 tarihinde---------- girişinde park halinde iken önünde durmakta olan, davalı ------ tarafından trafik sigortası yapılan, sürücüsü ------------ plakalı araca yüklü yükün kayması neticesinde ağır hasar gördüğünü, kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin herhangi bir kusuru bulunmadığını, kazanın gerçekleşmesi akabinde taraflar arasında tutulan maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağında davalı sürücünün yazılı ve imzalı beyanıyla kazaya tam kusuruyla sebebiyet verdiğini açıkça ikrar ettiğini, meydana gelen kaza neticesinde ağır hasar gören müvekkiline ait ticari aracın, davalı sigorta şirketi tarafından yaklaşık 40 günlük süre zarfında onarıldığını ve bu süreçte kullanılamadığını beyan ederek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, HMK m.107 uyarınca belirlenebilir hale geldikten sonra artırılmak üzere, 12.01.2022 tarihinde meydana gelen trafik kazasının sebebiyet verdiği kazanç kaybını kapsayan tazminatın şimdilik 5.000,00 TL tutarının davalı araç işleteni ve davalı araç sürücüsü yönünden tamamından sorumlu olmak üzere kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, 12.01.2022 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle, müvekkiline ait --------- plakalı araçta meydana gelen değer kaybını kapsayan tazminatın şimdilik 5.000,00 TL tutarının davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere, davalı araç işleteni ve araç sürücüsü yönünden tamamından sorumlu olmak üzere, davalı sigorta şirketi yönünden sigorta şirketine başvuru tarihinden itibaren 8. iş gününün bittiği tarihten, diğer davalılar yönünden ise kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, hüküm altına alınacak alacağın tahsil edilememe riskine karşılık -------plakalı aracın trafik kaydına ve davalı araç sürücüsü ve işleteninin gayrimenkul, araç, banka hesapları, 3.kişilerdeki hak ve alacaklara tedbir konulmasını, tedbirin ihtiyati tedbir niteliğinde ihtiyati haciz olarak belirlenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesinekarar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Sigorta poliçesi hazırlanış tarihi itibari ile sigortalının maddi araç başına sigorta limitinin 50.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirketin bu teminat ile sorumlu olduğunu, yapılan 50.000 TL tutarındaki hasar tazminatı ödemesi sonucu poliçe teminat limitinin tüketildiğini, davacıya ait aracın tamiri süresince çalıştırılamaması nedeniyle oluşabilen kazanç kaybı veya ikame araç gideri trafik sigortası kuvertürü dışında olduğunu, müvekkilin sigorta şirketi poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olduğunu, teminat limiti dışında olan ve teminat limiti üstünde kalan kısım yönünden herhangi bir sorumluluğu bulunmadığı gibi limit üzerinde kalan miktarın ferilerinden, yargılama gideri, vekalet ücreti ve harçlardan da sorumluluğu bulunmadığını beyan ederek öncelikle, belirsiz alacak davası açılmasında hukuki menfaat bulunmaması sebebiyle davanın usulden reddine, esasa girilmesi durumunda davanın esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalılar --------- usulüne uygun tebligat yapılmış, davalılar davaya cevap vermemiştir.
Davacı vekili 11/04/2023 tarihli celsede alınan imzalı beyanında; "Davalı gerçek kişiler tarafından müvekkilimizin zararı giderilmiştir ve taraflar sulh olmuştur, bu sebeple açtığımız davanın tüm davalılar yönünden konusuz kalması sebebi ile karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep ederiz, ayrıca davanın açılmasına sebebiyet vermeyen müvekkil aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmemesini talep ederiz." şeklinde beyanda bulunmuştur.
Deliller
Tarafların ------- sorguları dosya arasına alınmıştır.
Davalı sigorta şirketine yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
----- yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
-------- yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, 12.01.2022 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı bulunan, davalı---- sevk ve idaresindeki, davalı ----işleteni olduğu ---- plakalı aracın, davacıya ait --- plakalı araç ile çarpışması çarpması sonucu, kusurun irdelenmesi------------ plakalı araçta değer kaybı oluşup oluşmadığı, varsa miktarının ne olduğu (tüm davalılar yönünden), kazanç kaybı alacağı olup olmadığı, varsa miktarının ne olduğuna (davalı sigorta şirketi hariç diğer davalılar yönünden) dair HMK 107.maddesi uyarınca belirsiz alacak davası olarak 10.000,00 TL maddi tazminat davasıdır.
Davacının ihtiyati tedbir talebi hakkında ara karar oluşturulmuştur.
Tüm dosya kapsamından, her ne kadar davacı tarafça tazminat talepli dava açılmış ise de 11.04.2023 tarihli duruşmada alınan beyanlardan talep edilen ödemenin davalı gerçek kişiler tarafından yapıldığı ve davanın tüm davalılar yönünden konusuz kaldığı belirtilmiş olup, tüm davalılar yönünden konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan her ne kadar dava konusuz kalmış ise de; davacı taraf, davanın açılmasına sebebiyet vermeyen müvekkili aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesini talep etmiş olup, 6100 sayılı HMK 331 maddesi gereği davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre yargılama giderlerinden sorumluluğun doğması gerektiği, iş bu dosyamızda, arabuluculuk görüşmelerinin olumsuz sonuçlanması sebebiyle davalıların davayı açmaya sebebiyet vermiş olduğu ve davalılar tarafından davacının zararının giderildiği gerçekliği karşısında yargılama giderleri davalılar üzerinde bırakılmış, yargılama gideri kapsamında Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. maddesi ile Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297/1-ç ve 326. Maddeleri de gözetilerek dava öncesi -----------bütçesinden ödenen arabuluculuk ücreti de yargılama gideri olarak hesaplanmış, davacı lehine vekalet ücreti takdir edilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Tüm davalılar yönünden konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 170,78 TL harcın mahsubu ile arta kalan 9,12 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan 170,78 TL peşin harç ve 102,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 272,78 TL yargılama giderinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca ---------- bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, (davalı sigorta şirketi yönünden 5.000,00 TL değer kaybına yönelik dava değeriyle sınırlı ve müşterek müteselsilen sorumlu olmak üzere),
7-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, 6100 sayılı HMK 341/2 maddesi uyarınca miktar itibarıyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/04/2023

Full & Egal Universal Law Academy