İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1003 Esas 2023/321 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2022/1003
Karar No: 2023/321
Karar Tarihi: 12.04.2023

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/1003 Esas
KARAR NO: 2023/321
DAVA: Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ: 27/12/2022
KARAR TARİHİ: 12/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile ---------- tarihinde imzalanmış motosiklet kiralama sözleşmesi sebebiyle, müvekkilinin sözü edilen şirketten cari hesap ekstresinden kaynaklanan alacağı bulunduğunu, cari hesaptan kaynaklanan 123.450,40 TL alacağın ödenmemesi üzerine taraflarınca-------- aleyhine müvekkilinin alacağına kavuşması için -------- dosyasından ilamsız takip başlatıldığını, icra takibine, ---- firması tarafından borca itirazda bulunduğunu, bunun üzerine, taraflarınca itirazın iptali davası yoluna başvurulacağından ticari uyuşmazlıklarda zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya başvurulduğunu, görüşmeler sonucunda anlaşma sağlanamadığını ve ------ sayılı dosyasından itirazın iptali davası açıldığını, ---- yapılan yargılama sürecinde davalı/borçlu ---- terkin edildiğinin anlaşıldığını, mahkemece taraflarına şirketin ihyası davası açılması için süre verildiğini, bu nedenlerle davalı --------- ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı -------- vekili cevap dilekçesinde özetle; --------- konusundaki taleplerinin, ilgili yasanın kendisine verdiği yetki ve görev alanı içinde değerlendirdiğini ve sonuca bağladığını, yargı merci gibi hareket edemeyeceğini, yasal şartlar oluşmuşsa yapılan işlemle ilgili tescil kararı verdiğini, aksi halde, gerekçe göstererek tescil talebini reddettiğini, müvekkili müdürlüğe ---- kayıtlı dava dışı tasfiye halinde-------------uygun olarak tasfiye edildiğini, olağan tasfiye sürecinden kaynaklanan tasfiye sürecindeki eksik yada erken sonuçlandırılan tasfiye memurunun kusurundan dolayı ---------- sorumluluğu bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olacak herhangi bir işlem yapmadığını, tasfiye sürecinde eksik olarak yapıldığı iddia edelin işlemlerin muhatabının tasfiye memuru olduğunu, bu nedenle müvekkilinin yasal hasım konumunda olduğundan yargılama masraflarının üzerlerine yüklenmemesi gerektiğini, müvekkili yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ------ vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ------ tarihinde tasfiye memuru olarak atandığı şirketin ----- ilan edildiğini, tasfiye memuru olarak ilanından sonra ---- tarihinden başlayarak 3 kere "Şirket alacaklılarının ellerindeki belgelerle birlikte; bu ilanın üçüncü defa yayımlanmasından itibaren en geç üç ay içerisinde------------- adresinde bulunan tasfiye memurluğuna müracaatları 6102 sayılı TTKnun 541 maddesi gereğince ilan olunur" yazılı beyanı ile ilan edildiğini, bu ilanlara rağmen alacaklı şirketin herhangi bir başvuruda bulunmadığından ------------- yerine getirerek sicilden kaydının silindiğini, davacının ilan sürelerinde herhangi bir başvurusu olmadığından şirketin tekrar sicile kaydını/ihyasını talep etmesinin hukuka uygun olmadığını, tüm bu hususun dışında şirketin ihyası ile tekrar sicile kaydedilmesinin davacıya hiçbir yararının da olmayacağını, şirketin hiçbir mal varlığı olmadığını, eksi bakiye ile ticareti terk ettiğini, şirketin ticareti terk etme sebebinin son senelerde zarar etmesinden dolayı eksi bakiyeye düşüp tüm varlıklarını kaybettiğinden mecburen tasfiyeye karar verilerek tasfiye edildiğini, ayrıca gerçekte müvekkilinin davacı şirkete hiçbir borcunun da olmadığını, şirketin zarar etmesinden dolayı elinde bulunan pizza dükkanlarını devretmek zorunda kalan şirketin davacıdan kiraladığı motorları dükkanı devrettiği şirketin aynı şartlarla ödeme yaparak sözleşme yapmak istediğini beyan etmesine rağmen davacı şirketin hiç haber vermeden tüm motorları habersizce gece yarısı dükkanın önünden alarak götürdüğünü, alındığı tarihe kadar şirketin tüm motor kiralarını düzenli olarak ödediğini ve hiçbir borcu olmadığını, davacının, şirketin faaliyetini durdurup ticareti terk etmesinden faydalanarak takipsiz bırakılan davaları sonuçlandırarak şirketi borçlandırdığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; dava dışı tasfiye halinde -------------esas sayılı dosyasında taraf teşkili sağlanabilmesi için açılan şirketin ihyası davasıdır.
---- kayıtlı dava dışı tasfiye halinde----- kayıtlarının incelenmesinde; şirketin sermayesinin 400.000,00 TL, ana sözleşmesinin 23.01.2006, yönetim kurulu üyesi ve tek yetkilisinin ----------olduğu, şirketin son tescilini 06.04.2022 tarihinde yaptırdığı görülmüştür.
Davacı tarafından dava dışı tasfiye halinde-------------- esas sayılı dosyasında taraf teşkili sağlanabilmesi için dava dışı şirketin ticaret sicilden resen terkin edilmesinden dolayı ihya davası açıldığı görülmüştür.
6102 sayılı TTK'nun 547/(2). maddesi gereğince ek tasfiye, ihya ve tasfiye işlemlerinin yapılması için de bir yada birkaç kişinin tasfiye memuru olarak atanması ve ek tasfiye ile atanmaya ilişkin keyfiyetin sicilde tescil edilmelidir ----------------
Bu kapsamda şirketin ihyasında davacının hukuki menfaatinin bulunduğu tespit edilmiş olup, 6102 sayılı TTK 547. maddesinde "...tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklıların şirket --------bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesinden bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilir", şeklinde düzenleme bulunduğu, davacının tasfiye esnasında derdest olan icra takibi dosyası nedeniyle bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, bu nedenle davanın kabulüyle--------- numarasına kayıtlı dava dışı tasfiye halinde------ esas sayılı dosyasındaki işlemler ile sınırlı olmak üzere ihyasına, tasfiye işlemlerini yerine getirmesi için, TTK'nın 547/2. maddesine göre, şirketin yetkili ortağ----- tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiş, davalı---- ise yasal hasım olması ve davalı ticaret sicil müdürlüğünün iş bu davanın açılmasında üzerine atfedilecek bir kusur ve ihmalinin bulunamaması karşısında, davalı---------- yargılama giderleriyle sorumlu tutulamayacağı, fakat davalı tasfiye memurunun, hem icra takibi varken hem de itirazın iptali davası açılmışken bu konuda bilgi sahibi olmasına rağmen tasfiyeyi sonlandırmasının hatalı olduğu ve bu davanın açılmasına sebebiyet verdiği, bu nedenle yargılama masraflarından sorumlu tutulması gerektiği anlaşılmış olup aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
TTK'nun 547. maddesi gereğince -------numarasına kayıtlı dava dışı tasfiye halinde------ esas sayılı dosyasındaki işlemlerle sınırlı olmak üzere ihyasına,
2-Şirketin ----tescil ve kararının özetinin------- ilanına,
3-TTK'nun 547/2. maddesi uyarınca--------------- memuru olarak atanmasına,
4-Alınması gereken 179,90 TL harcın peşin alınan 80,70 TL harçtan mahsubu ile kalan 99,20 TL harcın davalı --------- alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde AAÜT'ye göre takdir olunan 9.200,00 TL ücretin davalı --------- alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı, 197,00 TL dosya masrafı olmak üzere toplam 358,40 TL yargılama giderinin davalı------ alınarak davacıya ödenmesine,
7-Artan gider avansından kullanılmayan kısmın kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı-----vekilinin yüzüne karşı, davalı ----- vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde ----Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12.04.2023

Full & Egal Universal Law Academy