İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/169 Esas 2023/83 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi
Esas No: 2017/169
Karar No: 2023/83
Karar Tarihi: 27.04.2023

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/169 Esas
KARAR NO:2023/83
DAVA:Markaya Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti ve Men'i ile Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ:14/09/2017
KARAR TARİHİ:27/04/2023
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacılar vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili ---- diğer müvekkili ------ halihazırda tek ortağı olduğunu, davalı ----müvekkili şirketin eski ortağı olduğunu ve ortaklık ilişkisinin sona ermesi neticesinde tek ortağı olduğu ---------------şirketin unvanını ----- tarihinde iltibasa ve karışıklığa neden olacak şekilde --------- olarak değiştirdiğini, davalının müvekkili şirketin unvyanından -----eksiltilerek piyasada iltibas yaratmayı hedeflediğini, böylelikle müvekkilinin markasını taklit ettiğini, davalının sanki müvekkilinin bir grup şirketiymiş gibi hareket ettiğini ve bu nedenle müvekkili şirketin kâr kaybına uğramasına neden olduğunu, müvekkillerinin bu durumu markaları karıştıran bir tedarikçi vasıtasıyla öğrendiğini, tedarikçilerin ve müşterilerin her iki markayı karıştırdığını, müvekkili tarafından başlatılan birçok projenin uygulamasını, müvekkilinin bilgisi ve onayı dışında davalı tarafından------- gerçekleştirildiğini, davalının müvekkili şirkette çalıştığı dönemde edindiği müşteri bilgileri, projeler, fiyatlandırmalar ve tedarikçiler gibi birçok bilgiyi ortaklıktan ayrıldıktan sonra kendi menfaatine kullandığını ve böylelikle haksız rekabet yarattığını, davalının müvekkilinin müşterileriyle ortaklıktan ayrıldığını belirtmeden hizmet vermeyi devam ettirdiğini, projeleri müvekkili tarafından çizilen birçok işin ----------- iltibas yaratmak suretiyle davalı tarafça sürdürüldüğünü, müvekkili şirkette çalışan mimar ----------- geçerli bir neden olmaksızın müvekkili şirketten ayrıldığını ve daha sonra davalı şirkette çalışmaya başladığını, bu durumun da haksız rekabet yarattığını, her iki şirketin unvanlarının ----------- dışında aynı olması ----- müvekkili şirket çalışanı----- aynı proje için aynı konularda her iki şirkette de yazışma yapması nedeniyle üçüncü kişilerin iki şirketi doğal olarak karıştırdığını, davalının sadece----- kaydı yapılması için şirkette çalışan gibi gösterilen eşi ile müvekkilinden gizli olarak ------toplantılarına katıldığını, bu durumun öğrenilmesi üzerine ortaklık ilişkisinin sona erdiğini, ortaklık ilişkisinin sona ermesinden sonra tüm proje başlangıç ve planlaması müvekkili şirket adına gerçekleştirilen ----- projesinin müvekkili şirketin bilgisi ve izni olmaksızın davalı----gerçekleştirildiğini, ------ tarihli toplantı tutanağında projenin iç mimarının ------ olarak göründüğünü, ancak son sayfanın davalılar tarafından ------- olarak imzalandığını, davalının unvan yanında müvekkili şirketin logosunu da kullanarak iltibasa sebep verdiğini, dolayısıyla davalının unvanını değiştirse de ----ibaresi ile birlikte kullandığı tasarım logoyu ---------- birlikte de kullanmaya devam ettiğini, böylelikle piyasada sanki müvekkili şirketin unvan değişikliğine gittiği intibanın yaratıldığını, iltibasın bu yönüyle devam ettiğini, davalı şirkete ait ----- müvekkili şirkete ait eser niteliğindeki işlerin tanıtım ve reklam amacıyla kullandığını ve bu durumun da açıkça haksız rekabete sebebiyet verdiğini belirterek, davalıların davacıya ait markaya tecavüzünün tespiti, meni ile davalı------ tarafından kullanılan logonun terkinine, davalının haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin tespitine ve menine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak şartıyla şimdilik 10.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline, kararın tirajı en yüksek bir gazetede masrafı davalıdan alınmak suretiyle ilanına verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili ------mimar olduğunu, davacı ------ ise tarafların bir araya geldiği ------- olduğunu, yani davalının mimarlık alanında herhangi bir bilgi ve tecrübeye sahip olmadığını, müvekkili -------- konusundaki bilgi ve deneyimi ile davacı ------ maddi olanaklarını bir araya getirerek iş yapma gayesi ile ilişki kurduklarını, tarafların zamanla-------adında bir şirket daha kurduklarını, taraflar arasındaki ortaklığın, anlaşmazlıkların artması sebebiyle müvekkilinin isteği ile sona erdiğini, davacının tarafların ortaklığından önce ------ isimli bir şirketi bulunduğunu, tarafların bu şirketin kapatılarak üretim işini ------ üzerinden yapacakları konusunda anlaştıklarını, ancak davacının bu şirketi kapatmadığını ve mobilya üretimini bu şirket üzerinden sağlayarak------fatura kestiğini, davacının 5 yıl geçmesine karşın mobilya şirketini kapatmaması sebebiyle çıkan anlaşmazlık üzerinde müvekkilinin isteği ve ortak mutabakat ile ortaklığın sona erdirildiğini, ----- --- davacıda, ----ise müvekkilinde kalmasına karar verildiğini, daha sonra müvekkilinin ------ olarak değiştirdiğini, müvekkilinin iltibas amacı olmadığını, müvekkilinin yalnızca bir hafta ------ gösterdiğini, müvekkilinin hiçbir zorunluluğu olmamasına karşın, sadece sözlü uyarılma sonrasında unvan değişikliğine gittiğini ve -----göstermeye başladığını, müşterilerin, tarafların ortaklığının bittiği hususunda bilgilendirildiğini, bir haftalık bu süreçte davacının kâr kaybından bahsedilemeyeceğini, taraflar arasında rekabet yasağı sözleşmesi olmadığını, müvekkilinin mimar olması sebebiyle proje, çizim ve uygulamayı yapan ve müşterilerle görüşen kişinin müvekkili olduğunu, ------ kullanıldığı kısa sürede maillerde yer verilen------ -------- tamamen farklı olduğunu, tarafların ortaklık sonlandırılırken işleri paylaştıklarını, davacının herhangi bir maddi zararının olmadığını, davacının dilekçesinde belirttiği -------- müşterilerin tarafların ortaklık ilişkisinin bittiği hususunda bilgilendirildiğini ve özgür iradeleri ile müvekkilini seçtiklerini, ------ davacı şirketten ayrıldıktan sonra müvekkili şirkette çalışmaya başladığını,----- davacı arasında tekabet yasağı sözleşmesi olmadığını, müvekkiline ------markasının tescilli olduğunu ve iltibas incelemesinin tescil başvurusu sırasında yapıldığını ve iltibas olmadığından markanın tesciline karar verildiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davalının davacı adına tescilli --------markası ile iltibas oluşturacak şekilde ----------ticaret unvanını kullanması sebebiyle meydana geldiği iddia edilen marka hakkına tecavüzün tespiti ve meni ile davacıya ait bazı işlerin davalı tarafça bitirilmesi, davacıya ait iş yerinde çalışan mimarın davalı şirkette çalıştırılmaya başlanması, davacıya ait işlerin kendi işleriymiş gibi --------- hesabında------ yayınlamak suretiyle gerçekleştiği iddia olunan haksız rekabetin tespiti ve meni, FSEK'ten kaynaklanan haklarına tecavüzün tespiti ve meni ile maddi ve manevi tazminatın tahsiline ilişkindir.Mahkememizce maddi tazminat talebinin hukuki dayanağını ve hangi seçeneğe göre hesaplanmasını talep ettikleri konusunda açıklayıcı dilekçe ibraz etmek, ayrıca markayı tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden davalı fiillerine ilişkin iddialarını somutlaştırmak üzere süre davacı vekiline verilmiş, davacı vekili dosyaya sunduğu ---- tarihli dilekçesi ile; davalı ----- devraldığı şirketin ünvanını iltibas ve karışıklığa yol açacak şekilde --- olarak değiştirdiğini, davalı ---- müvekkili şirket tarafından başlatılan ancak bir nedenle henüz tamamlanmayan ------------- projelerinin müvekkili şirket tarafından çizilmesine rağmen, söz konusu projelerin davalı şirket tarafından müvekkilinin bilgisi ve onayı olmaksızın bu mağazalara ait proje uygulamalarının davalı tarafça yapıldığını, daha önce davacı şirkette çalışan -----davalı şirkette çalışmaya başladığını ve ----- mimari işleri ile ilgili yazışmaları kaldığı yerden davalı şirket üzerinden yürütmeye devam ettiğini, ---- davalı ---------kullanılarak alındığını, ancak sonrasında projenin uygulamasının kendi menfaatleri doğrultusunda---- tarafından yapıldığını, ----- toplantı tutanağında da görüleceği üzere projenin iç mimarı ----- olarak görünmesine rağmen, son sayfanın davalılar tarafından --------- olarak imzalandığını, davalının söz konusu tutanağın imzalandığı tarihte ortaklık ilişkisinin sona ermiş olmasına rağmen, müvekkili şirkete ait bir projenin toplantısına katıldığını ve devamında söz konusu projenin uygulamasının davalı şirket tarafından yapılmasını sağladığını, davacı şirketin tüm sırlarını ve müşteri ------- bildiği için kendi çıkarı için kullandığını, müvekkiline ait işleri --------- kendi işleriymiş gibi paylaştığını, davalı -----, müvekkili şirketten ayrılırken-------yeni şirketine transfer ettiğini, davalının müvekkili şirkette ortak olduğu dönemde müvekkili şirket adına fiyat teklifi verdiği ----------- da teklif gönderdiğini ve projenin uygulamasını gerçekleştirdiğini, müvekkili şirketin teklif verdiği projelere aynı fiyatlar ya da daha düşük fiyatlar ile teklif vermekten çekinmediğini, tüm bu eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiğini, marka hakkına tecavüz nedeniyle talep edilen maddi tazminatın SMK'nun 151/1-a bendi uyarınca hesaplanmasını talep ettiklerini, ayrıca FSEK ve haksız rekabet nedeniyle de tazminat talep ettiklerini beyan etmiştir.
------kayıtları dosya içine getirtilmiş, incelendiğinde; ----- nolu ----- markası davacı şirkete ait -----Sınıflarda davacı şirket adına tescilli olduğu,------ marka başvurusu davalı şirkete ait----- sınıflarda davalı şirket adına tescil edildiği tespit edilmiştir.Dinlenen davalı tanığı ------beyanında; mali müşavir olarak çalıştığını, ------ mali müşavirlik işlerini kendisinin yaptığını, -------- ortak olarak çalışırken ortaklıktan ayrılmaya karar verdiklerini, bu süreci de kendisinin yürüttüğünü, taraflar aralarında anlaşarak ---------- kalmasını kararlaştırdıklarını, alacak ve borçlarını hesaplayıp, mali konularda taraflara ödemeleri yaptıklarını,------ ayrıca takasta bekleyen vadesi gelmemiş çeklerin bulunduğunu, bu çekler ile ilgili tarafların ne şekilde anlaştıklarını şu an hatırlayamadığını, ancak bir kağıt üzerinde hesap kitap yapıldığını, buna dair yazılı bir sözleşme yapıldığını hatırlamadığını, ancak örneğin -------- isimli bir firmadan alacaklı olmaları nedeniyle devam eden bir dava bulunduğunu, bu dava sonuçlandığında kazanılacak tazminatın taraflar arasında paylaştırılmasına dair de anlaştıklarını, ayrıca devam eden işlerle ilgili aralarında konuşarak bazı işlerin-----, bazı işlerin de ------- kalmasını kararlaştırdıklarını, bu işlerin isimlerini tek tek hatırlayamadığını, ancak ------ kararlaştırdıklarını, buna dair de yazılı bir sözleşme yapılmadığını, aralarında konuşarak her konuda anlaştıktan sonra neden bu şekilde bir anlaşmazlığa düştükleri hakkında bir bilgisi olmadığını, ----- gıda sektöründe faaliyet gösterdiğini, ortaklık bozulunca bu şirketin ---- bırakıldığını,-------mimarlık faaliyetlerine devam edebilmek için şirketin faaliyet konusunda değişikliğe giderek ----------de eklediğini, kendisinin yanında davacının -------- ortaklığı bozduklarını, yollarına ayrı ayrı devam edeceklerini, bu konuda bilgisi olmasını istediğini söylediğini, ---------- olduğu için karşı tarafın sesini kendisinin de duyduğunu, bu kişinin davacıya ; "hayırlı olsun, bu ticaret işidir, ben ikinizle de çalışabilirim, ancak---- daha çok yakınlığım mevcut ve diğer mağazalarımızla da ---------- dediğini, davacıya devam eden işlerden hangilerinin bırakıldığını isim olarak hatırlayamadığını, ancak ortaklıktan çıkılmadan önce------elinde devam eden çok fazla iş olduğunu ve bunların bir kısmının da davacıya bırakıldığını bildiğini beyan etmiştir.
Davalı tanığı ---- beyanında;----- olduğunu, mağazalarının ----- ayrılmadan önce ----------çalıştıklarını, bir gün kendisini davacı ve davalının birlikte arayarak şirket ortaklıklarını sona erdireceklerini, devam eden işlerle ilgili aralarında paylaşım yaptıklarını, ancak kendisi ----- çalışmak istiyorsa onunla çalışabileceğini söylediklerini, kendisinin bunun doğru olmayacağını, ancak şirket ortaklığını bitiriyorlarsa , daha önce de daha çok ----- çalıştığı için onunla çalışmak istediğini söylediğini, atırladığı kadarıyla ---işinin de davacı ----verildiğini, kendisinin -----çalışmaya devam ettiğini, bir ay kadar sonra davacının kendisini arayarak metrekaresine 1.200,00 TL ödediği işle ilgili kendisinin -------- sahibi olduğunu,----------kendisinden alarak kendi işinde kullandığını, bu yüzden metrekaresi için 1.200,00 TL talep ettiğini, ancak kendisi ile çalışması halinde metrekaresini 1.000,00 TL ye yapabileceğini söylediğini, davacıya bu durumun doğru olmadığını ve-----çalışmaya devam edeceğimi kendisine söylediğini beyan etmiştir.
Dinlenen davacı tanığı--- beyanında; -----ayında stajyer olarak davacı şirkette çalışmaya başladığını, toplam 3 ay çalıştğını, daha sonra buradan ayrıldığını, bundan yaklaşık 2 yıl önce tekrar davacı şirkette çalışmaya başladığını, yeniden davacı şirkette çalışmaya başladığında ----- ayrılmış olduğunu, davacı şirkette -------- olarak çalıştığını, daha önce davacı------birlikte çalıştıklarını, staj yaptığı sürece daha çok ---- bağlı olarak çalıştığını, mimarı işleri---- ------------çalıştığını, daha sonra----- şirketten ayrıldığını, neden aydrıldığını, ayrıldıktan sonra olan biteni bilmediğini beyan etmiştir.
Davacı tanığı -----beyanında; tekniker olarak çalıştığını, işe ihtiyacı oldğu için hatırlamadığı bir tarihte davacı şirkete giderek-------- görüştüğünü, o tarihte birlikte çalıştıklarını, kendilerine işe ihtiyacı olduğunu, proje olursa dışarıdan da destek verebileceğini söylediğini, proje olursa beni arayacaklarını söylediklerini, yaklaşık bir ay kadar sonra --------- çalışması için teklifte bulunduğunu,---- giderek bu projede çalıştığını, ----- çalıştığı tarihi tam hatırlayamadığını, ancak yaklaşık 1,5 yıl kadar öncesi olduğunu, o tarihte davacı ile davalının ortaklıklarının bozulup bozulmadığını da bilmediğini, o tarihte-----işin hangi şirket adına yapıldığını da hatırlamadığını, ancak kendisi --- çalışırken ----- de kendisini aradığını ve bir projede çalışmasını istediğini, kendisine----- çalıştığını söylediğini, iş bittiğinde kendisi ile de çalışmasınıı teklif ettiğini, ancak -----projeler arka arkaya geldiği için çalışmaya devam ettiğini, taraflar arasındaki anlaşmazlıklar ile ilgili bilgi sahibi olmadığını, -------- kendisini aradığında, kendisine ben zaten sizin işinizi yapıyorum dediğini, kendisine ------ ortaklıklarının bozulduğunu söylediğini, bunun üzerine kendisinin de proje bazında ------ anlaştığını , bu proje bitttikten sonra kendisi ile de çalışabileceğini söylediğini, ----- kendisini aradıktan sonra tarafların ortaklığının bozulduğunu öğrendiğini, davalı ----- işle ilgili buluştuğuklarında ortaklıktan ayrıldığına dair bir konuşmalarının olmadığını, şu an tam olarak ayrıntıları hatırlamadığını, ancak kendisinin tarafların ortaklığının bozulduğunu öğrendikten sonra ---- talebi üzerine kendisine mobilyacı olarak ----- taseron firma olarak bulduğunu beyan etmiştir.
Davacı tanığı ----beyanında; ----- olarak çalıştığını, davalı --------ortaklığının sonlandığını, bu ortaklığın bozulmasının karşılıklı anlaşma ile olmadığını, tatsızlıklar yaşandığını bildiğini, ortaklık bozulduğunda devam eden--------bulunduğunu, bu projelere davalı ---- devam ettiğini öğrendiğini, hatta ----- toplantıya gidildiğinde bu projeyi de --------- devam ettireceğinin söylendiğini, toplantıda kendisinin bizzat yoktum. Biz ----- üzerinden takip ettiğimiz kadarıyla bu projeler ---- tarafından bulunmadığını, ortaklık bozulduktan sonra davalı ---- kurduğu yeni şirkette ------kullandığını hatırladığını, bu yüzden de aralarında bir sorun yaşandığını, ayrıca ------davalının davacı şirkete ait projeleri kendi projesi gibi tanıttığını gördüklerini, ----projesinin davacı şirketin projesi olduğunu, daha sonra bu projenin dışarıdan davalı---- tarafından götürüldüğü öğrenilince anlaşmazlığın buradan kaynaklandığını, -----------ilgili projenin ise henüz başlamamış olduğunu, ancak karşılıklı mailleşmeler yapıldığını, kendisi ------- ilgilendiği için daha fazla ayrıntısını bilmediğini, kendisiyle birlikte davacı şirkette mimar olarak çalışan ------ bu anlaşmazlık sürecinde şirketten istifa ettiğini, daha sonra davalı---- şirketinde çalışmaya başladığını öğrendiklerini, taraflar arasında ortaklık bozulurken eldeki işlerin paylaşımı konusunda bir görüşme yapılıp yapılmadığnı bilmediğini, bir kaz kez toplantı yaptıklarını, ancak olumlu sonuç alamadıklarını bildiğini, -------------- yaptıklarını, ayrılık sürecinde --- daha yapılacağını, başkalarından duyduğuna göre ---- görüşerek, işe onun devam etmesini istediğini, davacı şirkette davacı ---- genellikle -------- kısmı ile ilgilendiğini, ----- mimari projelerle ilgilendiğini,------taraflar ayrıldıktan sonra da davacı şirkette devam ettiklerini, -------- hangi tarihte yaptıklarını hatırlamadığını, bu projelerin adını hatırladığını, kendisi ----- çalıştığı için bu projenin ayrıntılarını bildiğini beyan etmiştir.--------sayılı dosyası dosya içine getirtilmiş, incelendiğinde; davacı şirketin şikayeti üzerine davalı ---- hakkında ----- tarihli toplantı tutanağının davacı şirket adı kullanılarak ----- tarafından imzalandığı iddiasıyla haksız rekabet suçundan kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda ------ eyleminin haksız rekabet teşkil etmediği gerekçesiyle beraatine karar verildiği, kararın 01/06/2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.Mahkememizce ihtiyati tedbir talebinin değerlendirilmesi yönünde bilişim uzmanı -----------tarihli raporda; dava dilekçesinde geçen davalı yana ait olduğu bildirilen baaz.architecture isimli ------ hesabının erişime açık, yayında olduğu, davalıya ait olduğu bildirilen -------- hesabındaki şirket logosunun geçtiği sayfa görüntüsünün raporda sunulduğu, davacı tarafa ait---------------hesaplarındaki görsellerin hesaplara konulma tarihi incelendiğinde, davacıya ait --------- hesabındaki görsellerin davalıdan daha önce hesaba kaydedildiği yönünde görüş bildirilmiştir.
Dava konusu teknik bilgi gerektirdiğinden Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, ------------ oluşan bilirkişi heyeti --- tarihli raporda; davalı şirketin kullandığı işaretin davacının ----markasından doğan haklarına SMK'nun 29 ve 7/1-b uyarınca tecavüz teşkil ettiği, davalı şirketin --- tarihleri arasında kullandığı ----- şeklindeki ticaret unvanının, TTK'nun 52. maddesi uyarınca davacı şirkete ait -------şeklindeki ticaret unvanından doğan haklarına tecavüz oluşturduğu, davalı şirketin, davacıya ait markanın esas unsurunu teşkil eden ---- ibaresiyle karıştırılma ihtimali yaratan --------şeklindeki ticaret unvanının, SMK'nun 29/1-a ve SMK'nun 7/III-e maddelerine göre davacı şirketin ----- doğan haklarına tecavüz teşkil ettiği, davalıların davacıya ait iş ürünü niteliğindeki projelerinden yetkisiz olarak yararlandığı, yine iş ürünü niteliğindeki projelerin karıştırılmasına yönelik olarak eylemlerde bulunduğu, davalıların bu eylemlerinin TTK'nun 55. maddesi uyarınca haksız rekabet teşkil ettiği yönünde görüş belirtilmiştir. Mahkememizce dosyanın marka uzmanı ----- ile bir muhasip bilirkişiden oluşacak 2 kişilik bilirkişi heyetine tevdii ile -----arasında SMK'nun 151/2-a maddesi uyarınca davacının mahrum kaldığı gelire göre ------ tarihleri arasında haksız rekabet nedeniyle TTK nun 56.maddesi uyarınca davaya konu edilen iş ve işlemler nedeniyle davalının elde ettiği gelir dikkate alınarak maddi tazminat hesaplaması yapılması, davalının iş evrakında veya başkaca yerde ------------yanında kullandığı bir logonun mevcut olup olmadığı, böyle bir---------mevcut ise bu logonun davacının ticaret unvanına ve marka haklarına tecavüz teşkil edecek derecede benzer olup olmadığına dair rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, --------- tarihli raporda; taraf marka ve işaretlerinin esas unsurları karşılaştırıldığında, davacı markası ile davalı kullanımı arasında yalnızca,--------- yer alan -------- harfinin aynı olduğu, diğer---- farklı olduğu, bu yönüyle davacı markası ile davalı tarafça kullanılan işaretin okunuşlarının farklı olduğu, marka ile işaret arasında görsel bir benzerlik de bulunmadığı, dolayısıyla davacı adına tescilli marka ile davalının kullandığı işaret arasında işitsel ve görsel farklılık olduğundan karışıklığa sebebiyet verecek bir benzerlik bulunmadığı, davacı ---------bünyesinde çalışmakta olan ---- ortaklık sona erdikten bir süre sonra davalı davalı-----çalışmaya başladığı, davacı ---- olan davada, dava tarihi olan ----davalı------ fatura düzenleyerek hizmet verdiği ve bu firmalara hizmet vermeye devam ettiği, davalı--------- ciro elde ettiği ve ---- kar ettiği, heyetteki sektör uzmanı bilirkişinin değerlendirmelerine göre, davalının yıllık karlılık oranının ----------maddi tazminat olarak davacıya verilebileceği belirtilmiştir. Mahkemenmizin ara kararı ile bilirkişi raporunda mahkememizce talep edilen her iki ayrı dönem için iki ayrı yöntemle tazminat hesaplaması yapılması gerekirken yalnızca davalının elde ettiği gelire göre hesaplama yapıldığından ve ayrıca tarafların rapora itirazları da incelenerek 03/12/2019 tarihli ara kararına uygun olarak yeniden hesaplama yapılması suretiyle, dosyanın bilirkişi heyetine tevdiine karar verilmiş olup, aynı bilirkişi heyeti 07/12/2020 tarihli ek raporda davalının yıllık karlılık oranının %0,58, satıştan kaynaklı elde ettiği toplam kazancına ------- maddi tazminat olarak davacıya verilebileceği beyan edilmiştir.Mahkememizce yeni bir muhasip bilirkişiden tarafların itirazları incelenerek, taraflara ait olup daha önceden incelenen------tarihleri arasındaki ticari defter ve belgelere ve tüm dosya kapsamına göre , ---------- tarihleri arası için SMK'nun 151/2-a maddesi uyarınca davalı tarafça yapılan işlerin davacı tarafça yapılması halinde davacının karlılık oranı da dikkate alınarak davacının mahrum kaldığı gelire göre, -------- tarihleri arasında ise haksız rekabet nedeniyle TTK'nun 56. maddesi uyarınca davalının haksız rekabet olduğu iddia edilen eylemleri ile davacının elde etmekten mahrum kaldığı kar miktarına göre maddi tazminat hesaplanması için yeniden rapor alınmasına karar verilmiş olup, muhasip bilirkişi -----tarihleri arasında (14 gün) davacının SMK'nun 151/2-a maddesi uyarınca davalı tarafça yapılan işlerin davacı tarafça yapılması halinde davacının ----- tarihleri arasındaki karlılık oranı dikkate alınarak davacının mahrum kaldığı gelirin ----tarihleri arasında ise haksız rekabet nedeniyle TTK'nun 56. maddesi uyarınca davalının haksız rekabet olduğu iddia edilen eylemleri nedeniyle davacının elde etmekten mahrum kaldığı gelirin toplam satışları olan ---- yapılan satışlarının ----olduğu hesaplanmıştır.
Yine Mahkememizce taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda mali bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi ------- ek raporda; --- tarihli kök rapordaki hesaplamalarda değişikliğe gidilmediği belirtilmiştir.
Davacı vekili dosyaya sunduğu---- tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat taleplerini ---------arttırdıklarını beyan etmiştir.
Sınai Mülkiyet Kanununun 29. Maddesinin yollamasıyla SMK'nun 7/2-b maddesinde tescilli bir marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. SMK'nun 7/3-e maddesi uyarınca da işaretin ticaret unvanı ya da işletme adı olarak kullanılması da marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. Yine Sınai Mülkiyet Kanununun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir.Türk Ticaret Kanununun 55/1-a-4. maddesinde ise başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almanın haksız rekabet olduğu belirtilmiştir.
Markaların karıştırılma (iltibas) tehlikesi, iki ayrı marka karşısında bulunan kişilerin, bu markaların benzerliği sebebiyle, sunulan mal veya hizmetlerin aynı işletmeye veya ekonomik olarak bağlantı içerisinde bulunan işletmelere ait olduğunu düşünmeleri veya düşünme ihtimalleridir. Diğer bir tanıma göre karıştırılma ihtimali, bir -tescilsiz- işaretin veya tescil edilmiş bir markanın daha önce tescil edilmiş bir marka ile şekil, görünüş, ses, genel izlenim vs. sebeple ya aynı ya da benzer olduğu için önce tescil edilmiş marka olduğu zannını uyandırması tehlikesidir.Yapılacak incelemede karıştırılma (iltibas) ihtimalinin araştırılmasına ilk önce markalar arasında ayniyet ya da benzerlik bulunup bulunmadığından başlanması gerekir. Bunun için de ilk önce markalar arasında ayniyet veya benzerlik ve daha sonra mal ve/veya hizmetler arasında ayniyet veya benzerlik olup olmadığı araştırılmalıdır. Burada iltibas tehlikesinin belirlenmesinde, benzerliğin vasat düzeydeki tüketicilerin ilk bakışta ürün veya hizmetin karıştırılmasına sebep olması veya karıştırma tehlikesinin bulunması ölçütü esas alınır. Ancak özel alıcı grubu olan hedef kitle de somut olayda nazara alınabilir.
FSEK'nun 84/3. maddesi uyarınca, eser mahiyetinde olmayan her nevi fotoğraflar, benzer usullerle tespit edilen resimler ve sinema mahsullerinin 3. kişi tarafından aynı vasıtadan faydalanılmak suretiyle çoğaltılmasının veya yayımlanmasının haksız rekabet teşkil edeceği düzenlenmiştir.
Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olay incelendiğinde; davacıya ait marka tescil kaydı, davacı ve davalı şirketlere ait ticaret sicil kayıtları, tanık anlatımları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı ile, davacı şirketin ortakları olan davacı ---------- faaliyetinde bulundukları, davalı ---------mobilya üretimi ile ilgilendikleri, daha sonra ortaklıklarını sonlandırmaya karar verdikleri, davacı şirket ile bağlantılı olan ve gıda işiyle iştigal eden ----- verildiği, davacı şirketin ise davacı ---- kaldığı, ancak tanık anlatımları ile tespit edildiği üzere ortaklık sona erdirilirken davalı ------ iç mimarlık faaliyetine devam edeceğinin her iki tarafça da kabul edildiği, zira davacı şirketin elinde bulunan ve devam eden işlerle ilgili aralarında paylaşım yapıldığı, --- ilgili şirket sahibini birlikte arayarak kiminle çalışmak isterse onunla çalışabileceğini bildirdikleri,---sahibinin davalı---- beyan ettiği, ancak ortaklık ilişkisi sonlandıktan sonra davalı -------olarak değiştirerek iç mimarlık faaliyetlerine bu unvanla devam ettiği, davacının gerek ticaret unvanının gerekse tescilli markasının esas unsurunun ---- olduğu, davalı ---- unvanında kullandığı----- ibaresinin yalnızca bir harfinin eksik olduğu, özgün bir marka olan davacı şirkete ait ------- markası ile davalı şirketin ticaret unvanının iltibasa neden olacak derecede benzer oldukları, tarafların markalarını hitap ettikleri ortalama tüketicilerin markaları karıştırabilecekleri ve her iki şirket arasında bağlantı olduğunu düşünebilecekleri, davalıların bu eyleminin SMK'nun 7/2-b ve 7/3-e maddeleri uyarınca marka haklarına tecavüz niteliğinde olduğu, davalı şirketin ticaret unvanının --- tarihinde bu kez -----ibaresinin gerek davalı şirketin ticaret unvanında, gerekse ticari faaliyetlerinde marka olarak kullanımına son verildiği, her ne kadar davacı tarafça davalının -------unvanı ve markasıyla kullandığı logonun davacı şirketin logosu ile benzer olduğu iddia edilerek, bunun da marka haklarına tecavüz ve haksız rekabet olduğu iddia edilmişse de, alınan bilirkişi raporları ile logolar arasında benzerl,ik bulunmadığının tespit edildiği, bu durumda markanın sahibi olan davacı şirket ile şirketin tek ortağı ve marka üzerinde hak sahibi olan ------- dönem için SMK'nun 149. maddesi uyarınca maddi ve manevi tazminat talep edebilecekleri, alınan bilirkişi raporu ile SMK'nun 151/2-a maddesi uyarınca bu dönemde davacı şirketin 24.147,77-TL gelir elde ettiğinin tespit edildiği, ayrıca marka hakkına tecavüzün devam ettiği süre, davalı -----davacı şirkette de iç mimarlık faaliyetlerini yürütmesi nedeniyle kendi tecrübesinin de aldığı işlere katkısı, tarafların ticari hacimlerine, davalıların kusuruna göre 10.000,00 TL manevi tazminatın hakkaniyete uygun olduğu, davalı------ de davalı şirketin yetkilisi olarak bu zarardan sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Haksız rekabet iddialarıyla ilgili yapılan incelemede ise; haksız rekabet iddialarının davalı şirketin unvanını ---değiştirmesi, ----davalı ---- ve eşinin katılarak, davalı şirket adına tutanağı imzalamaları, ortaklık sona erdiğinde devam eden ----- ait işlerin davalı şirket tarafından yapılması, davacı şirkette çalışan mimar ----- davalı şirkette çalışmaya başlaması, davalı şirketin ------- hesabında davacıya ait işlerin resimlerinin yayınlaması, davalının davacının müşterilerine daha düşük fiyatla teklif vermesi, davalının vakıf olduğu davacı şirkete ait bilgileri kullanması olduğu anlaşılmaktadır.
Bu iddialar tek tek incelendiğinde; davalı şirketin ----------olarak değiştirdiği, davacı şirketin ticaret unvanı ile benzerliğinden dolayı her iki şirketin bağlantılı olduğunun düşünülebileceği, davalı şirketin iş ürünleri ve ticari faaliyetlerinin davacı şirket ile karıştırılabileceği, bu nedenle haksız rekabet teşkil ettiği kanaatine varılmıştır.
----şiyle ilgili ise, davalı ----- haksız rekabet suçundan kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda bu eylemin haksız rekabet teşkil etmediği gerekçesiyle beraat kararı verildiği ve kararın kesinleştiği, ceza mahkemesinin maddi vakıaya ilişkin beraat kararının Mahkememizi bağlayacağı anlaşıldığından, bu eylemin haksız rekabet oluşturmadığı sonucuna varılmıştır.
Tarafların ortaklığı sona erdikten sonra, ortaklık sona erdiğinde davacı şirkette devam eden----- ait işlerin davalı şirket tarafından yapılmasıyla ilgili ise, tanık olarak dinlenen -----yetkilisinin açık beyanı ve diğer davalı ve davacı tanıklarının beyanıyla da sabit olduğu üzre, tarafların ellerindeki işleri de paylaşmak konusunda anlaştıkları, bu amaçla davacı ------yaptıkları telefon görüşmesi ve ortaklıklarının sona erdiğine dair bilgilendirmeden sonra işe davalı ---- devam etmek istediklerini bildirdiği, davacıların bilgisi ve izni ile davalı şirketin ------------ işine devam ettiği, bu durumun haksız rekabet oluşturmadığı anlaşılmıştır.
Davacı şirkette çalışan mimar ----- işinden ayrılarak davalı şirkette çalışmaya başlamasının davalı şirket tarafından talep edildiğinin, davalının davacı şirkete ait bilgileri ticari faaliyetinde kullandığının ve davalı şirketin davacı şirketin müşterilerine daha düşük fiyatla teklif verdiği iddialarının ise davacılar tarafından kanıtlanamadığı, aksine davalı tanığı -----davacı ----- tarafından kendisine davalı şirketin verdiği fiyattan daha düşük bir fiyat verebileceklerini söyleyerek, davacı şirketle çalışması için ikna edilmeye çalışıldığını beyan ettiği, bu nedenlerle davalıların bu şekilde bir haksız rekabette bulunmadıkları kanaatine varılmıştır.
Davalıların haksız rekabet oluşturduğu iddia edilen diğer eylemi ise davalı şirketin --------- hesabında davacıya ait işlerin resimlerinin yayınlamasıdır. Alınan bilirkişi raporları ile, davalıya ait-------- isimli -------hesabında daha önce davacının ----- isimli --------- hesabında yayınlanan 5 adet resmin aynen yer aldığı tespit edilmiştir. Bu resimlerin yayın tarihleri incelendiğine;
Davalı hesabında yayın tarihi; Davacı hesabında yayın tarihi
18/04/2017 01/09/2016
21/04/2017 22/09/2016
19/04/2017 24/08/2016
21/04/2017 24/08/2016
olduğu, bu resimlerin FSEK kapsamında eser niteliğinde olmadıkları, ancak FSEK'nun 84/3. maddesi ve TTK'nun 55. maddsi uyarınca bu durumun haksız rekabet teşkil ettiği kanaatine varılmıştır.
TTK'nın 56. maddesi uyarınca haksız rekabete maruz kalan bir kimsenin isteyebileceği şeylerden birisi de maddi tazminattır. Bu isteğin kabul edilebilmesi için öncelikle davacının istediği zararı kanıtlaması gerekir. Asıl olan, davalının haksız rekabeti ile davacının aktifinde azalma olduğunun iddia ve ispat edilmesidir. Ancak, böyle bir zararın, özellikle de miktarının kanıtlanmasındaki zorluğu dikkate alan kanun koyucu, haksız rekabetin varlığı halinde eylemin yaptırımsız kalmaması için, TTK'nın 56/1-e maddesinde hakime, maddi tazminat olarak davalının elde etmesi mümkün bulunan menfaatin karşılığına hükmetmek yetkisi vermiştir. Haksız rekabette davacının maddi tazminat istemine konu ettiği zararı, davalının elde ettiği kar miktarı olmayıp, davalının haksız rekabeti nedeniyle davacının elde etmekten mahrum kaldığı kar miktarıdır. Bu zarar, kural olarak tarafların ticari defterleri ve diğer kanıtlarıyla beraber bilirkişi incelemesiyle tespit edilir. Bu şekilde bir tespit yapılamaz veya davacının kazanç kaybına uğramadığı anlaşılsa bile haksız rekabetin varlığında hakim, TTK'nın 56/1-e maddesine göre tazminatı belirler, yine Türk Borçlar Kanunun 50. maddesi gereğince de uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hakim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler. Somut olayda, davacı şirketin, davalıların haksız rekabeti nedeniyle aktiflerinde ne şekilde azalma olduğuna dair bir tespit yapılamamış, davalı şirketin haksız rekabetin başladığı tarihten dava tarihine kadar 150.415,10 TL gelir elde ettiği hesaplanmıştır. Ancak davalı ----- uzun yıllar davacı şirkette iç mimarlık faaliyetlerini yürüten bir kişi olması nedeniyle kendisine ait bir müşteri çevresinin mevcut olması, bazı işlerin ortaklığın bozulması sırasında davalı-----tarafından yapılmasına davacıların rıza göstermiş oldukları da göz önüne alındığında, bu dönemde davalı şirketin elde ettiği gelirin tamamını haksız rekabet nedeniyle elde ettiğinin kabul edilemeyeceği, bu nedenle TBK'nun 50. maddesi uyarınca hakkaniyete uygun bir maddi tazminat belirlenmesi gerektiği, davalının kusur derecesi, haksız rekabetin süresi, davacı ve davalı şirketlerin bu dönemdeki ciroları, davalı ----- uzun yıllar davacı şirkette iç mimarlık faaliyetlerini yürüten bir kişi olması nedeniyle kendisine ait bir müşteri çevresinin mevcut olması dikkate alındığında, 50.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesi gerektiği anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE,
Davalı şirketin davacı adına tescilli ------- markası ile iltibasa neden olacak derecede benzer olan ----------unvanını markasal olarak kullanmak suretiyle davalıların davacıya ait marka haklarına tecavüz ettiklerinin TESPİTİNE, markaya tecavüzün MEN' İNE,
Davalıların----markasal olarak kullanmalarının YASAKLANMASINA,
Davalı şirketin bir süre -------ticaret unvanını kullanmak, davacıya ait işlerin resimlerini instagram hesabında yayınlamak suretiyle davalıların haksız rekabette bulunduklarının TESPİTİNE, ve haksız rekabetin MEN ' İNE,
Markaya tecavüz nedeniyle 24.147,77 TL haksız rekabet nedeniyle 50.000,00 TL olmak üzere toplam 74.147,77 TL maddi tazminat ile 10.000,00 TL manevi tazminatın 28/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin tirajı en yüksek ve -------- yayın yapan bir gazetede masrafı davalılardan alınmak suretiyle 1 kez ilanına,
Davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine,
Alınması gereken 5.748,15 TL harçtan peşin alınan 3.323,55 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.424,60 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine'ye gelir kaydına,
Davacılar vekiline markaya tecavüzün tespiti ve men'i davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
Davacılar vekiline haksız rekabetin tespiti ve men'i davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
Davacılar vekiline maddi tazminat davasının kabul edilen kısmı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
Davacılar vekiline manevi tazminat davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 10.000,00 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
Davalılar vekiline maddi tazminat davasının reddedilen kısmı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davacılardan tahsili ile davalılara ödenmesine,
Davacılar tarafından yatırılan 3.323,55 TL peşin harç (ıslah harcı dahil) ve 31,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 3.354,95 TL harç giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
Davacılar tarafından yapılan 885,80 TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 7.300,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 8.185,80 TL yargılama giderinden, davanın kabul ve red oranına göre, (%86) 7.040,00 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, bakiye (%14) 1.145,80 TL'nin davacılar üzerinde bırakılmasına,
Davalılar tarafından yapılan 333,30 TL yargılama giderinden, davanın red ve kabul oranına göre, (%14) 46,70 TL'nin davacılardan tahsili ile davalılara ödenmesine, bakiye (%86) 286,60 TL'nin davalılar üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 27/04/2023

Full & Egal Universal Law Academy