İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/406 Esas 2023/355 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2018/406
Karar No: 2023/355
Karar Tarihi: 13.04.2023

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/406 Esas
KARAR NO: 2023/355
DAVA: Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ: 20/02/2018
KARAR TARİHİ: 13/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müekkilinin --- isimli kişinin ruhsat sahibi olduğu ---- plakalı aracın bu kişinin eşi ----- kullanımında iken 19/05/2015 tarihinde -----ilçesi sınırları içinda yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası oluşması sonucu yaralandığını, bunun sonucu olarak-----Devlet Hastanesinde tedavisinin yapıldığını beyan ederek, müvekkilinin geçirmiş olduğu trafik kazası sonucunda yaralanması nedeniyle fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kayı ile şimdilik 1.000,00 TL tazminatın ve çekmiş olduğu acı, elem ve ıstırap için 10.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek müvekkile verilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından yapılan başvuru üzerine müvekkili şirketçe ödemenin yapılmış olduğunu, davanın ödemenin yetersiz olduğu yönünde ikinci bir başvuru yapılmaksızın ikame edilmiş olduğunu, davanın dava şartı eksikliği nedeniyle usulden reddolunması gerektiğini, davanın dava dilekçenin zorunlu unsurlarından olan "talep sonucunun açıkça gösterilmesi unsuru" eksik olduğundan davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini, davanın dava dışı sigortalıya ve sürücüye ihbar edilmesini, davaya konu taleplerin tümü davanın açıldığı tarih itibariyle zamanaşımına uğradığını, müvekkili şirket tarafından davacıya sigortalının kusuru oranında ödeme yapıldığını, kazanın meydana gelmesinde ------plakalı araç sürücüsünün karayollarında tehlike doğurabilecek ve bunların hareketlerini zorlaştıracak şekilde davranmaları, yönetmelikte belirtilen şartlar dışında geriye gitmeleri ve manevra yapmaları yasaktır kuralını ihlal etmesinden dolayı kusurlu olduğu tespit edildiğini, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı vekili dava dilekçesinde delil olarak; Kaza tespit tutanakları, ---- Devlet Hastanesi raporları, Sigorta poliçesi, ----- Cumhuriyet Başsavcılığının------ Soruşturma dosyası, tanıklara dayanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde delil olarak; poliçe, kaza tespit tutanağı, kazaya ilişkin fotoğraflar, mahsup fişi, ibraname, feragatname, hastane raporları, bilirkişi, keşif, tanık ve yemine dayanmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Dava, ----. Asliye Hukuk Mahkemesinin ------.sayılı dosyasından verilen görevsizlik kararı sonrası Mahkememize tevzi edilmiştir.6098 Sayılı TBK'nın 49. maddesine göre; "Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlâka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür."KTK’nın 85/I. maddesi “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar” hükmünü içermektedir.Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlal etmesi hali 6098 Sayılı TBK'nın 54. maddesine özel olarak hükme bağlanmıştır. Bu hüküm gereğince, vücut bütünlüğünün ihlali halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddi zararın türleri; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar şeklinde düzenlenmiştir.19/05/2015 tarihinde, davacının içinde yolcu olarak bulunduğu -----plaka sayılı aracın-----plaka sayılı aracın römork kısmına çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında, davacı yaralanmıştır.Davacı vekili dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, 1.000-TL maddi, 10.000-TL manevi tazminat talep etmiştir. Davacı vekili Mahkemizin ara kararı doğrultusunda talep ettiği 1.000-TL maddi tazminatın; 500-TL'sini davacının çalışmamasından dolayı kazanç kaybı, 500-TL'sini tedavi gideri olarak açıklamıştır.Davacı vekili 22/02/2023 tarihli ıslah dilekçesi ile, davacının çalışamamasından dolayı 500-TL maddi zarar talebini 240.833,60 TL artırarak, 241.333,60-TL nin kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davaya Konu Trafik Kazası Kusur Durumu Yönünden Değerlendirildiğinde:
Mahkememizce alınan 13/06/2022 tarihli bilirkişi raporunda, davaya konu trafik kazasında;
----- plakalı araç sürücüsü ------ %75 oranında kusurlu olduğu,
----- plakalı araç sürücüsü ------ %25 oranında kusurlu olduğu,
Bilirkişi raporundaki kusur oranları, trafik kaza tutanağındaki kusur durumu ile uyumlu bulunduğundan hükme esas alınarak, davaya konu trafik kazasında davalı sigortalı araç sürücüsü %75 oranında kusurlu kabul edilmiştir. Kaza tutanağında davacı yolcunun emniyet kemeri takıp takmadığı (4) belirsiz olarak işaretlenmiş olup, davacının mütefarik kusuru tespit edilememiştir.
Davacının Maluliyet Durumu Değerlendirildiğinde;
----- 09/08/2021 tarihli raporda, ------- yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak;
-Kişinin engel oranının 29 olduğu,
-İyileşme süresinin 12 ay olduğu, belirtilmiştir. Rapor denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunarak hükme esas alınmıştır.
Davacının Maddi Tazminat Talebi Değerlendirildiğinde;
Mahkememizce alınan 08/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda, davalı sigortacı araç sürücüsünün %75 kusuru üzerinden yapılan hesaplamaya göre;
-Davadan öce davalı sigorta şirketi tarafından davacıya yapılan 48.666,40-TL ödemenin yapıldığı 06/04/2016 tarihindeki verilere göre, 7.219,37-TL geçici iş görmezlik, 68.735,42-TL olmak üzere davacının toplam zararının 75.957,79 TL olduğu, ödeme tarihindeki verilere göre davacının maddi zararının karşılanmadığı,
-Sigorta şirketi tarafından yapılan 48.666,40-TL ödemenin yasal faiziyle güncellenmiş tutarının 74.610,26-TL olduğu,
-Hesaplama tarihi itibariyle davacının sürekli işgöremezlik zararının 289.178,78-TL, davacının geçici işgöremezlik zararı 7.219,37-TL olmak üzere toplam 296.398,14-TL olduğu belirtilmiştir.
Tazminatın saptanması için öncelikle zararın belirlenmesi gerekir. Bu nedenle ilk olarak zararla ilgili indirim sebepleri uygulanarak gerçek zarar belirlenecek (önce kusur indirimi, sonra yapılan ödemeler) sonra da tazminattan indirim nedenleri (TBK 51 ve 52 md.) müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi uygulanacaktır. (Yargıtay -----.HD'nin ------sayılı kararı)
Davalı sigortacı araç sürücüsünün %75 kusuru üzerinden davacının maddi zararı; 7.219,37-TL geçici iş göremezlik, 289.178,78-TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 296.398,14-TL'dir.
Davadan önce davalı tarafından davacıya yapılan 48.666,40-TL ödemenin güncellenmiş tutarı olan 74.610,26-TL hesaplanan 296.398,14-TL'den indirildiğinde davacının bakiye maddi zararı 221.787,88-TL'dir. Davalı vekili cevap dilekçesinde hatır taşıması indirimi yapılmasını talep etmiştir. Dava dilekçesinde ve soruşturma sırasında alınan ifadelerde görüldüğü üzere, davaya konu kaza, davacının davalı sigortalı araç sürücüsü -----kullandığı araç ile ------ iline seyahati sırasında meydana gelmiştir. Davacı ile sigortalı araç sürücüsü arasında yakın akrabalık bulunmadığı görülmüş olup, taşımanın taşımanın hatır taşıması olduğu, ücretsiz olarak yapıldığı anlaşılmaktadır. 6102 sayılı yasanın 850.maddesinde, taşıma sözleşmesinin ücret karşılığı yapılması gerektiği açıkça düzenlenmiş olup, hatır için yapılan taşımanın taşıma sözleşmesi olmadığı somut biçimde ortaya konulmuştur.Hatır taşıması, sigorta teminatı kapsamında ise de, hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığından, bu gibi taşımalarda BK nun 43. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, (%20 oranında) gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Somut olayda, davacının araçta hatır için taşındığı kabul edilerek Yargıtay'ın yerleşik kararları uyarınca hesaplanan tazminattan davalı tarafından yapılan ödemenin güncelleştirilmiş tutarının indirilmesi sonrası kalan bakiye 221.787,88-TL'den %20 oranında indirim yapılarak, toplam 177.430,30-TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.Yasal düzenlemeler gereği, TBK'nın 51. ve 52. maddelerinden kaynaklanan ve hakimin takdirine dayalı hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen reddedilmesi halinde, indirimden dolayı reddedilen kısım için davalı yararına vekalet ücreti takdir edilemeyeceğinden, (Emsal Yargıtay -----HD'nin------.sayılı kararı) kısım hatır taşıması nedeniyle reddedilen 44.357,58-TL'lik kısım yönünden davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Faiz ve Davalı Sigorta Şirketinin Temerrüt Tarihi Değerlendirildiğinde;
Kaza tarihindeki yürürlükte bulunan KTK'nın 99. maddesinde "Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar." denilerek, sigortanın temerrütü için, hak sahibinin genel şartlarda belirlenen belgeler ile sigortaya müracaatı zorunluluğu getirilmiştir. Davacının başvurusu üzerine davacıya ödeme yapıldıktan sonra, yetersiz ödeme nedeniyle KTK 97.maddesi uyarınca davacının davalı sigorta şirketine tekrar yaptığı başvuru yaptığına dair herhangi bir delil ibraz etmemiş, hasar dosyasında da davacının yeniden başvurusuna rastlanmamıştır. Bu nedenle davalı sigorta şirketi dava tarihi itibariyle temerrüde düşmüş olup, dava tarihinden itibaren yasal faize karar vermek gerekmiştir.
Davacının Manevi Tazminat Talebi Değerlendirildiğinde;
Manevi tazminat talepleri ZMMS poliçe teminatı dışında olduğundan, davacının manevi tazminat taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar veril gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile, 177.430,30-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Manevi tazminat davasının reddine,
3-Alınması gereken 12.120,26 TL karar harcının, davacı tarafından yatırılan 187,86 TL peşin harç, 4.133,00 TL tamamlama harcı toplamı 4.320,86 TL harçtan mahsubu ile bakiye 7.799,40 TL'nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 3.090,90 TL yargılama gideri ile 187,86 TL peşin harç, 4.133,00 TL tamamlama harcı, 35,90 TL başvuru harcı toplamı 7.447,66 TL'nin davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 5.475,58 TL'nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, arta kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Maddi tazminat yönünden davanın kabul oranı dikkate alındığında davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 27.614,55 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Maddi tazminat yönünden davanın ret oranı dikkate alındığında davalı sigorta şirketi lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı sigorta şirketine verilmesine,
8-Manevi tazminatın reddi yönünden davalı sigorta şirketi lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı sigorta şirketine verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda verilen gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde ------Bölge Adliye Mahkemesi'nde İstinaf yasa yolu açık açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Full & Egal Universal Law Academy