İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/503 Esas 2023/275 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2022/503
Karar No: 2023/275
Karar Tarihi: 07.04.2023

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2022/503 Esas
KARAR NO: 2023/275

DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 30/06/2022
KARAR TARİHİ: 07/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan 30/06/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı/borçluya ait ... plakalı aracın, müvekkili sigorta şirketi tarafından, 10.02.2021-18.01.2022 tarihleri arasında ... numaralı KTK Zorunlu Mali Mesuliyet Poliçesinde belirlenen risklere karşı, poliçede yazılı teminat limitleri çerçevesinde sigortalandığını, davalı ...Lojistik şirketine ait ...plakalı sigortalı aracın, 22.02.2021 tarihinde ... sevk ve idaresindeyken ...Mah. ...Sok. Gaziosmanpaşa/İstanbul adresinde ...’a ait ... plakalı araca çarparak olay yerini terk ettiğini, davalı sigortalı araç sürücüsünün, dava dışı mağdur...’a ait ...plakalı park halindeki araca, ters yönde seyir etmesi sonucu çarparak mağdurun aracının sol arka tarafındaki stop lambasına, çamurluk, sürgü kapı rayına ve sol arka tamponu yırtmak suretiyle hasar verdiğini, mağdurun tutanak tutulması talebine rağmen sigortalı araç sürücüsü ..., aracını park edeceğini beyan ederek olay yerinden ayrıldığını ve daha sonra firar ettiğini, mağdurun davalı ...Lojistik firmasına ulaşarak hasar veren sigortalı araca ilişkin evrakları temin etmesinin ardından kazadan 2 gün sonra geriye dönük olarak tutanak tutulduğunu, söz konusu kaza nedeniyle park halinde duran araca ters yönde seyrederken çarparak hasar veren sigortalı aracın, SBM Sorgusu sonucu %100 oranında asli kusurlu bulunduğunu, dava dışı zarar gören... kazaya uğraması sebebiyle aracın hasarını müvekkili sigorta şirketine ihbar ettiğini, müvekkili şirket nezdinde 15877658 numaralı hasar dosyası açıldığını, hasar dosyası nezdinde hazırlanan eksper incelemesi yapıldığını ve söz konusu inceleme sonucu mağdura toplam 4.524,12 TL tutarında hasar tazminatı ödendiğini, mağdur ..., aracında ayrıca değer kaybı olduğu gerekçesiyle 06/05/2021 tarihinde Sigorta Tahkim Komisyonu'nun 2021.E... sayılı dosyası ile hesaplanacak değer kaybının tahsilini talep ettiğini, Sigorta Tahkim Komisyonu’nun... sayılı dosyası kapsamında hesaplanan tazminat tutarı uyarınca müvekkil şirketçe mağdura/vekiline ferileriyle birlikte toplam 5.314,74 TL ödeme yapıldığını, müvekkili şirketçe ödenen hasar ve değer kaybı bedellerinin toplamı 9.838,86 TL olduğunu belirterek davalı tarafça icra dosyasına yapılan asıl alacak üzerinden itirazın iptaline, takibin devamına, kötüniyetli karşı tarafın %20’den aşağı olmamak üzere üst hatten icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan 02/09/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafça, müvekkili şirket aleyhine Gaziosmanpaşa ... İcra Müdürlüğü'nün... Esas sayılı takip dosyasıyla icra takibi başlattığını, icra takibine konu ödeme emrinin 30.11.2021 tarihinde müvekkili şirkete tebliğ edildiğini, 07.12.2021 tarihinde süresi içerisinde takip konusu borcun dayanağında belirtilen rücuya konu hasara ilişkin müvekkili şirkete atfedilecek herhangi bir kusurun bulunmaması ve de yargılamayı gerektirmesi nedeniyle takip konusu borcun tamamına itiraz edildiğini, davanın eksik taraf gösterilerek açıldığını, kazaya karışan araç sürücüsünün davada taraf olarak gösterilmediğini, davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, esas yönden ise dava konusu kazada kusur oranı doğrultusunda işlem yapılması gerektiğini, kusur tespiti yapılmadığını, bu nedenle davacı tarafın müvekkili şirketten maddi hasar bedelini talep etmesinin usul ve esas açısında hukuka aykırı olduğunu, icra inkar tazminatının da yasaya aykırı olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER : Gaziosmanpaşa ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı icra dosyası, İstanbul ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı icra dosyası, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi cevabi yazısı, ...Noterler Birliği cevabi yazısı, Sigorta Tahkim Komisyonu cevabi yazısı, İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesinin 20/12/2022 tarihli kusur incelemesine ilişkin bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesinin 20/12/2022 tarihli raporunda; '' A) Sürücü ...'in %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, B) Sürücü ...'ın kusursuz olduğu kanaatini bildirir müşterek rapordur. '' şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Taraflar arasındaki davaya konu uyuşmazlık; ZMMS kapsamında kendi sigortalısı aleyhine ZMMM sigortacısı şirket tarafından rücuen tahsil amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itiraz üzerine İİK 67 uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/2411 E. 2018/74 K. Sayılı ilamı; '' Bu halde, ... plakalı sürücünün kusurlu- alkollü olması ve firar etmesi nedeniyle rizikonun teminat dışında kaldığı iddia edildiği, salt olay yerinin terk edilmesi veya sürücünün olay yerinden firar etmesi rizikonun ve dolayısıyla hasarın teminat dışında kaldığının kabulü için yeterli olmadığı, yine birleşen davada kusur da dahil olmak üzere kanıtlanamayan bu hususların sigortalıya rücu sebebi de olmadığı, yine dosya kapsamı itibariyle ... plakalı aracın sürücüsünün alkollü olduğu sabit olmadığı gibi kazanın münhasıran alkolün etkisi altında meydana geldiğine dair bir delil bulunmadığı...'' şeklindedir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/3746 E.2015/12005 K.Sayılı ilamı; '' olay yerinden firar ettiğine ve rizikoyla ilgili belge ve bilgileri vermediğine dayanarak sigortalı belediye hakkında bu davayı açmıştır... Sürücünün alkollü, ehliyetsiz olduğu da ileri sürülmemiştir. Bu durumda mahkemece rücu şartları bulunmadığından ve davacı tarafça somut delillerle ispatlanmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi işin esasına girilerek hüküm kurulması doğru değildir.'' şeklindedir.
Karayolları Trafik Sigorta Poliçesi Genel Şartlar'ın Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması Ve Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkı başlıklı B4. Maddesinin f bendi; '' Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halinde, Sigortacı rücu sebeplerine dayanarak tazminat sürecini geciktiremez ve bu sebeplere dayalı bilgi ve belgeyi hak sahibinden talep edemez.'' şeklindedir.
Toplanan deliller bir bütün olarak değerlendirildiğinde; ...plaka sayılı araç sürücüsünün meydana gelen kazada olay yerini terk halinde olduğu sabittir. Davacı dava dilekçesinde rücu nedeni olarak sürücünün olay yerini terk etmesini gerekçe göstermiş; dava dışı üçüncü kişilere ödediği tazminattan araç sahibinin olay yerini terk etmesi nedeniyle sorumlu olduğunu belirtmiştir. Buna gerekçe olarak dava dilekçesinde dayandığı Karayolları Trafik Sigorta Poliçesi Genel Şartlar'ın Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması Ve Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkı başlıklı B4. Maddesinin f bendi gereğince sigorta şirketinin rücu hakkının doğması için zorunlu haller hariç olmak üzere olay yerini terk etmesi hali sayılmış olup; bu durum bedeni hasara neden olan trafik kazaları için getirilmiş bir düzenlemedir. Madde metninden bu açıkça anlaşılmaktadır. Somut olayda bedeni hasar olmayıp maddi hasar söz konusudur. Bu nedenle Genel Şartlar B.4.f bendi uygulama alanı bulmayacaktır. Yukarıda değinilen Yargıtay içtihatları ışığında somut olay değerlendirildiğinde salt olay yerinin terk edilmesi veya sürücünün olay yerinden firar etmesi rizikonun ve dolayısıyla hasarın teminat dışında kaldığının kabulü için yeterli kabul edilmemiştir. Davacı dava dilekçesinde sürücünün alkollü olduğunu veya bu gibi ağır kusur hallerini de ileri sürmemiş olup, örneğin alkolllü olduğu ileri sürülse dahi Yerleşik Yargıtay içtihatları gereğince kazanın münhasıran alkolün etkisi altında meydana geldiği hususu da sigorta şirketi tarafından ispatlanmalıdır. Somut olayda davacı dava dilekçesinde salt olay yerini terk etme haline dayanmakta olup; sürücünün olay yerini terk etmesi tek başına rücu nedeni olarak kabul edilmemektedir. TTK'nın 1409.maddesine göre sigortacı sözleşmede öngörülen rizikonun gerçekleşmesinden doğan zarardan sorumludur. Ayrıca sözleşmede öngörülen rizikolardan herhangi birinin veya bazılarının sigorta teminatı dışında kaldığını ispat hakkı sigortacıya aittir. Neticede dosyadaki kayıt ve belgelere, araç sürücüsünün tam kusurlu olmasının ve kaza yerini terk etmesinin tek başına rücu sebebi olmamasına, ZMM Sigorta Genel Şartlarının 4F maddesinin koşullarının somut olayda gerçekleşmediğinden açılan davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın REDDİNE,
Davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince 179,90-TL maktu karar harcından peşin yatırılan 129,26-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 50,64-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.600,00-TL'nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ye göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, dava değeri itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/04/2023

Katip
e-imza*


Hakim
e-imza*

Bu belge 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İmza ile imzalanmıştır.


Full & Egal Universal Law Academy