İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/739 Esas 2023/348 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2019/739
Karar No: 2023/348
Karar Tarihi: 19.04.2023

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/739 Esas
KARAR NO: 2023/348
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 30/12/2019
KARAR TARİHİ: 19/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 07.05.2019 günü müvekkilinin idaresindeki ... plakalı kamyonet ile ...’in idaresindeki ... plakalı kamyonetin çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin ağır derecede yaralanarak malul kaldığı, tarafların kusur durumunu gösteren rapor bulunmamakla birlikte kaza tespit tutanağında her iki aracında kural ihlali yaptığının belirlendiği, savcılığın açtığı soruşturma dosyasında tarafların karşılıklı şikayetçi olmaması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği,... plakalı aracın ... A.Ş.’ye ZMMS poliçesiyle sigortalı olduğu, müvekkilinin... Ltd. Şti.’nde şoför olarak çalıştığı, maaş bordrosunun temin edilerek sunulacağı, kaza nedeniyle uzun süren tedavilere katlanmak zorunda kaldığı, çalışamadığı ve maddi kayıplara uğradığı, kendisi ve ailesinin mağdur olduğu, kaybın tazminini talep ettikleri, artık hayatına engelli bir birey olarak devam etmek zorunda kalacağı, günlük yaşamını sürdürürken herkese göre daha fazla efor harcayacağı, ailesine ayrıca yük oluşturacağı, iyileşme süresi içerisinde ve bundan sonraki sürede başkasının yardımıyla ihtiyaçlarını karşılamak zorunda kaldığı, iyileşme döneminde ihtiyaç duyduğu bakıcı süresinin belirlenmesi ve yardımcı bakıcı tazminatının tahsilini talep ettikleri, müvekkilinin ...’da ikamet ettiği ve efor kaybının tespiti için Hacettepe Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’na sevkini, yardımcı bakıcı desteğine ihtiyaç duyup duymadığını, bunun süresinin belirtilmesini talep ettikleri, davayı belirsiz alacak davası olarak açtıkları,
hesap bilirkişisinden alınacak rapora göre kesin belirlenecek tazminat tutarının harcının yatırılacağı, tüm evraklarla birlikte ...’ye 17.10.2019 tarihli dilekçe ile başvurulduğu, 18.10.2019 tarihinde ulaşmasına rağmen hiçbir dönüş ve ödeme yapmayarak temerrüde düştüğü, davanın ikamesinden önce başvurulan arabuluculukta anlaşmanın mümkün olmadığı, zararın karşılanmaması nedeniyle dava
ikame zarureti hasıl olduğu diğer hususlarla birlikte belirtilerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulüne, 50,00 TL sürekli çalışma gücü kaybı ve 50,00 TL sürekli veya sürekli yardımcı bakıcı gideri olmak üzere toplam 100,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işletilecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; aleyhte olan hususları kabul etmedikleri, davanın belirsiz alacak nevinde ikame edilmesinin hukuki kurallarına aykırı olduğu, alacak miktarının tamamen ve açık şekilde
belirlenebilir nitelikte olduğu, davanın reddini talep ettikleri, dosyaya Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmeliğe uygun düzenlenmiş bir rapor sunulmadığı, kalıcı maluliyetin Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu veya Sağlık Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş bir hastane nezdinde incelenmesi gerektiği, herhangi bir tıbbi dökümanın ibraz edilmediği, eksik başvuru nedeniyle müvekkili şirketin temerrüde düşmediği, temerrüt tarihinin eksikliklerin ikame edildiği tarih olarak alınması gerektiği, sorumluluğun poliçe teminatı limitleri ile sınırlı olduğu, geçici iş göremezlik tazminatı talebinden sorumlu olmadığı, sigortalı araç sürücüsüne kaza tespit tutanağında tali kusur ithaf edilmesine rağmen kusursuz olduğu, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasını talep ettiklerini, SGK’dan gelir sağlanıp sağlanmadığının değerlendirilmesi, soruşturma ve kovuşturma dosyasında uzlaşma sağlanıp sağlanmadığının tespiti gerektiği, uzlaşma sağlanması halinde tazminat davası açılamayacağı, davadan feragat etmiş sayılacağı, dava dilekçesinde gelir ile ilgili delil bulunmadığı, tazminat hesabı için gerçek gelirin tespiti gerektiği, belge sunulamaması durumunda hesaplamanın asgari ücret kullanılarak yapılacağı, tazminat hesaplamasının aktüer uzmanı tarafından yapılmasını talep ettikleri diğer hususlarla birlikte belirtilerek davanın reddine, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden kusur raporu alınmasına, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
... Cumhuriyet Başsavcılığı'nın... Soruşturma sayılı dosyası, 07/05/2019 tarihli trafik kazası tespit tutanağı, kazaya karışan araçların ruhsat kayıtları,... plakalı araca ait ZMMS Sigorta Poliçesi, Hasar Dosyası, davacının trafik kazası nedeniyle görmüş olduğu tıbbi tedavilere yönelik tüm hastane kayıtları, ... Üniversitesi Yenimahalle Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin 07/05/2019 tarihli Genel Adli Muayene Raporu, ... hasta dosyası ve ... protokol numaralı hasta dosyası, davalı şirkete başvuru gönderi belgesi, ... Numaralı Arabuluculuk dosyası ve ...numaralı Arabuluculuk son tutanağı, davacının sosyal ve ekonomik durum araştırma yazısı, maaş bordrosu, davacının rücuya tabi herhangi bir ödeme almadığına ilişkin SGK müzekkere cevabı, hizmet döküm cetveli celp edilmiş incelenmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen ... tarihli adli tıp raporunda özetle ve sonuç olarak; "..20/02/2019 tarihli 30692 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmeliğe göre yapılan değerlendirmede; Kas-İskelet Sistemi, omurgaya ait sorunlarda özürlülük, tablo 1.1’e göre; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %8 (yüzdesekiz) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 45 (kırkbeş) güne kadar uzayabileceği, başka birisinin sürekli veya geçici bakımına muhtaç durumda olmadığı oy birliği ile mütalaa olunur.
.." şeklinde tespit edilmiştir.
Dosya, kusur durumunun tespit edilmesi ve maddi tazminatın hesaplanması amacıyla İ.T.Ü. Makine Fakültesi Öğretim Üyesi ve Yüksek Makine Mühendisi ... ile Aktüerya Uzmanı ...'a tevdi edilmiş, bilirkişi kurulu tarafından dosyaya sunulan 18/06/2022 tarihli bilirkişi kök raporunda özetle ve sonuç olarak; "...
1- KUSUR YÖNÜNDEN;
1-) ... plaka numaralı kamyonetin davacı sürücüsü ...’ın %80 (yüzde seksen)
oranında asli kusurlu olduğu, 2-) ... plaka numaralı kamyonetin sürücüsü ...’in %20 (yüzde yirmi) oranında tali kusurlu olduğu,
3-) Hadisenin meydana gelmesinde, yaralanma ile sonuçlanmasında, dava konusu zararın doğmasında ve artmasında başkaca kusurlu kişi, kurum, kuruluş veya etkili faktör bulunmadığı,
tespit, sonuç, görüş ve kanaatine varılmıştır. 2- TALEP EDİLEBİLECEK MADDİ ZARAR YÖNÜNDEN; 12.02.2022 tarih 264 karar numaralı Adli Tıp Kurumu- İstanbul 2. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen raporda; maluliyet oranının % 8 olarak hesaplandığı ve başka birinin sürekli veya geçici bakımına muhtaç durumda olmadığı oy birliği ile mütalaa olunduğu, rapor tarihi itibarıyla, TRH 2010 Yaşam Tablosu esas alınarak progresif rant yöntemiyle hesaplandığında;“Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Yönetmelik”e göre; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %8 (yüzdesekiz) olduğu, davacının sürekli maluliyet zararının 163.998,58 TL olduğu, davacının % 80 kusurunun Yüce Mahkeme tarafından kabulü durumunda Sürekli Maluliyet Zararı 32.799,72 TL olabileceği, 360.000,00 TL si ile azami poliçe limiti dahilinde olduğu, dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte talep edilebileceğinin hukuki takdirinin Yüce Mahkemeye ait olduğu, İş bu hesaplanan toplam sürekli maluliyet tazminatının dışında ATK Raporunda, başka birinin sürekli veya geçici bakımına muhtaç durumda olmadığı oy birliği ile mütalaa olunduğu görülmekle, bakıcı zararından söz edilemeyeceği kanaatlerine ulaşılmıştır..." şeklinde tespit edilmiştir.
Dosya, güncel asgari ücretler üzerinden maddi tazminat hesabı yapılması amacıyla ek rapor alınmak üzere Aktüerya Uzmanı ...'a tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 01/01/2023 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle ve sonuç olarak; "...12.02.2022 tarih 264 karar numaralı Adli Tıp Kurumu- İstanbul 2. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen raporda; maluliyet oranının % 8 olarak hesaplandığı ve başka birinin sürekli veya geçici bakımına
muhtaç durumda olmadığı oy birliği ile mütalaa olunduğu, davacının % 8 sürekli maluliyet zararının 272.334,17 TL olduğu, Davacının % 80 kusurunun Yüce Mahkeme tarafından kabulü durumunda Sürekli Maluliyet Zararı 54.466,83 TL olabileceği, 360.000,00 TL poliçe limiti dahilinde bulunduğu, dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte talep edilebileceğinin hukuki takdirinin Yüce Mahkemeye ait olduğu, sürekli maluliyet tazminatının dışında ATK Raporunda, başka birinin sürekli veya geçici bakımına muhtaç durumda olmadığı görülmekle, bakıcı zararından söz edilemeyeceği, görüş ve kanaatlerimi saygılarımla tetkike arz ederim..." şeklinde tespit edilmiştir.
Denetime açık ve gerekçeli bilirkişi ek raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Davacı vekilinin 15/01/2023 tarihli bedel arttırım dilekçesinde özetle; 50,00 TL olan sürekli iş göremezlik tazminat talebini arttırarak toplamda 54.466,83 TL'ye yükselttiklerini, haklı davalarının kabulü ile; toplam 54.466,83 TL sürekli iş göremezlik tazminatın davalıların temerrüt tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, yargılama gideri ile ilam vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi tazminat ( sürekli iş göremezlik ve bakıcı gideri ) istemine ilişkindir.
Ankara ili Yenimahalle ilçesinde 07/05/2019 tarihinde saat 06:45 sıralarında, davalı ... Sigorta A.Ş.'nin (...) zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu ... plaka sayılı aracın dava dışı sürücü ...' in sevk ve idaresinde bulunduğu sırada, sigortalı aracın kaza mahalli olan kavşakta kendisine sarı fasılalı ışıkta geçiş yapmak isterken, sağ tarafından aynı kavşağa gelen ve kendisine kırmızı fasılalı ışık yanan davacı ...'ın sevk ve idaresinde bulunan ...plaka sayılı aracın kırmızı fasılalı ışıkta geçerek çarpmasıyla çift taraflı trafik kazasının meydana geldiği, bahse konu trafik kazası nedeniyle davacı ...'ın yaralandığı anlaşılmıştır.
Davaya konu trafik kazasının yaralanma ile sonuçlanmasından ötürü soruşturma yürütülmüş, ... CBS ' nin ... Sr. sayılı dosyasında mağdur ve müşteki - şüphelilerin karşılıklı olarak birbirlerinden şikayetçi olmamaları sebebiyle TCK 89/4. maddesi uyarınca birden fazla kişinin taksirle yaralamasına neden olmak suçundan yürütülen soruşturma sonucunda, atılı suçun soruşturulmasının ve kovuşturulmasının şikayete bağlı olması ve olayda tarafların birbirlerinden şikayetçi olmadıklarından CMK 172/1. maddesi uyarınca 23/07/2019 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiştir.
Trafik kazasının meydana gelmesinde, sarı fasılalı ışıkta geçen ... plaka sayılı dava dışı sigortalı araç sürücüsünün kavşaklara yaklaşırken aracının hızını azaltmamak kuralına riayet etmemesi sebebiyle 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 52/1-a maddesini ihlal ettiğinden tali düzeyde kusurlu olduğu, kazaya karışan ... plaka sayılı araç sürücüsü davacı ...'ın ise kırmızı fasılalı ışıkta öncelikle durarak diğer araca geçiş imkanı vermesi gerektiği halde geçiş önceliği kurallarına uymaması sebebiyle 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 57/1-a, 84/h. maddelerini ihlal ettiğinden asli ve ağırlıklı düzeyde kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Tarafların trafik kazasında kusur durumlarının tespitine yönelik olarak dosya, trafik kazaları kusur konusunda uzman Yüksek Makine Mühendisi ve İ.T.Ü. Makine Fakültesi Öğretim Üyesi ...'e tevdi edilmiştir. Mahkememizin kusur dağılımı yönündeki tespiti destekleyen ve benimseyen uzman bilirkişinin 18/06/2022 tarihli raporundaki tespitler, kazanın oluş şekli, davacı ile sigortalı araç sürücünün ihlal ettiği trafik kuralları, yasal geciktirici nedenler ve bilimsel yönden yapılan detaylı açıklamalar içeren kusur raporuna gerekçeli ve denetime açık olduğundan itibar edilmiştir.
Bahse konu raporda belirtildiği üzere, ... plaka sayılı araç sürücüsü ...'ın olay mahalli olan kavşakta kendisine (DUR) anlamında yanan kırmızı fasılalı ışığa riayet etmediği, çevresini etkin şekilde kontrol etmediği, ilk geçiş hakkına yönelik kurallara uymadığından 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 47/b,d, 52/a,b, 57/a,b, 84/h maddelerini ihlal etmesi sebebiyle %80 oranında kusurlu olduğu; ...plaka sayılı sigortalı araç sürücüsü ...' in kendisine sarı fasılalı ışık yanmasına rağmen olay mahalli olan kavşakta çevresini etkin şekilde kontrol etmediği ve kavaşağa yaklaşırken ilk geçiş hakkı kendisinde olmasına rağmen aracının hızını ayarlamadığından kazanın meydana gelmesinde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 47/b,d, 52/a,b. maddelerini ihlal etmesi sebebiyle %20 oranında kusurlu olduğu doğru / isabetli bir şekilde ve somut olaya uygun olarak takdir ve tayin edilmiştir.
Esasen, mahkememizce alınan kusur raporuna karşı gerekçeli ve somut herhangi bir itirazda da bulunulmamıştır. (Davacı vekili kusur raporuna karşı sunduğu beyan ve itiraz dilekçesinde sigortalı araç sürücüsünün de kırmızı fasılalı ışıkta geçtiğini, bu nedenle taraflara eşit oranda kusur atfedilmesini talep etmiş ise de; sigortalı araç sürücüsünün trafik kazası tespit tutanağı ile soruşturma dosyası kapsamında yapılan tespitler uyarınca sarı fasılalı ışıkta geçtiği sabit olduğundan davacı vekilinin dosya kapsamıyla bağdaşmayan kusur itirazları dikkate alınmamış ve reddedilmiştir.)
Davacı ... trafik kazasında yaralanması sebebiyle maddi tazminat olarak sürekli iş göremezlik ve bakıcı gideri tazminatı isteminde bulunmuştur.
Yargıtay uygulamasında kabul olunduğu üzere, haksız fiil sonucu sürekli iş göremezlik kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesi gereklidir. Söz konusu belirlemenin ise, Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. Önemle ve tekraren vurgulanmalıdır ki, maluliyete ilişkin alınacak raporların kaza tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre düzenlenmesi gerekmektedir. (Y.4.HD. 2022/8943 E. 2022/13190 K.)
Davacının yaralanmasına ilişkin olarak görmüş olduğu tıbbi tedavilere yönelik tüm hastane kayıtları getirtilmiş, Adli Tıp Kurumu tarafından eksik olduğu belirtilen tıbbi kayıtlar davacının muayenesi yaptırılarak ve Üniversite Eğitim Araştırma Hastanesine sevki sağlanarak ikmal ettirilmiştir. Bu çerçevede, İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu ... tarihli raporunda davacının trafik kazasında yaralanması nedeniyle %8 oranında maluliyetinin oluştuğunu, ancak, davacının trafik kazası sebebiyle geçici yahut sürekli olarak bir başkasının bakımına muhtaç durumda olmadığından bakıcı gideri zararı bulunmadığını belirlemiştir. Bahse konu Adli Tıp Kurumu raporu, kaza tarihi (07/05/2019) itibariyle yürürlükte bulunan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmeliğine göre tanzim edildiğinden denetime açık olup, rapordaki maluliyet oranı ile bakıcı gideri zararı bulunmadığına ilişkin bilimsel tespitler hükümde esas alınmıştır.
Kusur durumunun tespit edilmesi ve maluliyetin tayininden sonra dosya, maddi tazminat hesabı yapılması için aktüerya konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Aktüer bilirkişi ...tarafından sunulan 01/01/2023 tarihli ek raporda, davacı ...' ın bakıcı gideri zararı bulunmadığı, sürekli iş göremezlik tazminatı 54.466,83 TL olarak hesaplanmıştır. Aktüer ek raporun ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli olması, kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerinin ve maluliyet oranının esas alınması, hüküm tarihine en yakın veriler ile güncel asgari ücretin hesaplamada dikkate alınarak isabetli ve doğru olarak yer verilmesi, özellikle 07/05/2019 kaza tarihi itibariyle hesaplamada Yargıtay Daire uygulamasının takip edilerek TRH 2010 yaşam tablosunun ve prograssive rant formülüne göre hesaplama yapıldığından hüküm kurmaya elverişlidir, bu nedenle hükme esas da alınmıştır. (Y. 4.HD. 2021/3033 E, 2021/1560 K)
Öte yandan; 01/01/2023 tarihli aktüer ek raporuna karşı esasen tarafların herhangi bir itirazları da bulunmamaktadır.
Davacı vekili, aktüerya bilirkişisinin ek raporu doğrultusunda bedel artırım dilekçesi sunmuş, artırılan dava değeri üzerinden eksik harcı ikmal etmiştir. Bedel artırım dilekçesinde sürekli iş göremezlik tazminatı toplam 54.466,83 TL olarak belirtilmiştir. Bedel artırım dilekçesinin bir sureti davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Davalı ... şirketi vekili tarafından bedel artırım dilekçesine karşı herhangi bir beyan ve itiraz dilekçesi sunulmamıştır.
Nihayetinde; davaya konu trafik kazasında dava dışı sigortalı araç sürücünün kusurlu olması, zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olan davalı ... Sigorta A.Ş.' nin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitleri dahilinde zarardan müteselsilen sorumlu bulunması, bu bağlamda dosyaya sunulan kök (kusur raporu) ve ek (aktüer bilirkişi) raporların denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olması, davacının hak ettiği sürekli iş göremezlik tazminatının poliçe limitleri dahilinde kalması nazara alınarak sürekli iş göremezlik tazminatı için davanın bedel artırım dilekçesi doğrultusunda kabulüne, ancak davacının bakıcı gideri zararı yönünden bahse konu trafik kazası sebebiyle geçici yahut sürekli olarak bir başkasının bakımına muhtaç olmadığı tıbbi incelemelerle tespit edildiğinden davacının bakıcı gideri tazminatı talebinin reddine, somut olayda temerrütün davalı ... şirketi için davanın açılmasıyla dava tarihi itibariyle gerçekleştiği, ayrıca sigortalı araç kamyonet (ticari araç) vasfında bulunduğundan bedel artırım dilekçesindeki talep doğrultusunda dava tarihinden itibaren avans(ticari) faize hükmedilmiş, davanın kısmen kabul kısmen reddi yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Gerekçesi ve Ayrıntısı Yukarıda Açıklandığı Üzere);
Davanın bedel artırım dilekçesi doğrultusunda KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile;
1-Davacı ... için 54.466,83 TL sürekli iş göremezlik / kalıcı maluliyet tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Davacının bakıcı gideri tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Kabul edilen dava değeri (54.466,83 TL) üzerinden alınması gereken 3.720,62 TL harçtan başlangıçta peşin alınan 44,40 TL' nin ve 187,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile eksik kalan bakiye 3.489,22 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL peşin harç, 187,00 TL tamamlama harcı, 262,10 TL posta masrafı, 3.200,00 TL bilirkişi ücreti ve 1.640,00 TL ATK rapor ücreti olmak üzere olmak üzere toplam 5.333,50 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 5.328,60 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kalan yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri (54.466,83 TL) üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. maddesi uyarınca maktudan az olmamak koşulu ile belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen dava değeri (50,00 TL) üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'nin 13/2.maddesi uyarınca hükmedilecek vekalet ücretinin reddedilen dava miktarını geçmemek koşulu ile belirlenen 50,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-6183 sayılı Kanuna göre dava şartı arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk sarf ücretinin tarafların haklılık durumlarına göre;
a) 1.318,78 TL'sinin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
b) 1,22 TL'sinin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-HMK' nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgili tarafa veya vekiline İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.19/04/2023
Katip ...
¸e-imzalıdır


Hakim ...
¸e-imzalıdır



Full & Egal Universal Law Academy