İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/688 Esas 2023/262 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2021/688
Karar No: 2023/262
Karar Tarihi: 17.04.2023

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/688
KARAR NO:2023/262
DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:27/10/2021
KARAR TARİHİ:17/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın davacılara mail üzerinden 22/08/2019 tarihinde gönderdiği tanıtım broşürü üzerine davacıların davalı ile franchasing sözleşmesi görüşmesi yapmaya karar verdiklerini, davalı tarafın talebi üzerine 29/08/2019 tarihinde franchase sistemi ön müzakereleri için aday niyet mektubu imzalanarak aday niyet mektubunun 3.maddesi kapsamında davalı tarafa 29.500 TL ödendiğini, ödemenin yapılmasından sonra davalı tarafça davacılara kabulü mümkün olmayan hususlar içeren bir franchasing sözleşmesi verildiğini, davacıların sözleşme üzerinde bir kısım değişikler yaparak davalı tarafa bir franchasing sözleşmesi önerdiklerini, davalı tarafın değiştirmek istedikleri maddelere ilişkin cevabi bir sözleşme yolladığını, ancak bu sözleşmede taleplerinin çoğunun reddedildiğini, davalı ile sürdürülen görüşmelerden sonuç alınmadığını, bunun üzerine davalı taraftan yatırılan paranın iadesinin talep edildiği ancak davalı tarafın söz konusu aday paket bedelinin ilgili mektup kapsamında iadesi mümkün olmayan bir bedel olduğunun belirtildiğini, davalı tarafın mezkur işlemlerinin aldatıcı, hileli ve davacıları hataya düşürücü yönde olduğunu, tanıtıcı broşür ile davacıları cezbederek, 29.500,00 TL'nin ödenmesini sağlamaları ve aday niyet mektubunun imzalanması aşamasından sonra şartları çok ağır ve kabulü mümkün olmayan tip sözleşmenin davacılara verilmesi ve dayatılma yapılmasının, örfe, ticari teamüllere ve hakkaniyete aykırı olduğunu, eğer öncesinde davacıların bu sözleşmeden haberleri olsaydı, ne davalı tarafa para ödenmesi ne de aday niyet mektubunun imzalanmasının söz konusu olmayacağını, aday niyet mektubunun c maddesi ile belirtilen ödenen 29.500 TL'nin sadece aday niyet mektubunun verilmesinin karşılığı olduğu şeklindeki ibarenin aldatıcı nitelikte, hakkaniyete, adalete ve hukuka aykırı olduğunu, dava öncesine ....Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan ve görevsizlik kararı verilerek ....ATM ... esas sayılı dosyasında arabuluculuk müracaatının yapılmaması nedeniyle davanın usulden reddedilmesi ve kararın kesinleşmesi üzerine işbu davayı açtıklarını, bu nedenlerle davacıların ödediği 29.500 TL alacağın davacıların paranın iadesini talep ettikleri tarih olan 18/09/2019 tarihinden itibaren hesaplanacak reeskont avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki uyuşmazlık esasında sözleşmeden kaynaklanmakta olup sözleşmede de uyuşmazlık çözümünde yetkili mercinin tahkim olarak öngörülmüş olması nedeniyle uyuşmazlığın tahkimde çözümlenmesi gerektiğini, davacıların iddialarının asılsız, mesnetsiz ve gerçekten uzak olduğunu, davalı şirketin broşürü nezdinde davacının beyanlarının aksine açık ve görünür şekilde franchise olma süreci, franchise adaylık başvuru süreci ve franchise adaylık paketinin ücretinin yer aldığını, adaylık sürecinde katılabilmek için belli bir bedel ödenmesi gerektiği ve başvurularının kabul edilmemesi ihtimali bulunduğunun açıkça belirtilerek karşı tarafça olumsuz değerlendirilebilecek hususlara da yer verildiğini, adaylık sürecinin her aşamasında gerekli her türlü bilgilendirmeyi yapan ve Sözleşme’nin kurulmaması dahil olmak üzere hiçbir şart ile bedelin iade edilmeyeceğini Adaylık Mektubu dahil yazılı ve sözlü olarak sürekli belirten davalı şirketin hile veya aldatmada bulunmadığını, davalı şirketin gerek Broşür gerek ise franshise verilmesine ilişkin olarak diğer her türlü bilgi ve belgede Davacı yanın aldatıcı davranış olarak addettiği hususlara açıkça yer vererek basiretli bir tacir gibi hareket ettiğini, davacı tarafın ise basiretli bir tacir gibi davranması gerekmesine rağmen, gözünden kaçan/yeterli dikkati vermemiş olduğu hususlarda davalı şirketin hileli şekilde hareket ediyor olduğunu ileri sürdüğünü, franchise sözleşmeleri kapsamında franchise veren tarafın, ticari bilgilerini, çalışma sistemini, stratejilerini, projelerini, organizasyon yapısına ilişkin bilgileri, müşteri portföyünü ve gayrimaddi birçok hakkına ilişkin kullanımı franchise alan ile paylaştığını, bu nedenle davalı şirketin ticari sırlarını paylaşmasını gerektirecek böyle bir Sözleşme’yi akdederken, müzakere sürecini dahi ince eleyip sık dokuduğunu ve Mektup’un karşılığı olan belli bir bedelin ödenmesi halinde Sözleşme’yi akdedeceği tarafları değerlendirmeye aldığını, davalı şirketin süreç dahilinde davacı dahil muhtemel adaylar ile hassas nitelikli ticari sırlarını paylaştığını, onların Franchise mağazası açabilmeleri için uygun lokasyonu seçmeleri açısından ciddi bir emek ve zaman harcadığını ve genel olarak Franchise noktasında danışmanlık sağladığını, davacı Taraf ile adaylık süreci boyunca tam 7 kez toplantı yapılmış olup davalı şirketin işbu adaylık sürecinde somut olarak ciddi efor ve sosyal kredi harcadığını, davalı şirketin tüm sürecin sonunda Sözleşme akdedilmediği takdirde dahi gerek ticari ve gizli olarak addedilen bilgilerin aktarılması gerekse de yapılan entegrasyon ve operasyon sürecindeki emek ve eforun bir karşılığı olarak, belli bir miktarın ödenmesini uygun bulduğunu, Franchise olmayı düşünen adayları bu konuda bilgilendirdikten sonra bu şartı ortaya koyan Mektup’u akdedilmek üzere imzaya açtığını, davacının serbest iradesiyle tüm şart ve koşullarını okuyup anladığını beyan ederek imzalamış olduğu mektupta açıkça bedelin hiçbir koşul ve şart altında adi edilmeyeceğinin belirtildiğini, davacı tarafın sözleşmenin kabulü mümkün olmayan hususlar içerdiği yönündeki iddialarının asılsız olduğunu, davalı şirketin davacı tarafça sözleşmenin revize edilmesine ilişkin taleplerini çok büyük çoğunluğunu kabul ettiğini ve mümkün olan en üst safhada değişikleri gerçekleştirmiş olmasına karşın davacı tarafın sözleşmeyi imzalamadığını, bir an için davacıların talebinin kabul edilebilir bulunması ihtimalinde dahi davalı şirketin süreç boyunca sarf ettiği emek ve eforlar, sözleşmenin imzalanmamasından doğan olumsuz sonuçlar gözönüne alınarak yeni ve duruma uygun bir bedel belirlenerek geri ödenecek tutarın hesaplanması gerektiğini, bu nedenlerle davanın öncelikle usulden, aksi halde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, ....ATM ... esas sayılı dosyası, internet tanıtım web sayfaları, aday niyet mektubu, ödeme dekontu, davalı tarafça verilen franchasing sözleşmesi ile davacıların önerdiği sözleşme, davalı tarafça verilen cevabi sözleşme, mail görüşmeleri celp edilmiştir.
....ATM ... esas, 2021/273 karar sayılı dosyası incelendiğinde; davacıların ..., ... Çelenk, davalının ... Gıda San.ve Teknoloji A.Ş., davanın 26/09/2019 tarihinde açılan tazminat davası olduğu, davacı tarafından taraflar arasında imzalanmayan franchise sözleşmesi nedeniyle daha önce davalı tarafa ödenen 29.500,00 TL'nin 18/09/2019 tarihinden itibaren hesaplanacak reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilinin talep edildiği, 31/03/2021 tarihinde dava açılmadan önce arabuluculuk dava şartı yerine getirilmediğinden davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verildiği, karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulduğu, İstanbul BAM 44.Hukuk Dairesinin 2021/916 esas, 2021/922 karar sayılı, 16/09/2021 tarihli kararı ile istinaf talebinin esastan reddine karar verildiği, hükmün 16/09/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Dosya frahchise sözleşmeleri konusunda uzman ve nitelikli hesaplama uzmanı bilirkişilerden oluşan bilirkişi heyetine tevdi olunmuş, düzenlenen 30/01/2023 tarihli raporda; tarafların iddia ve savunması, taraflar arasında imzalanan aday niyet mektubu, broşür,
sözleşmeler, e.posta yazışmaları ve tüm dosya kapsamı delillerle sınırlı olmak üzere, davacının
davalıdan talep edebileceği alacak olmadığı, davalının da cevap dilekçesinde ifade ettiği şekliyle,
adaylık sürecinde verilen bir kısım hizmetler nedeniyle harcanan emek ve zaman yönünden söz konusu
adaylık niyet mektubu bedelinin % 50’lık kısmının davalı tarafından hak edildiğinin kabulü halinde
14.750.00 TL’nin davacıya iade edilmesi hususunun ve tarafların diğer taleplerinin Mahkemenin takdirinde olduğu, belirtilmiştir.
Dinlenen davacı tanığı ...; " kardeşim ... internet üzerinden frencayzing broşörünü buldu ve bana bildirdi, akabinde beraber inceledik, aylık kazanç tutarının çok cazip olduğu, hatta Eylül ayı isim hakkı tutarı olan 120.000,00 TL'nin ödenmeyeceğinin yazılı olduğunu gördük, bunun üzerine teklifi uygun gördüğümüzden bizde karşı taraftan görüşme talep ettik, kardeşim ve ... bey karşı taraftan görüşme talep edip akabinde görüştüler, bildiğim kadarı ile karşı taraftan Suzan hanım görüşmeye katılmıştır, bu görüşmede maddelerin daha yumuşak olduğu, ... Üniversitesinin bulunduğu yerde ellerinde projeleri çizili bulunan dükkanın hazır olduğu, hemen bir hafta içerisinde karar verilir ise bu yerin verileceği akabinde bu süreçte 200.000,00 - 250.000,00TL'nin ilk aşamada yeterli olacağının söylendiğini kardeşim bana beyan etti, bizde süreci uygun gördüğümüzden görüşmelere katılmayı kararlaştırdık, taslak sözleşmeyi istedik, mimari olarak yapılması gerekenlerin bildirilmesini istedik, ancak bize aday niyet mektubunun imzalanması gerektiğinin ve 25.000,00 TL + KDV tutarının yatırılmadan sözleşme taslağının verilmeyeceği bildirildi. Kardeşim ve ... bey aday niyet mektubunu imzaladılar. Buna mükabil taraflar arasında görüşmeler başladı. Sözlü olarak defaten ana sözleşmeyi istedik, bize iletilmemesi üzerine 4 - 5 gün sonra mail olarak gönderilmesini istedik, 5 gün sonrasıhnda maile verilen cevapta sözleşme taslağı gönderildi. Bizde sözleşme taslağına bakınca çekincelerimiz müzakere etmek için görüşmelere başladık. Özellikle sözleşmenin 10.maddesinde karşı tarafından Favök marjının 3 katı bedel ile neden gösterilmeksizin sözleşmenin fesh edileceği ve işletmenin tamamı ile karşı tarafa geçileceği yazıyordu. Biz mail olarak bu hususları düzeltip karşı tarafa gönderdik, revize talep ettik, karşı taraf sözlü olarak bizi görüşmeye çağırdı, görüşmelerde bunların prosedür olduğu bildirilmiş olup görüşmelere ben bizzat katılmadım. Ana sözleşmenin müzakeresi sırasında karşı taraftan görüşmeler bıçak gibi kesildi ve ana sözleşme imzalanmadı. Biz de bu işin olmayacağını anladık ve aday niyet mektubu doğrultusunda ödemiş olduğumuz 25.000,00 TL + KDV'nin tarafımıza iadesini talep ettik. Talebimize cevap vermediler dedi. Davacı vekilinin talebine istinaden ana sözleşmenin müzakeresi hususunda bıçak gibi kesilme aşaması hangi aşamada gerçekleşmiştir hususunda tanıktan soruldu; niyet mektubu imzalandıktan sonra sözleşme taslağı bizim elimize geçene kadar 10 günlük süreçte gösterdikleri ... AVM'deki yer ile ilgili biz çalışma başlattık. Fakat sözleşme taslağı elimize ulaşınca sözleşmedeki maddeleri revize edelim dedik. Bu aşamada sözleşme elimize geçene kadar karşı tarafın gösterdiği iyi niyet yok oldu. Sözleşmedeki revize taleplerimiz tamamen red edildi" şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dava; taraflar arasında imzalanmayan franchise sözleşmesinin kuruluş aşamasında davalı tarafın aldatıcı, hileli işlemleri nedeniyle sözleşmenin kurulacağı inancıyla davacı tarafından davalı tarafa ödenen 29.500,00-TL'nin iadesine ilişkin alacağın tahsiline ilişkindir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı tarafça davalının tanıtım broşüründen etkilenildiği ve davalı ile franchise
görüşmelerine başlanıldığı, görüşmelere başlanabilmesi için davalı ile niyet mektubu
imzalandığı ve niyet mektubu imzalanması ile davalıya 29.500 TL ödeme yapıldığı, yapılan
görüşmeler sonucunda davalı tarafından sunulan sözleşmenin bir kısım maddelerinin kabul edilmediği ve bu maddelerde mutabık kalınamadığından
sözleşmenin imzalanamadığından bahisle davalıya yapılan 29.500 TL ödemenin geri
iadesi talep edilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan ... Franchıse Sistemi Ön Müzakereleri için Aday Niyet Mektubu incelendiğinde; "aday niyet mektubunun amacı, adayın ... Franchise Sistemine giriş ve entegrasyon sürecini tanımlamak üzere tarafların müzakere sürecini düzenlemektir. Giriş ve entegrasyon süreci başlıca şu kısımlardan oluşur: (i) mağaza lokasyon araştırmaları, (ii) teknik ve teknolojik kurulum ve operasyon hazırlıkları, (iii) ...'nın derin birikim ve özgün nitelikteki işletmesel sistemleri üzerine Aday'ın eğitimi ve bilgilendirilmesi" şeklinde tanımlandığı, yine Aday Niyet Mektubunun c maddesi ile, "Aday, Müzakere Süreci kapsamında yürütülecek entegrasyon, kurulum, lokasyon belirleme dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak üzere Aday'ın operasyona geçme hazırlıklarını yürütürken harcayacağı zaman ve eforun da bir karşılığı olmak fakat her halükarda gayrikabilirücu olarak ve aynı zamanda önceki sayılanlardan bağımsız şekilde Mektup'un edinilmesinin bir ücreti de olarak 25.000 TL+ KDV olarak hesaplanan tutarı (“Aday Paket Bedeli”) Mektup'un imza tarihinde nakden ve defaten ...'ya ödemeyi kabul, beyan ve taahhüt etmektedir. Bu hedel, hiçbir koşul ve şart altında iade edilmeyecektir." dendiği, taraflar arasında imzalanan “Aday Niyet Mektubu “ ile Niyet Mektubunun III/c bendi
gereğince kararlaştırılan 25.000.00 TL + KDV = 29.500.00 TL’nın davacılardan ... ÇELENK tarafından davalı şirketin hesabına
29.08.2019 tarihinde EFT ile ödendiği, davalı tarafından davacıya gönderilen “...
franchise sözleşmesi “ nin bazı maddelerinin davacı tarafından kabul edilmemesi ve değiştirilmesi ile
mutabık kalınmayan maddeler nedeniyle sözleşmenin taraflarca imzalanmaması nedeniyle, taraflar
arasında aday niyet mektubu ile başlayan franchise sürecinin sona erdiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yaptırılan denetlenebilir ve hüküm kurmaya elverişli olduğu değerlendirilen bilirkişi raporu ile, davalı tarafından davacı yana gönderilen tanıtım broşür içeriği incelendiğinde, genel
anlamda, tanıtım ile faranchise alana, franhise veren tarafından verilecek destek hizmet
ağırlıklı açıklamalara yer verildiği, broşürde genel anlamda aldatıcı veya yanılgılı
yönlendirici anlama gelebilecek hususların yer aldığına ilişkin açık ve net olarak her hangi
hususa yer verildiğine dair tespit yapılamadığı, operasyona geçme hazırlıkları çerçevesinde davalı ile davacı arasında bir kısım toplantılar
yapıldığı, mimarı destek için mimarlarla görüşmeler yapıldığı, Franchise mağazası ile ilgili
olarak elektrik, mekanik, mimari, yangın proje çalışmalarının yapıldığına ilişkin taraflar
arasında Watshpp üzerinden iletişimlerin yapıldığı, işbu görüşme ve çalışmalarla ilgili olarak yapılan bir harcama olup
olmadığı hususunda her hangi bir somut belge dosyaya sunulu olmadığından bu hususta
tespit ve değerlendirme yapılamamış olmakla birlikte, taraflar arasında imzalanan adaylık
niyet mektubu ile davacı tarafından davalı şirkete yapılan 29.500 TL ödemenin 29.08.2019 tarihi esas alınması ile taraflar arasındaki görüşmelerin olumsuzlukla sonlandığı 20 Eylül 2019 tarihi arasındaki yaklaşık 22 günlük bir süreç yaşandığı ve bu süreç içinde Davalının
Aday Niyet Paketi çerçevesinde yapmış olduğu çalışmalar nedeniyle bir bedele hak
kazandığı,
taraflar arasında İmzalanan Aday Niyet Mektubunun III/c fıkrasında Sözkonusu 29.500 TL
bedelin geri iadesinin mümkün olmadığı hususunu davacı kabul beyan ve
taahhüt etmiş olmasına karşılık, taraflar arasındaki e-posta yazışmalarında da söz konusu
bedelin şubenin açıldığı gün iade edileceğinin davalı tarafça davacı tarafa bildirildiği, taraflar arasında bir kısım maddelerde mutabık kalınamadığından sözleşme imzalanamamış ve şube açılamamış olmakla aday mektubu kapsamında verilen 29.500 TL karşılıksız kalmış olup davacının bedelin iadesini isteme hakkının bulunduğu ancak davalının bu süreçte yapmış olduğu bir kısım hizmetler ile emek ve mesai harcadığı sabit olup işbu bedelin %50'lik kısmı olan 14.750 TL'nin davalının yapmış olduğu çalışmaların karşılığı olduğunun kabul edilmesinin hakkaniyetli olacağı değerlendirilmiştir. Bu nedenlerle davanın kısmen kabulü ile aday niyet mektubunun %50'lik kısmı olan 14.750 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, 14.750,00-TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 1.007,57 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 503,79 TL'nin mahsubu ile bakiye 503,78 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan; bilirkişi ücreti, tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 1.910,50 TL yargılama masrafının davanın kısmen kabul ve reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 955,25 TL'sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına, ayrıca işbu dava nedeniyle yatırılan 503,79 TL harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacılardan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
7-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 660,00 TL'sinin davalıdan , 660 TL'sinin davacıdan tahsili ile Hazine adına gelir kaydına,
8-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, HMK 342.maddesine uygun olarak düzenlenmiş dilekçenin, HMK 343.maddesi gereğince Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilmesi ve HMK 344.maddesinde belirtilen harç ve giderlerin yatırılması sureti ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar tefhim edildi, usulen anlatıldı. 17/04/2023
Katip ...
e-imzalıdır


Hakim ...
e-imzalıdır


Full & Egal Universal Law Academy