Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/371 Esas 2023/458 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2023/371
Karar No: 2023/458
Karar Tarihi: 31.03.2023

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/371
KARAR NO: 2023/458
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/11/2022 (Karar)
NUMARASI: 2021/497 Esas, 2022/685 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen karara karşı taraf vekillerince yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nın 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili, davalı ... Otelcilik'in ............. numaralı abone su borcu nedeni ile Erzurum ..... İcra Dairesi'nin 2015/... Esas sayılı dosyasında icra takibi başlattıklarını, davalının itirazı üzerine icra takibinin durduğunu, yapılan itirazın haksız olduğunu bu nedenle itirazın iptaline, takibin devamına, davalının asıl alacağın % 20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili, davanın görevsizlik, yetkisizlik ve husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesince, " ...Tüm bu açıklanan hususlara göre; davalı kurumun tespit tarihi olan 10/06/2015 tarihinden önce iki adet su aboneliğinin olduğu, su sayaçlarının ise bulunmadığı, bir adet sayacın tek hat üzerinde olduğu, bu şekilde su tüketimi yaptığı, davacı kurum tarafından yapılan tespit sonrasında davalı otelin abonelik sayısının ve sayaç miktarının üçe çıkarıldığı, tespit tarihi öncesindeki su tüketim miktarları ile tespit tarihi sonrasındaki su tüketim miktarlarının karşılaştırılmasında gözle görülür farklılıkların bulunduğu, bu farklılığın davalı otelin 10/06/2015 tarihinden sonra yeni abonelikler yaptırması ve su sayaçları taktırmasından kaynaklı olduğu, buna göre davalı otelin tespit tarihi olan 10/06/2015 tarihinden önce kaça su tüketimi yaptığının anlaşıldığı, dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporlarında da, davalı otelin kaçak su tüketimi yaptığının tespit edildiği bu nedenle oluşan zarardan davalının sorumlu olduğu, dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda yapılan hesaplamaya göre oluşan zararın 94.680,13 TL olarak belirlendiği, davalının temerrüt tarihi ile takip tarihi arasında geçen süreden dolayı işleyen faizden de sorumlu olduğu, buna göre hesaplama yapıldığından işleyen faiz tutarının 1.307,36 TL olarak hesaplandığı ancak davacının takip talebinde işleyen faiz alacağını 677,99 TL olarak belirttiğinden bu tutarın dikkate alınması gerektiği anlaşıldığından, davalının icra takibine yönelik itirazının kısmen iptali ile takibin 94.680,13 TL asıl alacak, 677,99 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 95.358,12 TL üzerinden devamına, fazlaya dair talebin reddine, davacının talep edebileceği alacak tutarının belirli ve likit olmadığı, yapılan yargılama neticesinde belirlendiği, bu nedenle davalının icra inkar tazminatından sorumlu tutulmasına yasal olarak imkan bulunmadığı anlaşılmakla davalının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. " gerekçesiyle " Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; Davalının Erzurum ....... İcra Müdürlüğünün 2015/... esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 94.680,13 TL asıl alacak, 677,99 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 95.358,12 TL üzerinden devamına, fazlaya dair talebin reddine, Takipte asıl alacağa %9 oranında yasal faiz uygulanmasına, Davacının %20 oranındaki icra inkar tazminatı talebinin reddine " şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ :
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davalı otelin kaçak su tüketimi yaptığını, bu tüketim nedeniyle meydana gelen zarardan sorumlu olacağını, bilirkişi raporundaki hesaplamanın hatalı ve yeterince açıklayıcı olmadığını, müvekkili kurumun tarafından delillerin bilirkişi tarafından değerlendirilmediğini, davalı otelin sunmuş olduğu deliller doğrusunda raporun tanzim edildiğini, bilirkişi raporuna karşı yapılan itirazlarının değerlendirilmediğini, takip talebindeki faiz miktarının dikkate alınması gerektiğini, davalının borcun miktarına değil tamamına itiraz ettiğinden mahkemece icra inkar tazminatına yönelik vermiş olduğu kararın yerinde olmadığını savunarak mahkemece verilen kararın kaldırılması talebi ile istinafa başvurmuştur.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; mahkemece talepleri doğrultusunda inceleme yapılmaksızın karar verildiğini, davacı tarafın tespit ve kontrollere bulunduğu tarihlerde otelin kapalı olduğunu, mahkemece bu hususların değerlendirilmediğini, Bölge Adliye Mahkemesi kararına rağmen önceki kararlardaki eksikliklerin giderilmediğini, hatalı bilirkişi raporu ve yetersiz gerekçe ile karar verildiğini, sayaçsız kullanımın söz konusu olmadığınını ve bilirkişi raporunda yapılan %200 oranındaki artırılmış hesaplamanın hatalı olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere bilirkişi raporunda günlük su tüketim miktarının 2016 yılına ait verinin dikkate alınmasının hukuka aykırı olduğunu, kaçak su kullanımı olmadığından ceza tahakkukunun da hukuksuz olduğunu savunarak mahkemece verilen kararın kaldırılması talebi ile istinafa başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Dava, kaçak su kullanımından kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde, davacı vekilinin dava dilekçesinde, davalı otelin iki adet su aboneliğinin olduğu, ancak otele üç adet hat üzerinden su girişinin bulunduğu, abonesiz kullanılan hat ile ilgili tarifeler yönetmeliğince tahakkuk ettirilen bedelin ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibine itirazın iptaline karar verilmesini talep ettiği, davalı vekilinin cevap dilekçesinde kaçak su kullanımının söz konusu olmadığını, yapılan hesaplamaların yönetmeliğe aykırı bulunduğunu savunarak davanın reddini istediği, mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davanın kabulüne yönelik olarak verilen kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 12/10/2021 tarihli ve E.2019/122 – K. 2021/997 sayılı ilamı ile“mahkemece alanında uzman bir sıhhi tesisat ustası, bir makine mühendisi ve bir hesap uzmanından oluşan bilirkişi heyeti ve tutanak mümzilerinin katılımı ile mahallinde keşif icra edilerek 10/06/2015 tarihi itibariyle davalı otele ait iki adet su deposuna iki adet su aboneliğinin dışında kaçak su girişinin bulunup bulunmadığının saptanması, buna göre saptancak durum için Tarifeler Yönetmeliğinin uygulanması gereken hükümlerin tespiti, kaçak su kullanımının tespiti halinde, davacı tarafça dosyaya ibraz edilecek 02/07/2015 tarihli düzeltme formuna dayanak belgeler ile gerekirse davalı otelin ticari defter ve kayıtlarında inceleme yapılarak otelde kalan(müşteri) ve çalışan kişi sayısının da tespiti suretiyle Yönetmeliğin 37. ve 65. (65. Maddenin yollamasıyla 64. Maddesi) maddeleri hükümlerine göre denetime elverişli ve gerekçeli olarak tahakkuk ettirilecek cezalı su bedelin belirlenmesi ve davalı vekilinin itirazlarının karşılanacağı şekilde bir rapor alınması gerekmektedir." gerekçesiyle kaldırılarak dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesi üzerine, mahkemece yapılan yargılama ve mahallinde keşif yapılarak düzenlenen bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verildiği, karara karşı taraf vekilleri tarafından istinafa başvurulduğu görülmüştür.
İstinaf talebinde bulunan taraf vekillerinin ileri sürdüğü sebepler kapsamında yapılan inceleme sonucunda, mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olduğu, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmadığı, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, Dairemiz kaldırma kararı doğrultusunda inceleme yapılarak bilirkişi raporu düzenlettirildiği, mahkemece kaçak su kullanımının tespitinden önceki ve sonraki dönemlere ilişkin faturalar getirtilerek karşılaştırıldığında faturalardaki kullanılan su miktarları arasında ciddi farkların bulunmasına göre davalının kaçak su kullanımında bulunduğu kanaatine varılmasında bir isabetsizlik olmadığı, mahkemece yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda davacının 94.680,13 TL alacaklı olduğunun bildirildiği, bilirkişi raporunun Tarifeler Yönetmeliği hükümlerine uygun düzenlendiği, hüküm kurmaya elverişli ve denetime açık olduğu, kaçak su kullanımında alacağın likit olarak kabul edilmesinin mümkün bulunmamasına (Y. 3. HD 2021/7184 E- 2021/10934 K. sayılı ilamı) göre icra inkar tazminatı isteğinin reddedilmesinde de bir yanlışlık bulunmadığı anlaşıldığından, taraf vekillerinin istinaf talebinin ayrı ayrı esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekili ve davalı vekilinin istinaf itirazlarının 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Başvuru sırasında davacıdan harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Başvuru sırasında alınması gerekli 6.513,91-TL harçtan peşin alınan 1.628,28-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.885,63‬-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-İstinaf başvurusunda bulunan taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı ikmali/iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK'nın 362/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere ......... tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Full & Egal Universal Law Academy