Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/678 Esas 2023/595 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/678
Karar No: 2023/595
Karar Tarihi: 19.04.2023

T.C.
ERZURUM
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/678
KARAR NO: 2023/595
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/09/2020 (Karar)
NUMARASI: 2018/80 Esas, 2020/243 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, söz konusu karara karşı davalılar ...Elektrik Dağıtım A.Ş. ve ......... vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 07/07/2017 tarihinde davalı ......... yönetimindeki ........ plakalı aracın ........... Bulvarında ters yönde ilerleyerek müvekkiline çarpması sonucu ağır yaralanması nedeni ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere uğradığı zarara karşılık, 1.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 07/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken müteselsilen tahsilini, müvekkilinin kaza nedeni ile uğradığı manevi eleme karşılık olarak 100.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 07/07/2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ......... Sigorta A.Ş. dışındaki davalılardan tahsili ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı ......... Sigorta A.Ş. vekili sunmuş olduğucevap dilekçesi ile özetle; davanın eksik evrakla kötü niyetli olarak müvekkil şirkete yapılmış olması sebebi ile başvuru şartının yerine getirilmediğinin kabulü ile davanın dava şartı yokluğu nedeni ile reddini, davacının davasının ispatı halinde ise müvekkil şirketin öncelikle ferilerden sorumlu tutulmasına, olmaz ise asıl alacak, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını talep etmiştir.
Davalı ....... Turizm Taşımacılık A.Ş. Vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Haksız ve mesnetsiz davanın usulden ve esastan reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı ...Elektrik A.Ş. vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile özetle; zamanaşımı definde bulunarak, Davanın müvekkil şirket bakımından esastan reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; "Tüm dosya kapsamından; 07/07/2017 tarihinde sürücü .........'nın sevk ve idaresindeki ........ plaka sayılı otomobil ile davalı sürücünün geri manevra yaptığı sırada yürüyen yaya .........'e çarpması sonucu yaralamalı trafik kazası meydana geldiği, Ankara ATK 'dan alınan 05/02/2019 tarihli bilirkişi raporunda sürücü .........'nın % 100 kusurlu olduğu, yaya .........'ün kusursuz olduğu, söz konusu aracın malikinin ....... Turizm Taşımacılık A.Ş. olduğu, sigorta poliçesinin 12/03/2017-12/03/2018 tarihlerini kapsayacak şekilde düzenlendiği, İstanbul ATK 2. İhtisas Dairesinden alınan maluliyet raporuna göre trafik kazasından kaynaklı % 13 tüm vücut engellilik oranının mevcut olduğu iş göremezlik süresinin ise olay tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceğinin rapor edildiği görülmüş, ATK 'ca tespit edilen kusur ve maluliyet oranına göre 20/04/2020 tarihli aktüer bilirkişinin sunmuş olduğu raporuna göre poliçe düzenleme tarihi - kaza tarihine göre TRH 2010 tablosuna göre hesaplama yapılması gerektiği, bilirkişi raporunun sonuç kısmının 1 nolu bendinde TRH 2010 Yaşam Tablosuna göre 86.972,62 TL iş gücü kaybı tazminatının hesaplanmış olduğu, taksi satış fişi toplamının ise 850,00 TL olduğu, bu durumda davacı tarafın dava belirleme dilekçesi ile yatırılan harç miktarları gözönünde bulundurularak, davacı tarafın maddi tazminat isteminin kabulüne karar vermek gerekmiştir. Davalılardan ....... Turizm Taşımacılık A.Ş. Vekili kendilerinin söz konusu araç ile ilgili ...Dağıtım Elektrik A.Ş. ile araç kiralama sözleşmesi akdedildiği, söz konusu sözleşmenin 48 aylık " araç kiralama şeklinde " sözleşme olduğu söz konusu kira sözleşmesinin 14. maddesi " l " bendinde kiralanan araçların karıştıkları kazalar nedeniyle tazminat istemlerinin sorumlusu ve davalısı işleten sıfatıyla kiracının sorumlu olacağını ve kiraya verenin bu konuda sorumluluğu olmayacağının hüküm altına alındığı, yine söz konusu kazaya karışan aracın ruhsat bilgilerinde ruhsatın diğer bilgileri kısmında "..... ...Elektrik Dağıtım A.Ş. Logoludur " ibaresinin mevcut olduğu, 2918 KTK sayılı yasanın 3. Maddesinde " aracın uzun süreli kiralama, ariyet, rehin gibi hallerde kiracı işleten sayılır... " hükmü gözönünde bulundurulduğunda; davacı tarafın ....... Turizm Taş. A.Ş. 'ye yönelik davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar vermek gerekmiştir. Davacı tarafça 25/01/2018 tarihinde sigorta şirketine başvurulmuş, temerrüt tarihi başvurudan itibaren 8 gün sonrası olan 02/02/2018 tarihinden itibaren sigorta şirketi yönünden faiz başlangıç tarihi olarak kabul edilmiştir. Davacı tarafın manevi tazminat istemine gelince ise; tarafların mali ve sosyal durumu, ekonomik durumları, kusur ve maluliyet durumları gözönünde bulundurularak davacı tarafın davasının kısmen kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren ...Elektrik Dağıtım A.Ş. ve .........'ndan olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken - müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine" gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davalı ...Elektrik Dağıtım A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosya kapsamında bulunan itiraz ve beyanlarının dikkate alınmadığını, öncelikle söz konusu dava ticari nitelikte olmayıp bu kapsamda görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olması sebebiyle davanın görevsizlik yönünden usulden reddi gerektiğini, meydana gelen kazada maluliyet oranınin fahiş hesaplandığını, davacının kaza sebebiyle malul olma gibi bir durumunun söz konusu olmadığını, engellilik oranı ile ilgili aldırılan rapora ilişkin itirazlarının dikkate alınmadan hüküm tesis edildiğini, aracın geriye doğru gitmesinde gideceği hız sınırı standart olup, bu durumda davacının kaza sebebiyle malul olma gibi bir durumunun söz konusu olmadığını, hükme esas alınan maluliyet raporunu düzenleyen 2. İhtisas Dairesi' nin iş göremezlik raporu düzenleme ve maluliyet oranı tespiti yapma yetki ve görevinin bulunmadığını, bu görevin Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinini görev alanına girdiğini, muhtemel yaşam süresi hesaplanırken Türkiye İstatistik Kurumu verilerinin çok üstünde bir bakiye ömür sonucu belirlendiğini muhtemel yaşama süresinin hesaplanması için PMF 1931 tablosu esas alınması gerekirken içtihat hükümlerinin aksine TRH- 2010 yaşam tablosu haksız olarak esas alındığını, davacının herhangi bir geliri olmamasına, çalışmamasına rağmen iş gücü kaybı hesaplaması yapılmasının hukuki dayanaktan yoksun ve haksız olduğunu, belirterek kararının kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Davalı ......... vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının söz konusu kaza sebebiyle iş görmezlik raporu ve maluliyet oranının tespitinin Adli Tıp Kurumunun 2. İhtisas Dairesi tarafından yapıldığını, ancak "Adli Tıp Kurumu Üçüncü İhtisas Kurulu" tarafından düzenlenecek bir maluliyet raporu alınması gerektiğini, görevli olmayan Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi tarafından yapılan %13 tüm vücut engellilik oranının ve 6 aylık iş görmezlik süresinin hesaplamasın hükme esas alınmasının hukuka ve hakkaniyete uygun olmadığını, 20/04/2020 tarihli bilirkişi raporunda muhtemel yaşam süresinin TRH 2010 Hayat Tablosuna baz alınarak düzenlendiğini, Yargıtayın görüşüne göre muhtemel yaş süresinin hesabının PMF 1931 yaşam tablosuna göre yapılması gerektiğini, 19.02.2020 tarihinde sundukları bilirkişi raporuna itiraz dilekçelerinin hiçbir şekilde değerlendirilmediğini, bilirkişi raporunda eksiklikler ve yanlışlıklar bulunduğunu, belirterek kararının kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta; 07/07/2017 tarihinde, sürücü ......... yönetiminde ki ........ plakalı aracın geri manevra yaptığı esnada davacı yaya .........'e çarpması neticesinde meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığı, davacı tarafından araç sürücüsü, işleteni ve ZMMS poliçesini düzenleyen sigorta şirketine karşı eldeki davanın açıldığı, 05/02/2019 tarihli ATK raporunda; kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü .................'ın %100 oranında kusurlu olduğunun, davacıya atfı kabil bir kusurun bulunmadığı kanaatinin bildirildiği, ATK 2. İhtisas Kurulunun 30/09/2019-... Karar numaralı raporunda; Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik'e göre davacının sürekli iş göremezliğinin %13, geçici iş göremezliğinin 6 ay olarak tespit edildiği, 20/04/2020 tarihli aktüer raporunda; TRH 2010 yaşam tablosuna göre yapılan hesaplamada 86.972,62 TL iş gücü kaybı, 850 TL taksi fişi toplamı belirlendiği, mahkemece yapılan yargılama neticesinde yukarıda yazılı gerekçe karar verildiği, karar karşı davalı işleten ...Elektrik Dağıtım A.Ş. ve davalı sürücü .........'in istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle mahkemece hükme esas alınan ATK 2. İhtisas Kurulunun kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre maluliyeti tespit etmesine, TRH 2010 yaşam tablosuna göre yapılan hesaplama doğrultusunda karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmaması, davanın sigorta şirketine yönlendirilmesi dolayısıyla mutlak ticari dava olması ve Asliye Ticaret Mahkemesinin davaya bakmaya görevli olmasına göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalı ...Elektrik Dağıtım A.Ş. Ve ......... vekillerinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İlk derece mahkemesinin hükmü usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davalılar vekillerinin istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/(1)-b-1. maddesi uyarınca ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf başvurusu aşamasında alınması gereken 5.999,16-TL karar harcından peşin alınan 1.841,34-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.157,81-TL harcın davalı .........'dan alınarak hazineye irat kaydına,
3-İstinaf başvurusu aşamasında alınması gereken 5.999,16-TL karar harcından peşin alınan 1.841,35-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.157,80-TL harcın davalı ...Elektrik Dağıtım A.Ş'den alınarak hazineye irat kaydına,
4-İstinaf kanun yolu başvurusunda bulunan taraflarca bu aşamada yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi/ikmaline ilişkin işlemlerin mahal mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK'nın 362/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere ............ tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Full & Egal Universal Law Academy