Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/2473 Esas 2023/480 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/2473
Karar No: 2023/480
Karar Tarihi: 28.04.2023


T.C.
DİYARBAKIR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO: 2022/2473
KARAR NO: 2023/480
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 28/04/2023
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla; dosya incelendi. Gereği düşünüldü.
A) DAVACI VEKİLİNİN İSTEMİNİN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı .... tarafından sigortalanan ...plaka sayılı aracın .... tarihinde sürücüsü ....sevk ve idaresinde Diyarbakır İli Merkez İlçesinde seyir halinde iken müvekkile ait ..... plaka sayılı aracın ön kısımlarına çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın oluşmasında sigortalı araç sürücüsü ... %100 kusurlu olduğunu, kaza sonrası müvekkile ait araçta 32.743,50 TL bedelli hasar meydana geldiğini, hasarın onarıldığını, değer kaybının ödenmesi için davalı ....şirketine yapılan başvuru sonucunda 1.400,00 TL ödeme yapıldığını ancak yapılan ödemenin yetersiz olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL değer kaybının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiş, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda talep sonucunu 9.909,16 TL'ye yükseltmiştir.
B) DAVALI VEKİLİ CEVAP DİLEKÇESİNİN ÖZETİ :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazada kusur ve davacıya ait araçtaki değer kaybının ZMMS genel şartları uyarınca uzman bilirkişilerce tespitinin gerektiğini, temerrüd tarihininde tespitinin gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
C) İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece, Somut olayda, sigortalı ....plaka sayılı aracın, sürücüsünün sevk ve idaresinde iken kaza mahalli kavşağa geldiği esnada davacıya ait araca çarpması sonucu meydana gelen kazada, kusur durumunun tespitine yönelik alınan ATK raporu mahkememizce de benimsenmiş ve sigortalı araç sürücüsünün %75 kusurlu olduğu kabul edilmiştir.
Trafik kazası neticesinde oluşan değer kaybı "gerçek zarar" olduğundan, zarar TBK hükümlerince ve Yargıtay tarafından belirlenen ilkeler çerçevesinde belirlenmelidir. Anayasa Mahkemesi’nin 17/7/2020 tarihli ve 2019/40 E., 2020/40 K. sayılı Kararı ile, 2918 Sayılı Yasanın 90. Maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin ve ikinci cümlesinde yer alan “…ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması, Anayasa Mahkemesi kararlarının, devam eden uyuşmazlıklar açısından uygulanacak olması karşısında, hesaplamanın ZMMS Genel Şartları ekindeki hesaplama yöntemine göre yapılamayacağından, bu nedenle öncelikle değer azalması veya değer kaybının belirlenmesinde dikkate alınması gereken ölçütler her olayın somut özelliğine göre değişebilecek ise de aracın markası, özellikleri ve model yılı, kullanım amacı, kullanım süresi, yıpranma payı, aracın gördüğü hasarın ağırlığı ve hasara uğrayan bölgeleri, hasarın giderilmesinde kullanılan parçaların niteliği (orijinal olup olmadığı) hususları değer kaybında göz önüne alınmalı, aracın hasarsız hali ile onarıldıktan sonraki değer arasındaki fark bilirkişi tarafından değerlendirilerek, değer kaybı olup olmadığı belirlenmelidir. (Ankara BAM 26. H.D.-26/05/2022 tarih,2020/120 E.-2022/1380 K.) Anılan ilkeler doğrultusunda değer kaybının tespitine yönelik dosyaya sunulan ATK raporu bu yönden de, mahkememizce benimsenmiş ve davaya konu kaza nedeniyle davacının aracında oluşan değer kaybı 15.000,00 TL kabul edilmiştir.
Davadan önce davalı .......tarafından 1.400,00 TL değer kaybı ödendiği davacı vekili tarafından dava dilekçesinde beyan edilmiştir. Davalı.....sigortalısının kusuru oranında tazminatla yükümlü olup, sigortalının kusuruna isabet eden miktar 11.250,00 TL'dir. Davadan önce yapılan ödeme de mahsup edildiğinde davalı .... şirketinin sorumlu olduğu miktar 9.850,00 TL kabul edilmiş, kabul edilen alacağa dava tarihinden yasal faiz işletilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Her ne kadar kısa kararda 9.8500,00 TL yönünden hüküm kurulmuş ise de, bu husus maddi hatadan kaynaklanmıştır.)1-Davanın KISMEN KABULÜNE, 9.8500,00 TL'nin sigorta şirketinin temerrüt tarihi olan 16/08/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmiştir.
D) İSTİNAF NEDENLERİ:
İstinaf eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme hükmünde davada 9.850.00 TL kısmen kabul 60 TL kısmen red kararı verildiğini, sehven kısmen red kararına istinaden 5.1000,00 TL vekalet üceti hükmedildiğini, avukatlık ücret tarifesine göre vekalet ücretinin red miktarının geçemeyeceğini, gerekçeli kararda sehven yazılmış olan davalı vekalet ücretinin düzeltilmesini talep etmiştir.
E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
İnceleme 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve re'sen kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan değer kaybı zararının tahsili istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK 323 1/ğ maddesine göre davayı kazanan tarafın davasını bir vekil vasıtası ile takip etmesi halinde, haksız çıkan (davayı kaybeden) tarafın yargılama gideri olarak vekâlet ücretine mahkûm edileceğinin düzenlendiği, konusu para olan veya para ile değerlendirilebilen davalarda vekâlet ücretinin, nispi tarifeye göre hesaplanacağı, davanın tamamen veya kısmen kabul edilmesi ya da reddedilmesi halinde ise, nispi vekâlet ücretinin kabul ya da reddedilen müddeabihin değeri üzerinden hesaplanacağı açıktır.
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13. maddesinde “Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Ancak hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez" şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Somut olayda,davacının ..... tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 9.909,16 TL'ye yükselttiği.mahkemece davanın kısmen kabulü ile 9850 TL'nin davalıdan tahsiline karar verildiği rededilen miktarın 60TL olduğu bu durumda davalı lehine 60 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 5100TL vekalet ücretine hükmedilmesinin yerinde olmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Bu itibarla,davacı vekilinin vekâlet ücretine yönelik istinaf itirazının kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının açıklanan nedenlerle kaldırılmasına, yanılgı yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK'nun 353/1-b.2 maddesi uyarınca (istinafa konu edilmeyen ve kamu düzeni gereği de usûl ve yasa aykırı görülmeyen kısımlar yönünden ilk derece mahkemesi hükmü korunmak suretiyle) yeniden hüküm kururulmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle
A-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesinin .... karar sayılı kararının KALDIRILARAK, 6100 sayılı Kanunun 353/1-b.2 maddesi uyarınca usuli müktesep hakları ihlal etmeyecek şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına, bu suretle:
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, 9.850,00 TL'nin sigorta şirketinin temerrüt tarihi olan 16/08/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 672,85 TL karar ve ilam harcından, başlangıçta alınan 80,70 TL peşin harç ve 155,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 437,15 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 80,70 TL başvuru harcı ve peşin harç olarak yatırılan 80,70 TL ile ıslah harcı olarak yatırılan 155,00 TL olmak üzere toplamda 316,40 TL'nın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 120,00 TL tebligat ve posta ücreti, 1.695,00 TL Adli Tıp Kurumu ücreti, olmak üzere toplamda karşıladığı 1.815,00 TL yargılama giderinden, kabul/red oranı üzerinden hesaplanan 1.804,01 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 60,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
B-İSTİNAF YARGILAMA GİDERLERİ BAKIMINDAN:
1-Davacı tarafından karşılanan istinaf karar ve ilam harcının talep halinde iadesine,
2-İstinaf yargılama giderlerinin takdiren istinaf yoluna başvuran üzerinde bırakılmasına,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Temyizi kabil olmayan işbu kararın işbu kararın tebliğ, kesinleştirme, harç tahsil ve artan istinaf avansının iade işlemlerinin HMK'nın 359/4. Maddesi uyarınca ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Kanunun 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 28/04/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



Full & Egal Universal Law Academy