Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu 1986/16 Esas 1986/18 Karar
Karar Dilini Çevir:
Danıştay
Dairesi: Vergi Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 1986/16
Karar No: 1986/18
Karar Tarihi: 14.11.1986





Vergi Dava Daireleri Kurulu         1986/16 E.  ,  1986/18 K.
"İçtihat Metni"

Daire : VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Karar Yılı : 1986
Karar No : 18
Esas Yılı : 1986
Esas No : 16
Karar Tarihi : 14/11/986
VERASET VE İNTİKAL VERGİSİ UYGULAMASINDA AMAÇ GERÇEK RAYİÇ DEĞERİN ORTAYA ÇIKARILMASINI SAĞLAMAK OLUP 2577 SAYILI KANUNUN 20.MADDESİNE GÖRE MAHKEMELERİN YAPACAĞI ARAŞTIRMA, SORUŞTURMA VE BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ SONUCU KANIYA VARIRKEN YASAYA AYKIRI GÖRDİKLERİ TAKDİR KOMİSYONU KARARININ İPTALİ İLE YETİNMEYİP ANLAŞMAZLIĞI ÇÖZÜME ULAŞTIRMALARI GEREKTİĞİ HK.
Uyuşmazlık, 1978 yılında veraset yolu ile intikal eden taşınmazın beyan olunan değerinin rayiç değere nazaran düşük gösterildiğinin saptanması üzerine takdir komisyonunca takdir olunan rayiç değer üzerinden yükümlü adına salınan veraset ve intikal vergisini; terkin eden Vergi Mahkemesi Kararını; bozan Danıştay Yedinci Dairesi Kararı üzerine bozmaya uymayarak eski kararında ısrar eden Vergi Mahkemesi Kararının; bozulması isteminden ibarettir.
7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun 10.maddesinde, verginin matrahının, intikal eden malların Vergi Usul Kanunu'na göre bulunan değeri olduğu, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun olay tarihinde yürürlükte bulunan 297.maddesinde gayrimenkullerin rayiç bedelle değerleneceği, rayiç bedelin, intikal eden gayrimenkulün değerleme günündeki alım satım değeri olduğu belirtilmiştir. Aynı Kanunun 31.maddesinde de takdir kararlarında "Takdirin müstenidatı ve takdir hakkında izahat" bulunacağı hükme bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden vergisi uyuşmazlık konusu taşınmaza rayiç değer tespitine ilişkin takdir komisyonu kararının, rayiç değerin ortaya çıkarılmasını sağlayacak nitelikte olmadığı, eksik incelemeye dayalı bulunduğu anlaşılmaktadır.
Veraset ve İntikal Vergisi uygulamasında amaç, gerçek rayiç değerin ortaya çıkarılmasını sağlamak olduğuna ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 20.maddesinde de mahkemelerin bakmakta oldukları davalara ait her çeşit incelemeleri kendiliklerinden yapacakları hükme bağlandığına göre vergi Mahkemelerinin yapacakları araştırma, soruşturma
ve bilirkişi incelemesi sonucu edindikleri kanıya varırken yasaya aykırı gördükleri takdir komisyonu kararının iptali ile yetinmeyip daha ileri giderek anlaşmazlığı çözüme ulaştırmaları gerekir.
İdari Yargı yerinde görülmekte olan vergi uyuşmazlıklarının, iptal ve tam yargı davalarına benzer yönleri bulunmakla beraber kendine özgü ilkeleri ve bu dava türlerine benzemeyen tarafları da vardır. Nitekim 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 31.maddesi 2.fıkrasındaki, bu Kanun ve yukarıdaki fıkra uyarınca Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa atıfta bulunulan haller saklı kalmak üzere, vergi uyuşmazlıklarının çözümünde Vergi Usul Kanununun ilgili hükümlerinin uygulanacağına ilişkin hüküm de vergi uyuşmazlıklarının diğer idari dava türlerinden farklı yönlerinin bulunduğunu göstermektedir.
Vergi uyuşmazlıklarının bu niteliği, maddi değerlerin saptanması gözönüne alındığında, vergi mahkemesinin yapacağı araştırma, soruşturma ve bilirkişi incelemesi sonucu edindiği kanıya göre anlaşmazlığı çözmek için verdiği kararın idarenin yerine geçerek karar verme anlamına gelmeyeceğini kabul etmek gerekir.
Açıklanan nedenlerle Danıştay Yedinci Dairesi Kararının, rayiç değer tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılarak yeniden bir karar verilmek üzere Vergi Mahkemesi kararını bozan hüküm fıkrası yasaya uygun görüldüğünden, Vergi Mahkemesi ısrar kararının bozulmasına karar verildi.






























Full & Egal Universal Law Academy