Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/3422 Esas 2022/594 Karar
Karar Dilini Çevir:
Danıştay
Dairesi: İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2021/3422
Karar No: 2022/594
Karar Tarihi: 23.02.2022





DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2021/3422 E.  ,  2022/594 K.
"İçtihat Metni"

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/3422
Karar No : 2022/594
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) :…
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU :Danıştay Beşinci Dairesinin 24/05/2021 tarih ve E:2017/2085, K:2021/1431 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatı olduğu gerekçesiyle davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile bu karara karşı yapılan yeniden inceleme talebinin reddine ilişkin … tarih ve … sayılı kararının iptali, bu kararlar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının işlem tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte ve özlük haklarının iadesi ve 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (6749 sayılı Kanun) 3. ve 10. maddelerinin Anayasa'ya aykırı olduğundan bahisle iptali istemiyle Anayasa Mahkemesine başvurulmasına karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 24/05/2021 tarih ve E:2017/2085, K:2021/1431 sayılı kararıyla;
Davalı idarenin usule ilişkin iddiaları ve davacının 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (6749 sayılı Kanun) 10. maddesine yönelik Anayasa'ya aykırılık iddiası, 18/10/2016 tarih ve 6749 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanun'un 10. maddesinin Anayasa Mahkemesinin 24/07/2019 tarih ve E:2016/205, K:2019/63 sayılı kararı ile iptaline karar verilmesi nedeniyle bu istem hakkında karar verilmesine imkan bulunmadığından; 3. maddesine yönelik Anayasa'ya aykırılık iddiası ise ciddi görülmediğinden yerinde bulunmamış,
"Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararların Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacının, ceza yargılaması sonucunda ... Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, Dairelerinin karar verdiği tarih itibarıyla UYAP ortamında yapılan inceleme sonucu anılan mahkumiyet kararının kesinleşmediğinin görüldüğü,
ByLock delili yönünden, davacı hakkında düzenlenen "Bylock Tespit Tutanağı", "ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanağı" ve "Bylock CBS Sorgu Sonucu Raporu"nun incelenmesinden, davacının … ID numarasıyla ve bir kullanıcı adı ve şifre almak suretiyle bu ağa dahil olduğu, … GSM numarasından … IMEI numaralı cihazla, … GSM numarasından … ve … IMEI numaralı cihazlarla ByLock uygulamasını yüklediğinin anlaşıldığı,
Davacı hakkındaki tanık beyanları yönünden,davacının örgütün içinde yer aldığına, örgüt toplantılarına katıldığına, sınavlara örgütün hakim-savcı sınav çalışma evlerinde hazırlandığına, örgüte ait evde kaldığına ve diğer hususlara yönelik ifadelerin değerlendirilmesi sonucunda, davacının FETÖ ile süregelen bir ilişki içerisinde olduğu sonucuna varıldığı,
YARSAV üyeliği yönünden, üyeliğinin FETÖ ile iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğunun değerlendirildiği,
Öte yandan davalı Hakimler ve Savcılar Kurulu tarafından dosyaya sunulan bilgi ve belgelerde, davacının staj döneminde 7. Dönem Adli Yargı Albüm Kurulu Üyesi olduğu bilgisine yer verildiği, davacının örgütün yargıda etkin olduğu dönemde Adalet Akademisinde yıllık kurulu üyeliği yapmasının FETÖ ile iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğu belirtilerek,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararlarla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediği,
Dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediğinden davacının bu kararlar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesi ve özlük haklarının iadesine karar verilmesine yönelik isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava açıldıktan dört buçuk yıl sonra dosyanın Dairece karara bağlandığı, makul sürede yargılanma ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiği, hiçbir zaman Devlete sadakat yükümlülüğüne aykırı hareket etmediği, mesleğinin gerektirdiği tarafsızlık ve bağımsızlık ilkelerinden ayrılmadığı, kimsenin emir, talimat ya da baskısı ile mesleğini icra etmediği, meslekten çıkarma kararında işlenildiği iddia edilen eylem ile bu eylemleri işlediği iddia edilen hakim ve savcılar arasında uygun bir illiyet bağının somut bilgi ve belgelerle ortaya konulmadığı, tanık ifadelerinin somut bir görgü ve bilgiye dayanmadığı, ifade sahibinin kendisinde oluşan kanaati aktardığı, herhangi bir kişinin talimatı üzerine YARSAV'a kayıt olmadığı, buna ilişkin bir delil bulunmadığı, ByLock verilerinin kanuna ve hukuka aykırı olarak elde edildiği, ön yargılı ve hatalı olduğu, soruşturma ve yargılamalarda inisiyatifin MİT'e bırakıldığı, işlemi tesis eden HSK'nın bağımsız ve tarafsız bir kurul olmadığı, dava konusu işlemin hakimlik ve savcılık teminatına aykırı olduğu, soruşturma yapılmadığı ve savunma hakkının ihlal edildiği, lekelenmeme hakkının, suç ve cezaların şahsiliği ilkesinin, adil yargılanma hakkının, kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesinin, özel yaşamın gizliliği ve ayrımcılık yasağının, ölçülülük ve masumiyet ilkesinin, ifade özgürlüğünün, kamu hizmetine girme hakkının ihlal edildiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 24/05/2021 tarih ve E:2017/2085, K:2021/1431 sayılı kararının ONANMASINA,
3.Adli yardım kararından dolayı ertelenmiş olan temyiz aşamasına ilişkin yargılama giderinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Dairesince müzekkere yazılmasına,
4. Kesin olarak, 23/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.




























Full & Egal Universal Law Academy