Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/1642 Esas 2020/2758 Karar
Karar Dilini Çevir:
Danıştay
Dairesi: İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2020/1642
Karar No: 2020/2758
Karar Tarihi: 30.11.2020





DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2020/1642 E.  ,  2020/2758 K.
"İçtihat Metni"

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/1642
Karar No : 2020/2758
TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) :1-…

110- …
VEKİLLERİ : Av. …
KARŞI TARAF : I- (DAVALILAR) :
1- …
2- … Bakanlığı
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …
II- (DAVALILAR YANINDA MÜDAHİLLER) :
1- … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
2- … Konut İmar Plan Turizm Ulaşım Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Altıncı Dairesinin 13/11/2019 tarih ve E:2019/2527, K:2019/10930 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 13/01/2017 tarih ve 29947 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, İstanbul ili, … ilçesi, … Mahallesi sınırları içerisinde bulunan ve dava konusu Bakanlar Kurulu kararına ekli kroki ile listede sınır ve koordinatları gösterilen alanın, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun'un Ek-1. maddesi uyarınca riskli alan ilan edilmesine ilişkin 27/12/2016 tarih ve 2016/9707 sayılı Bakanlar Kurulu kararının iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Altıncı Dairesinin 13/11/2019 tarih ve E:2019/2527, K:2019/10930 sayılı kararıyla;
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın, "Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması" başlıklı 13 ve "Mülkiyet hakkı" başlıklı 35. maddelerine, 20/03/1952 tarihinde kabul edilen İnsan Haklarının ve Temel Özgürlüklerinin Korunmasına İlişkin Sözleşme'nin, Türkiye tarafından 19/03/1954 tarihinde onaylan Ek-1 Nolu Protokol'ün "Mülkiyetin Korunması" başlıklı 1. maddesine, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun'un işlem tarihinde yürürlükte olan 2. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendi ile Ek-1. maddesine ve Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliği'nin işlem tarihinde yürürlükte olan “Riskli alanın tespiti” başlıklı 5. maddesine yer verildikten sonra,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile 6306 sayılı Kanun ve anılan Kanun'un Uygulama Yönetmeliği uyarınca hazırlanan ve dava konusu işlemin dayanağını oluşturan teknik rapor ile gerekçe raporunun birlikte incelenmesinden;
23.607,78 m2 büyüklüğünde olan ve mülkiyeti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına ait tek parselden oluşan işleme konu alandaki yapıların büyük bir kısmının 1999 yılında meydana gelen depremden önce inşa edildiği ve yürürlükte bulunan yapı denetimi şartlarını sağlamadığı,
Alanda bulunan toplam 56 adet binadan 34'ünün yığma, 22'sinin betonarme yapım tekniğiyle yapıldığı ve tamamının ruhsatsız olduğu; 6306 sayılı Kanun'un ilgili maddesi uyarınca yeter şart olarak görülen %65'lik ruhsatsız yapı oranı sınırının %100'lük seviye ile aşıldığı,
Güvensiz yapı stoğuna, niteliksiz çevre ve yüksek yapılaşma yoğunluğuna sahip alanda, İstanbul ili ve çevresindeki deprem riski nedeniyle, bölgenin olası bir depreme hazırlıklı hale getirilmesi, fiziki ve sosyal kent dokusunun iyileştirilmesi, alt ve üst yapı hizmetlerinin tamamlanması, estetik ve fonksiyonel yaşam alanlarının oluşturulması için dönüşümün gerçekleşmesi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davacılar tarafından, 6360 sayılı Kanun ve Uygulama Yönetmeliği uyarınca, alanın zemin yapısı veya üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybı riski taşıdığının teknik raporla ortaya konulmadığı, gereken analizlerin ve zemin etüdlerinin yapılmadığı, binalardan numune alınmadığı, alandaki yapıların belediyenin izin ve denetimi altında inşa edildiği, bugüne kadar meydana gelen depremler nedeniyle herhangi zarara uğranılmadığı, dava konusu işlemde kamu yararı bulunmadığı ve idarenin takdir yetkisini hukuka aykırı olarak kullandığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI : Davalı idarelerden Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile yanında müdahil … İstanbul Konut İmar Plan Turizm Ulaşım San. ve A.Ş. tarafından, Danıştay Altıncı Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuş olup, Cumhurbaşkanlığı ve davalı idareler yanında diğer müdahil Eyüpsultan Belediye Başkanlığı tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 20/A maddesi uyarınca gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacıların temyiz istemlerinin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Altıncı Dairesinin temyize konu 13/11/2019 tarih ve E:2019/2527, K:2019/10930 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 30/11/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.






























Full & Egal Universal Law Academy