Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2019/2086 Esas 2021/301 Karar
Karar Dilini Çevir:
Danıştay
Dairesi: İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2019/2086
Karar No: 2021/301
Karar Tarihi: 17.02.2021





DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2019/2086 E.  ,  2021/301 K.
"İçtihat Metni"

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2019/2086
Karar No : 2021/301
TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1-… Birliği
VEKİLİ: Av. …
2- … Odası
VEKİLİ: Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Sekizinci Dairesinin 14/02/2019 tarih ve E:2013/9373, K:2019/1002 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Ziraat Mühendisi olan davacının, istihdamı zorunlu personel olarak görev yapabilmesi için fotoğraflı kimlik belgesi verilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlem ve dayanağı TMMOB Yönetim Kurulunun … tarih ve … sayılı “Odalarımız tarafından düzenlenen kimlik, SMM vb. her türlü fotoğraflı belgelerde; Anayasa’nın 174. maddesi uyarınca türbanlı, başörtülü, sakallı gibi tanınmayı zorlaştırıcı fotoğrafların kabul edilmemesine ve kullanılmamasına” şeklindeki kararının iptali ile işlemler nedeniyle yoksun kalınan parasal hakların yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Sekizinci Dairesinin 14/02/2019 tarih ve E:2013/9373, K:2019/1002 sayılı kararıyla;
Düzenleyici işlem yönünden;
Bir düzenleyici işlemin, hiyerarşik olarak bağlı bulunduğu üst hukuk normlarında açık bir düzenlemeye yer verilmediği durumlarda bir hakkın kullanımının engellenmesi ya da kısıtlanması sonucunu doğuran bir başka düzenleme yapılmasının hukuken mümkün olmadığı,
Anayasa ve tarafı olduğumuz uluslararası sözleşmeler ile güvence altına alınan temel hak ve özgürlüklerin ancak bu maddelerde belirlenen sebeplerin varlığı halinde özlerine dokunulmaksızın ve bu sebeplere dayalı olarak kanunla kısıtlanabilmesinin mümkün olduğu, bu kısıtlamaların ise; Anayasa'nın özüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve laik cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamayacağının yine Anayasa'da düzenlendiği,
Bununla birlikte; Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Ziraat Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği'nde kimlik belgesine ilişkin kurallara yer verilirken, belgelerde kullanılacak fotoğrafların başı açık olarak çekilmiş olması gerektiği yönünde bir belirleme ya da sınırlama yapılmadığı gibi 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu'nda da bu yönde bir düzenleme bulunmadığı, öte yandan kimlik belgeleri ya da serbest çalışma belgelerinin, kişilerin tanınmalarına yarayan resmi bir belge olması nedeniyle kimliğe yapıştırılacak fotoğrafın da ilgililerin özelliklerini belirtecek nitelik taşıması, sahibinin kolayca tanınmasını sağlayacak şekilde olması gerekeceğinden tanınmayı zorlaştıracak başka hiçbir unsurun bulunmaması gerektiği,
Nitekim; Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik'te, nüfus ve uluslararası aile cüzdanlarına yapıştırılacak fotoğrafların niteliği belirlenirken kadınların alın, çene ve yüzleri açık olmak şartıyla başörtüsüyle fotoğraf verebileceğine işaret edildiği, böylece başörtülü olarak verilecek fotoğraf açısından da ölçütün bu şekilde ortaya konulduğu,
Bu bağlamda; Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Ziraat Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği'nin 12. maddesi gereği ziraat mühendislerinin, Türkiye’de mesleğini icra edebilmeleri için Odaya üye olmak ve bir kimlik belgesi almak zorunda oldukları, davacının ziraat mühendisliği mesleğini, kendi namına ve kamu kurum ve kuruluşları dışında serbest olarak yürüttüğü ve serbest meslek mensubu olduğu dikkat alındığında, en üstünde evrensel hukuk ilkeleri ve Anayasa'nın yer aldığı normlar hiyerarşisinde üst hukuk normlarını kısıtlayan, odaların belgelere yapıştıracağı fotoğrafların başı açık olarak çekilmiş olması gerektiğini kurala bağlayan … tarih ve … sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Yönetim Kurulu kararının, çalışma hakkını ihlal etmesi nedeniyle hukuka uygun olmadığı, aksinin kabul edilmesinin, anılan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği kararının idarenin kamu gücü kullanarak, evrensel hukuk ilkelerini ve Anayasa'da güvence altına alınan çalışma hakkını ihlal etmesine dayanak teşkil edeceği,
Bu durumda; yer verilen mevzuat hükümleri ve açıklamalardan anlaşılacağı üzere, Ziraat Mühendisleri Odası tarafından tanzim edilen kimlik belgesi başvurularında istenilen belge ve fotoğraflarda, başvuranın başının açık olacağına ilişkin herhangi bir düzenlemeye yer verilmediği, bu durumda serbest meslek mensubu olan davacının, ilgili oda tarafından tanzim edilen kimlik belgesini almadan çalışmasının mümkün olmadığı göz önüne alındığında, yapılan başvurunun, Anayasal bir hak olan çalışma hakkını kısıtlayıcı şekilde ve yasal bir dayanağı bulunmayan başı açık fotoğraf getirmesi gerektiğinden bahisle reddine ilişkin işlemin dayanağı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Yönetim Kurulunun … tarih ve … sayılı kararında yer alan "türbanlı, başörtülü," ibarelerinde hukuka uyarlık bulunmadığı,
Bireysel işlem yönünden;
Ziraat mühendisi olan davacının, davalı Ziraat Mühendisleri Odasına üyelik kaydının yapılması istemiyle 01/02/2013 tarihinde yaptığı başvurunun kabul edilerek 14/02/2013 tarihinde üyelik kaydının yapıldığı, sonrasında özel bir şirket ile 02/03/2013 tarihinde noter marifetiyle istihdamı zorunlu personel sözleşmesi imzaladığı, 23/07/2013 tarihli başvurusu ile de fotoğraflı kimlik belgesinin ve istihdamı zorunlu personel olarak görev yapabilmesi için yönetici belgesinin tanzim edilerek tarafına verilmesini istediği, bunun üzerine tesis edilen … tarih ve … sayılı Ziraat Mühendisleri Odası işlemi ile davacının başvurusunun, "Odalarımız tarafından düzenlenen kimlik, SMM vb. her türlü fotoğraflı belgelerde; Anayasa'nın 174. maddesi uyarınca türbanlı, başörtülü, sakallı gibi tanınmayı zorlaştırıcı fotoğrafların kabul edilmemesine ve kullanılmamasına" şeklindeki 02/12/1994 tarih ve 64 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Yönetim Kurulu kararına atıf yapılarak reddedilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı,
Dava konusu bireysel işlemin dayanağı olan … tarih ve … sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Yönetim Kurulu kararının Danıştay Sekizinci Dairesinin 12/09/2013 tarih ve E:2013/413 sayılı kararıyla yürütmesinin durdurulması üzerine davalı idare tarafından her ne kadar davacıya kimlik belgesi gönderildiği belirtilse de, dosyada yer alan belgelerden davacıya kimlik kartının davalı idarenin 03/01/2014 tarihli işlemi ile gönderildiği ancak kimlik kartında yer alan son kullanma tarihinin de 03/01/2014 olduğu, bu nedenle kimlik kartının kullanılmasının mümkün olmadığı,
Bu nedenle Anayasal bir hak olan çalışma hakkını kısıtlayıcı şekilde tesis edilen bireysel işlemde de hukuka uyarlık bulunmadığı,
Yoksun kalınan parasal hakların tazminine karar verilmesi istemi yönünden;
Anayasa'nın 125. maddesinin son fıkrasında idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğunun kurala bağlandığı,
Davalı idarenin gönderdiği kimlik kartının fiilen kulanılamaz olması nedeniyle davacının bir şirket ile imzaladığı ve bir yıl süreli olan istihdamı zorunlu olan personel sözleşmesinin feshedildiği, Danıştay Sekizinci Dairesinin 24/05/2018 tarihli ara kararı ile ilgili sözleşmenin fesih tarihi ve nedeninin sorulduğu, cevabi yazı ekinde yer alan belgeden davacının fotoğraflı istihdamı zorunlu personel belgesi ve kimlik kartı olmadığı gerekçesiyle sözleşmesinin 01/05/2013 tarihinde feshedildiğinin anlaşıldığı,
Bu durumda davalı idarenin işlemi nedeniyle davacının 01/03/2013 tarihinde brüt 3.771,46-TL üzerinden bir yıl süreyle imzaladığı sözleşmenin 01/05/2013 tarihinde feshedilmesi nedeniyle davacının alamadığı maaşlarının davalı idarelerce tazmin edilmesinin gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlemlerin iptaline, davacının sözleşmesinin feshedilmesi nedeniyle alamadığı maaşlarının idari başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI: Davalı idareler, tarafından, istihdamı zorunlu personelin, istihdamı zorunlu personel belgesi ile gıda işletmelerinde çalışabildikleri, çalışmaya esas olan belgenin oda kimliği olmadığı, istihdamı zorunlu personel onay belgesi olduğu, Bakanlığın istihdamı zorunlu personel kontrollerini bu belge üzerinden yaptığı, belgesinin düzenlendiği tarihten itibaren bir yıl geçerliliği olduğu, bir yıl sonra odaya vize zorunluluğunun bulunduğu, davacı tarafından 2015 yılında vize işlemi yaptırılmadığı, açılan davanın iyiniyetli olmadığı, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, Danıştay Sekizinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçelerinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz istemlerinin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından davalı idarenin yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçelerinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarelerin temyiz istemlerinin reddine,
2.Dava konusu işlemlerin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali ile yoksun kalınan parasal hakların idari başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine ilişkin Danıştay Sekizinci Dairesinin 14/02/2019 tarih ve E:2013/9373, K:2019/1002 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 17/02/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.




























Full & Egal Universal Law Academy