Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2019/1217 Esas 2020/3316 Karar
Karar Dilini Çevir:
Danıştay
Dairesi: İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2019/1217
Karar No: 2020/3316
Karar Tarihi: 21.12.2020





DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2019/1217 E.  ,  2020/3316 K.
"İçtihat Metni"

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2019/1217
Karar No : 2020/3316
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı-…
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay İkinci Dairesinin 07/03/2019 tarih ve E:2016/656, K:2019/1080 sayılı kararının davanın reddine ilişkin kısmı ile aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesine ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … ili, …Yatılı Bölge Okulunda Müdür Başyardımcısı olarak görev yapan davacının, müdür başyardımcılığı görevinin sona erdirilmesine ilişkin işlemin, 10/06/2014 tarih ve 29026 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Görevlendirilmelerine İlişkin Yönetmeliğin Geçici 1. maddesinin iptali ile anılan işlemlere dayanak gösterilen 652 sayılı Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 37. maddesinin 6528 sayılı Kanun'un 22. maddesiyle değişik 8. fıkrası ile aynı KHK'ya 6528 sayılı Kanun'un 25. maddesiyle eklenen Geçici 10. maddenin 8. fıkrasının Anayasa'ya aykırı olduğundan bahisle iptali talebiyle Anayasa Mahkemesine başvurulması istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay İkinci Dairesinin 07/03/2019 tarih ve E:2016/656, K:2019/1080 sayılı kararıyla; davacının Anayasa'ya aykırılık iddiası yerinde görülmeyerek,
10/06/2014 tarih ve 29026 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Görevlendirilmelerine İlişkin Yönetmeliğin Geçici 1. maddesinin iptali istemi yönünden;
Dava konusu Yönetmeliğin "Mevcut yöneticiler" başlıklı Geçici 1. maddesinde, "(1) Aynı unvanda olmak üzere, 14/3/2014 tarihi itibarıyla görev süreleri dört yıl ve daha fazla olan yöneticilerin görevi, 2013-2014 ders yılının bitimi tarihinde başka bir işleme gerek kalmaksızın sona erer. Görev süreleri 14/3/2014 tarihi itibarıyla dört yıldan daha az olan yöneticilerin görevi ise, dört yıllık sürenin tamamlanmasını takip eden ilk ders yılının bitimi itibarıyla başka bir işleme gerek kalmaksızın sona erer.
(2) Bu maddenin birinci fıkrasına göre yöneticilik görevi 2013-2014 ders yılının bitiminde sona eren müdür, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcıları, bu Yönetmelikte öngörülen usul ve esaslara göre yerlerine görevlendirilen yöneticiler göreve başlayana kadar görevlerine devam eder." hükmüne yer verildiği,
Diğer taraftan; 10/06/2014 tarih ve 29026 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan -ve dava konusu olan- Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Görevlendirilmelerine İlişkin Yönetmeliğin, 06/10/2015 tarih ve 29494 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Görevlendirilmelerine Dair Yönetmeliğin 35. maddesiyle yürürlükten kaldırıldığı, karar tarihi itibarıyla mevcut olmayan Yönetmelik hükmünün iptali istemiyle açılan davanın bu yönden konusuz kaldığı,
Ancak, dava konusu bireysel işlemin, tesis edildiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre irdeleneceği, bireysel işlemin tüm hukuki sonuçları ile birlikte ortadan kaldırılmadığı sürece, anılan işlemin dayanağı olan düzenleyici işlemin sonradan yürürlükten kaldırılmasının, söz konusu bireysel işlemle ilgili olarak açılan davanın sonuçlanmasına engel oluşturmayacağı,
… ili, … Yatılı Bölge Okulunda Müdür Başyardımcısı olarak görev yapan davacının, müdür başyardımcılığı görevinin sona erdirilmesine ilişkin işlemin iptali istemi yönünden;
652 sayılı Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 37. maddesinin (Millî Eğitim Temel Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair 01/03/2014 tarih ve 6528 sayılı Kanun’un 22. maddesiyle değişik) 8. fıkrasında; "Okul ve Kurum Müdürleri, İl Millî Eğitim Müdürünün teklifi üzerine, Müdür Başyardımcısı ve Yardımcıları ise Okul veya Kurum Müdürünün inhası ve İl Millî Eğitim Müdürünün teklifi üzerine Vali tarafından dört yıllığına görevlendirilir. Bu görevlendirmelerin süre tamamlanmadan sonlandırılması, süresi dolanların yeniden görevlendirilmesi ile bu fıkranın uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir. Bu fıkra kapsamındaki görevlendirmeler özlük hakları, atama ve terfi yönünden kazanılmış hak doğurmaz." kuralına; yine 652 sayılı KHK'nın (6528 sayılı Kanun'un 25. maddesiyle eklenen) Geçici 10. maddesinin 8. fıkrasında ise; "Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla halen Okul ve Kurum Müdürü, Müdür Başyardımcısı ve Yardımcısı olarak görev yapanlardan görev süresi dört yıl ve daha fazla olanların görevi, 2013-2014 ders yılının bitimi itibarıyla başka bir işleme gerek kalmaksızın sona erer. Görev süreleri dört yıldan daha az olanların görevi ise bu sürenin tamamlanmasını takip eden ilk ders yılının bitimi itibarıyla başka bir işleme gerek kalmaksızın sona erer." kuralına yer verildiği,
Dava konusu bireysel işlemin tesis edildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan ve 10/06/2014 tarih ve 29026 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Görevlendirilmelerine İlişkin Yönetmeliğin Geçici 1. maddesiyle; 652 sayılı KHK'ya, 6528 sayılı Kanun'un 25. maddesi ile eklenen Geçici 10. maddenin 8. fıkrasına uygun benzer nitelikte bir düzenlemeye yer verilerek; aynı unvanda olmak üzere, 14/03/2014 tarihi itibarıyla görev süreleri dört yıl ve daha fazla olan yöneticilerin görevinin, 2013-2014 ders yılının bitimi tarihinde başka bir işleme gerek kalmaksızın sona ereceği, görev süreleri 14/03/2014 tarihi itibarıyla dört yıldan daha az olan yöneticilerin görevinin ise, dört yıllık sürenin tamamlanmasını takip eden ilk ders yılının bitimi itibarıyla başka bir işleme gerek kalmaksızın sona ereceğinin belirtildiği,
Diğer taraftan, Anayasa Mahkemesinin (24/07/2015 tarih ve 29424 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan) 13/07/2015 tarih ve E:2014/88, K:2015/68 sayılı kararıyla, 652 sayılı Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 37. maddesinin 6528 sayılı Kanun'un 22. maddesiyle değişik 8. fıkrası ile aynı KHK'ya 6528 sayılı Kanun'un 25. maddesiyle eklenen Geçici 10. maddenin 8. fıkrasının, Anayasa'ya aykırı olmadığına ve iptal talebinin reddine karar verildiği,
Bu durumda, 652 sayılı KHK'nın Geçici 10. maddesinin 8. fıkrası ile; okul ve kurum müdürü, müdür başyardımcısı ve yardımcısı olarak görev yapanlardan görev süresi dört yıl ve daha fazla olanların görevinin, 2013-2014 ders yılının bitimi itibarıyla başka bir işleme gerek kalmaksızın sona ereceğinin düzenlenmiş olması ve anılan hükmün iptali istemiyle açılan davanın Anayasa Mahkemesince reddedilmesi hususu dikkate alındığında; dört yıldan fazla bir süredir müdür yardımcılığı görevini yürüten davacının, yöneticilik (müdür başyardımcılığı) görevinin sona erdirilmesine ilişkin dava konusu bireysel işlemde işlem tarihi itibarıyla mevzuata ve hukuka aykırılık bulunmadığı,
Öte yandan, dava konusu bireysel işlemin hukuki denetimi yapılırken, bireysel işlemin dayanağı olan ve yürürlükten kalkan düzenleyici işlemlerin hukuki incelemesi yapılarak, bu düzenlemelerin hukuka ve mevzuata aykırı olmadığı yönünde tespitlerde bulunulması halinde, yürürlükten kalkmasına bağlı olarak hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilen Yönetmelik maddesi nedeniyle, davalı idarenin, davada haksız çıkan taraf olarak kabulüyle yargılama giderlerinden sorumlu tutulmasına olanak bulunmadığı sonucuna varıldığı, nitekim, benzer bir konudaki Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 06/04/2016 tarih ve E:2015/234, K:2016/1432 sayılı kararının da bu yönde olduğu gerekçesiyle,
Dava konusu düzenleyici işlemin iptali istemi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, bireysel işlemin iptali istemi yönünden ise davanın reddine, 178,90-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 2.475,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Yönetmelikle hem düzenleyici işlemin hem de bireysel işlemin tesis edildiği, yapılan bu işlemlerin sebebinin ilgilinin dava açma hakkının önlenmesine yönelik olduğu, bu hususun yargı makamınca incelenip denetlenmesi bu işlemlerle aynı zamanda işlem tesis edildiği kanaatine varılması durumunda işin esası hakkında karar verilmesinin gerektiği, okul müdür başyardımcılığı kadrosuna atamasının yapıldığı zamanda yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre şartları taşıması nedeniyle atamasının yapıldığı, dava konusu işlemle kazanılmış hakkının elinden alındığı, Anayasa'ya aykırılık iddiasında bulunmasına karşın Anayasa Mahkemesine başvurulmamasının usul ve yasaya aykırı olduğu, tüm yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay İkinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının temyize konu davanın reddine ilişkin kısmı ile yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin kısmının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden davacının yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın davanın reddine ilişkin kısmı ile davacı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesine ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bu kısımlarının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Dava konusu düzenleyici işlem yönünden karar verilmesine yer olmadığına, bireysel işlem yönünden davanın reddine yönelik Danıştay İkinci Dairesinin 07/03/2019 tarih ve E:2016/656, K:2019/1080 sayılı kararının, temyize konu davanın reddine ilişkin kısmı ile davacı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesine ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
4. Kesin olarak, 21/12/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.





























Full & Egal Universal Law Academy