Danıştay 8. Daire 2021/6824 Esas 2022/6317 Karar
Karar Dilini Çevir:
Danıştay
Dairesi: 8. Daire
Esas No: 2021/6824
Karar No: 2022/6317
Karar Tarihi: 07.11.2022




T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/6824
Karar No : 2022/6317
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … A.Ş
VEKİLİ : Av….
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, davalı idarenin … tarih, … sayı ve "usulsüz su kullanımı" konulu işlemi ile anılan işlemin dayanağı olan Mardin Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliğinin 5. maddesi (c) bendinin tamamının ve 24/1-b maddesinin "…'nun su ve kanalizasyon hizmetlerinden yararlanmamasına rağmen" ibaresinin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen tarih … ve E:…, K:…sayılı kararında; Kanalizasyon hizmetlerinden yararlanmamasına rağmen, kendi imkânlarıyla elde ettikleri suyu kullanarak atıksu üreten aboneler ile su kullanan ve atıksularını doğrudan veya dolaylı olarak kanala, alıcı ortamlara deşarj eden tesis ve işletmelerin özellikleri dikkate alınarak varsa sayaçla ölçülen sarfiyat üzerinden veya çalışan kişi sayısına bağlı olarak hesaplanan su tüketimi üzerinden kullanılmış suları uzaklaştırma bedeli alınacağının düzenlendiği düzenleme ile ...'nun su ve kanalizasyon hizmetlerinden birlikte yararlanan veya yalnızca su hizmetlerinden yararlanan aboneler ve kendi imkanlarıyla elde ettikleri suyu ...'nun kanalizasyon ve kullanılmış suların uzaklaştırılması hizmetlerinden yararlanarak deşarj eden aboneler ile kendi imkanlarıyla elde ettikleri suyu kullanarak atıksu üreten aboneler arasında eşit bir düzenlemeye gidildiği her üç abone tipinde de ortak unsur, ...'nun sunduğu su ve kanalizasyon hizmetinden yararlansa da yararlanmayıp kendi imkanlarıyla elde ettiği suyu kullansa da, atıksu üretilmesi ve üretilen bu atıksuların deşarj edilmesi görevinin ilgili mevzuatta davalı idarenin görev alanında tanımlanması olduğu, atık suların zararsız hale getirilmesinin belediyelerin ve ilgili kuruluşların görevi içerisinde olduğu, dolayısıyla her abonenin kullandığı su kadar atık su üreteceği ve tarife gereğince hesaplanan su tüketimi üzerinden işletmelerin kullanılmış suları uzaklaştırılma bedeli ödemesi gerektiği hususları birlikte değerlendirildiğinde, 30/12/2015 tarihli işlemin dayanağı olan Yönetmeliğin 5. maddesinin (c) bendi ile 24. maddesinin (b) bendinin "...'nun su ve kanalizasyon hizmetlerinden yararlanmamasına rağmen" ibaresinde hukuka ve mevzuat hükümlerine aykırılık bulunmadığı, öte yandan, davacının 01/06/2015 tarihinde yapılan denetimde usulsüz su kullandığının tespit edildiği, davacı tarafından izinler alınarak açılan kuyulardan su temin edildiği belirtilse de, kendi imkanlarıyla elde ettiği suyu kullanarak atıksu üreten kişilerin de aboneliklerinin yapılmasının mevzuat gereği olduğu anlaşıldığından, davacının resen abone yapılmasına ve geriye dönük olarak tahakkuk çıkarılmasına ilişkin dava konusu … tarihli ve … sayılı işlemde de hukuka aykırılık görülmemiştir gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi … tarih E:…, K:… sayılı kararıyla kendi imkanları ile su temini eden ve ...'nun kanalizasyon ve kullanılmış suların uzaklaştırılması hizmetlerinden yararlanmayan kişiler için Yasada öngörülen hizmetten faydalanma şartı gerçekleşmediği halde bu durumdaki kişilerle ilgili olarak Yönetmelik ile yeni bir abone türü belirlenmesine dair işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçeyle istinaf başvurusunun kabulüne İdare Mahkemesi kararının kaldırılmasına dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bu kararın temyizi üzerine Danıştay Sekizinci Dairesinin 09/03/2011 tarih, E:2019/9622, K:2021/1394 sayılı kararıyla atık suların nihai bertarafı ve uzaklaştırılması suretiyle zararsız hale getirilmesinin belediyelerin ve ilgili kuruluşların görevi içerisinde olduğu gerekçesiyle temyize konu istinaf kararının bozulmasına karar verilmiştir.
… Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi … tarih, K:…, K:… sayılı kararıyla bozma kararına uyarlık idare Mahkemesine yönelik istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, davalı idareden kanalizasyon ve atıksu altyapı tesisi anlamında herhangi bir hizmet alınmadığı, bu nedenle hizmetten yararlanma koşulunun gereçekleşmediği, ... Genel Müdürlüğü Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği ile üst hukuk normunda yer almayan abone türünün bu yönetmelik ile belirlendiği bu durumun hukuk aykırı olduğu belirtilerek istinaf kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NIN DÜŞÜNCESİ :Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek ve dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı işletmeye ait … Mah. … adresinde bulunan … Tesisleri'ne ... Kaçak Su Araştırma ve Denetleme Servisinin 01/06/2015 tarihinde yaptığı denetim sonucunda usulsüz su kullanıldığı tespit edilerek tutanakla kayıt altına alındığı, Tarifeler Yönetmeliği'nin 53. maddesi 2. fıkrası gereğince de … nolu sicil numarası ile davacı işletmenin resen abone yapılarak ... kuruluş (31/03/2014 tarihinden 31/12/2015 tarihine kadar) geriye dönük 3.840,000 m³ karşılığında 7.438.848,00 TL borç çıkarılmasına ilişkin ... Genel Müdürlüğü Abone İşleri Daire Başkanlığı'nın … tarih ve … sayılı işleminin tesisi üzerine, davacı işletme tarafından kuyu suyu kullanımına rağmen atık su ücreti ödemesinin hukuka aykırı olduğu, davalı idare tarafından resen sayaç takılması ile abonelik yapılması işleminin hukuka aykırı olduğu belirtilerek, 30/12/2015 tarihli işlem ile bu işlemin dayanağı olduğu belirtilen, Mardin Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliğinin 5. maddesi (c) bendinin tamamı ile 24. maddesinin 1-b bendinin "...'nun su ve kanalizasyon hizmetlerinden yararlanmamasına rağmen" ..ibaresinin iptaline karar verilmesi istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 124. maddesinde, "Cumhurbaşkanı, bakanlıklar ve kamu tüzel kişileri, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla yönetmelikler çıkarabilirler." hükmüne yer verilmiştir.
2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 11. maddesinin 6. fıkrası "...Atıksu altyapı sistemlerini kullanan ve/veya kullanacaklar, bağlantı sistemlerinin olup olmadığına bakılmaksızın, arıtma sistemlerinden sorumlu yönetimlerin yapacağı her türlü yatırım, işletme, bakım, onarım, ıslah ve temizleme harcamalarının tamamına kirlilik yükü ve atıksu miktarı oranında katılmak zorundadırlar. Bu hizmetlerden yararlananlardan, belediye meclisince ve bu maddede sorumluluk verilen diğer idarelerce belirlenecek tarifeye göre atıksu toplama, arıtma ve bertaraf ücreti alınır. Bu fıkra uyarınca tahsil edilen ücretler, atıksu ile ilgili hizmetler dışında kullanılamaz." hükmünü içermektedir.
2560 sayılı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Kurulu ve Görevleri Hakkında Kanun'un 13. maddesinde "İSKİ'nin gelirleri aşağıdaki kaynaklardan sağlanır: a) Su satışı va kullanılmış suların uzaklaştırılmasına karşılık, tarifesine göre abonelerden alınacak ücretler, b) Belediye Gelirleri Kanunu uyarınca, su ve kanalizasyon tesislerinden yararlananlardan ilgili belediye adına alınacak katılma payları, c) Hizmet alanındaki belediyelerin, İller Bankasınca 2380 sayılı "Belediyelere ve İl Özel İdarelerine Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Kanun" gereğince nüfus esasına göre dağıtılan paylardan bu bankaca tutularak İSKİ'ye gönderilecek % 10'lar, d) Büyük ve temel yatırım programları karşılığında Devletçe yapılacak yardımlar, e) İSKİ'ye devredilecek tesis ve işletmelerden sağlanan gelirler, f) Şahıs, kurum ve kuruluşlar için yapılan özel hizmetlerden alınacak ücretlerle ortaklıklardan ve üretilen malların satışlarından elde edilecek gelirler, g) Her türlü yardım ve bağışlar ile diğer gelirler"; "Tarife tespit esasları" başlıklı 23.maddesinde" Su satışı, kanalizasyon tesisi bulunan yerlerdeki kullanılmış suların uzaklaştırılması, septik çukurların boşaltılması giderleri için ayrı tarifeler yapılır. Bu tarifelerin tespitinde, yönetim ve işletme giderleri ile,amortismanları doğrudan gider yazılan (aktifleştirilmeyen) yenileme,ıslah ve tevsi masrafla ve (…) (2) bir kar oranı esas alınır. Tarifelerin tespiti ile tahsilatla ilgili usul ve esaslar bir yönetmelik ile belirlenir." Şebeke olmayan yerlerde yapılacak tesisler" başlıklı 24.maddesinde Şehir kanalizasyon şebekesinin henüz tesis edilmediği ve uygun bir boşaltma sağlanamayan alanlarda kullanılmış sular, sağlık ve fenni şartlara uygun septik çukurlara verilebilir. Bunların İSKİ'nin belirteceği esaslara uygun olarak yapılması gereklidir. Kuruluş yeri bakımından şehir şebekesinden ayrı ve özel boşaltma tesisi yapması zorunlu bulunan,durumları özellik taşıyan müesseseler bu tesisleri İSKİ'nin izin ve denetimi altında yaparlar." hükümlerine yer verildikten sonra Ek 5.maddesinde, bu Kanunun diğer büyükşehir belediyelerinde de uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.
27.10.2010 tarihli 27742 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Atıksu Altyapı Ve Evsel Katı Atık Bertaraf Tesisleri Tarifelerinin Belirlenmesinde Uyulacak Usul Ve Esaslara İlişkin Yönetmeliğin 4/m fıkrası; "Ücret: ... 2560 sayılı Kanunun 13 üncü maddesi uyarınca alınan kullanılmış suları uzaklaştırma bedelini de içerecek şekilde; atıksu ve evsel katı atık ile ilgili verilen tüm hizmetler karşılığında tam maliyet esaslı tarifeye göre belirlenen toplam sistem maliyetini karşılamak üzere evsel katı atık ve atıksu hizmetlerinden yararlananlar tarafından ödenmesi gereken parasal değeri" hükmünü, " Abonelik" başlıklı 10. maddesi, "Atıksu altyapı yönetimlerinin hizmet vermekle yükümlü olduğu tüm gerçek ve tüzel kişilerin abone olması zorunludur." hükmünü, "Sayaç zorunluluğu" başlıklı 11. maddesi "Atıksu altyapı yönetimlerinin verdiği su ve/veya atıksu hizmetlerinden yararlananlardan hem su hem de atıksu abonesi olanlar su sayacı, sadece atıksu abonesi olanlar atıksu sayacı taktırmakla ve işler durumda muhafaza etmekle yükümlüdürler ... " hükmünü içermektedir.
... Genel Müdürlüğü Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği'nin "Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar" başlıklı 1. maddesinde, bu Yönetmeliğin, 13/03/2014 tarih ve 2014/6072 Sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile Mardin Büyükşehir Belediyesinde Su ve Kanalizasyon hizmetlerini yürütmek üzere 31/03/2014 tarihinden itibaren kurulan (...) Mardin Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğünün su satışı ve kullanılmış su bedeli ile ilgili tarifelerinin tespiti, tarife tespitinde esas alınacak hususların belirlenmesi ile tespit edilecek bedellerin tahsili ve abonelere verilecek hizmetlere ilişkin usul ve esasların belirlenmesi amacıyla hazırlandığı, "Kapsam" başlıklı 2. maddesinde, bu Yönetmeliğin, 2560 sayılı İSKİ Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun 1 inci maddesiyle belirlenen görev alanı içerisinde, her türlü su kaynaklarından sağlanan içme, kullanma ve endüstri suyunun tüketicilere ulaştırılması ve kullanımdan sonra uzaklaştırılmasına ilişkin her türlü hizmet, bedel, pay, teminat ve yaptırımların tespiti ile bunların tahakkuk ve tahsiline ilişkin usul ve esasları kapsadığı belirtilmiş, "Abone Tanımı Ve Türleri" başlıklı 5. maddesinde ise; (1)... Genel Müdürlüğü ile sözleşme yapan gerçek ve tüzel kişilere "Abone" adı verilir. Üç türlü abone vardır. a) ...'nun Su ve Kanalizasyon hizmetlerinden birlikte yararlanan veya kanal bağlantısı olmayıp yalnızca su hizmetlerinden yararlanan aboneler. Bu tip abonelere su satış tarifesi ile birlikte kullanılmış suların uzaklaştırılması tarifesi, hizmetler ve teminatlar tarifesi ve yaptırımlar tarifesi uygulanır. b) Kendi imkânlarıyla su temin eden ve ... nun yalnızca kanalizasyon ve kullanılmış suların uzaklaştırılması hizmetlerinden yararlanan aboneler. Bu tip abonelere kullanılmış suların uzaklaştırılması tarifesi, hizmetler ve teminatlar tarifesi ve yaptırımlar tarifesi uygulanır. c) Kendi imkânlarıyla elde ettikleri suyu kullanarak atıksu üreten aboneler. Bu tip abonelere kullanılmış suların uzaklaştırılması tarifesi, hizmetler ve teminatlar tarifesi ve yaptırımlar tarifesi uygulanır" hükmüne yer verilmiş, "Abonelerin Gruplandırılması Ve Tarife Uygulaması" başlıklı 6. maddesinde ise, Abonelerin gruplandırılmasıyla, tarifelerin uygulama esasları açıklanmış olup, h)bendin de yalnız Kullanılmış Suların Uzaklaştırılması Tarifesi Uygulanacak Aboneler 1)...'nun su hizmetlerinden yararlanmayıp yalnızca kanalizasyon hizmetlerinden yararlanan ya da kendi imkânlarıyla elde ettikleri suyu kullanarak atıksu üreten konut, resmi daire, işyeri ve sanayi tanımına giren özel ve tüzel kişilerdir. 2)Kuyu, kaptaj, havuz ve benzeri tesislerden veya tankerle yeraltı ve yüzeysel suları temin ederek kullanıp atan özel ve tüzel kişiler ...'ya başvurup abonelik sözleşmesi yapmak zorunda oldukları, Tahakkuk edecek bedel için 34. madde hükümleri uygulanır düzenlemesine, "Kanal Bağlantısı Olmayan Aboneler" başlıklı 24. maddesinin 1-b bendinde ise; ... nun su ve kanalizasyon hizmetlerinden yararlanmamasına rağmen; su kullanan ve atıksularını doğrudan veya dolaylı olarak kanala, alıcı ortamlara deşarj eden mesken, resmi daire, tesis, işletme gibi yerler özellikleri dikkate alınarak, varsa sayaçla ölçülen sarfiyat üzerinden veya 23. maddedeki yöntemlerle hesaplanan su tüketimi üzerinden kullanılmış suların uzaklaştırılması bedeli alınacağı, "kullanılmış suların uzaklaştırılması tarifesi" başlıklı 34. maddesinde; (1)... nun su ve kanalizasyon hizmetlerinden yararlanan her abone tükettiği kadar suyu kirleteceğinden bunların nihai bertarafı ve uzaklaştırılması için "Kullanılmış Suların Uzaklaştırılması Bedeli ödemekle yükümlü olduğu düzenlemesine yer verilmiştir.
Aynı Yönetmeliğin "Kaçak ve Usulsüz Su Tüketimi Cezaları" başlıklı 53. maddesinin (2) bendinde; ruhsatlı ve imar mevzuatına uygun yapılarda, ...'nun kaçak su bağlantısı yaparak su kullananların abone olmalarını sağlamak için tek taraflı ve re'sen abone yapabileceği, ancak re'sen sözleşmenin kişiye kazanılmış hak teşkil etmeyeceği hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
15/11/2018 tarih ve 2018/6 sayılı Genel Kurul kararı ile Mardin Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği kabul edilmiş olup, anılan Yönetmeliğin "Yürürlükten Kaldırma" başlıklı 62. maddesinde; "... Genel Kurulu'nun 21/05/2014 tarih ve 2014/9 sayılı kararı ile kabul edilen Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği ile bu yönetmelikte sonradan yapılan tüm revize işlemleri yürürlükten kaldırılmıştır." düzenlemesi yer almıştır.
Bu bağlamda; dava konusu ... Genel Kurulu'nun … tarih ve … sayılı kararı ile kabul edilen ... Genel Müdürlüğü Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği'nin yürürlükten kaldırılması nedeniyle, Yönetmelik hakkında karar verilmesine hukuken olanak bulunmamakta ise de; Yönetmelik maddeleri dava konusu bireysel işlemin dayanağını oluşturduğundan işin esasının incelenmesi gerekmektedir.
23/11/1981 tarihinde yürürlüğe giren 2560 sayılı Kanunla bu hizmetleri yürütmek üzere İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı ayrı bir tüzel kişilik olarak İSKİ Genel Müdürlüğü kurulmuştur. Anılan Kanunun 2. maddesinde, içme, kullanma ve endüstri suyu ihtiyaçlarının her türlü yeraltı ve yer üstü kaynaklarından sağlanması ve ihtiyaç sahiplerine dağıtılması, kullanılmış sular ile yağış sularının toplanması, yerleşim yerlerinden uzaklaştırılması ve zararsız bir biçimde boşaltma yerine ulaştırılması veya bu sulardan yeniden yararlanılması, bu hizmetlerin yerine getirilmesi için her türlü tesisin etüt ve projesinin yapılması veya yaptırılması, bu projelere göre tesislerin kurulması veya kurdurulması, kurulu olanları devralıp işletme ve bunların bakım ve onarımını yapma, yaptırma, bölge içindeki su kaynaklarının, yeraltı sularının kullanılmış sularla ve endüstri artıkları ile kirletilmesini, bu kaynaklarda suların kaybına veya azalmasına yol açacak tesis kurulması ve bu tür faaliyetlerde bulunulmasını önlemenin, bu konuda her türlü teknik, idarî ve hukukî tedbiri alma, su ve kanalizasyon hizmetleri konusunda hizmet alanı içindeki belediyelere verilen görevleri yürütme ve bu konulardaki yetkileri kullanma su ve kanalizasyon idaresinin görevleri arasında sayılmış, 23. maddesinde ise su ve kanalizasyon idaresine su satışı, kanalizasyon tesisi bulunan yerlerdeki kullanılmış suların uzaklaştırılması, septik çukurların boşaltılması giderleri için tarifeler yapma, tarifelerin tespiti ve tahsilatla ilgili usul ve esasları belirlemek üzere yönetmelik çıkarma yetkisi verilmiş, aynı kanuna 05/06/1986 gün ve 3305 sayılı Kanunla eklenen Ek 5. madde ile de, bu Kanunun diğer Büyükşehir Belediyelerinde de uygulanması sağlanmıştır.
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 124. maddesi uyarınca, genel prensipleri yasa koyucu tarafından belirlenmek koşuluyla kanunların uygulanmasına yönelik ayrıntıların belirlenmesinin yürütme organına, bir başka ifadeyle idarelere bırakılmasının mümkün olduğu görülmektedir. Buna göre idareler, görev alanlarına ilişkin olarak yönetmelik dışında, yönerge, tebliğ, genelge gibi çeşitli adlar altında da düzenleme yapabilmektedirler. Ancak, idarelerin düzenleme yapmaya yönelik bu yetkisi, yasama organının çizdiği sınırlar içinde, başta Anayasa olmak üzere, kanun, Cumhurbaşkanlığı kararnameleri gibi üst hukuk normlarına aykırı olmamak şartıyla kullanılabilinir ve düzenlemeler arasındaki sözkonusu bu ilişki de "normlar hiyerarşisı" olarak adlandırılır.
Normlar hiyerarşisi kuramına göre hukuk düzeni, farklı kademede yer alan Anayasa, kanun, tüzük, yönetmelik ve diğer düzenleyici işlemlerden oluşan birçok normu içermekte ve her norm geçerliliğini bir üst basamakta yer alan normdan almaktadır. Bu nitelikleri gereği, dayandıkları üst hukuk normlarına aykırı hüküm ihtiva etmeleri mümkün değildir. Bu kuramın en belirgin özelliklerinden biri de, bir düzenlemenin hiyerarşik sıralamada daha altta bulunan bir düzenleme ile değiştirilememesi ve kaldırılamamasıdır. Dolayısıyla normlar hiyerarşisinde Kanunlardan alt sırada gelen Yönetmeliklerin de üst norm olan Kanunlara aykırı olamayacağı açıktır.
Diğer taraftan dava konusu uyuşmazlığın çözümlenebilmesi için Çevre Kanunun 11. maddesinin 6. fıkrasında yer alan mevzuat hükmünün incelenmesi gerekmektedir. Bahse konu hükmün ilk cümlesinde yer alan "... Atıksu altyapı sistemlerini kullanan ve/veya kullanacaklar ..." ibaresi ile kanun koyucu, atık su bedelinin oluşabilmesi için belirtilen alanda atıksu altyapı sisteminin varlığını ilk koşul olarak belirlemiştir. Diğer bir ifade ile atıksu altyapı hizmetinin verilmediği bir alanda ilgili idarelerin hizmet sunmadan atıksu ücretinin tahsil edilmesine yönelik düzenlemeler yapamayacağı hüküm altına alınmış; devamında ise "kullanan ve/veya kullanacaklar" ibaresiyle ikili bir ayrıma gidilmiştir.
Buna göre atıksu altyapı sistemlerini kullanan ibaresinden, suyu kullanıp atıksu üretenler, kullanacaklar ibaresinden ise atıksu altyapı sistemlerinden gelecekte faydalanma ihtimali olanların anlaşılması gerekmektedir. Altyapı sistemini kullanan abonelerin arıtma sistemlerinden sorumlu yönetimlerin yapacağı her türlü yatırım, işletme, bakım, onarım, ıslah ve temizleme harcamalarının tamamına kirlilik yükü ve atıksu miktarı oranında katılmak zorunda olduğu hususunda tereddüt bulunmamakta olup tereddüt hasıl olan ve tartışılması gereken kısım ise var olan atıksu altyapı kanalizasyon sistemini ileride kullanacaklar ibaresinden ne anlaşılması gerektiği hususudur. Bu durumda kullanacaklar açısından var olan altyapı sistemini iradi olmayan sebeplerden ötürü hali hazırda kullanamayan ancak ileride kullanma ihtimali olan aboneler olarak algılanması gerektiği, bu nedenle kullanacaklar sıfatına haiz abonelerin sadece yatırım, işletme, bakım, onarım maliyetlerine katılma durumlarının söz konusu olduğu, atıksu üretmeyenlerden ise dönemsel olarak ücret talebinin mümkün olmadığı kanaatine varılmıştır.
Öte yandan 2560 sayılı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Kurulu ve Görevleri Hakkında Kanun'un 13. ve 23. maddelerinde yer verilen "su ve kanalizasyon tesislerinden yararlananlardan" ibaresi ile atık su bedelinin ancak kanalizasyon hizmetinden faydalandırılması durumunda tahsil edilebileceği hüküm altına alınmıştır.
Ayrıca … Altyapı Ve Evsel Katı Atık Bertaraf Tesisleri Tarifelerinin Belirlenmesinde Uyulacak Usul Ve Esaslara İlişkin Yönetmeliğinin yukarıda sayılan maddelerinde de hizmetten yararlanma ve hizmetin varlığı koşulu atık su ücretinin tahakkukunda esas olarak karşımıza çıkmaktadır.
Bu değerlendirmeler doğrultusunda ... Genel Müdürlüğü Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği'nin 5.maddesinin (c) bendi açısından;
Davalı idare tarafından abone türleri belirlenirken ...'nun Su ve Kanalizasyon hizmetlerinden birlikte yararlanan veya kanal bağlantısı olmayıp yalnızca su hizmetlerinden yararlanan aboneler ile kendi imkânlarıyla su temin eden ve ... nun yalnızca kanalizasyon ve kullanılmış suların uzaklaştırılması hizmetlerinden yararlanan aboneler şeklinde iki abone türüne ilaveten dava konusu edilen "Kendi imkânlarıyla elde ettikleri suyu kullanarak atıksu üreten aboneler" şeklinde bir abone türünün daha belirlendiği ancak 2510 sayılı Kanun'un genel amacının sunulan hizmete karşılık olarak belli bir ücret tahakkuku olduğu dikkate alındığında kendi imkanları ile su temin eden ve ... nun kanalizasyon ve kullanılmış suların uzaklaştırılması hizmetlerinden yararlanmayan kişiler için anılan yasa ile öngörülen hizmetten faydalanma şartı gerçekleşmediği halde bu durumdaki kişilerle ilgili olarak yönetmelikle yeni bir abone türü belirlenmesine yönelik düzenlemede hukuka uyarlık görülmemiştir.
"Kanal Bağlantısı Olmayan Aboneler" başlıklı 24. Maddesinin 1-b bendinde öngörülen ... nun su ve kanalizasyon hizmetlerinden yararlanmamasına rağmen; su kullanan ve atıksularını doğrudan veya dolaylı olarak kanala, alıcı ortamlara deşarj eden mesken, resmi daire, tesis, işletme gibi yerler özellikleri dikkate alınarak, varsa sayaçla ölçülen sarfiyat üzerinden veya 23. maddedeki yöntemlerle hesaplanan su tüketimi üzerinden kullanılmış suların uzaklaştırılması bedeli alınacağına ilişkin hüküm açısından;
Dava konusu ... Genel Müdürlüğü Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliğini dayanağı olan 2560 sayılı Kanun'un 13.ve 23. maddelerine göre; büyükşehir belediyeleri ancak belirlemiş oldukları tarifeler üzerinden kullanmış oldukları suların uzaklaştırılması hizmetine karşılık olmak üzere abonelerinden atık su bedeli adı altında bir ücret tahsil edebilecek olduğundan, ...'nun herhangi bir kanalizasyon ya da atıksuların uzaklaştırılması şeklinde bir hizmet sunmadan bedel tahakkuk ettirilmesini öngören Yönetmelik hükmünün de 2560 sayılı Kanuna aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.
Öte yandan, 2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 11. maddesinin 6. fıkrası; "... Atıksu altyapı sistemlerini kullanan ve/veya kullanacaklar, bağlantı sistemlerinin olup olmadığına bakılmaksızın, arıtma sistemlerinden sorumlu yönetimlerin yapacağı her türlü yatırım, işletme, bakım, onarım, ıslah ve temizleme harcamalarının tamamına kirlilik yükü ve atıksu miktarı oranında katılmak zorundadırlar. ..." hükmünü içermekte olup, "var olan kanalizasyon sistemini kullanacak olanlardan" atıksu ücreti alınması hususunu düzenlemektedir. Davacının işletmesinin bulunduğu yerde kanalizasyon hizmetinin bulunmadığı hususu birlikte değerlendirildiğinde, anılan kanun hükmünün işbu davada uygulama yeri de bulunmamaktadır.
Kaldı ki dosya içeriğinde bulunan ve dava konusu işlem tarihinden sonra Mardin Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünce tesis edilen 12/01/2016 tarih ve 110.03.02 sayılı işlem ile davacı tarafından üretilen atık suyun kapalı sistemde geri verildiğinin tespiti ve atıksu deşarj izni değerlendirmesinden muaf olduğu belirlenmiştir.
Bu itibarla, davanın reddi reddine ilişkin temyize konu Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Kullanılmayan … TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın yukarıda belirtilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine,
5. Kesin olarak 07/11/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.