Danıştay 8. Daire 2020/3901 Esas 2023/136 Karar
Karar Dilini Çevir:
Danıştay
Dairesi: 8. Daire
Esas No: 2020/3901
Karar No: 2023/136
Karar Tarihi: 25.01.2023




T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/3901
Karar No : 2023/136
DAVACI : … İnş. Otom. Gıda Besicilik İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
DAVACI YANINDA MÜDAHİL : … Odası Başkanlığı
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : … Bakanlığı
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …
DAVANIN KONUSU :
Turizm seyahat acentası ve sağlık turizmi alanında yetki belgesi sahibi olan davacı şirket tarafından, 10/01/2020 gün ve 31004 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Karayolu Taşıma Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 1. maddesi ile Yönetmeliğin 14. maddesinin birinci fıkrasına eklenen (e) bendi; 2/b maddesi ile Yönetmeliğin 24. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin (4) nolu alt bendinde yapılan değişiklik ile 14. maddesi ile Yönetmeliğin Ek 1. maddesinde yer alan ücret tablosunda yapılan değişikliğin iptali istenilmektedir.
DAVACININ İDDİALARI :
Dava konusu düzenlemelerin (A1) yetki belgeli firmaların hizmet vermesini zorlaştıran, eşitliğe aykırı düzenlemeler olduğu; sık yapılan mevzuat değişiklikleri ile çalışamaz duruma getirildikleri, belirlenen taşıt kriterlerinin sağlanmasının imkansız olduğu; yetki belgesi ücretlerinde yapılan zammın fahiş olduğu, düzenlemelerin Yasa'nın amaçlarına aykırı olduğu öne sürülmektedir.
DAVALININ SAVUNMASI :
Yönetmeliğin dayanağı olan Yasa'nın kendilerine düzenleme yapma yetkisi verdiği; (A1) belgeli firmaların kamu kurumlarına hizmet verenleri ile diğerleri arasında farklı ücret belirlenmesinin, hizmetlerin nitelikleri göz önünde bulundurulduğunda hukuka aykırı bir yönünün bulunmadığı, söz konusu yetki belgeli firmaların (UBER gibi) yasadışı faaliyette bulunduğu yönünde şikayetler olduğu, araç niteliklerinde yapılan değişikliklerle VIP taşımacılık yapılmasının sağlanmasının amaçlandığı; belge ücretlerinde yapılan değişiklikle sektöre girişin kontrol altına alındığı, dava konusu Yönetmelik öncesi yürürlükte olan 2009 tarihli Yönetmelikte bile daha fazla ücret belirlenmiş olduğu, bu ücretler ile olması gereken miktara ulaşılmak amacıyla düzenlemenin tesis edildiği savunulmaktadır.
DAVACI YANINDA MÜDAHİL BEYANLARI: Dava konusu düzenlemelerin iptaline karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Dava konusu düzenlemelerin iptali gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : Dava;10/01/2020 gün ve 31004 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Karayolu Taşıma Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 1. maddesi ile Yönetmeliğin 14. maddesinin birinci fıkrasına eklenen (e) bendi; 2/b maddesi ile Yönetmeliğin 24. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin (4) nolu alt bendinde yapılan değişiklik ile 14. maddesi ile Yönetmeliğin Ek 1. maddesinde yer alan ücret tablosunda yapılan değişikliğin iptali istemiyle açılmıştır.
Anayasa'nın 124. maddesinde, idarelerin kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve kararnamelerin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, yönetmelikler çıkarabilecekleri hükme bağlanmıştır.
4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu'nun 1. maddesinde; Kanunun, karayolu taşımalarının ülke ekonomisinin gerektirdiği şekilde düzenlenmesi, taşımada düzen ve güvenliğin sağlanması, taşımacı, acente ve taşıma işleri komisyoncuları ile nakliyat ambarı ve kargo işletmeciliği ve benzeri hizmetlerin şartlarının belirlenmesi, taşıma işlerinde istihdam edilenlerin niteliklerinin, haklarının ve sorumluluklarının saptanması, karayolu taşımalarının diğer taşıma sistemleri ile birlikte ve birbirini tamamlayıcı olarak hizmet vermesi ve mevcut imkânların daha yararlı bir şekilde kullanılmasının sağlanması amacıyla çıkarıldığı, 2. maddesinde; Kanunun, kamuya açık karayolunda motorlu taşıtlarla yapılan yolcu ve eşya taşımalarını, taşımacıları, taşıma acentelerini, taşıma işleri komisyoncularını, nakliyat ambarı ve kargo işletmecilerini taşıma işlerinde çalışanlar ile taşımalarda yararlanılan her türlü taşıt, araç, gereç, yapıları ve benzerlerini kapsadığı, 4. maddesinde; taşımaların; ekonomik, seri, elverişli, güvenli, çevreye kötü etkisi en az ve kamu yararını gözetecek tarzda serbest rekabet ortamında gerçekleştirileceği, 5. maddesinin birinci fıkrasında; taşımacılık, acentelik ve taşıma işleri komisyonculuğu ile nakliyat ambarı ve kargo işletmeciliği yapılabilmesi için Bakanlıktan yetki belgesi alınmasının zorunlu olduğu, ikinci fıkrasında; taşımacılık yetki belgesi alınabilmesi için taşıma işleri işletmecilerinin mesleki saygınlık, mali ve mesleki yeterliliğe sahip olması gerektiği; üçüncü fıkrasında; taşımacılara, yetki belgesinden ayrı olarak taşımalarda kullanılacak taşıtların niteliğini ve sayısını gösteren taşıt belgesi ile taşımacının taşıt belgesinde kayıtlı her taşıt için düzenlenen ve taşıtta bulunması gereken taşıt kartı verileceği, dördüncü fıkrasında; taşıma işleri işletmecilerinin sayısı, yolcu ve eşya kapasitesi, taşıtların durumu, güvenlik veya benzeri nedenlerle Bakanlığın yetki belgelerinin verilmesinde sınırlamalar ve yeni düzenlemeler getirebileceği; 26. maddesinde; bu Kanunun 5. maddesine göre yetki belgesi olmadan veya yetki belgesi aldığı halde yetki belgesi kapsamına uygun olmayan faaliyetlerde bulunanlara idari para cezası verileceği; 27. maddesinde; bu kanunda yazılı idari para cezalarını uygulamaya Ulaştırma Bakanının yetkilendirdiği bakanlık personeli, trafik polisi ve zabıtası, trafik polisinin görev alanı dışında kalan yerlerde rütbeli jandarma personeli, sınır kapılarında görev yapan gümrük muhafaza ve gümrük muayene memurları ile bunların amirleri, terminallerde görevli belediye zabıtası yetkili olup; bu kanun kapsamında faaliyet gösterenlere hangi hallerde uyarma, geçici durdurma ve iptal şeklinde idari müeyyideler uygulanacağına ilişkin hususların yönetmelikle düzenleneceği; bu kanuna göre verilen idari para cezalarının, yönetmelikte düzenlenen uyarma, geçici durdurma ve iptal şeklindeki idari müeyyidelerin uygulanmasına engel teşkil etmeyeceği, 33. maddesinde verilecek yetki belgeleri ve taşıt kartlarından ücret alınacağı; bu ücretlerin, her yıl yeniden değerleme oranında artacağı, 34. maddesinde; bu Kanunun yürürlüğe girmesinden itibaren altı ay içinde taşımacılık, acente ve taşıma işleri komisyonculuğu ile nakliyat ambarı ve kargo işletmeciliği yapmak isteyen gerçek ve tüzel kişilerde aranacak şartlar, verilecek yetki belgeleri ve taşıt belgeleri, her belge türü için gerekli olan taşıt kapasiteleri, taşıtların yaşı, nitelikleri, istiap hadleri ve terminal hizmetlerinde öngörülecek hususları düzenleyen yönetmeliklerin Bakanlıkça hazırlanarak Resmî Gazete'de yayımlanacağı belirtilmiştir.
Davaya konu Yönetmeliğin 1. maddesi ile Yönetmeliğin 14. maddesinin birinci fıkrasına eklenen (e) bendi ile 14. maddesi ile Yönetmeliğin Ek 1. maddesinde yer alan ücret tablosunda yapılan değişikliğin iptali isteminin incelenmesi:
Karayolu Taşıma Kanununa dayanılarak çıkarılan Karayolu Taşıma Yönetmeliğinin 14.maddesinde, yetki belgesi almanın koşulları düzenlenmiş olup, bu maddenin 1. fıkrasına davaya konu Yönetmeliğin 1.maddesi ile (e) bendi eklenerek, kamu kurumu haricindekilere hizmet vermek amacıyla (A1) belgesi almak için başvuranların, bu taşımacılar için belirlenen ücretin 12 kat daha fazlasını ödeyerek yetki belgesi alabileceği kurala bağlanmış,14. maddesiyle de Karayolu Taşıma Yönetmeliğinin EK 1 maddesinde yer alan ücret tablosunda bir takım değişiklikler yapılmıştır.
Karayolu Taşıma Yönetmeliğinde yetki belgesi ücretlerinin alınma usulleri kurala bağlanmış olup; buna göre ücretlerin tereddüde yer vermeyecek biçimde Yönetmeliğin ekinde her bir yetki belgesi türü için ayrı ayrı belirlendiği bu düzenlemede tüm (A1) belgeleri için tek ücret belirlendiği görülmüştür. Söz konusu Yönetmeliğin dayanağı olan Yasa hükmünde de; verilecek yetki belgeleri ile ilgili hususlarda davalı bakanlığa düzenleme yapma konusunda yetki tanındığı anlaşılmakta olup; yetki belgesi verilmesi ile ilgili hususlarda; koşulları belirleme, bu kapsamda yetki belgesi için ücret belirleyip alma konularında yetkisinin bulunduğu açıksa da bu yetkinin mutlak ve sınırsız bir yetki olmadığı, kamu hizmetinin gerekleri ve kamu yararı maksadı ile sınırlı bulunduğu idare hukukunun bilinen ilkelerindendir. Söz konusu takdir yetkisinin farklı hizmet sunucuları için farklı şekilde kullanılması ve önceki düzenlemeye göre fahiş sayılacak bir oranda farklı ücret belirlenmesi halinde, bu durumu kamu hizmetinin gerekleri ve kamu yararı amacı açısından haklı kılacak objektif kriterlerin bulunması gerektiğinden,olayda belirtilen hususun ortaya konulmadığı, kaldı ki; Yasa'nın amaçları arasında da sayılan, taşımanın ülke ekonomisinin gerektirdiği şekilde düzenlenmesi ilkesi ile taşımanın, ekonomik, kamu yararını gözetecek tarzda serbest rekabet ortamında gerçekleşmesi gerektiği ilkeleri gözetildiğinde, kamu kurumlarına hizmet verecek taşımacılarla diğer taşımacılar arasında bu denli yüksek bir belge ücreti farklılığı oluşturulmasına ilişkin davaya konu Karayolu Taşıma Yönetmeliğinin 14. Maddesinin 1.fıkrasına (e) bendi eklenmesine ilişkin düzenlemede ve önceki düzenlemeye göre fahiş sayılacak bir oranda farklı ücret belirlemeyi haklı kılacak somut bir açıklaması olmayan idarenin Karayolu Taşıma Yönetmeliğinin Ek 1 maddesinde yaptığı düzenlemelerde hukuka uyarlık görülmemiştir.
Karayolu Taşıma Yönetmeliği'nin 24. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin (4) numaralı alt bendinde yapılan değişikliğe ilişkin dava konusu Yönetmeliğin 2(b) maddesinin incelenmesi:
31.12.2018 gün ve 30642 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan değişiklik ile Yönetmeliğin ilk şeklinde olmayan yeni bir düzenleme yapılmış ve A1 yetki belgesi alacakların yetki belgesi eki taşıtlarının 2.900 cm³ silindir hacminden az ve 4 yaşından büyük olmaması zorunluğu getirilmiş ise de; Yönetmeliğin bu hükmünde 15.11.2019 tarihli Resmi Gazete'de yapılan değişiklik ile 2900 cm³ olarak öngörülen silindir hacmi 1900 cm³ olarak yeniden düzenlenmiş, 4 yaşa ilişkin kural varlığını korumuş ve araçların faaliyeti süresince bu özellikleri taşıması gerektiği kurala bağlanmıştır. Ne var ki; davaya konu 10.01.2020 gün ve 31004 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Karayolları Taşıma Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile "1.900 ibaresi", "imalat tarihinden sonra tadilat görmemiş olması, 2900 cm³" olarak değiştirilmiş ve aynı alt bentte yer alan "4" ibaresi "3" olarak değiştirilmiştir.
Karayolu Taşıma Kanunu hükümleri uyarınca davalı Bakanlığın Yasada belirtilen işletmeci sayısı, yolcu ve eşya kapasitesi, taşıtların durumu, güvenlik gibi nedenlerle yetki belgesi verilmesinde sınırlama ya da yeni düzenlemeler yapabilmesi mümkün ise de; bu yetkisini kullanırken, gerek Yasada belirtilen nedenleri gerekse nihai amaç olan kamu yararını koruması gerekmekte, taşımacılığın ekonomik, elverişli, seri ve kamu yararına uygun olacak şekilde yapılmasını sağlamakla da yükümlü olup; bu yetki ve görevi kapsamında yapacağı düzenlemelerde belirtilen hususları gözetip, düzenlemeyi haklı kılan meşru, hukuka uygun, nesnel nedenleri de ortaya koyması gerektiği açıktır,
Dosyanın incelenmesinden, işlem tesisine sebep olan hususların, diğer taşımacıların alanına müdahale eden taşımacıların bulunması ve A1 yetki belgesi almanın bu sebeple zorlaştırılarak denetimin kolaylaştırılması olarak belirtildiğinin görüldüğü ve düzenlemenin gerekliliğini ortaya koyan başkaca bir sebebin de ortaya konulmadığı anlaşılmıştır.
Öte yandan; dava konusu Yönetmeliğin dayanağı olan Kanunun 5. maddesinde yetki belgesi verilecek kişilere ilişkin sınırlama nedenleri arasında yetki belgesinin amaç dışı kullanımı gibi bir nedenin bulunmadığı, bu durumun yaptırımlara ilişkin hükümler arasında düzenlendiği görüldüğünden, davaya konu Yönetmeliğin 2/b maddesinde üst hukuk normuna ve bu norm ile ulaşılmak istenen amaca uyarlık görülmemiştir.
Davaya konu düzenlemede yer alan "yetki belgesi eki taşıtların imalat tarihinden sonra tadilat görmemiş olması" ibaresine gelince; Karayolu Taşıma Yönetmeliğinin 31. maddesinde, karayolu taşımacılığında kullanılan tüm araçlar yönünden, aracın ruhsatına işletilmek şartı ile tadilata cevaz veriliyor olmasına karşın; (A1) yetki belgeli araçlar için bu kısıtlamayı haklı kılacak, meşru, hukuken korunmayla değer bir amaç ve nedenin ortaya konulmadığından, düzenlemede hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, dava konusu düzenlemelerin iptalinin gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ SÜREÇ :
10/01/2020 gün ve 31004 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Karayolu Taşıma Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile asıl Yönetmeliğin 14. maddesinin birinci fıkrasına (e) bendi eklenmesi ve 2/b maddesi ile Yönetmeliğin 24. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin (4) nolu alt bendinde, 14. maddesi ile Yönetmeliğin Ek 1. maddesinde yer alan ücret tablosunda değişiklik yapılması üzerine bakılmakta olan dava açılmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE:

İlgili Mevzuat:
4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu'nun 1. maddesinde; Kanunun, karayolu taşımalarının ülke ekonomisinin gerektirdiği şekilde düzenlenmesi, taşımada düzen ve güvenliğin sağlanması, taşımacı, acente ve taşıma işleri komisyoncuları ile nakliyat ambarı ve kargo işletmeciliği ve benzeri hizmetlerin şartlarının belirlenmesi, taşıma işlerinde istihdam edilenlerin niteliklerinin, haklarının ve sorumluluklarının saptanması, karayolu taşımalarının diğer taşıma sistemleri ile birlikte ve birbirini tamamlayıcı olarak hizmet vermesi ve mevcut imkânların daha yararlı bir şekilde kullanılmasının sağlanması amacıyla çıkarıldığı, 2. maddesinde; Kanunun, kamuya açık karayolunda motorlu taşıtlarla yapılan yolcu ve eşya taşımalarını, taşımacıları, taşıma acentelerini, taşıma işleri komisyoncularını, nakliyat ambarı ve kargo işletmecilerini taşıma işlerinde çalışanlar ile taşımalarda yararlanılan her türlü taşıt, araç, gereç, yapıları ve benzerlerini kapsadığı, 4. maddesinde; taşımaların; ekonomik, seri, elverişli, güvenli, çevreye kötü etkisi en az ve kamu yararını gözetecek tarzda serbest rekabet ortamında gerçekleştirileceği, 5. maddesinin birinci fıkrasında; taşımacılık, acentelik ve taşıma işleri komisyonculuğu ile nakliyat ambarı ve kargo işletmeciliği yapılabilmesi için Bakanlıktan yetki belgesi alınmasının zorunlu olduğu, ikinci fıkrasında; taşımacılık yetki belgesi alınabilmesi için taşıma işleri işletmecilerinin mesleki saygınlık, mali ve mesleki yeterliliğe sahip olması gerektiği; üçüncü fıkrasında; taşımacılara, yetki belgesinden ayrı olarak taşımalarda kullanılacak taşıtların niteliğini ve sayısını gösteren taşıt belgesi ile taşımacının taşıt belgesinde kayıtlı her taşıt için düzenlenen ve taşıtta bulunması gereken taşıt kartı verileceği, dördüncü fıkrasında; taşıma işleri işletmecilerinin sayısı, yolcu ve eşya kapasitesi, taşıtların durumu, güvenlik veya benzeri nedenlerle Bakanlığın yetki belgelerinin verilmesinde sınırlamalar ve yeni düzenlemeler getirebileceği; 26. maddesinde; bu Kanunun 5. maddesine göre yetki belgesi olmadan veya yetki belgesi aldığı halde yetki belgesi kapsamına uygun olmayan faaliyetlerde bulunanlara idari para cezası verileceği; 33. maddesinde verilecek yetki belgeleri ve taşıt kartlarından ücret alınacağı; bu ücretlerin, her yıl yeniden değerleme oranında artacağı, 34. maddesinde; bu Kanunun yürürlüğe girmesinden itibaren altı ay içinde taşımacılık faaliyeti yapmak isteyen gerçek ve tüzel kişilerde aranacak şartlar, verilecek yetki belgeleri, mesleki yeterlilik belgeleri ve taşıt kartları ile diğer belge ve hizmetlerin ücret, süre, kapsam, tür ve şekilleri, her belge türü için gerekli olan taşıt kapasiteleri, taşıtların yaşı, nitelikleri, istiap hadleri ve terminal hizmetlerinde öngörülecek hususları düzenleyen yönetmeliklerin Bakanlıkça hazırlanarak Resmî Gazete'de yayımlanacağı belirtilmiştir.
Anılan Kanun hükümleri uyarınca yürürlüğe konulan Karayolları Taşıma Yönetmeliği'nin "Tanımlar" başlıklı 4. maddesinde; mali yeterliliğin: Bu yönetmelik kapsamındaki faaliyetlerle ilgili bir işletmenin kurulmasını, sağlıklı yönetilmesini ve işletilmesini sağlamaya yönelik gerekli mali kaynaklara sahip olmayı, Mesleki saygınlığın: Genel olarak ticari alanda ve mesleğin icrası ile ilgili konularda kötü şöhret sahibi olmamayı, karayolu taşımacılık faaliyetlerinin icrası ile ilgili kurallara uygun davranmayı ve faaliyet göstermeyi; kişisel olarak ise kaçakçılık, dolandırıcılık, hileli iflas, sahtecilik, uyuşturucu ve silah kaçakçılığı, göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti, hırsızlık, rüşvet suçları ve 12/04/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu ile 21/03/2007 tarihli ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlardan dolayı (Değişik ibare: RG-31/12/2018-30642 4. Mükerrer) ceza infaz kurumlarında hükümlü ve tutuklu olmamayı ifade ettiği belirtilmiş; 5. maddesinde; Yönetmelik kapsamında faaliyette bulunacak gerçek ve tüzel kişilerin, Yönetmelikte sayılan faaliyetleri yapabilmeleri için Bakanlıktan yetki belgesi alınması zorunluluğu getirilmiş; yetki belgesi türlerinin belirlendiği 6. maddesinde; A türü yetki belgesinin, otomobille ticari tarifeli veya tarifesiz olarak, yurtiçi veya uluslararası yolcu taşımacılığı yapacak gerçek ve tüzel kişilere verileceği; yetki belgesinin; yurtiçinde tarifeli veya tarifesiz yolcu taşımacılığı yapacaklara verilecek A1 yetki belgesi ve uluslararası tarifesiz yolcu taşımacılığı yapacaklara verilecek A2 yetki belgesi olarak taşıma şekline göre ikiye ayrılacağı; 14. maddesinde; A1 yetki belgesi için başvuranların ticari olarak tescil edilmiş en az 4 adet özmal otomobil ile 20.000 tl sermaye veya işletme sermayesine sahip olmalarının şart olduğu düzenlenmiş; 31.maddesinde; "Araçlarda yapılan tadilatların, Araçların İmal, Tadil ve Montajı Hakkında Yönetmeliğe uygun ve Araç Tescil Belgesine işlenmiş olması zorunludur."; 73. maddesinde; "Bakanlıkça verilecek yetki belgeleri ve taşıt kartlarından Ek-1 de belirtilen ücretler alınır. Ücreti alınmadan yekti belgeleri ve taşıt kartları verilmez. Yetki belgesinin yenilenmesinde ve zayiinde ücretin %15 i alınır. Unvan,adres ve bağlı olduğu vergi dairesi ile vergi kimlik numarası (gerçek kişilerde T.C.Kimlik numarası) değişikliğinden dolayı süresi bitmeden yenilenen yetki belgelerinden ücret alınmaz." kurallarına yer verilmiş, Ek-1'de ise; tüm A1 Belgeli taşımacıların ödeyeceği ücretin 10.000-TL olduğu belirtilmiştir.
Dava Konusu Yönetmeliğin İncelenmesi:
Karayolu Taşıma Yönetmeliği'nin 14.maddesinin 1.fıkrasına (e) bendi eklenmesine ilişkin Dava Konusu Değişiklik Yönetmeliğinin 1.maddesi yönünden;
Yönetmeliğin 14. maddesinde, yetki belgesi almanın koşulları düzenlemiş, maddenin 1. fıkrasında; (A1) belgeli taşımacılar hakkında kurallar yer almış; dava konusu 1. fıkranın (e) bendinde ise; düzenlemede daha önce yer almayan bir kural getirilerek; kamu kurumu haricindekilere hizmet vermek amacıyla (A1) belgesi almak için başvuranların, bu taşımacılar için belirlenen ücretin 12 kat daha fazlasını ödeyerek yetki belgesi alabileceği kurala bağlanmıştır. Böylece kamu kurumlarına hizmet vermek üzere (A1) belgesi alanlar ile serbest piyasada hizmet verecekler arasında 12 kat tutarında ücret farklılığı öngörülmüş olup; davacı tarafından, düzenlemenin eşitliğe ve Yönetmeliğin 73. maddesine aykırı ve dayanaksız olduğu öne sürülmüştür.
Yukarıda metnine yer verilen Yönetmeliğin 73. maddesinde yetki belgesi ücretlerinin alınma usulleri ile Ek-1'de önceden belirlenmiş ücretlerin alınacağı kurala bağlanmış olup; düzenlemeye göre ücretlerin tereddüde yer vermeyecek biçimde Yönetmeliğin ekinde her bir yetki belgesi türü için ayrı ayrı belirlendiği bu düzenlemede tüm (A1) belgeleri için tek ücret belirlendiği görülmüştür. Söz konusu Yönetmeliğin dayanağı olan Yasa hükmünde de; verilecek yetki belgeleri ile ilgili hususlarda davalı Bakanlığa düzenleme yapma konusunda yetki tanındığı anlaşılmakta olup; yetki belgesi verilmesi ile ilgili hususlarda; davalı idarenin koşulları belirleme, bu kapsamda yetki belgesi için ücret belirleyip alma konularında yetkisinin bulunduğu tartışmasızdır.
Öte yandan; belirtilen hususlarda düzenleme yapma konusunda yetkilendirilen Bakanlıkça, karayolu taşımacılığının esaslarının belirlendiği Yönetmelikte, kamu kurumlarına hizmet verecek (A1) yetki belgeli taşımacılarla, özel kişilere hizmet verecek (A1) yetki belgeli taşımacıların belge alma usul ve esasları ile çalışma usul ve esasları da farklı şekillerde belirlenmiş olup; bu kapsamda sunulan hizmetin niteliği ve esaslarının da farklılık içermesi sebebiyle, yetki belgeleri için ücret belirlenirken hizmetin ve hizmet verecek kişinin niteliğine göre farklı bedel belirlenmesi tabii olmakla birlikte, yetki belgesi alacak gruplar ve bunlar için farklı bedeller belirlenirken objektif kriterler kullanılması, bu gruplar arasında hizmetin niteliği dikkate alınarak adalet, eşitlik ve genellik prensiplerine uygun hareket edilmesi gerekmektedir. Bakanlığın ücretin tespiti konusunda takdir yetkisinin bulunduğu açık ise de; bu yetkinin mutlak ve sınırsız bir yetki olmadığı, kamu hizmetinin gerekleri ve kamu yararı maksadı ile sınırlı bulunduğu idare hukukunun bilinen ilkelerindendir. Dolayısıyla söz konusu takdir yetkisinin farklı hizmet sunucuları için farklı şekilde kullanılması halinde, bu durumu kamu hizmetinin gerekleri ve kamu yararı amacı açısından haklı kılacak objektif kriterlerin bulunması gerekmektedir.
Bu itibarla; farklı hizmet grupları arasında farklı yetki belgesi ücreti belirleme konusunda takdir yetkisi bulunan idarenin, kamu kurumlarına hizmet vermek üzere (A1) yetki belgesi alacak kişiler ile özel kişilere hizmet vermek için yetki belgesi alacak kişiler arasında 12 kat gibi fahiş bir oranda farklı ücret belirlemeyi haklı kılacak, somut, denetlenebilir, objektif kriterler ortaya koyması gerekmekte olup, olayda, belirtilen hususun ortaya konulmadığı görülmektedir. Kaldı ki; Yasa'nın amaçları arasında da sayılan, taşımanın ülke ekonomisinin gerektirdiği şekilde düzenlenmesi ilkesi ile taşımanın, ekonomik, kamu yararını gözetecek tarzda serbest rekabet ortamında gerçekleşmesi gerektiği ilkeleri gözetildiğinde, kamu kurumlarına hizmet verecek taşımacılarla diğer taşımacılar arasında bu denli yüksek bir belge ücreti farklılığı oluşturulmasına ilişkin davaya konu düzenlemenin bu yönüyle de hukuka aykırı olduğu açıktır.
Karayolu Taşıma Yönetmeliği'nin 24. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin (4) numaralı alt bendinde yapılan değişikliğe ilişkin dava konusu Yönetmeliğin 2/(b) maddesi yönünden;
31.12.2018 gün ve 30642 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan değişiklik ile Yönetmeliğin ilk şeklinde olmayan yeni bir düzenleme yapılmış ve A1 yetki belgesi alacakların yetki belgesi eki taşıtlarının 2.900 cm³ silindir hacminden az ve 4 yaşından büyük olmaması zorunluğu getirilmiş ise de; Yönetmeliğin bu hükmünde 15.11.2019 tarihli Resmi Gazete'de yapılan değişiklik ile 2900 cm³ olarak öngörülen silindir hacmi 1900 cm³ olarak yeniden düzenlenmiş, 4 yaşa ilişkin kural varlığını korumuş ve araçların faaliyeti süresince bu özellikleri taşıması gerektiği kurala bağlanmıştır. Ne var ki; davaya konu 10.01.2020 gün ve 31004 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Karayolları Taşıma Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile "1.900 ibaresi", "imalat tarihinden sonra tadilat görmemiş olması, 2900 cm³" olarak ve aynı alt bentte yer alan "4" ibaresi "3" olarak değiştirilmiştir.
Davaya konu düzenlemede yer alan 2900 cm³ silindir hacminden az ve 3 yaştan büyük olmaması gerektiğine ilişkin ibare yönünden yapılan incelemede;
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca davalı Bakanlığın Yasada belirtilen işletmeci sayısı, yolcu ve eşya kapasitesi, taşıtların durumu, güvenlik gibi nedenlerle yetki belgesi verilmesinde sınırlama ya da yeni düzenlemeler yapabilmesi mümkün ise de; bu yetkisini kullanırken, gerek Yasada belirtilen nedenleri gerekse nihai amaç olan kamu yararını koruması gerektiği; öte yandan taşımacılığın ekonomik, elverişli, seri ve kamu yararına uygun olacak şekilde yapılmasını sağlamakla yükümlü olup; bu yetki ve görevi kapsamında yapacağı düzenlemelerde belirtilen hususları gözetip, düzenlemeyi haklı kılan meşru, hukuka uygun, nesnel nedenleri de ortaya koyması gerektiği açıktır.
Olayda; davalı idarenin savunma dilekçesinde işlem tesisine sebep olan hususların, diğer taşımacıların alanına müdahale eden taşımacıların bulunması ve A1 yetki belgesi almanın bu sebeple zorlaştırılarak yasa dışı taşımacılığın engellenmesi olarak belirtildiği görüldüğünden; öte yandan düzenlemenin gerekliliğini ortaya koyan başkaca bir sebep bulunmadığının anlaşılması karşısında, söz konusu değişikliği gerekli kılacak nesnel ve alt yapı çalışmasına dayanan bir sebebin bulunmadığı sonucuna ulaşılmaktadır. Kaldı ki işlem tesisine sebep olarak öne sürülen hususlar konusunda idarenin her zaman denetim ve yaptırım uygulama yetkisi bulunmasına rağmen bu yetkinin kullanımı yerine, taşımacılığın ekonomik ve seri yapılması ile ülke ekonomisinin gerektirdiği şekilde düzenlenmesi ilkesine aykırı olarak tekelleşmeye yol açacak biçimde araç silindir hacminde ve aracın yaşı konusunda sınırlama yoluna gitmesinin düzenlemeyi amaç yönünden kusurlandıracağı tabii olup bu koşulları faaliyeti süresince taşıması gerektiği yönünde düzenlemeyle birlikte değerlendirildiğinde; hizmette devamlılığa engel teşkil edip hizmete girmeyi zorlaştıracağı da anlaşılmaktadır.
Diğer taraftan; dava konusu Yönetmeliğin dayanağı olan Kanunun 5. maddesinde yetki belgesi verilecek kişilere ilişkin sınırlama nedenleri arasında yetki belgesinin amaç dışı kullanımı gibi bir nedenin bulunmadığı, bu durumun yaptırımlara ilişkin hükümler arasında düzenlendiği görülmektedir.
Bu itibarla, Yönetmeliğin söz konusu kuralında üst hukuk normuna ve bu norm ile ulaşılmak istenen amaca uyarlık görülmemiştir.
Davaya konu düzenlemede yer alan "yetki belgesi eki taşıtların imalat tarihinden sonra tadilat görmemiş olması" ibaresi yönünden yapılan incelemede;
Yönetmeliğin yukarıda metnine yer verilen 31. maddesinde, karayolu taşımacılığında kullanılan tüm araçlar yönünden, aracın ruhsatına işletilmek şartı ile tadilata cevaz veriliyor olmasına karşın; (A1) yetki belgeli araçlar için bu kısıtlamayı haklı kılacak, meşru, hukuken korunmayla değer bir amaç ve nedenin ortaya konulmadığı görülmekle, düzenlemede hukuka uyarlık görülmemiştir.
Karayolu Taşıma Yönetmeliği'nin Ek-1. maddesindeki yetki belgesi ücretlerinin artırılmasına ilişkin Dava Konusu Değişiklik Yapan Yönetmeliğin 14. maddesi yönünden:
Yönemeliğin Ek-1. maddesinde yetki belgesi ücretleri düzenlenmiş olup, dava konusu düzenleme ile;
"Madde 14 – Aynı Yönetmeliğin Ek-1’inde yer alan Ücret Tablosundaki;
(...)
b) B1 simgesinin bulunduğu satırdaki “60.000” ibaresi “250.000” olarak değiştirilmiştir.
c) B2 simgesinin bulunduğu satırdaki “25.000” ibaresi “180.000” olarak değiştirilmiştir.
ç) D1 simgesinin bulunduğu satırdaki “30.000” ibaresi “200.000” olarak değiştirilmiştir.
d) D2 simgesinin bulunduğu satırdaki “15.000” ibaresi “165.000” olarak değiştirilmiştir" kuralı getirilerek yetki belgesi ücretleri yeniden belirlenmiştir.
Yukarıda metnine yer verilen Yönetmeliğin 73. maddesinde yetki belgesi ücretlerinin alınma usulleri ile Ek-1'de önceden belirlenmiş ücretlerin alınacağı kurala bağlanmış olup; düzenlemeye göre ücretlerin tereddüde yer vermeyecek biçimde Yönetmeliğin ekinde her bir yetki belgesi türü için ayrı ayrı belirlendiği görülmüştür. Söz konusu Yönetmeliğin dayanağı olan Yasa hükmünde de; verilecek yetki belgeleri ile ilgili hususlarda davalı Bakanlığa düzenleme yapma konusunda yetki tanındığı anlaşılmakta olup; yetki belgesi verilmesi ile ilgili hususlarda; davalı idarenin koşulları belirleme, bu kapsamda yetki belgesi için ücret belirleyip alma konularında yetkisinin bulunduğu ve bu yetkisini kullanırken Yasanın amaçlarıyla bağlı olduğu açıktır.
Bakanlığın ücretin tespiti konusunda takdir yetkisinin bulunduğu açık ise de; bu yetkinin mutlak ve sınırsız bir yetki olmadığı, kamu hizmetinin gerekleri ve kamu yararı maksadı ile sınırlı bulunduğu idare hukukunun bilinen ilkelerindendir. Dolayısıyla söz konusu takdir yetkisinin kullanılması halinde, belirlenen ücreti, kamu hizmetinin gerekleri ve kamu yararı amacı açısından haklı kılacak objektif kriterlerin bulunması, bu belirlemenin sunulan hizmetin niteliği ile orantılı olması gerekmektedir.
Bu itibarla; yetki belgesi ücreti belirleme konusunda takdir yetkisi bulunan idarenin, önceki düzenlemeye göre fahiş sayılacak bir oranda farklı ücret belirlemeyi haklı kılacak, somut, denetlenebilir, objektif kriterler ortaya koyması gerekmekte olup, olayda, belirtilen hususun ortaya konulmadığı görülmektedir. Kaldı ki; Yasa'nın amaçları arasında da sayılan, taşımanın ülke ekonomisinin gerektirdiği şekilde düzenlenmesi ilkesi ile taşımanın, ekonomik, kamu yararını gözetecek tarzda serbest rekabet ortamında gerçekleşmesi gerektiği ilkeleri gözetildiğinde davaya konu düzenlemenin bu yönüyle de hukuka aykırı olduğu açıktır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Karayolu Taşıma Yönetmeliğinin 14. maddesinin 1. fıkrasına (e) bendi eklenmesine ilişkin dava konusu Değişiklik Yönetmeliğinin 1. maddesinin oybirliğiyle İPTALİNE,
2. Karayolu Taşıma Yönetmeliğinin 24. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin 4. alt bendinde değişiklik yapılmasına ilişkin Değişiklik Yönetmeliğinin 2/(b) maddesinde yer alan "imalat tarihinden sonra tadilat görmemiş olması ve 2900 cm³" ibaresinin oybirliği ile, aynı maddede yer alan "3 yaşından az olamayacağı" ibaresinin oyçokluğu ile İPTALİNE,
3. Karayolu Taşıma Yönetmeliğinin Ek-1. maddesinde yer alan yetki belgesi ücretlerinde değişiklik yapılmasına ilişkin Değişiklik Yönetmeliğinin 14. maddesinin (b), (c), (ç), (d) bentlerinin oybirliği ile İPTALİNE,
4. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, davacı yanında müdahil tarafından yapılan …-TL yargılama giderinin müdahil üzerinde bırakılmasına,
5. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekâlet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
6. Posta giderleri avansından artan tutarların kararın kesinleşmesinden sonra istemleri halinde aidiyetine göre taraflara ve müdahile iadesine,
7. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere,
25/01/2023 tarihinde karar verildi.

KARŞI OY :
(X)- Çoğunluğun, dava konusu Karayolu Taşıma Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 1., 2/(b) maddesindeki "imalat tarihinden sonra tadilat görmemiş olması, 2.900 cm³" ibaresi ile, 14. maddesi yönünden verdiği karara katılmakla beraber; 2/(b) maddesindeki "3 yaş" ibaresi yönünden yapılan değerlendirilmede; yapılan taşımacılığın niteliği gözönüne alındığında ve Yasada belirtilen taşımacılığa ilişkin ilkeler ile yetki belgesi sahibinde mali ve mesleki yeterlilik bulunması gerektiğine dair koşullar karşısında, bahse konu düzenlemenin Yasanın amacına aykırılık taşımadığı görülmekle düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, bu kısma ilişkin olarak davanın reddi gerektiği oyu ile çoğunluk kararına kısmen katılmıyorum.